Yok yok, OHAL’de bana bir haller olmadı!
Düşüncelerim de, iktidarın yanlışlarına
bakış açım da değişmedi…
Yok yok, OHAL’de bana bir haller olmadı!
Düşüncelerim de, iktidarın yanlışlarına
bakış açım da değişmedi…
Kimin hakkı kimde kalmış ki sende kalsın!Vebal aldıysan o vebalin hesabını muhakkak ödersin!İftira attıysan iftiraya uğrarsın, can yaktıysan canın yanar.Gizli kapılar arkasında ne iş çevirirsen çeviro kapının arkasını gören var unutma.
Dini kendine perde olarak kullan,dilersen hayırsever göster kendini;gizli kalmaz ki…Kalmadı da bak…Takke düştü, kel göründü.Bizlerin defalarca dillendirdiğinibugün toplum hep bir ağızdandillendiriyor…Evet bunlar, din tüccarı.Evet bunlar, düzenbaz.Evet bunlar, gençlerin geleceğinisınav sorularını çalarak, mülakatlardatorpil yaparak yaktı, kül etti.Evet bunlar, bu ülkenin şerefli subaylarınıvatan haini, darbeci diye içeriye tıktı…Evet bunlar, siyasete, kurum ve kuruluşlaragirdi, saltanat sürdü.Evet, halkın duygularını sömürdü bunlar,vatandaşın ceplerindeki iki kuruşu hayır adı altındatoplayıp, servet yaptı.Evet bunlar, gerçekten hizmet ettiğini düşüneninsanları da içine katıp, kullandı…Evet bunlar, çaldıkları sorularla hem kendi adamlarınıkurum ve kuruluşlara yerleştirdi hem de “Kazandıran dershane” diye bu aymazlığın reklamını yaptı.Evet bunlar, ticarette, bürokraside büyüdü de büyüdü.
Ve şimdi haydan gelen huya gidiyor…Dımdızlaklar…Üstüne bir de vatan haini yaftası yiyip,özgürlüklerinden oluyorlar.
Ego ne garip bir şey öyle…
Eşeğe yüklesen kendini at sanır,
kediye yüklesen aslan…
Dişçiye gidip, çürük dişinizi çektirmeye kalkıyorsunuz,adam çürük dişi çekeyim derken sağlam dişe de zarar veriyor.
Sıkıntılı olan diş çekiliyor ama yanında sapasağlam diş de
kim vurduya gidiyor… Yani kaş yaparken göz çıkarıyor dişçi…
Kanserli hücrelerden bir nokta kalsa
“Kurtuldum, temizlendim” diyebilir misin?
Sarmaz mı yine vücudu, tekrar denemez mi
Can alır mı bir can?Düşünmez mi aldığı canın sevgilisini, evladını,
sevenlerini?
Hayallerini, hasretliklerini, yaşam mücadelesini..?
Yıllarca medya kuruluşları,holdingleri, dernekleri, vakıfları ile
kurumlardaki forsları ile keyif çatan,
kısacası ne istedilerse verilen, dershanelerin
Birlik dedik, dirlik dedik ama bu birlik ve dirliğinsağlandığı ortamda fırsatçılık yapanlara ve üstün
körü temizlikle bu işi savuşturmaya kalkanlara da
değinmeden geçmek olmaz.
Hep şunu bildim, şuna inandım… Din Allah ile kul arasındadır…Devlet, insanların ibadetlerini yapabileceği ortamı sağlar,
gerisine karışmaz…
Devleti yönetenler dindar olabilir ama devletin dini olmaz.
“Unutmadık, unutamadık, unutmayacağız, unutursak vicdanımız kurusun…”
İşte o bildik sözlerin yıldönümü 17 Ağustos…
Asrın felaketi…
Türkiye’de tarihe kara bir leke olarak kazınacakbir darbe girişimi ile karşı karşıya kaldık ülke olarak…
Aslında buna “Darbe girişimi” demek de yanlış geliyor bana,
darbeden ziyade ülkeyi iç savaşa sürüklemeye çalışan
Ama olmuyor ki böyle…
Adamlar her şeyine kaka diyorsunuz(!)
Hiç mi cici şeyleri yok yani?
Yol yaptılar, demir ağlarla örülmüşülkemizde hatları yenileyip hızlı tren projesini
hayata geçirdiler, ülke ekonomisini halkın cebine
yansımasa da güçlendirdiklerini söylüyorlar (hadi inanalım),
IŞİD ne illet bir örgüttür ki bataklığın içinde varlığınıtüm dünyaya kafa tutarcasına sürdürüyor…
Ne illettir ki ölerek öldürüyor ama bitmiyor.
Ne illettir ki sözde herkes ona düşman ancak
Yıl: 2009… Yer: Davos…
“One munite… One munite… Sayın Perez benden yaşlısın.
Sesin çok yüksek çıkıyor. Biliyorum ki sesinin bu kadar çok
Nedir gazetecinin görevi?Kamuyu denetlemek, hataları, yanlışları
ortaya çıkarmak, devletin eksik, yetersiz kaldığı
yerde, kamunun gözü kulağı olmak değil mi?
Adaletin olmadığı yerde her şey mubahtır…Adalet insanlar arasındaki eşitliği sağlar,
hakkaniyeti sağlar. Devlet adaletli ise toplumda
refah ve huzur vardır, eğer ki devlet adalet kavramını
Övgü yazılarını pek sevmem…Gazetecilik övgü üzerine kurulu bir meslek de değildir
zaten, özünde eleştiri, eksikleri gösterme, kamuyu
bilgilendirme vardır.
Türkiye’de ayrı, ilimizde ayrı bir keşmekeş bu siyaset…Yani neresinden tutsanız tutun elinizde kiri kalır…
Nereden bakarsanız bakın gördüğünüz, dünüyle bugünü
çelişen politikalardır.
Kocaeli Ticaret Odası Başkanı Murat Özdağ
çok ciddi bir suçlama ile karşı karşıya…
Paralel yapı operasyonu kapsamında gözaltında
Bir şeye bağımlı olmak, ondan kopamamak,iyi ve kötü yanları ile onda kalmak, kaçmaya çalışsan da kaçamamak…
Aşk gibi bir şey olsa gerek bu…
Şartlar belki de bu işin içinde tuttu beni…
Milliyetçi Hareket Partisi’nde yaşananları uzun uzunanlatmaya gerek yok, süreci iyi biliyorsunuz.
Bir demokrasi talebi nedeniyle mahkeme mahkeme
dolaştırılan ülkücülerin dün zafer günüydü…
Doğup büyüdüğüm şehir Kocaeli…Okuduğum, çalıştığım, yaşadığım, yaşamakta olduğum il.
Marmara Denizi ile Karadeniz’e kıyısı olan, coğrafi güzellikleriyle
göz doyuran bir kent.
Bu bir saç boyama, makyaj yapma, estetik operasyonu değil…Ölmekte olan hastanın, organ değişimi.
Bu bir kan değişimi…
Hastalıklı bölgeler temizlenecek, hasta adam sağlığına kavuşacak.