Başkanlar için hesap vakti…
Belediye başkanları eskiden yılda bir vatandaşa hesap verirdi.
5 yıllık proje vaatlerinden hangilerini gerçekleştirdiklerini, hangileri için adım attıklarını, planlamaları, yapılan hizmetleri ne varsa kamuoyu ile paylaşırlardı.
Normalde mart ayında bir yılı tamamlayan başkanların çoktan sıraya girmesi lazımdı.
“Nerede kaldı bu başkanlar” diye soracaktım ki, bugün Gebze muhabirimiz Hanifi Surun, Gebze Belediye Başkanı Zinnur Büyükgöz’ün basın davetini duyuran haberi yaptı.
Zinnur Büyükgöz Salı günü bir yıllık icraatlarını anlatan ilk başkan olacak.
*
Bu toplantıları kent adına önemli ve değerli buluyorum.
Her ne kadar belediye başkanları düzenledikleri lansmanlarda özeleştiriden uzak olsalar da yine de halkın karşısına çıkıp il ve ilçelerine neler kattıklarını anlatmaları kıymetli bir şey.
AKP’li belediyeler arasında Zinnur Başkanın start verdiği bir yıllık değerlendirme toplantılarına CHP’li belediyeler ayak uyduracak mı, merak ediyorum.
Özellikle yeni seçilen Derince ve Karamürsel Belediye Başkanlarının yapacakları sunumu merakla bekliyorum.
İzmit için ise ayrı parantez açmaya gerek görmüyorum.
Zira her Allahın günü hatta günde beş-on kez İzmit Belediyesinin reklam haberciliği sayesinde neler yaptıklarını ya da “yaptırmıyorlar” dedikleri ne varsa, Fatma Kaplan Hürriyet kürsüde konuşma yaparken bile elinden bırakmadığı, bırakamadığı o telefonuyla sosyal medyasından sayıp döküyor.
Sonra sosyal medyaya yazdıkları Sözcü ve Halk TV tarafından anında fark ediliyor(!)
Ve pek tabi Hürriyet’e göre “candaş basın” da objektif(!) bir biçimde İzmit Belediyesinin mağduriyetlerinden tutun büyük hizmetlerine kadar ne varsa boy boy yazıyor.
Yani demem o ki, İzmit Belediyesinin ayrı bir sunum yapma zahmetine katlanmasına gerek yok.
Her gün bir sunum tadında…
Kaldı ki geçen dönemde de sunum işine yanaşmamışlardı.
Basınla yüz yüze gelmek, soru almak pek işlerine gelmemişti.
Ama bu dönem hedefler büyük!
Bir yıllık lansman işi pekala siyasi fırsata çevrilebilir.
Zannediyorum öyle olacak.
Her zaman olduğu gibi bütün belediye başkanlarının sunumlarını ilgiyle takip edeceğiz.
BIRAKIN DAĞITSINLAR!
İzmit Belediyesi pek çok konuda mağdur olduğunu söylüyor.
Önceden meclis çoğunluğu olmadığı için İzmit’e hizmet edemediklerinden yakınıyorlardı.
“Güçlü meclis güçlü başkan” mottosuyla ikinci döneme talip oldular.
O motto tuttu ve halk iradesi Hürriyet’e “koltuk senin, meclis de senin, buyur icraat yap” dedi.
Amma velakin mağduriyetler bitmek tükenmek nedir bilmiyor.
Meclis engellerini aşan Hürriyet şimdi de kurumlara kafayı taktı.
Habire bürokratik engellemelerden dert yanar oldu.
Bunların çoğunu abartılı buluyorum.
Fakat biri hariç…
Okullarda öğrencilere ücretsiz bir öğün yemek dağıtım işi meselesi…
Milli Eğitim Müdürlüğü bu hizmete neden izin vermez anlam veremiyorum.
Bütçesi olan çocuklarımıza yemek dağıtsın, bunda ne gibi bir kötülük olabilir?
Devlet okullarında uzun yıllardır işler iyi gitmiyor.
Okullara yeterli bütçe ayrılmadığından dolayı veliler sömürüldükçe sömürülüyor.
Anne ve babaların hassasiyetleriyle oynayan okul idarecileri elbette bunu keyiften yapmıyor.
Çünkü yeterli ödenek bulamıyorlar.
Durum böyle olunca çareyi velilerde görüyorlar.
Böyle bir eğitim sistemi içerisinde devletten okullara yemek hizmeti vermesi hayalcilik olur.
Ama yerel idareciler sosyal belediyecilik anlayışıyla bu hizmeti pekala yapabilir.
Ne yani, İzmit Belediyesi okullarda yemek dağıtınca eğitime siyaset mi bulaşmış oluyor?
Başkan Hürriyet’in de dediği gibi zamanında AKP’li Başkan Nevzat Doğan öğrencilere bisiklet dağıtıyordu.
Üzerinde kendi adının yazdığı basketbol topu dağıtıyordu.
Kocaeli Büyükşehir Belediyesi tablet veriyordu.
Üstelik bu dağıtımlar siyasi bir organizasyonla törene dönüşüyordu.
Benzer hizmetler şimdi de var.
Olmalı da…
Mesela Büyükşehir Belediyesi okullara robotik kodlama sınıfları kuruyor.
Çokta anlamlı ve pahalı bir yeniliği çocukların hizmetine sunuyor.
Robotik kodlama sınıf sayısı her geçen yıl artarak devam ediyor.
Maddi durumu elverişli olmayan çocukların eğitim masraflarını üstleniyorlar.
Yetenek sınavlarına hazırlık kursları açıyorlar.
Hepsi birbirinden değerli bu hizmetlerin sonunda kazançlı olan taraf çocuklarımız oluyor.
Bütün bunlar varken siz İzmit Belediyesine “hayır okullara giremezsiniz, yemek dağıtamazsınız” dediğinizde gerçek bir mağduriyet yaratmış olursunuz.
Bırakın dağıtsınlar!
İzmit’te bir sürü okul var, hepsine aynı anda yemek dağıtmak sanıldığı kadar kolay bir organizasyon değil.
Ama madem İzmit Belediyesi kendine güveniyor, madem bunu sürdürülebilir görüyor, engel olmayın!
CHP’li belediyeler okullara girerse siyasi kazanç elde eder diye düşünen aklın;
Aslında CHP’li belediyelerin çocuklara hizmet etmesine engel oldukları zaman siyasi gol fırsatı verdiklerini anlamaları sanırım pek mümkün gözükmüyor!