AKP’li başkanlar birbirine mi düştü?
Dişçiye gidip, çürük dişinizi çektirmeye kalkıyorsunuz,adam çürük dişi çekeyim derken sağlam dişe de zarar veriyor.
Sıkıntılı olan diş çekiliyor ama yanında sapasağlam diş de
kim vurduya gidiyor… Yani kaş yaparken göz çıkarıyor dişçi…
Dişçinin ya kafası dalgın ya da gittiğiniz dişçi oldukça acemi!
Kocaeli’yi yönetenler gibi…
Büyükşehir Belediye Başkanı İbrahim Karaosmanoğlu,
hemen hemen her yerel seçim döneminde Kocaeli halkına
belli mega projelerin vaatlerinde bulundu ancak bir türlü
bu mega projeleri hayata geçiremedi.
Doğal olarak da halkın güveni sarsıldı. Bu güveni tekrar sağlamak
için ise mega projelerden “Tramvay” için düğmeye basıldı.
2014 yerel seçimleri öncesi bu vaadin bu kez yerine getirileceği
İzmit Anıtpark’a yerleştirilen tramvay lokomotifi ile halka ispat
edilmeye çalışıldı.
Tramvay görmüş masum köylü misali,halka tramvayın nasıl bir şey olduğunu
göstermek istemişlerdi herhalde (!)
Yerel seçimler sonrası tramvay için girişimler başladı…
Başladı başlamasına da atılan her adım, tramvayın yıllarca
hiç hayata geçmeyecek bir vaatmiş gibi görüldüğünü belgeledi.
Senelerce bir şeyi vaat ediyorsanız, gerekli güzergahı belirlersiniz
en azından değil mi? O güzergah üzerindeki kamulaştırmalar
sonrası yaşanacak sorunlara çözümler üretirsiniz…
Ama bizimkiler hurra girişti bu işe…
İzmit’in nefes aldıran, çınar ağaçlarıyla çevrili Yürüyüş Yolu’nu
tramvay yolu haline getirmeyi planladılar ilk olarak, kamuoyuna
yansır yansımaz tepkiler de gecikmedi ve bizimkiler,
bu kez rotayı Barlar Sokağı’nı da içine alan Şahabettin Bilgisu Caddesi’ne kırdı.
Ve acemi dişçilik burada başladı.
Bir kamunun çürük dişine müdahale edilirken bir yanda ise sağlam dişin
kırılmasına karar verildi.
Diş kırıldı bir kere, elbette ki çekilecek o diş ama o boşluğa da
yenisi gerek…
Yani yıkılan binalardaki barların ruhsatlarının ya başka binalara aktarılması
ya da Barlar Sokağı için proje hazırlanıp tüm barların daha güvenlikli, daha ferah,
daha derli toplu bir yere aktarılması gerek…
Çok basit bir müdahale aslında.
Ama gelin görün ki sağlam dişi kıranlar, çürük dişi çekmekle övünüp,
sağlam dişin boşluğunu doldurmaya yanaşmıyor…
Defalarca yazdık, çizdik…
Kenti yönetenlerin yaşam tarzının gece eğlencelerinden, barlardan
uzak olması tüm Kocaelililerin bu şekilde bir yaşam tarzını
benimsemek zorunda olduğu anlamına gelmez…
Kimisi gider ibadetini yapar, daha farklı mecralarda takılır;
kimisi ise gider barlarda, eğlence mekanlarında…
Aksi bir durumda kenti yönetenlerin başka yaşam tarzlarına
saygı göstermediği gibi bir sonuç ortaya çıkar…
***Şu anda bu konu İzmit Belediyesi ile Büyükşehir Belediyesi
arasında gidip geliyor…
Her iki belediyenin başkanı da topu birbirine atıp, işin içinden
sıyrılmakla meşgul…
Dün bu konu İzmit Belediye Meclisi’nde bir defa daha gündeme geldi.
Barcılar, meclisi takip ederken CHP’li Meclis Üyesi İbrahim Güçlü,
barlarla ilgili konuyu gündeme taşıdı…
Ve İzmit Belediye Başkanı Dr. Nevzat Doğan, sürekli önüne gelen
bu konu karşısında çileden çıktı, beklenmedik bir şekilde
Büyükşehir Belediye Başkanı İbrahim Karaosmanoğlu ve
AKP İl Başkanı Şemsettin Ceyhan’ı suçlarcasına
açıklamalarda bulundu.
Yani Doğan, barcılarla ilgili pek çok girişimde bulunmuş
ancak Büyükşehir Belediye Başkanı İbrahim Karaosmanoğlu
ve AKP İl Başkanı Şemsettin Ceyhan, Doğan’ın önerilerine
sıcak baktıklarını ifade edip, herhangi bir adım atmamış!
“Çözüm üretilmedi ama ben görevimi yerine getirdim”
diyor Doğan…Aslına bakarsanız Başkan Nevzat Doğan, yapı itibari
ile sosyal demokrat bir çizgiye sahip gibi duruyor.
Öyle ki bir zamanlar Dünya Çalışan Gazeteciler Günü
nedeniyle bir etkinlik düzenlemiş ve bu etkinlik
alkollü olmuştu!
Yani farklı görüşlere kapalı bir isim olmadığını biliyoruz!
Öyle olmasa bir zamanlar CHP’nin kalesi olan İzmit’ten
nasıl oy alsın?
Dediği gibi belki de bu işi yokuşa süren, barcıları
mağdur eden Büyükşehir Belediyesi…
Ama şöyle de bir gerçek var ki Doğan’ın da
bu mağduriyetle ilgisi var.
Topu taca atıyor…
Evet, barcıların kent merkezi dışında, deniz kenarında
bir alanda konuşlandırılması noktasında öneri sunmuş
olabilir ancak bu öneriye Büyükşehir ve AKP İl Başkanı’nın
sıcak bakmaması Başkan Doğan’ı bu konuda eli kolu
bağlı hale getirmez.
Çünkü barcılar, Barlar Sokağı civarındaki boş binaları
kiralayıp ruhsatlarının o binalara taşınmasına da razı ve
bu konuda İzmit Belediyesi’nin kendilerine
engeller çıkardığını söylüyor.
Ruhsat işi İzmit Belediyesi’nin sorumluluğunda, buna
Büyükşehir’in müdahalesi olamaz. Hele ki Doğan’ın
mensubu olduğu AKP’nin İl Başkanı Ceyhan hiç karışamaz.
Doğan, topu taca mı attı, yoksa
Büyükşehir Belediye Başkanı Karaosmanoğlu
ve İl Başkanı Şemsettin Ceyhan ile ilgili bilmediğimiz
bir soğuk savaşa mı girişti? Bu soru kafa karıştırıyor…
Keza, Doğan’ın tramvay çalışmalarıyla ilgili dile getirilen şikayetlere
meclis toplantısında “Bir gecikme olduğu kesin”
demesi de oldukça dikkat çekici.
Partisinin mensubu olan Karaosmanoğlu
adına özeleştiri mi yapıyor, yoksa Karaosmanoğlu’nu mu
eleştiriyor muamma!
***
Meclis toplantısı sonrası gazetemize konuşan
CHP’li Meclis Üyesi İbrahim Güçlü’nün anlattıkları da
oldukça ilginç. Güçlü, AKP İl Başkanı Şemsettin Ceyhan
ile bu konu üzerine konuştuğunu ve Ceyhan’ın
kendilerinden farklı yaşam tarzlarına saygı
duyduklarını, sorunun çözülmesini arzuladıklarını
söylediğini aktardı…
Yani, görünen o ki herkes topu ya taca atıyor
ya da dediğim gibi bir soğuk savaş söz konusu…
Aksi halde Doğan’ın bu kadar açık bir şekilde
hem Ceyhan’a hem de Karaosmanoğlu’na
gider yapması bir öfkenin
eseri olmasa gerek!
***
Ha soğuk savaş mı var demişken bunu bu iki
cümleden çıkarmıyorum elbet…
AKP kulislerinden kulağımıza gelen bazı
duyumlar söz konusu…
Bilindiği üzere Başkan Nevzat Doğan, bir süredir
mega projelere imza atmıyor…
Buna gerekçe olarak ise kulislerde dolaşan bilgi
Büyükşehir Belediyesi’nin Doğan’ın projelerini
kabul etmeyişi...
Yani Doğan’ın projeleri, Büyükşehir’den
dönüyor...
Başkan bu iddiaları yalanlayacaktır belki ama
bu duyum pek çok partiliden kulağımıza çalındı.
Keza meclis toplantısında Doğan’ın açık bir
şekilde Başkan Karaosmanoğlu ve Ceyhan’ı
hedef alması bu iddiaları kuvvetlendirdi.
AKP’de bilindiği üzere kol kırılır, yen içinde
kalırdı, bu kurala uymayanın ise kalemi
kırılırdı…
Artık, bu kuralı pek takan yok, her şey
basın önünde cereyan edebiliyor.
Tıpkı meclisteki gibi…
Bakalım Doğan’ın yaptığı giderin, ucu nereye
kadar gidecek, bekleyip göreceğiz.