Atatürk’te patladık, Osman Gazi’de oynadık!
Yol yaptılar, demir ağlarla örülmüşülkemizde hatları yenileyip hızlı tren projesini
hayata geçirdiler, ülke ekonomisini halkın cebine
yansımasa da güçlendirdiklerini söylüyorlar (hadi inanalım),
dün de köprü açtılar…
Köprünün adı Osman Gazi…
Dilovası’ndan Yalova’ya direk geçişi sağlıyor şimdilik…
İlerleyen süreçte bağlantı yollarıyla İstanbul ile İzmir arası
3,5 saate inecek…
Geçiş biraz pahalı ama olsun,
güzel hizmet, hakkını yememek gerek.
Kutlarım…
***
Osmanlı Beyliği’ni ve hanedanlığını
kuran, şanlı tarihimizin en önemli
isimlerindendir Osman Gazi.
Adı artık ilimizdeki devasa köprüde yaşayacak.
Atatürk’ün Türkiye’sinde, Osmanlı’nın da adını yaşatacak
isimlerin yer almasının bir mahsuru yok elbette…
Sizin açınızdan da olmamalı.
Keza özellikle son yıllarda AKP’ye karşı bir kesimin
Osmanlı’yı yok saydığı, Osmanlı aşığı isimlerin ise Atatürk’ü yok
saymaya çalıştığı görülüyor. Her ikisi de saçma, her ikisi de
tarihimize ihanet…
Tabii bu tarih çatışmasını körükleyen etkenlere
girip de konudan sapmayacağım, ötekileştirme diyeyim
anlayın işte.***
Köprünün açılacağı tarih haftalar öncesinden belliydi,
kentin pek çok noktasına afişler asıldı, ulusal kanallarda
açılışın reklamları döndü günlerce. Elbette ki böyle büyük
bir köprünün açılış programı yapılacaktı, ona diyecek yok.
Cumhurbaşkanı ve Başbakan’ın katılımıyla açtınız köprüyü ancak
daha açılıştan 2 gün önce İstanbul Atatürk Havaalanı’nda yaşanan
bombalı saldırı, sanki hiç yaşanmamışçasına coşkuluydunuz.
Konfetiler patladı, katılımcılar neşe ile oynadı.
Bizde açılış coşkusu yaşanırken uçağını düşürdüğümüz
için ilişkilerimiz bozulan Rusya’nın başkenti Moskova’da,
Türk konsolosluğu önüne kırmızı karanfiller bırakıldı aynı gün.
Ve yine açılış coşkusunun yaşandığı saatlerde oynanan Polonya-Portekiz
maçı öncesi Atatürk Havaalanı’nda yaşamını yitirenler için
saygı duruşunda bulunuldu…
Dünya, ülkemizde yaşanan katliamın yasını samimi ya da değil
tutarken bizim ülkemizde pas tutan vicdanları izledik şaşkınlıkla…
Köprü araç trafiğine açılır, sonrasında acımız soğuyunca bir
tören gerçekleştirilebilirdi ya da coşkunun olmadığı, sloganlara
izin verilmeyen sadelikte bir tören düzenlenebilirdi.
Mesela başkanlar, bakanlar yüzlerinde neşe ile köprüyü arkalarına
alarak fotoğraf çektirmeyebilirdi, bunları paylaşmayabilirdi…
Yani her şey usulüne, adabına uygun işleyebilirdi…
Ölenlerin aileleri ile aranızdaki köprüyü
yıkıp, Dilovası’ndan Yalova’ya geçişi sağlayacak
köprüyü açtınız dün…
Ve tüm dünyaya da bunu izlettiniz…
Atatürk Havaalanı’nda faillerin kimlikleri dahi belli değilken
ağır yaralı vatandaşlarımız hala yaşam savaşı verirken
saldırıda yaşamını yitirenlerin ailelerinin gözyaşları
kurumamışken, acımız tazeyken açtığınız
köprüden bayramda ücretsiz geçiş sağladığınız
için minnettarız(!)
Açılıştaki coşkuya gelen tepkileri,
“Köprüye tepki gösteriyorlar, bunlar hizmete karşılar”
diye yutturabileceğiniz kitleye de selam
olsun bu arada, onlara da minnettarız(!)
“Güvenlik zafiyeti yok” açıklamasını her
patlamadan sonra duyan ama iktidarın arkasında
dimdik duran, durmayanları hain kılan
sizlere ne kadar minnet duysak az zaten(!)
Allah alayınızın kalbine göre versin(!)
Hayırlı kandiller, duacınız(!)