Günlerden pazar, Meteoroloji Müdürlüğü Kocaeli için gök gürültülü sağanak yağış uyarısında bulunmuş! Yağmur, saat 15.00’te sona erecek diyor!
Barajları, dereleri, gölleri, mesire alanlarını, tabiat parklarını, kısacası doğayı ve yanı sıra denizi ailecek sever, hafta sonunu bu tür yerlerde geçirmeyi tercih ederiz.
Yağmur nedeniyle bu pazar bir plan yapamadık!
Gazetecilikte hiç robotlaşmadık!
Olanla yetinmedik.
Tek düzeliği sevmedik.
Kimin derdi halk ki?
Vatandaşın ne durumda olduğunu yürekten dert edinen var mı?
Kimi toplumun dini duygularını, kimi Atatürk sevgisini, kimi geçim derdini sömürüyor!
Kitle psikolojisi sıkıntılı bir psikoloji!
İnsanları mantıklı, doğru düşünmekten alıkoyuyor.
Fanatizmin oluşturduğu bu psikoloji, sağlıklı düşünmeye izin vermiyor!
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, terör ve yolsuzluk soruşturması kapsamında gözaltına alındı, yolsuzluk suçlamasıyla tutuklandı!
Henüz hakkında kesinleşmiş bir ceza yok. Yani ne terör suçlamasından aklandı ne de yolsuzluk suçlamasından hüküm giydi.
Masumiyet karinesi kapsamında kendisine “Hırsız, yolsuz” demek suç!
Bir şehirde tüm belediyelerin tek bir partinin mensuplarının elinde olması, rekabeti azaltır!
Farklı partilerin mensuplarının bir şehirde belediyeler kazanması ise rekabeti doğurur!
Bu rekabet, hizmet yarışına dönüşürse kazanan kentler olur!
En çok da canımı sıkan, üzüldüğüm ne biliyor musunuz?
Bu ülkede suçluyken mağdur ve kahraman; suçsuzken “Hain, hırsız” olabilmesi insanın!
Neden insanların güvenini bu kadar katlettiniz?
“Adaletin kestiği parmak acımaz” derler ama artık acıyor!
Çünkü, yargıya siyasetin müdahil olduğu düşüncesiyle insanların verilen kararlara güveni kalmamış durumda!
2019 yerel seçimlerinde bir zarftan 4 pusula çıkarken bunlardan yalnızca İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçimleriyle ilgili itirazların kabul görüp seçimin tekrarlanması sonrası, insanlar tepkisini sandıkta ortaya koymuş, aradaki küçük oy farkı, 800 bini aşmıştı!
31 Mart 2024 yerel seçimlerinde Cumhur ittifakı çok büyük bir yara almış, ekonomik krizin derinleşmesinin sorumlusu olan iktidara, Cumhur ittifakı seçmeninin önemli bir kısmı sandığa gitmeyerek unutamayacakları bir ders vermişti!
İktidarın seçim derdi, vatandaşın geçim derdine merhem olmayınca, kaçınılmaz sonla karşılaşılmış, CHP, ilk kez ülke genelinde Cumhur ittifakına karşı üstünlük kurmuştu!
Açıkçası, bu durumun CHP’de rehavete neden olduğu düşüncesinde idim.
Türkiye’de on binlerce şehidin azmettiricisi olan, kundaktaki bebeklere dahi kıymaktan çekinmeyen eli kanlı terör örgütünün lideri Abdullah Öcalan, geçtiğimiz günlerde tarihi bir çağrı yaptı, PKK’nın silah bırakmasını ve kendisini feshetmesini istedi!
Kimisi Devlet’in istihbaratının bu süreci 1 yıldır yürüttüğünü dile getiriyor kimisi ise sürecin MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin çağrısı sonrası başladığını aktarıyor.
CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in bu iddiası her ne kadar yalanlansa da Cumhur ittifakı ortaklarından HÜDA-PAR’ın Genel Başkanı da sürecin 1 yıldır devam ettiğini aktaranlardan.
Bir şehirde farklı siyasi partilerin belediyeler kazanması hem kent hem de biz gazeteciler adına iyidir!
Rekabet, hizmeti artırır, kentler kazanır, halk kazanır!
Bu rekabet sırasında yaşanan siyasi polemikler ise biz gazetecileri rutinden kurtarır! Mesleğimize heyecan katar!
İzmit Belediye Başkanı Fatma Kaplan Hürriyet’i yine mağdur etmişler(!)
Resmen çorbalarını, kendi ilçesinin dışında dağıtmasına izin vermemişler(!)
Böyle bir şey olabilir mi ya?
SEDAŞ, hiç kuşkusuz ki Kocaelilileri canından bezdirdi!
Hemen hemen her gün şikayet üstüne şikayet geliyor bu kurumla ilgili.
Kimisi gidip gelen elektrik nedeniyle cihazlarının bozulduğunu, kimi sürekli planlı ya da arazı sebebiyle yapılan kesintilerden dolayı iş yerlerinin o günlerde iş yapamaz duruma geldiğini, kimi soğuk kış günlerinde bebeklerinin, yaşlılarının hasta olma tehlikesiyle karşı karşıya kaldığını aktarıp dert yanıyor.
“Dolarla, Euroyla bizim ne işimiz var?” diye röportaj veren vatandaş, Türk Lirası zengini oldu(!)
Paralar cüzdana sığmıyor!
Asgari ücretli bile maaşının 10’da birini cüzdana koyduğunda, cüzdan katlanmıyor(!)
Neye göre Mansur Yavaş, neye göre Ekrem İmamoğlu? Aday, neye göre belirlenecek? Seçmen, belirlenen adaya neye göre oy verecek?
Ülkemizde yıllar önce parlamenter sistemden, partili Cumhurbaşkanlığının yolunu açan bir sisteme geçildi!
Cumhurbaşkanlığı makamı onursaldı!
Recep Tayyip Erdoğan’ı okuduğu bir şiir nedeniyle cezaevine gönderdiler, ekonomik krizle gelen erken seçimde vatandaş mağdurun yanında durdu! Önce Başbakan oldu, sonra partili Cumhurbaşkanı… 2002 yılından bu yana bu ülke, AKP tarafından öyle ya da böyle yönetiliyor.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın mağduriyeti, medyada uzunca bir süre dillendirilmese o dönem “Bunlar irticacı değil, ılımlı muhafazakarlar” diye lanse edilmese parti kapatmaların sıklıkla yaşandığı bir süreçte Erdoğanlı AKP, bu kadar uzun süre yol yürüyebilir miydi?
Yürüyemezdi!
İzmit Belediye Başkanı Fatma Kaplan Hürriyet’in, ilk döneminde daha güzel bir cazibe merkezine dönüştürme iddiasıyla Gölkay’da başlattığı proje, uzun yıllar bitmemiş, vakit geçirilebilecek alanlar zaten sınırlı sayıdayken bir de vatandaş, uzun yıllar Gölkay’dan mahrum kalmıştı.
Aslında “Kalmıştı” demek yanlış bir ifade oldu, çünkü vatandaş Gölkay’dan hala mahrum!
Başkan Hürriyet, 2024 yerel seçimleri öncesi bir türlü bitmemesi nedeniyle eleştirildiği Gölkay’da seçime kısa bir süre kala lansman yaptı, buranın yeni adının Bıçkıdere olduğunu ilan etti.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, son kabine toplantısı sonrası, açıklanan enflasyon oranlarının üzerinde bir zam açıklaması bekleyen emeklilere, beklediğini vermemiş, vatandaşa yüksek fiyat uygulayanları boykot etmesi çağrısı yapmıştı malumunuz…
2025 asgari ücreti için yüzde 30, SGK ve Bağ-kur emeklisi için yüzde 15,75, memur emeklisi için ise yüzde 11,54 zam oranı uygun görülmüştü.
Enflasyonu tırmandıran, verilen maaş zammının üzerinde ürünlerine, hizmetlerine zam yapanlarla mücadele etmek ise vatandaşa bırakılmıştı.
“Vatandaş, ona kızar, bana koşar” mantığıyla mı gelir iktidar, yoksa “Vatandaş beni severse, bana güvenirse, bana koşar” mantığıyla mı?
İşte ana muhalefet partisi CHP ya da iktidara alternatif olabileceğini düşünen muhalefet partileri bunu iyi düşünmeli!
Sen halka kendini anlatmayı başaramazsan, üzerine bir algı yüklendiğinde, onun algı değil, gerçek olduğunu kanıtlamaya çalışır gibi davranırsan vatandaşa kendini sevdiremezsin!
Kimisi “Anayasa için Erdoğan’ı tekrar Cumhurbaşkanı seçtirmek için” diyor, kimisi “Oyun kuruyor” diyor, kimisi “Sınırlarımızdaki tehlikeyi bertaraf etmek için” diyor kimisi “PKK köşeye sıkıştı” diyor, kimisi “PKK’ya ne vaat ettiniz?” diye soruyor, kimisi ise kendi ayağına sıktığını söylüyor!
Farklı farklı yorumlar var MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin bebek katili Abdullah Öcalan ile ilgili TBMM çıkışı ve sonrasında DEM Parti’yi makamında ağırlamasıyla ilgili!
İki zıt kutup bir araya geldi! Çok değil, aylar öncesine kadar böyle bir şeyin olacağı söylense “İmkânsız” derdik ama oldu. İnsanların şaşırması, kabullenmemesi, farklı yorumlar getirmesi, şehit ailelerinin sitemleri, gazilerin üzüntüsü çok normal.
Kocaeli’nin Darıca ilçesinde bir firmanın ihmaliyle hasar gören doğalgaz şebekesi, 2 mahallede patlamalara yol açtı, çok sayıda vatandaşımızın yaralanmasına sebep oldu!
Palgaz’ın doğalgaz dağıtım işini yaptığı Darıca’da yaşanan bu talihsiz olayların ardından tüm Darıcalılar mağduriyet yaşadı. Doğalgazları kesik olan vatandaşlar, evlerinde ısınmak için ne yapacağını bilemez vaziyette…
Evinde elektrikli ısıtıcıları olanlar, soğuğa karşı kendilerini, çocuklarını, yaşlılarını ve evcil hayvanlarını bir nebze koruyabiliyor, olmayanlar ise maddi imkanları ölçüsünde ısıtıcı temin ediyor.
Kocaeli’nin hemen hemen her ilçesinde yollar sanayiye çıkıyor!
Kent, adeta köstebek yuvasına dönmüş!
Kasis demeye bin şahit istenen parke taşlı kabartmalar mı dersiniz, bir yanı çukur, bir yanı kabarmış yollar mı dersiniz, içi su dolu çukurlar mı dersiniz, ana caddeler de dahil hemen hemen her yana döşenmiş yer altı hatlarının metal kapaklarının oluşturduğu çukur ya da çıkıntılar mı dersiniz, ne ararsanız var!
Kocaeli, üç dönem AKP’li İbrahim Karaosmanoğlu tarafından yönetildi. Karaosmanoğlu, eleştiriye kapalı, kendisini eleştiren gazeteleri boykot eden, kendi partisi dışında kalanlara karşı mesafeli bir isimdi.
Buna rağmen AKP’nin güçlü dönemlerinde başkanlık yaptığı için, Erdoğan’ın rüzgarıyla 3 dönem başkanlık yarışını kazanmayı bildi.
Lakin artık, devir değişti!
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin PKK belasını başımıza saran, bebek katili Abdullah Öcalan’a TBMM’nin kapılarını aralayan açıklamasından sonra olumlu ya da olumsuz bir yazı kaleme almadım.
Her ne kadar geçmişte etmediği laf bırakmadığı Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile yol yürüse de bu iş çok başkaydı!
Ülkede milliyetçiliği temsilen var olan bir partinin liderinin, geçmişte idam etmekten söz ettiği Öcalan’a umut olacağını düz mantıkla düşünmek istemiyorum.
