Annepot

Saadet Sevinç Doğan

Saadet Sevinç Doğan

Tüm Yazıları

Taze Kitap tarafından basımı yapılan ve Aslı Aslı E. Perker tarafından yazılan kitabı bir süre önce okumuştum. Okuduğumdan beri de üzerine konuşmak, yazmak ve bir şeyler söyleme isteğim canlı kaldı. Ezgi Keleş’in resimlediği kitap bence ortak bir yaramızdan dem vuruyor. Hem de çocuk edebiyatının büyülü dünyası ile. Tebessüm ederken üzerinde daha fazla düşündüğüm, çocuklarla konuşabilmek için fırsat kolladığım bir kitap oldu.

Kitabımızın ana kahramanı olan Deniz’in gözünden izliyoruz annesini. Bekar bir anne olduğu anlaşılan anne, her işi tek başına yapmaya çabalıyor. Bunu yaparken de Deniz’in gözünde bir ahtapot gibi algılanıyor. Basit gibi görünen ama “çocuğu tek büyütmek” diye yazıldığı kadar basit olmayan bu işte yalnız kalan tüm kadınlar belirdi gözümün önünde. Elbette kadınların bir ton sorunu var. Daha yakın zamanda “sahiplendirilebilecekleri” şeklinde aklımızın almadığı ifadelerle karşılaştık. Maalesef hemen her gün kadınlar öldürülüyor ve şiddetin neredeyse her türlüsüne maruz kalıyorlar. Bu kitap özelinde kalacak olursam; tek başına çocuk veya çocukları büyütmek de oldukça zahmetli, zor ve yıpratıcı bir süreç. Ayrıca ben zararının sadece kadına değil, onun yardımsız ve yalnız kaldığı halleriyle kalan çocuk veya çocuklar için de zor ve zararlı olduğunu düşünüyorum bu durumun. Bunun yanında eşiyle beraber olup da bekar bir anne gibi çocuklarının bakımından tek başına sorumlu olan kadınlar var ve onlar çocuklarına ilave olarak eşlerinin de istekleriyle baş etmek zorunda kalıyor. Çalışan anne olsun olmasın kadınlar olarak bizlere yüklenen roller hep artıyor ve o ağırlığın altında çırpınıyoruz. Bu kitaptaki ana kahraman Deniz’in gözünden mor renkli bir ahtapot olan annesinin halini izlerken “her şeyi yalnız yapabilen, güçlü kadın ve anne” misyonunun nasıl da tehlikeli, yanlış ve zedeleyici olduğunu düşündüm bir kez daha. Aksesuar olarak evliliğinin veya çocuğunun bakımında duran tüm babaların bu konuda tekrar tekrar düşünüp, zorbalığa ve şiddete (fiziksel veya ruhsal) son vermelerini diliyorum. Elbette bu dilek tek başına değil ve sadece dilemeyle yetinilecek bir şey değil, tam da bu nedenle kadınlar, hakları için sürekli mücadele etmek zorunda bu ülkede. Bunu, kadına yönelik her kararda, kadının üstün yararını düşünmesi gereken karar vericiler ve yöneticiler de düşünmeli. Varolan haklarımız için çabalarken, bunu yok edecek söz ve eylemlerden ısrarla kaçınılması da gerekiyor. İster politik lider, ister kanaat önderi olsun herhangi bir şekilde kadının zararına bir söylem veya oluşum içindeyse kişi, bence bunu caydırıcı cezai işlemler hemen devreye girmeli. Dilin alıştığına eylem de eşlik edebiliyor maalesef. Cezasız kalan suçların, potansiyel suçları arttırması gibi.

Çokça olumsuz örnek var bu konuda ülke bazında maalesef ama kitaba dönecek olursam, yazar hem mizahi bir dille durumu ortaya koyuyor, hem de bizleri düşünmeye sevk ediyor. Çizerin payını da vermek lazım, resimli kitap olarak oldukça güzel bir iş çıkarmışlar. Kitapta anne, ailesi ve yakınlarıyla olacağı bir yere taşınıyor ve kendisine çocuk bakımı ile ilgili küçük küçük destekler geliyor. İşte o andan itibaren annepot olan kadın yavaş yavaş kendi kimliğine dönüyor. Dayanışma çok güzel ve övünülesi bir şey ama bundan öte bence vurgulanması ve üzerinde durulması gereken konu çocuk bakımında çiftlerin eşit şekilde sorumluluk yüklenmesi ve bu konudaki tüm işlerde paylaşım yapabilmesi. Ebeveyn kaybı konusunu da düşünerek belirtirsek, her iş yerinde kreşlerin olması, bu konuda annenin desteklenmesi de yasal olarak zorunlu hale getirilmelidir. Elbette güzel kararlar ve iyi örnekler var ama bunun geliştirilmesi gerekir. İlk aklıma gelen olarak belirtirsem çocuğun hasta olduğu durumlarda veya okulların herhangi bir sebeple eğitime ara verdiği durumlarda özellikle küçük çocuğu olan bekar annelere, bekar değilse ebeyevnlerden birisine çocuğuna bakabilmesi için koşulsuz izin verilmesi hemen her iş yerinde zorunlu hale getirilmeli ve bu konuda devlet desteği sağlanmalıdır. Annepot kitabındaki Deniz annesini normal bir insan ve kadın olarak görmeye başladığında okur olarak bizler de derin bir soluk alıyoruz. Her şeyin altından kalmamak adına sürekli kendisinden taviz veren ve daha da zorlanan anneler, bekar anneler hepinize sıkıca sarılıyorum.

Annepot