Siyasi düşmanlık kameralarda!

Tahminlerimin tutmadığı tek ilçe Körfez oldu.

Üç aday arasında en az şanslı gördüğüm sevgili Yaprak Fidancı iki erkek adayı sollayıp ipi göğüsleyen kişi oldu.

Siyasete zarafet ve kalite katması açısından kadın aktörlerin çoğalmasından yanayım.

Bu nedenle Yaprak Fidancı’nın ilçe başkanlığını kazanım olarak gördüğümü ifade edeyim.

Şans vermemiştim ama CHP delegeleri bir kez daha iradenin ne demek olduğunu Körfez’de göstermiş oldu.

*

Evet, siyasette zarafet dedik, kalite dedik ama maalesef bu denklem bazen tutmayabiliyor.

Özellikle Körfez ilçe kongresinde yaşananlara bakınca yakışık almayan görüntüler içimizi tırmaladı.

Protokol sırasında oturan İzmit Belediye Başkanı Fatma Kaplan Hürriyet, salona daha sonra gelen ve hiyerarşik olarak kendisinden çok daha üst mevkide olan

CHP Kocaeli Milletvekili ve TBMM İdari Amiri Harun Özgür Yıldızlı’ya olması gereken nezaket kurallarını uygulamadı.

Evet Hürriyet’in bu dönemki siyasi düşmanı Yıldızlı.

Onu hedefe koydu.

Kendince haklıdır değildir orası ayrı konu.

Ama aynı partinin çatısı altında aynı hedefler ve idealler uğruna mücadele veren makam sahiplerinin, düşmanca tavırları kabul edilebilir bir şey değil.

Yıldızlı elini uzattığında zoraki elini veren, ayağa kalkmayan, kafasını yan tarafa çeviren bir belediye başkanı CHP’nin kurumsal kimliğine de zarar verir.

*

Hep söylerim…

CHP’nin dışarıdan düşmana ihtiyacı yok, onlar bu vazifeyi kendileri fazlasıyla yapıyorlar diye.

Fatma Kaplan Hürriyet’in düşman gördüğü Yıldızlı’ya yaptığı hareket hakikaten hiç şık olmadı.

Bir önceki dönemde benzer hareketleri CHP İl Başkanı Bülent Sarı’ya yapıyordu.

Ancak o köprünün altından çok sular aktı.

Sayın Hürriyet, il başkanı salona girdiğinde ayağa kalktı ve tek tek protokolü selamlamasını, sıranın kendisine gelmesini bekledi.

Son derece sevecen tavırlarla Bülent Sarı ile tokalaştı.

Helal olsun Bülent Başkana… Nereden nereye getirmiş durumu!

*

Şimdi sırada il başkanlığı seçimleri var.

Görünürde Bülent Sarı’yı Hürriyet destekliyor.

Ama görünürde…

Ben bu birlikteliğin sonuna kadar sürdürülemeyeceğine, bir yerde makas değişeceğine inanıyorum.

Bunu hangi saikle söylüyorum?

Bir bilgiye dayalı değil, ama bir efsaneden ibaret de değil.

Hoş, Bülent Sarı toy bir siyasetçi de değil.

Gençlik yıllarından beri çeşitli kademelerde siyaset yapmış, il başkanlığı sürecinde ise görmediği badire, geçirmediği kazalar kalmamış biri olarak;

Yola çıktıklarını tahlil etme yeteneği olduğundan dolayı bunu öngörebilir, önlem alabilir veya yansın ortalık diyebilir.

Hele biraz daha zaman geçsin, o zaman tabloyu daha net okuyabiliriz.

*
Biraz da bizden bahsedeyim…

Efendim, CHP kongrelerini, AKP danışma meclislerini yerinde takip edip, çok sayıda anlık haberle sizlere duyurduk.

Bize gelen yorumların çoğunda, siyasete ilgisi olan herkesin, kongreleri ve danışma kurullarını gazetemizden takip ettikleri yönünde.

Başiskele’de çıkan kavgayı, Körfez’de Hürriyet’in Yıldızlı ile selamlaşma mevzusunu,

AKP’nin danışma meclisinde Genel Başkan Yardımcısı Sevilay Tuncer konuşurken protokol dahil hemen herkesin telefonlarına gömülmesi, salonu boşaltmaları…

Ve daha bir sürü siyasi gelişmeleri muhabirimiz Merve Dişli’nin cabbar gazeteciliği sayesinde öğrendiniz.

Özellikle Körfez’de yaşanan hadisenin videosu diğer gazetelerde ve sosyal medyada çokça paylaşıldı.

Emeğe saygı demeyenlere karşın, “ille de emek” diyerek bu detayı sizlerle paylaşmış olayım.

Bünyesinde sayısız muhabir bulunduran, atmaya gelince mangalda kül bırakmayanların dahi bizi takip ederek haberdar olduğu siyaset arenasında çok daha bomba haberler sizi bekliyor.

Çünkü biz işimizi elimizin ucuyla değil, büyük bir özveriyle ve heyecanla yapıyoruz.

Ne zaman ki yapılan haberlerden dolayı telefonumuz çalmaz işte o zaman “biz bitmişiz” derim.

Son zamanlarda diğer işlere fazlaca dalmış olsam da Kocaeli’yi yakın takipte olduğumuzu biliniz efendim, saygılar sevgiler…