Siz bunu ‘HA(L)K ET’tiniz!

Kimin derdi halk ki?

Vatandaşın ne durumda olduğunu yürekten dert edinen var mı?

Kimi toplumun dini duygularını, kimi Atatürk sevgisini, kimi geçim derdini sömürüyor!

Tek dertleri var o da seçim!

Kimse kusura bakmasın, burada AKP iktidarı dönüp aynaya bakacak!

Vatandaşı, doğruyu yanlışı ayırt edemez duruma getirenin kendisi olduğunu görecek!

“Halk bunları iktidara nasıl olsa getirmez” düşüncesiyle CHP’yi karşıya attı, iktidara tek alternatif olarak CHP’yi gösterdi!

Yanlarına aldıkları medya gücünü, çok iyi kullanıp, doğruyu yanlış, yanlışı doğru gösterebildi!

Alttan almadı, dinlemedi, düşmanlaştırdı!

Karşınızdakini destekleyeni hain ilan edebildi!

Ekonominin ise “Ben ekonomistim” diyerek içinden geçti!

Özelleştirdi, üretimi Devlet elinden alıp, özel sektöre bıraktı, Devlet’i vergiyle geçinir kıldı!

İnsanların ömür boyu asgari ücrete çalışmasına müsaade etti!

Emekliyi, işçiyi namerde muhtaç etti!

Orta geliri ortadan kaldırıp ya zengin ya fakir kesimler oluşturdu!

Ama en fazla oyu da fakirleşen halktan aldı!

Lakin ekonomi, artık içinden çıkılmaz durumda!

Vatandaş, geçim derdinden AKP’nin seçim derdine kafa yoramaz hale geldi!

O fanatik, AKP iktidarı ne yaparsa yapsın doğru kabul eden, AKP’yi amasız, fakatsız destekleyen, hatalarını iyi niyet süzgecinden geçiren yüzde 50 yok artık!

Ekonomiye sihirli bir değnek dokunmadığı sürece de olmayacak!

Nasıl ki yerel seçimlerde AKP’nin rakibine çoğunluk olarak destek vermese de sandığa gitmeyerek AKP’ye seçim kaybettirdiyse vatandaş, benzer durumu genel seçimlerde de tekrarlayabilecek!

Yani bir kısmının CHP’ye oy vermeyi günah sayması, artık AKP’nin iktidarını sürdürmenize yetmiyor, çünkü vatandaş ne AKP’ye ne de CHP’ye oy vermeyerek, sandığı boykot ediyor.

Demem o ki kutuplaştırıcı dil artık AKP’ye değil, rakiplerine yarıyor!

Yerel ile genel iktidarları birbirinden ayırmayan, yerel seçimleri genel seçim havasına sokan AKP iktidarı, geçmişte bunun meyvesini yedi olan ise iyi yönetilmeyen kentlere oldu ancak artık bu yöntem terse işliyor!

Artık, muhalefet yerel seçimlerin genel seçim gibi geçmesini istiyor, çünkü ekonomik kriz iktidara olan tepkinin, yerele de yansımasına yol açıyor.

Kentleri yöneten başkanlar işin ehli dahi olsa kentlere iyi hizmet etmiş dahi olsa kutuplaştırıcı değil, kucaklayıcı bir yönetim de ortaya koysa ekonomiye olan tepkinin muhatabı durumuna düşüyor. Tabii olan yine kentlere oluyor!

Maalesef, bu mantık, sağlıklı bir seçim sonucunu ortaya çıkarmıyor!

***

Sanırım bunun en çok İzmit Belediye Başkanı Fatma Kaplan Hürriyet farkında!

2024 yerel seçimlerinde tüm ısrarlara rağmen Büyükşehir Belediye Başkan adayı olmaktan kaçan Hürriyet, ülke genelinde partisinin edindiği başarıyı gördükten sonra rotayı Büyükşehir’e kırdı, kendi kendine “Adayım” dedi…

O gün bugündür, Hürriyet, kent gündeminden düşmemek için büyük çaba sarf ediyor!

Ve İzmit Belediyesinin imkanlarını kullanarak farklı ilçelerde örtülü seçim çalışması yapıyor!

Körfez’e gidiyor, tesbih, takke dağıtıp dini kullanıyor!

Başiskele’ye gidip çorba dağıtıp engellenip, mağduru oynuyor!

İzmit dışındaki ilçelere gidip, seyyar aracıyla et satışı yaparak geçim derdindeki vatandaşı tavlıyor!

Hoş geçim derdinde olan, asgari ücretle çalışan vatandaş, 100-200 lira ucuza satılan eti de alamıyor ama olsun, sonuçta bir belediye başkanı halka uygun fiyatlı et satıyor!

Seyyar et satışı yasal mı, değil mi, sağlıklı mı, bu etler nereden alınıyor bilmiyorum!

İzmit Belediyesi zabıtaları, sokakta et satışı yapmaya kalkan seyyar satıcılar çıksa onlara bu konuda izin vermezdi ama belediye, bunu kendi yapabiliyor!

Ama konumuz bu değil, konumuz, Hürriyet’in çorba ile et ile vatandaşı tavlayabiliyor olması!

Konumuz, Hürriyet’in AKP’nin uzun yıllar kullandığı taktiklerin de ötesine gidebilmesi!

Konumuz, esnafa borcunu ödememiş, var olan Gölkay’ı ucube diye yıkıp, yıllardır halkın hizmetine sunamamış, “Cumhuriyet Parkı’nda projeyi ben yapacağım” diye kavga edip, kavgayı bitirenlerle kavgaya tutuşmuş ancak burada bir proje gerçekleştirememiş, sokak köpekleriyle ilgili sürekli şikayet gelen İzmit’e “Sokak hayvanları için yaşam merkezi alanımız, projemiz hazır” deyip, yıllardır bunu da gerçekleştirememiş Fatma Kaplan Hürriyet’in, çayla, çorbayla, etle halkı tavlayabiliyor olması!

Konumuz, Hürriyet’in kavga diliyle, engellenme bahanesiyle hiçbir şey yapmasa bile muhalif kesimden destek alabilmesi!

Bu Hürriyet’e duyulan sempatinin sonucu değil, bu Hürriyet’ten çok memnun olunduğu anlamı da taşımıyor, bu AKP iktidarının bir kesimi kendisine düşman etmesinin ve üstüne ekonomiyi getirdiği durumun bir yansıması!

Hürriyet, AKP’yi ve toplumu, çok iyi tahlil etmiş, neyi, nasıl kullanacağını çok iyi biliyor! Belediye başkanlığı değil, farklı bir tarzda siyaset üretiyor!

Bugün, kendisini seçen İzmit halkına hizmet etmek yerine, Büyükşehir Belediye Başkan adaylığı çalışması yapan, esnafının borçlarını ödemeyen ve bu yüzden de iş yaptıracak müteahhit bulamayan, halka ucuz et satışına başladığı yeri kapatıp, açtığı diğer noktayı “İkinci şube” diye yutturan Hürriyet’e, İzmit halkından yüksek sesli bir tepki yükselmiyorsa Hürriyet, yerelde iktidar olduğunu unutup, sırf AKP iktidarına yüklenerek destek buluyorsa burada suçlu hatalarında, yanlışlarında ısrarcı olan, ekonominin içinden geçen hükümettir!

Belki bunu İzmit halkı hak etmedi ama hiç kusura bakmayın siz ‘HA(L)K ET’tiniz!