Biz sizin emir eriniz değiliz!

Yılmaz Karabıyık

Yılmaz Karabıyık

Tüm Yazıları

Neden susuyorlar, neden bir açıklama yapmıyorlar? Gazeteciler soruyor, muhalefet soruyor, iktidarı destekleyen desteklemeyen vatandaş soruyor, neden çıkıp tek bir açıklama yapmıyorlar? “Şu şu şu sebeplerden dolayı” diye tek tek cevaplama gereği neden duymuyorlar?

Evet, konu kademeli normalleşme kararları! 1 Haziran itibariyle uygulanmaya başlanan kararlar, toplumun büyük bir kısmında memnuniyetsizlik yarattı. Çünkü insanlar, bir yıldır ısrarla tam kapanma yapılmayıp, taksitli yasaklarla evlerine kapatılmaktan bıkmışken bir tam kapanma sürecine girildi ve bu süreç de tam olmadan noktalandı. Akabinde bunalan vatandaş tam normalleşme beklerken saat 21.00 sonrası kısıtlaması, hafta sonu yasağı ve kafe, restoran, lokanta ile kıraathaneler kapalı tutulmaya devam edildi.

1 Haziran’dan umutluydu insanlar, tam açılma bekliyorlardı, lakin hükümet çok ilginç bir esnetme yaparak saat 21.00 sonrası yasağını saat 22.00 sonrası yasağına dönüştürerek bizlere bayram harçlığı niyetine 1 saatlik bir özgürlük daha tanıdı, büyük ikramiye olarak da cumartesi gününü bahşetti(!) Kafe, restoran, lokanta ve kıraathanelerin ise saat 21.00’e kadar faaliyet göstermesine izin verdi!

Soruyoruz kardeşim, muhalefet soruyor, vatandaş soruyor?

Neden saat 22.00 sonrası sokağa çıkmak yasak? Neden hafta sonu bir gün yasak var, bir gün yok? Neden mekanlar, saat 21.00’e kadar açık? Israrla verdiğiniz kararlarda mantık aramaya çalışıyorum. Israrla mantıklı bir açıklama yapmanızı bekliyorum. Ama mantık ile verdiğiniz kararlar arasında bir bağ yakından uzaktan yok! Saat 22.00’ye kadar her türlü aktivitesini rahatlıkla yerine getirebilme özgürlüğüne sahip olan vatandaşların, saat 22.00 sonrası sokağa çıkışını engellemek hangi bilimsel analize dayanıyor? Mekanları saat 21.00’de kapattıktan sonra saat 22.00’den sonra insanların sokağa çıkışını yasaklamanın neyi önlediğini, vakaları nasıl düşüreceğini çıkıp açıklayın, biz de bilelim!

Hava karardıktan bir süre sonra koronavirüs sokaklarda kol gezmeye mi başlıyor? Saat 22.00’ye kadar gezip tozdu diye vatandaşın bağışıklığı mı zayıflıyor? Ya da kapalı ortamlarda, fabrikalarda çalışırken tehlikede olmayan işçiler, pazar günü pikniğe, sahile gidince mi yayılacak bu virüs?

Peki ya kafe, restoran, lokanta ve kıraathaneler, onların neden çalışma süresi kısıtlı?

Diyorsanız ki “İnsanlar gündüz açık havada geziyor, güneşin tadını çıkarıyor, akşam olunca da bu mekanlara gidip vakit geçiriyor, bu nedenle saat kısıtlaması getirdik” diye, o zaman ne anlamı kaldı bu mekanları açmanızın? Yani mantık buysa, “Açtık ama iş yapamasınlar” demek bu…

Ama öyle olmuyor elbette, sadece eğlence mekanları sıkıntısını çekiyor bu durumun, diğer mekanlara insanlar bir şekilde yasaksız saatlerde yığılıyor…

Keza vakalar artarken de vakalar azalırken de vardı bu saat kısıtlaması ne artı, ne eksi bir etki etmedi sürece. Tek etkisi insanları daha fazla kasmak, bir de kısıtlamaya uymayanlara para cezası kesmek oldu!

***

Bakın İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, dün partisinin grup toplantısında bu kararları bilim adamlarının mı, yoksa Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın mı aldığını sordu? “Abuk sabuk” dedi alınan kararlara… “Faydasız, aksine zararlı” dedi…

Yok mu cevabınız? Neden çıkıp da “Hayır kardeşim biz bunu bilim insanlarının önümüze koyduğu şu şu şu gerekçelerle aldık” demiyorsunuz? “Abuk sabuk” ifadesini neden çürütmüyorsunuz? Neden mantıklı cevaplar vererek muhalefetin sesini kesmiyor, vatandaşların kafasındaki soru işaretlerini gidermiyorsunuz?

Cevabınız yoksa, kimsenin özgürlüğünü bilimsel verilere dayanmayan kararlarla kısıtlamaya da hakkınız yok! DSÖ’nün corona tedavi rehberinden 1 yıl önce çıkan ilacı, siz 1 yıl sonra kaldırdınız, bu yüzden “Bir bildikleri vardır” diyemiyorum, diyemiyoruz. Bize bu kısıtlamaların işe yaradığını gösteren sonuç lazım, bu kısıtlamaların mantığı lazım. İşte bu nedenle ya bu sorulara cevap verin ya da kaldırın tüm kısıtlamaları. Biz sizin emir eriniz değiliz! Gerçekten bunaldık…