Türk-İş’e ‘sarı’lık bulaştı!
Konfederasyonların, bunlara bağlı sendikaların varlık sebebi nedir? Özel sektör ya da hükümetlere karşı, işçi ve memurun hakkını savunmak için kurulan oluşumlardır değil mi? Ama her sendika, her konfederasyonun varlık amacı bu değildir… Kimi sendikalara, bu sendikaların bağlı bulundukları konfederasyonlara “Sarı sendika” denir… “Sarı sendika”lar, örgütlü bir mücadele ile işçilerin hakkını savunmak için değil, diğer sendikaların örgütlü mücadelesini parçalamak için vardır. Örgütlü mücadeleyi siyasete bulaştırırlar, iktidarlara, işverenlere yakın olurlar. İşçiyi azla yetindirirler… Ayakta uyuturlar…
***
Bir de bu olayın farklı versiyonu varmış! Sağ olsun Türk-İş gibi bir konfederasyonun genel başkanı olan Ergün Atalay, bize bunu gösterdi!
Malumunuz; unutkanlığının azizliğine uğrayan Atalay, işçinin bir daha asla unutamayacağı sözleriyle herkesi şoke etti… Atalay; Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk ile bir araya geldiğinde, mikrofonların kapalı olduğunu zannederek, “Uzasa işi karıştıracağız. En azından kapattım böyle” deyince ortalık karıştı! Tepkiler çığ gibi büyüdü! Sonrasında ise kendisini savunarak, “Ben işçileri utandıracak bir şey yapmadım. Beni tanıyan, bizim geçmişimizi bilenler tanır. Biz her zaman işçilerden yana olduk, olmaya da devam edeceğiz” ifadelerini kullandı.
Ancak tepkileri dindiremedi!
İşçinin istediği şartların altında bir sözleşmeye imza atan Atalay’ın, üstüne mikrofonu açık unutup sarf ettiği bu sözleri “Beni tanıyan, geçmişimizi bilenler bilir” şeklinde çürüteceğini sanması trajikomik! Tanıyamamışız deme ki! Yaptığı çıkışlarla “İşte cesur, işçinin hakkını savunan başkan” dediğimiz Atalay’ı tanıyamamışız!
Demek ki bu işler böyle yürüyormuş!
Kamufle olmak için bağırmak, çağırmak gerekiyormuş!
Oscarlık iş çıkardı Ergün Atalay, bugüne dek!
Rolünü güzel oynadı!
Hepimizi de filmin gerçek olduğuna inandırdı!
Ta ki mikrofonu açık kalana kadar!
***
Evet, hükümete sert söylemleri ile tanıdığımız, dik durduğunu sandığımız, işçinin, emekçinin hakkı olanı alması için elini değil, gövdesini taşın altına koyduğunu düşündüğümüz Türk-İş Konfederasyonu Genel Başkanı Ergün Atalay, hepimizi hayal kırıklığına uğrattı…
Mikrofon açık kaldı, mevcut iktidarın yandaşı olmayan Türk-İş, Atalay sayesinde ‘sarı’lığa yakalandı! Umarız Atalay istifa eder de konfederasyon, bu rahatsızlıktan bir an önce kurtulur! Aksi halde ne işçi inanır, ne muhalefet inanır, ne kıdem mücadelesi veren diğer konfederasyonlar inanır, ne EYT’liler inanır…
Bu ‘sarı’lık yer bitirir Türk-İş’i…