Parti içi isyan... ‘A’yı sildi biri, ‘K’yi sildi diğeri, ‘P’si kaldı geriye!

Yılmaz Karabıyık

Yılmaz Karabıyık

Tüm Yazıları

AKP ifadesine kızıyorlar, “AK Parti” denilmesini istiyorlar… Parti içinde birisi yanlışlıkla “AKP” dese, aforoz edecek kadar tepkililer bu kısaltmaya. Muhalefet partilerinin bir kısmı “AK Parti” derken bir kısmı ise ısrarla “AKP” diye adlandırıyor Adalet ve Kalkınma Partisi’ni. “AKP” kısaltmasının Türkçede kötü bir tabiri de yok oysa ancak iktidar partisi, kendilerine “AK” denilmesinde ısrarcı. Cumhuriyet Halk Partisi’nin CHP, Milliyetçi Hareket Partisi’nin MHP olması gibi bir kısaltma halbuki. Pek takılmamak gerek.

Peki isim gerçekten bu kadar önemli mi? Partiler, isimlerinin hakkını veriyor mu? Adalet ve Kalkınma Partisi, adında bulundurduğu “Adalet” ve “Kalkınma” ifadelerini tam anlamıyla yaşama geçirebiliyor mu? Bu ülkede biliyorsunuz “Adalet” yürüyüşü yapıldı. Bu ülkede “Ergenekon”, “Balyoz” gibi kumpas davalarının savcılığına soyunuldu.

“Kalkınma” deseniz, ülkedeki kriz vatandaşın cebini yakarken, Saray’da ejder suları içiliyor. Konkordatolar ilan ediyor firmalar, iflas bayrağını çekiyor. Vatandaş, zam yağmurunun altında eziliyor. Açlık sınırının altında çalışıyor milyonlar. Bir baba oğluna pantolon alamadığı için bir anne çocuklarını ısıtamadığı için canına kıydı bu ülkede. Yani 17 yılı aşkın süredir iktidarda olan “Adalet ve Kalkınma Partisi”nin adını “AKP” diye kısaltmışız, “AK Parti” diye kısaltmışız değişen bir şey olmuyor!

***

“Adalet ve Kalkınma”, kısaltması da “AK” öyle mi?

Buna artık partilileriniz ve destekçileriniz dahi inanmıyor…

Kocaeli’den iki ismin yaptığı paylaşımları örnek göstereyim size…

Bakın biri Adalet ve Kalkınma Partisi’ne kuruluşundan bu yana gönül vermiş, diğeri iktidara yakın konfederasyonun il temsilcisi, sendikanın da başkanı…

Bu isimlerden biri “Kalkınamamaya”, diğeri ise “Adaletsizce kalkındırılanlara” dem vurarak Adalet ve Kalkınma Partisi’ne sitem ediyor…

***

Bu paylaşımlardan biri partinin sosyal medyada etkili gençlerinden Gökhan Ayyıldız’a ait… Ayyıldız’ın isyanı; AKP Gölcük İlçe eski Başkanı İdris Alp’in, Gölcük Belediye Başkan aday adayı olup, aday yapılmaması sonrası seçim sürecinde çalışmaması ve buna rağmen İZAYDAŞ’a Genel Müdür Danışmanı yapılmasına…

Ayyıldız’ın isyanı, İdris Alp’in teşkilatın tepkisine rağmen Büyükşehir Belediyesi koordinatörü Nihat Abiş’in kendisine yaptığı ziyareti “İlk ziyaretçim KBB Koordinatörü Nihat ABİŞ abim. Teşekkür ederim...” şeklinde paylaşmasına…

Nihat Abiş, malumunuz Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın kadim dostu Burhan Abiş’in kardeşi… Gölcük’te de Kocaeli’de de bu böyle bilinir, Abiş’lerin ağırlığı vardır parti üzerinde. Hele ki Gölcük Belediye eski Başkanı Mehmet Ellibeş’in İl Başkanı yapılmasıyla birlikte bu ağırlık kendini daha da hissettiriyor.

İşte Ayyıldız, buna isyan ediyor paylaşımında ve “ADALET BİZİM PARTİDE SADECE ‘KADIN’ İSMİ Mİ?” başlığı altında şunları aktarıyor:

“Böyle mi olmalı bu işler veyahut da böyle mi olmalıydı?

En kritik dönemlerde aday olamadı diye küsüp kenara çekilmek mükafatla mı sonlandırılmalıydı?

Peygamber Efendimiz, ‘işi ehline verin’ derken İZAYDAŞ gibi bir kurumda açık öğretim halkla ilişkiler mezunu birine geri dönüşüm ve atık ile alakalı ne danışılabilir? Hani Peygamberimin sözü?

Engelli çocuğu ile miting miting gezen Hüseyin Yılmaz abim gibilerin yeri neresi bu partide?

Ufacık bebeklerini evlerinde bırakıp, evdeki işlerini bırakıp, her türlü riske rağmen kapı kapı ÇAT KAPI ziyaretler yapan KADINLARIMIZIN yeri neresi bu partide?

Küsmeden mücadele etmeden, her seçim direk tepelerinde bayrak asan GENÇLERİMİZİN yeri neresi bu partide?

Böyle mi olmalı bu işler?

Göreve başlamadan üç gün önce Nihat Abiş abi ziyaret edilsin, sonra Burhan Abiş abi Gölcük kanadından Mehmet Ellibeş başkana talimat versin, sonra Büyükşehir Belediye Başkanımız onaylasın Özel Kalem Müdürlüğü…

Madem ki kızanlar küsenler mükafatlandırılıyor neden Hasan Ayaz, Daire Başkanı yapılmadı, neden Ali Haydar Bulut bir yerlere özel kalem müdürü yapılmadı ya da diğer belediye başkan aday adaylarımız, tekrardan gösterilmeyenler bir yerlerde mükafatlandırılmadı.

Nihat Abiş abiye biat etmek mi derdimiz yoksa DAVA'ya biat etmek mi?

Kişilerle derdim varsa namerdim, kim olduğunun önemi yok, İdris Alp abi ile de zerre bir kavgam, husumetim olmadı.

Ama bu işler böyle olmamalı, resmen partimiz KANSERLİ BİR HASTA gibi ve her gün yanlış tedavi uygulanarak, ölüme itiliyor, kabul etseniz de etmeseniz de bu ilçecilik, hemşericilik, abicilik, partiyi bitiriyor, eskiden yok muydu vardı ama eskiden kredimiz vardı, şimdi zaten millet burnundan tütüyor.

Yazık çok yazık, REİS sen konuş dur, liyakat olacak, bir şeyler değişecek deyip dur, yok REİS yok bu AKP seni de bitirecek bizim gibi AK PARTİ'lileri de bitirecek.

Partide makam verilmedi diye küsenlerin mükafatlandırılıp, bu partide engelli çocuğuyla miting miting gezenlerin, çat kapı ziyaretler yapan kadınların, direk tepesinden inmeyen gençlerin ‘ÜVEY EVLAT MUAMELESİ’ görmeye devam etmesi KANSERLİ HASTA'nın ölümünün hızlanması için yapılacak en iyi tedavidir.

İdris Alp abinin o paylaşımına beğeni ve yorum yapanı çok olur ama bu yazdıklarımı millet okumaya bile korkar.

MAKAM KORKUSU maalesef, ALLAH korkusunu geçtiği için artık böyle şeylere şaşırmıyorum. (10. Köyden GÖKHAN AYYILDIZ)”

***

Gelelim diğer ismin sitem dolu paylaşımına…

Memur-Sen Konfederasyonu Kocaeli İl Temsilcisi ve Eğitim-Bir-Sen Kocaeli Şube Başkanı Şahin Yaşlık, iktidara yakın bir isim.

Bu her kesim tarafından bilinmekte.

Başkanı olduğu sendika ve il temsilcisi olduğu konfederasyona “Sarı sendika” diyorlar, “Yandaş” diyorlar…

Böyle bir yakıştırma yapmayacağım…

İktidara yakın sendikanın başkanı diyelim…

Yaşlık’ın isyanı Adalet ve Kalkınma Partisi’nin “Kalkınma” kısmıyla ilgiliydi…

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın damadı, Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak üzerinden sitemlerini dile getirdi…

Elektriğe, doğalgaza ve benzeri pek çok şeye gelen zamlara isyan etti, “Durdurun şu damadı” dedi…

Yaşlık, paylaşımında şu ifadeleri kullandı: “Hazine ve Maliye Bakanı, her yol haritası açıkladığında, Elektriğe, Doğalgaza, Şekere kısacası hayata Zam çakıyor... Hani ekonomi iyiye gidiyordu... Hani bütçe fazla veriyordu... Ana/Sol - Me hükümeti günlerini bize hatırlan Hazine ve Maliye Bakanı’nın sahadan haberi var mı? Durdurun şu DAMADI....”

***

Bakın bu çok önemli (çokomelli) (!)

Ben demiyorum, muhalefet demiyor; onlar diyor…

İkisi de içinizden…

İkisi de Erdoğan sevdalısı…

Biri “Adalet yok” diyor, diğeri “Kalkınma”…

Yani “AK” gidiyor, “P” kalıyor geriye…

Şimdi ister “AK Parti” de, istersen “AKP…”

Bakalım ne değişecek?