Ne zaman fırsat gelse Bir EL CHP’ye dokunuyor…!

Cumhuriyet Halk Partisi’ni Kocaeli’de bu dönem anlamak mümkün değil!

Sanki hiçbir noktada seçim kazanmak istemiyorlar.

CHP il başkanı Cengiz Sarıbay ise bambaşka bir boyuta geçti.

Milletvekili listesine giremediği günden bu yana kendisine bir haller oldu.

Eskiden azda olsa sesi soluğu çıkıyordu.

Şimdi ara ki bulasın…

Adeta bir hesaplaşma yapıyor.

Kendisine bir vekilliği çok görenlere karşı sesiz bir savaş sürdürüyor.

Yerel seçimler gelip kapıya dayanmış ama CHP hala havanda su dövüyor.

İlçelerde iddialı olacak adayları göz göre göre partiden uzaklaştırıyorlar, küstürüyorlar.

Nerede olmayacak isim var tutup adayımız sensin diyorlar.

***

Birkaç ilçe haricinde Sarıbay hata üstüne hata yapmaya devam ediyor.

Mesela Dilovası ilçe başkanı adayını kendi çalışmaları sonucu bulmasaydı ben inanıyorum ki Dilovası şimdi adaysızdı.

Yahu bu şehir günlerdir CHP’nin Başiskele’de adaysız kaldığını konuştu.

O zaman da söylemiştim; Başiskele ilçe başkanı İrfan Keskin’i bari ikna edin demiştim.

Hiç olmazsa namusu kurtarsın diye yazmıştım.

Ama CHP bunu yapmak yerine günlerce basında Başiskele’de CHP’nin çaresiz kaldığını konuşturdu.

Sonra ne oldu peki?

İrfan Keskin zorla ikna edildi ve aday gösterildi.

Cengiz Sarıbay da bunu bir başarıymış gibi sundu.

“En kral adayı bulduk” dedi.

Güler misin, ağlar mısın?

***

Ben burada İrfan Keskin’de zerre kusur bulmuyorum.

Adam ilçe başkanı oldu diye illa belediye başkan adayı olacak diye bir kaide yok!

Kendini buna hazır hissetmeyebilir, kendini yeterli görmeyebilir, ne bileyim kafasında böyle bir hedefi olmayabilir!

Olmadığını çok önce belli etmişti keza…

Ama koskoca CHP, hem de bütün ağır topların ikamet ettiği Başiskele’de partisinin yüzünü yere vurdu.

Bundan sonra ne olacak söyleyeyim:

İrfan Keskin seçim kampanyasında yalnız bırakılacak.

Broşür-afiş bastırabilmek için il binasının yollarını aşındıracak.

CHP’liler Başiskele’yi kafadan kayıp gördükleri için İrfan Keskin’in dediklerini duymayacaklar.

Bir müddet sonra İrfan Bey de mecbur, kendi kabuğuna ekilecek.

Sonuç..?

Sonuç yine aynı olacak. Başiskele belediye meclisine tek bir meclis üyesi dahi sokamayan parti olarak yola devam edecek.

Bunu söyledim diye bana kızanlar hemen balıklama atlamasın ve 31 Mart’ı beklesin.

***

Başiskele’de durum buyken Çayırova’da farklı mı sanki?

Başta da söylediğim gibi Cengiz Sarıbay akıl almaz işlere imza atıyor.

İlk başlarda milletvekili listesine alınmadığı halde birileri gibi partiyi terk etmemesini

Elini taşın altına koymasını, her şeyin adaylık olmadığını gösterircesine işine sarılmasını takdirle karşılamıştım.

Onun yerine başkası olsa listeye giremediği dakika CHP defterini bir süreliğine kapatırdı ama öyle yapmadı.

Kalıp il başkanlığı görevini sürdürmeye devam etti.

Ama gelinen noktaya baktığımızda insan bunun kar mı zarar mı olduğunu anlayamıyor.

Sarıbay son hamleleriyle adeta CHP’yi paçasından aşağı çekiyor.

Kamuoyunda aylardır CHP’nin büyükşehir ve İzmit adaylarının belirsizliğini tartıştırıyor.

***

Ben illaki adaylar belli olsun diyenlerden değilim, aksine CHP hamlesini AKP’ye göre ayarlamalıdır tezini savunuyorum.

Ama bu bilinçle hareket edilmediği ortada çünkü gerçekten ciddi anlamda partide başıboşluk ve buna paralel olarak bir belirsizlik var.

Geçen her süre aleyhine işliyor.

Bekliyorsunuz bekliyorsunuz ve beklediğinize değmeyen bir sonuçla karşı karşıya kalıyorsunuz.

Tıpkı Başiskele ve İrfan Keskin örneğinde olduğu gibi CHP skalasını düşürdükçe düşürüyor.

Mesela bir örnek daha vereyim.

Alın size Çayırova ilçesi…

Bu ilçede halk ayaklanmış, belediye başkanına ateş püskürüyor.

Belediye başkan yardımcısına sağlanan imar rantı ilçede herkesin dilinde.

Ulusal basın konula çok ilgili, mecliste dahi gündeme geldi.

Sadece başkan yardımcısı mı?

Onun akrabaları, ilçe teşkilatının önde gelen bazı isimlere kadar alabildiğince yolsuzluk paçalardan akıyor.

CHP Çayırova ilçe başkanı bunlara karşılık sert muhalefette bulunuyor, iyi de iş çıkarıyor.

Ama hiçbir şekilde adaylık için sinyal vermiyor.

En azından o süreçte takip ettiğim kadarıyla öyleydi.

Benim bildiğim kadarıyla ilçe başkanı Selahattin Kaya, partisine güç katabilmek adına Çayırova’da hekimlik yapan eski başkanlardan AKP’li bir ismi ikna etmeye çabalıyordu.

O iş olmayınca da farklı arayışları devam ediyordu.

Sonra baktık ki Selahattin Kaya kendisi aday olmaya karar verdi.

Oysa burunlarının ucundaki potansiyeli görmüyorlardı.

Görüyorlarsa da işlerine gelmiyordu.

***

Gebze bölgesinde uzun yıllardır hekimlik yapan Dr. Mustafa Anaç batı yakasında inanılmaz sevilen bir isimdir.

Eşi de kendisi gibi 20 yıldır Fatih Devlet Hastanesi’nde hekimlik yapıyor.

Bundan önceki 2014 yerel seçimlerinde Çayırova’ya talip olmuş ve kadrolu aday Timur Koç’a karşı girdiği ön seçimi az bir farkla kaybetmişti.

Hikayenin sonrasını biliyorsunuzdur.

Timur Koç hezimet yaşadı, sonrada kayboldu gitti.

Sanki AKP, o dönem CHP’yi dizayn etmişti!

Ve tarih tekerrür etti.

***

Mustafa Anaç’ı seven parti tabanındaki isimler onu aday olmaya zorladı.

Çünkü ondaki potansiyeli biliyorlardı bu yüzden de ısrarcı oldular.

Israrlara kayıtsız kalamayan Mustafa Anaç doğal olarak il başkanlığının yolunu tuttu.

Aday olacaksa 1 Aralık’ta kamu görevinden istifa etmesi gerekiyordu.

Anaç Sarıbay ile görüştü ama Sarıbay olaya hiç olmadık pencereden bakmıştı.

Mustafa Anaç’a güzel cümleler kurduktan sonra şu cevabı verdi:

“Benim il kongremde arkamda duran ilçe başkanıma sırtımı dönemem, ona söz verdim. Hem adaylık için geç kaldın”

1 Aralık kamu görevi yapanlar için belirlenen istifa tarihiydi ama o bunu dikkate almadı.

Evet Sarıbay aynen böyle dedi.

Onu bırakın, CHP Genel Başkan Yardımcısına da direkt ya da dolaylı yoldan aynı cevabı verdiği konuşuldu.

Yani Sarıbay, il başkanı seçilmenin kolay olmadığını ve bedel ödemesi gerektiğini savundu.

Bu işler böyle yürüyor dedi.

Bu arada Sarıbay’ın tek aday olarak dikensiz gül bahçesi şeklinde blok listeyle kongreye girdiğini de hatırlatmış olayım.

***

Mustafa Anaç dediğiniz kişi öyle çamurlaşacak, isteğinde ısrarcı olacak bir yapıya da sahip değil!

Yaşananların ardından çıktı ne dedi?

“Yaklaşık 20 yıldır Kocaeli'nin batı bölgesinde bir hekim olarak bir kamu hastanesinde halka hizmet etmekteyim. Çayırova bölgesinde birbirinden değerli, tabanın ileri gelen 80 kardeşimin talebi doğrultusunda aday olmaya karar verdim. Ancak gerek il başkanlığından, gerekse genel merkezden edindiğim izlenim; adaylıktan çekilerek görevimi devam ettirmeye yani halkıma hizmet etmeye devam kararı aldım. Dost, düşman herkes bilsin ki: Dürüstlükten ve dik duruştan asla taviz vermeyeceğim. Hiç bir kumpasa izin vermeyeceğim. Mazlumların umudunu 5,6 rantçı ve çıkarcıya satmayacağım”

***

Mustafa Hoca’nın açıklamalarında göndermede bulunduğu 5-6 rantçı kim bilmiyorum.

Aklımda bazı isimler yok değil, var!

Ama bunları zaman gösterecek.

Olayın bu boyutunu şimdilik konuşmuyoruz.

***

İşte Sarıbay cephesindeki siyasi anlayış bundan ibaret.

Bu kadar önemli hatayı üst üste yapan birinin yönettiği partide sizce başarı ne kadar mümkün?

AKP cephesinde bu kadar rahatsızlıklar oluşmuşken, insanlar arayışa girmişken Sarıbay ne yapmaya çalışıyor?

Her seferinde böyle olmuyor mu?

Ne zaman ki CHP umut olacak, işte o an mutlaka bir EL, CHP’nin üzerine dokunuyor.

O elin kimler olduğunu hala çözebilmiş değilim!

Çözen varsa bana da anlatsın lütfen!

***

CHP Kocaeli’de yeniden 13-0 hezimeti yaşarsa ne olacak?

Sarıbay’ın veya milletvekillerinin, yöneticilerin konforundan hiçbir şey eksilmeden hayatı devam edecek, olan gençlere olacak.

CHP’liler bilmem kaç kez izlediği filmi yine izlemek zorunda kalacak.

Bunun yaşanmaması için hatalardan dönme fırsatının son virajındalar.

Tamam Çayırova’ya, Başiskele’ye yapacak bir şey yok belki ama hiç olmazsa Büyükşehiri, İzmit’i ve diğerlerini bu zihniyete kurban etmeyin…!

***

Çok ucuza harcıyorlar çok!

Tarihi bir fırsat bağıra bağıra elden kayıp gidiyor, bunlar çıkmış “vefa gösterdik” diyor.

Vefalı olacakları tuttu, iyi mi…(!)