KOTO’DA DURUMLAR BÖYLE…
Kocaeli Ticaret Odası meslek komiteleri seçimleri tamamlandı.
KOTO Başkanı Necmi Bulut’un ‘KOTO SENİN’ sloganıyla hazırladığı mavi renkli listeler tüm komitelerde ezici bir üstünlük sağladı.
Bundan en ufak bir şüphem var mıydı, elbette yoktu.
Çünkü KOTO’yu iyi tanıyan, iyi okuyabilen basın mensuplarından biriyim.
Dolayısıyla daha ortada kongre yokken ‘Adayım’ diye ortaya çıkan, şehrin her noktasına fotoğraflarını asan birinin bu yolla başarılı olacağına hiç ihtimal vermedim.
Çünkü her şey reklam değil, her şey para değil!
E tabi bir de kılavuzlarınız da önemli…
Kocaeli Ticaret Odası ile organik bağı sadece üyelikten ibaret olanların başarılı olacağı bir mecra değil orası.
Odaya dair bir hikayeniz olması gerekiyor.
Hiç değilse en az bir dönem meclis üyeliği yapmış olmanız, içeride kendi ekibinizi kurmanız gerekiyor.
Ancak o zaman iddialı olabilirsiniz.
Eğer İbrahim Bıyıklı yapının içerisinde olsaydı çoktan durumu fark eder, aday olmaktan vazgeçebilirdi.
Ömrü Ticaret Odasına hizmetle geçmiş eski meclis başkanı Akın Doğan bile tabloyu gördükten sonra geri çekiliyorsa;
İbrahim Bıyıklı’nın bu işe kalkışmasını deli cesareti olarak yorumluyorum.
Ancak Bıyıklı hiç vazgeçmedi.
Ona kimler gaz verdi bilmem ama acayip bir gazla baya baya kazanacağını düşündü.
Sonuç:
Kayıtlı olduğu üç komitenin birinden bile çıkamadı.
Meclis üyesi dahi olamadı.
Dört sene önceki tarih tekerrür etti.
Tıpkı Erdoğan Yılmaz vakası yaşandı.
Erdoğan Yılmaz 22 komitenin bir tanesinde bile başarı elde edememişti.
Komite sayısı 25’e çıktı ama sonuç yine değişmedi.
Necmi Bulut ve ekibi 25 komiteyi de kazanarak İbrahim Bıyıklı’yi Erdoğan Yılmaz’ın yanına gömdü.
Peki, Necmi Bulut’a bu başarıyı getiren şey neydi?
Bana kalırsa bu başarıdaki en büyük sebep ekip ruhuyla hareket edilmesiydi.
KOTO’nun kemik kadrosu seçildikleri günden bu yana tek bir fire dahi vermeden Bulut’un yanında durmaya devam ettiler.
Murat Özdağ’dan sonra KOTO’nun yerle bir olan imajını tekrar eski hale getirdiler.
Birbirlerine öylesine kenetlendiler ki, bir daha o karanlık yapıyı KOTO’nun eşiğinden içeri bile sokmadılar.
25-0’lık skor aslında sadece Necmi Bulut’un başarısı değil, KOTO üyelerinin garip bir şekilde ortaya acıkan, tepeden inen isimlere prim vermemesi ile de alakalıdır.
Bu halk uyandı!
Gerek siyasette gerek sivil toplumlarda gerekse farklı alanlarda birdenbire ortaya çıkan, para saçan, algıyla süreç yönetmeye çalışanlara tedbirle yaklaşıyor.
Burada İbrahim Bıyıklı’yı herhangi bir şeyle yargılıyor veya imada bulunuyor değilim.
Ancak başta da belirttiğim gibi, alakasız biçimde ortada seçim meçim yokken adayım diye ortaya çıkması;
Milyonlar harcaması, yaptığı işle harcadığı para arasında orantısızlık olması, etrafındaki tipler bende antipati yarattı.
Ama bu duygumu seçim sürecinde bu köşeden hiç yazmadım.
Ben de oda üyesiyim ve 25 komitenin olduğu gibi tarafımız netti.
Taraf olduğum bir yerde tarafsız bir basın mensubu olarak kalmak gerekirdi.
O nedenle de Bıyıklı’nın haberlerine yer vermeye özen gösterdik.
Reklam verdiği gazeteler bile adaylık açıklama toplantısına ilgi göstermezken biz o toplantıyı da yerinde takip ettik.
Seçim bittiğine göre artık bunları rahatlıkla dile getirebilirim.
Komitelerin tamamını kazanan Necmi Bulut’un yeni dönemde kendisinden beklentinin daha üst seviyede olduğunu da hatırlatırım.
Bu şehre borcu çoğaldı, yükü eskisinden de ağır hale geldi.
Oraya çıkabilmek evet büyük başarıdır ama size güvenen insanların güvenini boşa çıkarmamak, hep üst seviyede kalmak hepsinden daha önemlidir.
***
Bir diğer konu ise KOTO Meclis Başkanlığı seçimi.
Salı günü seçim var.
Meclis üyeleri kendi arasından yeni meclis başkanını seçecek.
Adaylar ise Hüseyin Gezer ve Yaşar Can.
İkisi de bu şehrin sevilen sayılan insanı.
İkisinin de KOTO’ya emekleri çok fazla.
Hangisi kazanır bilmem ama Hüseyin Gezer’in, Başkan Bulut’a ne kadar yakın olduğu,
Seçildiği takdirde Başkan Bulut’un daha sorunsuz, daha koordineli çalışacağını anlamak için alim olmaya gerek yok.
Bir önceki dönem meclis başkanı Akın Doğan ile bir türlü ortak noktada buluşamadıklarını biliyoruz.
Zaten Akın Doğan’ın aday olmak istemesinin sebebi de buydu.
Şimdi de benzer bir durum var.
Yaşar Can, önceleri Necmi Bulut’a muhalif kanattaydı.
KOTO meclislerinde yüksek sesle yaptığı eleştirilerle biliniyor.
Fakat daha sonra sular bir şekilde duruldu ve Yaşar Can, Necmi Bulut’a muhalefeti keserek yapının içerisinde ekipleşmeye gayret etti.
Onu tanıyan herkes öteden beri meclis başkanlığına yangın olduğunu bilir.
Yapar mı, çokta güzel yapar.
Ancak Necmi Bulut ile senkronize çalışacağını kimse garanti edemez.
Başından beri KOTO bünyesinde muhalif kanat ile hareket eden Yaşar Can’a en büyük desteği Başkan Bulut ile aralarının pekte iyi olmadığını bildiğimiz Mehmet Kaya veriyor.
Mehmet Kaya meclis üyesi falan değil ama nedense bir eli sürekli KOTO’da.
Kaya ailesinden sadece Hasan Kaya var meclis üyesi ama Mehmet Kaya kadar sesi çıkmıyor.
Bir nevi gölge meclis üyeliği yapıyor.
Bu kent böyle çetrefilli işleri seviyor.
Birine destek verdiğinizi düşünürken altından başka oyunlar çıkabiliyor.
Ortada 25-0’lık bir başarı var.
Meclis başkanlığı seçimlerinin bu başarıya gölge düşürmemesi en büyük temennimiz.
Her iki aday da yetkin isimler.
Ben sadece özelliklerini ortaya koydum.
Gerisi meclis üyelerinin takdiri.