GBT İLE ÖVÜNELİM Mİ?

Geçtiğimiz günlerde Kocaeli İl Emniyet Müdürü Veysel Tipioğlu

Kocaeli basınıyla yeni emniyet binasında bir araya gelmişti.

Toplantıya davet edilmeyen gazetelerden biriydik.

Bugüne kadar nedenini niçinini merak edipte hiç kimseye sormuş değilim.

Kaldı ki konumuz bu değil.

Ancak o toplantıda Sayın Tipioğlu’nun üstüne basa basa savunduğu bir konuda vatandaşların isyanı var.

Halk ile kamu görevlileri arasında köprü olmak, iletişimi sağlamak bizim işimizin bir parçası, diyerek;

Konumuza gelelim…

*

İl Emniyet Müdürü Tipioğlu’nun şöyle bir söylemi var o günkü toplantıda:

"En çok GBT sorgusu yapan, üst araması yapan kentlerin başında geliyoruz. Vatandaşlarımızın bu uygulamalara katlanması gerekiyor. Bu uygulamalar yapılmazsa suç artar, kamu vidanı rahatsız olur. Devlet unutmaz, unutursa da devlet olmaz” diyor Sayın Tipioğlu.

Sözlerinde asla yanlış bir şey yok.

Evet Kocaeli gibi metropol sayılacak şehirlerde suç oranları buna paralel olarak daha fazla olduğundan iş sıkı tutulmalı.

GBT sorgusu normalden fazla olmalı.

Göreve geldiğinden beri 15 tane faili meçhul cinayeti aydınlattıklarını ifade eden Emniyet Müdürünün, ne yaptığının farkında olduğuna inanıyorum.

Fakat GBT sorgusu konusunda kolluk görevlileri tarafından bir keyfilikten söz ediliyor.

GBT sorgulaması yapılmasının dayanağını Adli Sicil Yönetmeliği oluşturmaktadır.

GBT işlemi, İçişleri Bakanlığının ve yetkili amirlerine uygun bir şekilde kolluk görevlileri tarafından yapılmaktadır.

Kişisel verileri görmeye yarayan GBT sorgulamayı yapma yetkisi emniyet kuvvetlerinden olan polis, jandarma ve bekçiye verilmiştir.

Polis, jandarma veya bekçi sokakta şüphe uyandıran, şüpheli davranışlarda bulunan, aranan kişinin eşkaline uygun kişileri durdurarak kimlik ibrazını isteme yetkisine sahiptir.

İyi de herkese mi…?

İlimizde bu iş biraz gereğinden fazla yapılır hale geldi.

Polis önüne gelen kim varsa GBT yapıyor.

Bilhassa gençlere sokakta göz açtırmıyor.

Sanki olağan şüphelilermiş gibi tavır sergileniyor.

*

Biliyorsunuz, bizim milletimiz öteden beri polise hem saygı duyar hem korkar hem de soğuk bulur.

GBT yapıldığında ister istemez bir huzursuzluk hissedilir.

Sokakta rahatça dolaşamamak gibi temel hak ve özgürlüklerin kısıtlandığı bir yerde ise insanda huzur kalmaz.

Elbette Emniyet Teşkilatımız bunu bizim huzurumuz için yapıyor.

Fakat iç huzurun sağlanması ne kadar çok GBT o kadar çok huzur anlamına gelmiyor.

Vatandaşlar artık bu durumdan illallah diyor.

Veysel Müdür GBT sayısıyla övünürken, öte yandan insanlar bu duruma isyan ediyor.

Bu konuda biraz daha dikkatli olunması gerekmiyor mu?

Şahsen trafikte bile durdurduklarında sanki bir suç işlemişim gibi kendini mahcup hisseden biriyimdir.

Yani polisler bana da hep soğuk gelir.

Bir de gençleri düşünün.

Adım başı ya polisin ya bekçinin ya jandarmanın radarına takılıyorlar.

İki ucu keskin bıçak cinsinden bir konu bu.

Umarın kolluk kuvvetlerimiz dikkate alır ve gerekli hassasiyeti gösterir.

Türkiye’nin GBT sorgusunu en fazla yapan illerden biri olduğuyla övünmek, öyle sanıldığı kadar övünülecek bir şey değil.

Bu olsa olsa tribünlere oynamak olur.