Biri şunlara gazeteciliği anlatsın
Ah şu muhalefet partileri…Varsa yoksa suçlu AKP…
Yok, kardeşim suçlu AKP değil,
suçlu sizsiniz…
Bu ülkede, bu şehirde
dönen dolapların sorumlusu sizlersiniz…
Çünkü sizler, muhalefet yapmaktan acizsiniz.
***
Dün İzmit Belediye Meclisi vardı…
Başkan Nevzat Doğan’ın yönetiminde yapılan
meclis oturumunda, CHP’lilerin gündeme taşıdığı
maddeler konusunda ne denli bilgisiz olduğuna mı
yanarsınız yoksa o maddeleri Başkan’dan dinledikten
sonra ikna olup onaylamalarına mı?
CHP’li bir meclis üyesi Hayırseverler Camii’nin yanında
yer alan, mülkiyeti Nigar Efe’ye ait arsayla ilgili
gündem maddesi hakkında söz alıyor.
Gündem maddesinde yerin, camiye satışı görüşülecek.
Gazetemizde çıkan haberi tam okumamış sanırım,
bu konuda vatandaşın mağdur edilmemesini talep ediyor.
Diyorum ya tam okumamış diye, savunacak bir yol da bulamıyor.
Ve sonra Başkan Doğan, alıyor sazı eline, “Hukuk” diyor, “Vicdanım rahat” diyor,
“Her şey yasal” diyor, basını suçluyor ve sonunda CHP’li meclis üyelerinin
tamamı gündem maddesini onaylıyor.
Doğan’ın bu konuyla ilgili sarf ettiği bir söz var bir de
“Haberin hangi basında çıktığına bakın olayı çözersiniz”
şeklinde…
Sonra CHP’li bir meclis üyesinin kendisine olan desteği…
Dedim ya yandaş olmadığımız gibi candaş da olamadık diye
bu destek o yüzden belli ki…
***
Peki, ne yapmalıyız, vatandaşın mağduriyetine
yer vermeyip, çorba çeşmesini mi övmeliyiz?
Kışın, buz pistine dönen Yürüyüş Yolu’nu
gündeme getirdiğimiz için mi günah keçisiyiz?
Yoksa kendi partinizden bir belediye başkanın eşini
İzmit Belediyesi Kadın Sosyal Yaşam Merkezi’ne genel koordinatör
yaptığınızı duyurmamızdan ve o başkanın eşinin 5 gün sonra
istifa etmesinden dolayı mı suçlu biziz Sayın Doğan?
Haklısınız, CHP’li tek bir belediye meclis üyesi, başkanın
eşini işe almanızla ilgili soru sormadı size, tek görevini
yapan halka karşı sorumlu olan basın olunca
suçlu olarak elbet bizi işaret edeceksiniz.
Ya CHP’li meclis üyesine ne demeli? Biz CHP’lilerin fikir
ayrılığına düştüğü algısını oluşturmaya çalışıyormuşuz!
Hey Allah’ım hangi “FİKİR”den bahsediyorsa artık(!)***
Biz gazeteciyiz ve mesleğimizin hakkını veriyoruz.
Kusura bakmayın iktidara yandaş, muhalefete candaş
olamayız…
Kalemimizden mürekkep damlar bizim, yağla çalışmıyor
kalemlerimiz…
Sizin gözünüzde suçlanmak bize gurur verir sadece…
Bundan sonra da canınızı sıkmaya
devam edeceğiz.
Muhalefet yok diye sevinmeyin boşa…
Gidin önce gazeteciliğin tanımına bakın,
sonra çıkıp bilgisiz yürüttüğünüz fikirlerle
çamur atın…
Ya da bırakın basınla uğraşmayı da işinizi yapın…