Çöpçü müdür oldu, tozu başkanlar yuttu!

Yılmaz Karabıyık

Yılmaz Karabıyık

Tüm Yazıları

Birilerinin sana “Evleneceksin” dediği kişiyle

evlenmek mecburiyetinde olduğunu düşünsene!

Birinin sana “Şu işi yapacaksın” dediğini ve mesleğinin

onun isteği ile şekillendiğini düşün ya da!

Ne bileyim alacağın bir arabayı bile seçme hakkın olmadığını düşün…

Pazarda seçemediğin ürünlerin çürük çıkma ihtimalini düşün…

Seçemediğini düşün kısaca…

Düşünmek gerek, düşünerek konuşmak, dolu konuşmak;

bilgi fukarası olup, fikir zenginliği taslamamak gerek…

Bu yüzden düşün…

Hem de uzun uzun düşün…

Kafan basana kadar düşün…

Seçememek ne kadar kötü değil mi, başkalarının elinde

bir kumanda sen ise o kumandayı elinde tutan ne derse

onu yapan bir zavallı…

***

Ama sen zavallı değilsin, çünkü sen;

evlenmek istediğin, sevdiğin insanı da seçiyorsun,

inancını da seçiyorsun, seni yönetmesini

istediğin muhtarı da başkanı da milletvekilini de

partiyi de cumhurbaşkanını da seçiyorsun…

Aklına, kalbine yatanı seçiyorsun kısaca…

Seçmek hakkındır…

Neyi seçeceğin ise tercihin…

Her zaman senin tercihin sonuca ulaşmasa da

seçme hakkın sana verilmiş ya da elde ettiğin

en büyük güçtür…

İşte bu yüzden bile vefa duyman gerekiyor

Gazi Mustafa Kemal Atatürk’e…

Parçalanmış, işgalcilere teslim olmuş,

imparatorluğu sona ermiş, bir Osmanlı saltanatından,

halkın imanı ve azmi ile bağımsız bir Türkiye kurup,

kendini diktatörleştirmek yerine egemenliği

kayıtsız şartsız halka vermesinden dolayı

vefa duyman, minnet duyman gerekir…

Çobanlık yapmış, simit satmış, hayatını zor şartlarda

idame ettirmiş bir insan, bugün belediye başkanı,

milletvekili, başbakan ya da Cumhurbaşkanı

olabiliyorsa minneti Atatürk’e duyman gerekir…

Bugün seçtiğiniz insan yanlış yaptığında o insanı

bir sonrası seçimde koltuktan indirebiliyorsanız

o imkanı size veren Atatürk’e

minnet duymanız gerekir…

***

Ama yok…

Kimine demokrasi 3 beden büyük geliyor…

Kimisi güdülmeyi, köleliği seviyor…

Kimisi beynini o kadar boşaltmış ki dökülen

çöpten tarihe inanıyor…

William Shakespeare’e “Şeyh Pir” diyecek

kadar uçmuş çakma tarihçilere kanabiliyor…

Kulaktan dolma sözlere, sosyal medyada

atılmış bir yalana inanıp, “-mış, -miş” ile biten

cümlelerle ısrarcı bir iddialaşmaya girişebiliyor…

***

Atatürk sana demokrasi ve cumhuriyeti

bırakmasaydı, saltanat sürse idi, bugün

bir sülalenin yönetiminde seçme ve seçilme hakkına sahip

olmadan yaşamını idame ettirecektin…

Atatürk olmasaydı belki de parçalanmış Anadolu’dan

sürülecektin…

Belki bugün anadilini konuşamayacak ya da azınlık

olarak bir başka ülkenin mandasında yaşamını

sürdürecektin…

Atatürk olmasaydı belki de asimile olacaktın…

Belki bugün ibadetlerini özgürce yerine getiremeyecektin…

Olmasaydı da olurdun evet,

insanlar doğar, yaşar ve ölür çünkü

ancak “Yaşar” kısmını nasıl yaşardın

işte orası muamma..!

Gerçi şu anda da ne olduğun muamma ya neyse..!

***

Sevmiyorsun, vefa göstermiyorsun, kendince

gerekçeler türetmişsin eyvallah amma saygı

duyacaksın… Adını ağzına alırken iki defa düşüneceksin…

Yazarken 2 defa düşünüp yazacaksın…

Hakaret etmeyecek, dil uzatmayacaksın.

Sonra Gölcük Belediyesinde çalışan

Yasin Alp gibi “Neydim ne oldum” der,

ah eder, vah eder işin içinden çıkamazsın…

Neye uğradığını şaşırırsın…

***

Aslında Yasin Alp, sadece bunlardan bir tanesi…

Onun gibi çok var… Alp’i öne çıkaran ise

Gölcük Belediyesinin sanat galerisinden

sorumlu olması…

Atatürk’ün portresine Cumhurbaşkanı

Recep Tayyip Erdoğan’ın fotoğrafını

montajlayan, Atatürk’ün sözünü değiştiren

ve bunu belediyeye ait sanat galerisindeki

ofisine asan Yasin Alp, bu olayın duyulması

sonrası çok büyük tepki çekti. Bu olay Türkiye

genelinde yankı buldu…

Sosyal medya hesabını anında kapatan Yasin Alp ile

ilgili sonradan ortaya çıkan ayrıntılar ise

Atatürk’e yaptığı saygısızlık kadar tepki çekti.

Çünkü bu şahıs resmiyette taşeron temizlik elemanı olarak

görülürken, çöpçülük yapmıyordu,

sanat galerisinde sorumluydu,

müdür yardımcısı olarak çalıştırılıyordu…

Peki direk sanat galerisinde çalıştırılsa

temizlik personeli olarak gösterilmese..?

Yani ne olur ki?

Kim neden tepki göstersin?

Kime ne?

İşte o iş öyle değil…

Çünkü Yasin Alp, sıradan bir çalışan değil…

Adalet ve Kalkınma Partisi Gölcük İlçe Başkanı

İdris Alp’in öz ve öz kardeşi…

Eğer AKP’deki “Adalet” kavramı doğru işliyorsa

bir ilçe başkanının kardeşi aynı partide olan bir

belediyede müdürlük ve benzeri bir görevde çalıştırılamaz…

Ve AKP’deki “Kalkınma”, “Eş, dost, akraba”

için değilse; bu görevlendirmeyi kimse

“Doğru” karşılayamaz…

***

Peki, şimdi Yasin Alp, görevden alındı, soruşturma geçiriyor;

susup “Gereği yapıldı” deyip, konuyu kapatalım mı?

İdris Alp ile Gölcük Belediye Başkanı Mehmet Ellibeş

hakkında kimse iki çift laf etmeyecek mi?

Burada tek suçlu Yasin Alp mi?

Taşeron temizlik personeli olarak

görülen Yasin Alp, belediyenin sanat galerisinde nasıl oluyor da

müdür yardımcısı olarak çalışıyor?

Ağabey İdris Alp, buna bir cevap versin!

Gölcük Belediye Başkanı Mehmet Ellibeş,

o ne diyor bu konuya?

Yoksa siyasi baskılar sonucu mu müsaade etti bu duruma?

Bekliyorum, susuyorum; durun bakalım ne açıklama gelecek

muhterem başkanlardan diye, belediyeden soruşturma açıldığına dair

açıklama yapılıyor, iki satır yazı…

Ve bugün İdris Alp, akla ziyan bir savunma yapıyor…

Hakikaten bu kadarına da pes…

“Ya siz bu halkı ne sanıyorsunuz” diye bağırıp çağırası geliyor insanın…

Aynen şu ifadeleri sarf ediyor İdris Alp:

“Bu bir kişisel paylaşımdır. Kaldı ki bu şimdi olan bir durum değildir. 6 Aralık’ta çekilen fotoğraftır. Bunu alan ve servis eden CHP nasıl bir aciz durumda olduğunu göstermiş oldu. Gaziler Derneği’nin kütüphane projesi kapsamında ziyareti sırasında çekilen fotoğraf. Muhalefetin tutunacak dalı kalmamış, ucuz siyasetin peşine düşmüştür. Herkes kendine aittir. Bu konuda bir görüşü vardır. Bu yeni bir şey değil, bir senedir internet portalında gezen fotoğraf. Gazi Mustafa Kemal’i sahte pehlivanlık yapanların eline bırakacak değiliz. Gazi Mustafa Kemal sizin değil, bu ülkenin bir değeridir. Mustafa Kemal Atatürk’ü siyasete alet edenleri Allah’a havale ediyorum…”

“Kişisel bir paylaşım” diyor, “Mustafa Kemal Atatürk’ü sahte

pehlivanların eline bırakmayacağız” diyor, “Suçlu CHP” diyor,

“Fotoğraf çok önce çekildi” diyor…

Ya bırak onu bunu Sayın Başkan, senin kardeşin Atatürk’e

hakaret etti mi, etmedi mi? Kardeşinin paylaşımı hakkında ne

düşünüyorsun? Tüm bunları geçtim, aynı şeyleri

düşünmek zorunda değilsiniz ancak kardeşin

belediyede müdür yardımcısı olarak nasıl çalışabiliyor?

Çalışıyorsa neden temizlik personeli kadrosunda gösteriliyor?

Bunlara da bir cevap ver hele…

Peki, ya siz Sayın Ellibeş…

Gölcük’te yıllardır belediye başkanı olarak

görev yapan, mütevaziliği ile bildiğim,

hakkaniyetli olduğunu düşündüğüm siz..?

Siz nasıl böyle bir kadrolaşmaya

göz yumdunuz? Haberiniz yok muydu yoksa?

Ya da baskı mı gördünüz?

Peki, o sanat galerisine hiç mi gitmediniz?

Hiç mi o rezil montaja şahit olmadınız?

Şikayet eden de mi olmadı?

***

Evet, eminim bu soruları benden çok merak edenler var…

Sonuçta AKP’nin tabanı da Atatürk düşmanı değil…

Yanılıyor muyum?

Sonuçta AKP’nin tabanı da torpil işlerine

karşı, öyle değil mi?

Bu sorulara bir zahmet yanıt verin ki

hem tabanınız hem de diğer kesimler

bir an önce aydınlansın…

Elbette mantıklı bir açıklamanız vardır

Sayın Ellibeş ve Sayın Alp!

Ya da keşkeleriniz, pişmanlıklarınız

vardır…

Belki de “Keşke Yasin Alp’i o müdür yardımcılığına

almasaydık, ortalığın bu kadar kirlenmesine müsaade etmemiş

olurduk” demektesiniz…

Sonuçta çöpçü müdür oldu, tozu siz yuttunuz!

Temizlik imandandı oysa!

Bunu en çok sizler bilirdiniz!