Elbet bir gün lazım olur
İnsanların başlıca biriktirme nedenleri budur. “nasıl atayım ki” diye yakınırlar. “günü gelir lazım olur.”
Düzenli olarak kullandığınız şeyleri elbette saklayacaksınız ama yıllardır sakladığınız her şeye gerçekten ihtiyacınız var mı?
Attığınız bir şeye ihtiyaç duyduğunuz zamanları anımsayıp “kim bilir” diye karşılık verebilirsiniz şimdi. Aktif olarak işinize yaramayan eşya fazlalıklarının sizi duygusal olarak nasıl etkilediğini fark etmeden biriktirmeye devam edeceksiniz.
İzin verin, size bunun neden böyle olduğunu ve nasıl değiştirilebileceğini açıklayayım.
“lazım olur” diye eşya saklamak geleceğe güvensizlik işaretidir. Düşüncelerinizle kendi gerçeğinizi siz yaratırsınız. Böylece bir şeyi attıktan sonra ona ihtiyaç duyacağınız endişesi taşıyorsanız, çok kısa bir süre sonra bilinçsiz zihninizin o nesneye gerek duyacağınız bir durum yaratması, anlaşılması zor da olsa son derece olasıdır.
“günün birinde gerekeceğini biliyordum” diye çığlık atarsınız. Kendini gerçekleştiren kehanet ortaya çıktı işte.
Ancak başka türlü düşünerek bu gereğin yönünü değiştirebilirdiniz. Gerek duyacağınıza inanarak gereği yaratan sizdiniz. Eğer böyle düşündüğünüz için biriktirdiğiniz şeylerin dağınıklığında yaşıyorsanız evrene sizi destekleyeceğine inanmadığınız mesajını gönderiyorsunuz ve gelecek konusunda her zaman incinmeye açık olacak, kendinizi güvensiz hissedeceksiniz.
Çoğu zaman tasalandığınız yalnızca kendi geleceğiniz değildir. İhtiyacı olan başkalarına da yardımcı olmayı içtenlikle istersiniz. Böylece başkalarına da “lazım olur” diye her şeyi saklarsınız.
Artık henüz tanımadığınız insanların belki de hiç gerçekleşmeyecek ihtiyaçlarını da gözeterek saklamaya koyuluyorsunuz. Bu da herhangi bir şeyi atmayı neredeyse olanaksız kılar.
“günün birinde lazım olursa” tipi istifçiliğe birkaç örnek verebiliriz;
- Balık sevmeyen birinin tavan arasında on yıl boyunca saklamış olduğu akvaryum
- Hiç biri beş yıldır lazım olmamış boş yağ şişeleri, bidonlar, yumurta kutuları vb ile tavana kadar dolu bir kiler.
- Üniversiteden mezun olan genç delikanlının anaokulundayken karaladığı kâğıtları, kırılmış kalemleri, ufalmış silgileri ile dolu kutular.
Ve daha niceleri..
Evinizi araştıracak olursanız siz de bu listeye ekleyecek şeyler bulabilirsiniz.
İşin en güzel yanı, sonunda atmaya karar verdiğiniz şeylere aniden duyduğunuz gereksinimi yaratanın siz olduğunu bütünüyle kavradıktan sonra bunun bu şekilde gelişmez olmasıdır.
Çünkü bir kez her şeyi akışına bıraktığınızda ya da attıklarınıza bir daha gereksinecek olsanız da tam zamanında benzeri veya daha iyisi karşınıza çıkar.
Biraz ustalık istiyor olabilir ama zamanla bunu herkesin öğrenebileceğinden şüphem yok.
Yaşamın sizi gözeteceğine inanmayı ne kadar çok isterseniz yaşam da sizi o kadar gözetir.
Sevgiyle kalın J