Alın size göbek attıracak öneri!

1 Haziran’da açıklanacak yeni kararlarla kademeli normalleşme adımlarının devam edeceği aşikar. 1 Haziran’a günler kala ortaya birtakım senaryolar atılmaya başlandı. Senaryo diyorum ama aslında tam olarak öyle değil, hükümete yakın kaynaklardan öğrenilerek yazılıp çizilen şeyler bunlar. Tıpkı tam kapanma öncesi tam kapanmanın yapılacağının yazılıp çizilmesi gibi, tıpkı tam kapanmadan hemen sonra normalleşmeye geçilmeyeceğinin yazılması gibi…

***

İşte o senaryolardan biri de düğünlerle ilgili…

Malumunuz düğün salonları da diğer pek çok sektör gibi hata pek çoğundan daha fazla olumsuz etkilendi pandemi sürecinden. İnsanlar olası kısıtlamaları göz önünde bulundurarak açık alanları tercih etti düğünleri için. Kapalı düğün salonlarını tercih edenlerin ise bir kısmı, kısıtlamaların yeniden başlaması ile düğünlerini ertelemek ya da sade bir nikah yapmak durumunda kaldı.

Salonların kapanması hem işletmecileri hem de çalışanlarını olumsuz etkilerken, bunların yanı sıra yaş ve kuru pastacılar, yemekli düğünlerin yemeklerini tedarik eden firmalar kuaförler, araç süslemesi yapan çiçekçiler, müzisyenler ve kuyumcular da süreçten olumsuz etkilendi.

***

Ve pek çok çift, düğün merasimlerini 2021 yılı yazına erteledi. Düğünleri ertelenmeyen, bu sene evlenmeye karar verenlerle birlikte evlenecek çift sayısı bir hayli fazlalaştı. Bu durum pek çok sektörü hareketlendirecek. Hareketlendirecek hareketlendirmesine de insanlar düğünlerini planlayamıyor bile! Düğün salonları ne zaman açılacak? Misafir sayısı ne kadar ile sınırlandırılacak? “Açık alan mı, kapalı alan mı tutulacak? Müziğe izin verilecek mi, verilmeyecek mi?” gibi pek çok soru işareti, düğün yapmak isteyen çiftleri düğümledi, elini kolunu bağladı!

***

Peki, kabine toplantısı sonrası düğünlerle ilgili nasıl bir karar verilecek? Konuşulan senaryo şu şekilde: “1 Haziran sonrası ilk etapta açık alanlarda düğünlerin yapılması, aşılamanın artmasıyla birlikte bu durumun kapalı düğün salonlarına kadar ilerlemesi bekleniyor.” Tabii bu düğünler belli bir misafir sayısı ile kısıtlanacak!

Peki, bu senaryo gerçekleşirse yani kabine toplantısı sonrası böyle bir karar verilirse ne olur?

1- Açık alana sahip olan düğün salonları ile kapalı düğün salonları arasında eşitsizlik, adaletsizlik olur…

2- Kapalı düğün salonlarını tutmuş olan çiftler, düğünlerinin yapılacağı tarihte kapalı salon yasağı kalkmazsa ya birkaç ay daha beklemek durumunda kalır ya da açık alanı olan düğün salonu bulabilirse kapalı düğün salonu ile olan anlaşmasını fesheder. Bu da kapalı düğün salonları ile onlarla anlaşmalı organizasyon firmalarını, yemek firmalarını, pastaneleri, müzisyenleri mağdur eder.

3- Açık alanı olan düğün salonları mecburi tercih durumuna geleceği için fiyatlar katlanır.

4- Herkes açık düğün salonlarına yığılacağı için açık alanlarda yer bulma sıkıntısı yaşanır, düğünler ertelenmek durumunda kalır ya da sade nikahlarla merasimler gerçekleştirilir.

5- Kapalı düğün salonları açıldığında ise 300-500 kişiye hitap eden küçük salonlar, misafir sınırlandırması nedeniyle bu kadar kişi katılımlı düğünleri hedefleyen çiftlerin tercihi olamayacak. Bu da büyük düğün salonlarına sahip olanlarla olmayan işletmeciler arası adaletsizliği beraberinde getirecek.

***

Düğün salonu işletmecilerinin her yıl iş yapacağı tarihler belli, hepi topu 3-4 ay. Yaz döneminin 1-2 ayında kapalı kalmaları demek, ellerindeki müşterileri kaçırmaları, zarar etmeleri anlamına gelir.

Önünü ardını düşünmeden karar verirseniz, geçtiğimiz yaz aylarında darbe alan bu sektör, bu kez ayakta duramaz, PATLAR!

Sizler de kapalı salonları labaleb doldurup, kalabalıkla hava attığınız kongreler yaptığınız ancak düğün salonlarını hiçbir destek vermeden kapalı tuttuğunuz için hem düğün hazırlığında olan çiftlerin ve yakınlarının hem de düğün salonu işletmecilerinin canını fena sıkarsınız!

Bu nedenle Hükümet, böyle bir karar alacaksa eğer, tüm bu saydıklarımı da düşünüp bir çözüm ekseninde bunu yapmalı! Düğün salonları ve çalışanları bu süreçte desteklenmeli, açık alana sahip düğün salonlarının fırsatçılık yapması engellenmeli, fiyatların uçmasının önüne geçilmeli, ayrıca düğünlerin yapılabileceği açık alanların sınırlı sayıda olması nedeniyle Milli Parklar ve yerel yönetimlere ait açık alanlar (Yeşil alanlar, sahiller, millet bahçeleri, statlar, sahalar vs…) açık alanı olmayan düğün salonlarına pandemi sonuna kadar tahsis edilmeli ve makul fiyatlara çiftlere kiralanabilmeli. Bu hem düğün salonu işletmecilerini batmaktan kurtarır hem de evlenecek çiftlerin yer bulabilmesini sağlar. Ayrıca tüm düğünler açık alanda yapılacağı için düğünlerdeki koronavirüs bulaşma riski en aza iner.

Alın size sade nikah değil hem çiftlere hem salon işletmecilerine hem düğünlerden kazanan yan sektörlere düğün yaptıracak, göbek attıracak öneri! Kocaeli Büyükşehir Belediyesi, bu konuda öncü olursa fena mı olur? Bir düşünün derim!