Keşke Nurettin Çelik kadar cesur olsalar

Geçtiğimiz günlerde gazetemizi ziyarete Saadet Partisi il başkanı Nurettin Çelik geldi.

Önceden randevu alarak bizi ziyarete gelen Çelik ile sadece 5 dakika bir arada kalabildim.

O günkü çat kapı misafir baskınından dolayı Sayın Çelik’ten özür dileyip diğer misafirler arasında mekik dokudum.

Buradan bir kez daha kendisinden özür diliyorum, en kısa zamanda bir iade-i ziyaret yapacağım.

Hiç içime sinmedi ama bizim işimizde zaman zaman böyle şeyler olabiliyor.

***

Nurettin başkanla belki beş dakika oturabildim ama o beş dakikada inanılmaz mesajlar verdiğine tanık oldum.

Tam anlamıyla demokrasiyi özümsemiş, oturaklı bir siyasetçi gibi konuşuyordu.

Bugün ana muhalefet partisi üstelik sol bir parti il başkanının bile söylemekten imtina ettiği, sağa sola yalpaladığı konularda yüreklice açıklamalarda bulundu.

Nurettin başkana oturur oturmaz il başkanları toplantısı konusunu sordum.

Takip edenlerin bildiği gibi benim bu toplantılara pek aklım yatmıyor.

Bu toplantıların iktidar partisi dışında kimseye bir getirisi olmadığını düşünüyorum ısrarla.

Çelik, orada bulunmanın kötü bir şey olmadığını aksine kent adına ortak bir dil geliştirmede faydalı olduğuna inanıyordu.

Olabilir, zaten öyle düşünmese orada olmazdı.

Ancak Nurettin Çelik çok ama çok önemli bir detaya dikkat çekti.

Bu buluşmaların faydalı olduğunu hatta o masada HDP il başkanının dahi bulunmasını çok istediğini ifade etti.

***

Bir an bunu söylediğine inanamadım ve bir daha sordum. Gerçekten böyle mi düşünüyorsunuz dedim.

“Evet, aynen böyle düşünüyorum. Bu toplantı öyle herkesin düşündüğü gibi 15 Temmuz sürecinden sonra başlamadı.

O süreçten önce başlamıştık birlikteliğe. Ben bu toplantılarda gerçek birliktelik yaşanması için HDP’nin de yer almasını isterim.

Sonuçta bu ülkenin bir gerçekliği var. Şimdi herkes elini vicdanına koymalı.

HDP’liler siyaset yapması normalse, siyaset yapmaları yasalsa o zaman onlar da bu toplantıya katılmalı.

Yok eğer HDP’nin siyaset yapması yasal değilse, onların siyaset yapması istenmiyorsa tamamen kapatılsın.

Ben demokratik siyasetten ve dostluktan, kardeşlikten yanayımım.

Bu söylediklerimi maalesef diğer arkadaşlarım söyleyemiyorlar.

Bu yapıda, bunları dile getirmeye korkuyorlar.

Özellikle iktidar partisi AKP bir dönem yan yana durmalarına rağmen HDP’den çekiniyor.

FETÖ’de de olduğu gibi korkularıyla yüzleşemiyorlar. FETÖ’de de tam anlamıyla bir arınmayı bu sebeple yapamıyorlar” dedi.

***

Nurettin Çelik bugün herkesin dolambaçlı yollardan siyaset yaptığı hatta yaptığını zannettiği bir dönemde

İşte böyle cesurca aklından geçenleri söyleme cesareti gösterebildi.

Söyledikleri yanlış mı? Dediği gibi madem HDP’yi siyasi parti olarak tanımıyorlar o zaman tümden kapatsınlar.

Artı… HDP bugün meclisteyse bu kimin sayesinde oldu, tabiki AKP’nin…

Ona siyaset yolunu açarken HDP akça pakçaydı da şimdi mi kötü?

Ha, pardon… çözüm süreci diye bir şey vardı o zamanlar değil mi?

Hani şu en başından bu yana beceremeyecekleri bariz ortada olan, tek artısının AKP’yi doğuda daha da büyüten o süreç…

Ve sonra ihtiyaç kalmayınca devrilen masa…

Sanki hiç suçları hiç yanlışları yokmuş da, tek doğru kendileriymiş gibi.

Nurettin Çelik’e aynen katılıyorum.

Bunlar FETÖ konusunda da aynılar.

Gerçeklerle yüzleşmekten korkuyorlar çünkü o gerçekler hiç birinin işine gelmiyor.

Nasıl gelsin ki? Bir taşı yerinden oynatmaya kalksanız, diğer taş kendilerine değiyor.

***

Nurettin Çelik’in gazetemize verdiği röportajın ardından bugün Kocaeli basını bu konuyu tartıştı.

Daha doğrusu tartıştırdı. Tek tek aranan siyasi parti il başkanlarının görüşleri alınmış.

Hepsi de Çelik’in sözleri karşısında hop oturup hop kalkmış, adeta Çelik’i linç etmişler.

MHP ve BBP il başkanlarının bu konudaki tutumlarını anlayabiliyorum.

Onlar zaten çoktan AKP’nin dümenine girmiş gidiyorlar.

Hala daha referandum birlikteliğinin faziletlerinden yararlanmayı sürdürmelerini ibretle izliyoruz.

AKP il başkanı derseniz o zaten genel politikaları neyse o yönde açıklama yapıyor.

***

Peki ya CHP il başkanı Sarıbay ne demiş?

“Öyle bir teklif bize gelmedi. O masa böyle kuruldu böyle devam eder.

Bundan sonra yeni il başkanlarını çağırır mıyız bilmiyorum ama oturulup konuşulur.

Bugüne kadar böyle bir şey gündeme gelmedi. 7 il başkanımız da mutabık kalırsa olur.

Eğer bir kişi bile HDP gelirse, ben giderim derse masa bu şekilde devam eder. Masanın bozulmasını asla istemeyiz”

Yani her zamanki gibi kaçak güreşmiş. HDP varsa biz yokuz diyemediği gibi;

HDP de mecliste temsil edilen siyasi bir parti, Nurettin Çelik’e katılıyorum” da diyememiş.

Rüzgar nereye eserse tarzı ortaya karışık bir şey olmuş.

Bu politika sizi bir yere götürmez Sayın Sarıbay.

Korkmayın! Kendiniz gibi davranmaktan çekinmeyin!

Gerçekte fikriniz neyse onu söyleyin!

Siz böyle dolambaçlı yollardan gittiğiniz sürece hedeflediğiniz yere varamazsınız.

Bir Saadet Partisi il başkanına bakıyorum, bir de size…

Dünya tersine mi dönmüş ne..?

***

Her şeye rağmen Saadet Partisi il başkanı Nurettin Çelik’i omurgalı duruşundan, cesaretinden;

Kendisi gibi davranmasından dolayı tebrik ediyorum.

Bu konuşanlar var ya bu konuşanlar?

Yarın Cumhurbaşkanı Erdoğan dese ki, “HDP siyasi zeminde kendi hak arayışını yapıyor, HDP demek direk terör demek değildir, biz kardeşlerimizle ortaklaşmanın yollarını mecliste arayacağız” dese;

İlk önce bunlar gider HDP’yi ziyaret eder.

Vallahi bak..! Asla abartmıyorum zira tarih tekerrürden ibarettir…

İktidarı da muhalefeti de Erdoğan’a göre dizayn edilmiş, bunun ötesi berisi yok!

Yat, yat; kalk, kalk!

Boşuna dünya lideri demiyorlar adama..!