Kilo kilo zamların yanında 30 gram...?
Un fiyatı artıyor, elektrik, doğalgaz ve diğer yakıtların fiyatları artıyor; fırıncılar çıkıp, “Giderlerimiz arttı, ekmeğin gramajını düşürüyoruz ya da fiyatını artırıyoruz” diyebiliyor.
Mazot fiyatları artıyor, yedek parça fiyatları artıyor, otobüs esnafı çıkıp “Giderlerimiz arttı, ulaşım ücretine zam talep ediyoruz” diyebiliyor ve bu zam bir şekilde gerçekleşiyor.
Mobilyacı çıkıyor, “MDF’yi ithal ediyoruz, fiyatlar uçtu” deyip, fiyatları artırabiliyor.
Ev sahipleri çıkıyor, “Enflasyon arttı, paranın değeri düştü” deyip, kiralara zam yapabiliyor.
Esnaflar çıkıp, “Kira giderlerimiz arttı” deyip, bunu ürünlerinin fiyatlarına yansıtmak zorunda kalabiliyor.
Kafe işletenler çıkıp, kapalı kaldıkları süredeki borçlarını kapatabilmek için bir çayı 7 liradan satabiliyor.
Elektrik zamlanıyor, doğalgaz zamlanıyor, insanların mecburi ihtiyaçları zamlanıyor ama maaşlara gelince saçma sapan ürünler üzerinden enflasyon hesaplanıyor.
Her şeye zam geliyor da asgari ücret yerinde sayıyor.
***
Bakın bugün Kocaeli Fırıncılar Odası Başkanı Ali Sarı açıkladı, un, elektrik, doğalgaz ve diğer yakıt giderlerinin artmasından sebep, 230 gram ekmeğin gramajını 200 grama düşürüp, fiyatını yine 2 liradan satışa sunacaklarını duyurdu. 145 liradan aldıkları unun fiyatı olmuş 200 lira. Elektrik ve doğalgaza üst üste yapılan zamlar da eklenince zam kaçınılmaz duruma gelmiş.
Geçmiş yıllarda olsa “Falanca şehirde şu fiyatken Kocaeli, neden en pahalı ekmeği tüketiyor” derdim, lakin baktığımızda geçmiş yıllarda Kocaeli ile aralarında çok büyük fiyat farkı olan iller dahi Kocaeli ile denk duruma gelmiş! Bu nedenle Kocaeli Fırıncılar Odası’nı çok fazla eleştirecek bir şey de göremiyorum.
Ali Sarı’nın açıklaması, ülkedeki pahalılığın ne hale geldiğinin göstergesidir. Keza, vatandaş bunu cebinde iyiden iyiye zaten uzun süredir hissetmekte. Bu nedenle cebine gıdım gıdım giren paraları, 2 pazar, 2 market alışverişinde tükenen vatandaşa, 30 gram ne yapsın? Kilo kilo zamların yanında, 30 gram ne ki?