Kandıra Cezaevi’nden bir mahkûm aradı
Bu hafta ofiste haberlerle ilgilenirken bir misafirim geldi.
Telefonu çaldı.
Konuşurken karşıdaki kişiye gazetede olduğunu söyledi.
Bana dönüp, arayan kişi için “Kocaeli Kandıra Açık Cezaevi’nden bir mahkum bir şey anlatmak istiyor, dinler misin?” dedi.
Şaşırdım ve tabii ki kabul ettim.
Telefonu aldım, “Buyurun” dedim.
Cezaevindeki durumlarla ilgili bilgi vermek istediğini söyledi.
Eskiden cezaevinden mektuplar gelirdi.
Elbette şimdi ise devir değişti, telefon var.
Arayan kişiyi dinlemeye başladım.
“Sebahattin Bey burada insanlar yerlerde yatıyor” dedi.
“Nasıl yani?” dedim.
Konu ilgimi çekti telefondaki kişiden detay vermesini istedim.
***
Kapasitenin üzerinde insan olduğundan bahsetti.
Cezaevinde insanların vardiyalı uyumak zorunda kaldığını söyledi.
“Ne vardiyası?” dedim boş bulunup.
“Bir bölümü gece bir bölümü gündüz yatıyor” dedi.
“Bu nasıl mümkün olur?” dedim.
60 kişilik koğuşa 100 kişi koyulursa elbette olacağını söyledi.
Yerlerde uyumak zorunda kalanların sayısının hiç az olmadığından bahsetti.
Bu şartların iyileştirilmesi gerektiğini belirtti.
Hatta “Biz buraya ceza çekmeye geldik. Kimse eziyet çekmeye gelmiyor” dedi.
Sapla samanı ayırmak gerek.
O kadar haklıydı ki “Haklısınız elbette öyle” dedim.
***
Yemeklerde sorun olup olmadığını sordum.
“Doğruya doğru yemeklerde sorun yok” dedi.
Ancak bu kapasite üstünde mahkum meselesinin şartlarının çok ağır olduğundan bahsetti.
Hatta kör ve ayağı olmayan mahkumlardan bahsetti.
Açık cezaevinde kör mahkumun ne işi var anlamadım.
Açık cezaevi kapasitesinin 750’ye yakın olduğu biliniyor.
Şu an net rakam bilinmemek üzere bu sayının binin çok üzerinde olduğu tahmin ediliyor.
***
Bu durumun ne zamandır böyle olduğunu sordum.
Ocak ayına kadar az çok yoğunluk olduğunu ancak ocak ayından sonra inanılmaz bir artış olduğundan bahsetti.
Benim içeriyi görmem ve bu iddiaları teyit etmem elbette şu an mümkün değil.
Ancak birkaç kez daha benzer şeyler duyduk.
İnsanların tıkış tıkış olduğu kulağıma geldi.
Bu durumla ilgili nasıl bir düzenleme yapılır açıkçası bilmiyorum.
Beni arayan kişinin dediği gibi insanlar, cezaevlerinde ıslah olmaları için tutuluyor.
Eziyet için değil.
GÜNE BİR AFORİZMA
“Birinin özgür olabilmesi için en az iki kişi gerekir.”