Maç yazısı yazmayacağım.
Çünkü yazmaya değer bir şey yok.
Takımın oyununu varsa sistemini bizim tribünde maç izleyen herkes benim kadar ya da benden daha iyi yorumlayacak kadar Kocaelispor’u tanıyor ve futbolu da biliyor.
Maç yazısı yazmayacağım.
Çünkü yazmaya değer bir şey yok.
Takımın oyununu varsa sistemini bizim tribünde maç izleyen herkes benim kadar ya da benden daha iyi yorumlayacak kadar Kocaelispor’u tanıyor ve futbolu da biliyor.
Hep böyle söylenir.
Aman susalım takıma zarar vermeyelim.
Bir şey yazmayalım moral bozmayalım.
Yazmak istemiyorum aslında.
Ve uzun zamandır da yazmıyorum.
Kocaelispor’u sezon başından beri beğenmiyorum ve bunu galip geldiğimiz haftalarda da hep yazdım.
Kazanmasını biliyoruz.
Kötü oynasakta 3 puanı hanemize yazdırmayı başarıyoruz.
Bu süreçte kadro derinliğimizin olması bizim en büyük avantajımız.
Dün büyük bir halem rezaleti yaşandı.
Resmen puanımızı puanlarımızı çaldılar.
Zaten hakemin kötü olduğu sahadaki duruşundan,yürüyüşünden belliydi.
İlk yarı bitti Allah’a şükür.
Sıralamada yerimiz ikincilik.
Bugün lig bitse süper ligdeyiz.
Bir hafta öyle bir hafta böyle .
Her sonuca alışık olmalıyız.
Kazandık ama herşeyden öte çok iyi oynadık.
Uzun zamandır yazı yazmıyorum.
Kocaelispor’a istemeden de olsa zarar vermek istemiyorum.
Bu yüzden bu süreçte biraz izleyip daha sağlıklı analizler yapma imkanım oldu.
Hafta sonu çok değerli bir deplasman galibiyeti aldık.
Bu galibiyet her bakımdan çok değerli.
Bütün spor kamuoyuna Kocaelispor’un taraftarıyla ne kadar büyük bir güç olduğunu da göstermiş olduk.
Her hafta aynı stres yaşanıyor.
Bu sezon sadece bir ya da iki maç rahat kazandık diyebiliriz.
Ligin en kötü takımları bile bize hem de sahamızda zor anlar yaşattı.
Kocaelispor mecburi olarak mali kongre yapacak.
Başkan Engin Koyun yapılacak olan mali kongrede şirketleşme konusunda da üyelerden onay almak isteyecek .
Bu kongre bence çok önemli .
Hafta sonu zorlu bir maç oynayacağız.
Rakip Gençlerbirliği ligin formda ekiplerinden.
Puan sıralamasında da bizim yakınımızda ve kazandığı taktirde üstümüzde yer alacak.
Herkesin bildiği bir fıkra ile başlamak istiyorum yazıya.
Nasreddin Hoca, bir gün, su getirmesi için, oğlunu pınara gönderir.
Yola çıkarken ona:
Lig de sekiz hafta geride kaldı.
Averajla 3.durumdayız.
Erzurum maçını kazanmış olsaydık galibiyet serimizi altı maça çıkartıp lig de ikinci sıraya yerleşip lider Eyüp’ün 3 puan gerisinde takibimizi sürdürecektik.
Kazanmaya hepimiz alışmıştık.
Rakip Erzurum olunca çok rahat kazanacağımızı da düşünmüştük.
Ancak istediğimiz gibi olmadı.
Güzel bir hafta sonu geçirdik.
Alınan galibiyetler her geçen hafta umudumuzu arttırıyor.
Lige 2 mağlubiyetle başladıktan sonra herkesin morali bozulmuştu.
Değişen bir şey yok.
Her sene aynı filmi izliyoruz.
Transfer tahtamız yıllardır kapalıydı.
Bir film adı bu aslında.
Western film meraklıları bu güzel filmi hatırlarlar diye düşünüyorum.
İşte Kocaelispor’un Altay ile oynadığı ve kazandığı maçı ben bu üç başlıkta topladım.
Çok iddialı konuşuyorsun diyorlar.
Aslında iddialı değilim.
Sadece gördüklerimi yazıyorum.
Nasıl yazsam bilemedim.
Benim aklım fikrim ermiyor olanlara.
Şimdi sizinle paylaşmak istedim bu fıkrayı.
Kısa bir yazı yazacağım.
Çünkü uzun yazınca da bir şey değişmiyor.
Kaç zamandır hep eleştiri yapıyorum.
Bir tane doğrusu olmaz mı insanın.
Neden hep yalanı seçerler acaba?
Ya da neden doğrularla yüzleşmek istemezler.
Defalarca yazdım.
Her yerde de söylüyorum.
Yaptığı her şey planlı programlı.