KOTO tarikatlara teslim olmamalı!

Kocaeli Ticaret Odası’nda hareketli günler başladı.

Eski başkan Özdağ’ın FETÖ’den dolayı hapse girmesinin ardından çalkantılı günlerin sonrasında göreve gelen Necmi Bulut ve ekibi,

Şimdiye kadar en azından KOTO üzerinde ki sansasyonları durdurmayı başardı.

KOTO, o eski sansasyonel kurum olma görüntüsünden uzaklaşıp normal çizgisine çekildi.

Bu bile başlı başına başarıdır.

Çünkü hatırlarsanız her gün basında KOTO ile alakalı olumsuz bir haber çıkıyordu.

Ve bunların hiçbiri kasıtlı değildi. Bilakis dayanağı olan olaylar zincirine bağlıydı.

Sadece benim hakkımda onlarca şikayet dilekçesi verildi savcılığa ama hepsi yargıdan geri döndü.

Zira haberlerin hiç birinde iftira, yalan, bilinçli bir karalama yoktu.

Ortada duran gerçeklerin ilanen okuyuculara aktarımından başka bir şey değildi.

***

KOTO’nun çalkantılı dönemlerinin ardından göreve gelen ekibi pür dikkat takip ediyorum.

Necmi Bulut’un ekibi veya yönetimi içinde hiç çatlak yok mu, elbette var.

Mesela meclis başkanıyla aralarının güllük gülistanlık olduğunu kim söyleyebilir?

Ama ortada bir kalite var ve bu tür ince ayrışmalar dahi göze batmıyor.

Bu tip şeyler kurumun mecrasında olabilecek durumlardır.

Ne zaman ki seviyeyi muhafazadan ayrılırlar, biz de o zaman kendilerine saygı duymayı bırakıp habercilik yaparız.

***

Şahsen KOTO’nun şu anki gidişatı kentte genel kabul görmüş gibi duruyor.

Fakat bu demek değildir ki mevcut yapı KOTO’yu bir yerden alıp çok başka yere taşıdı.

Sadece çalkantılı, fırtınalı bir dönemin ardından en azından sessizliği sağladılar o kadar.

Yoksa binlerce üyesi bulunan odanın sorunları çözülmüş değil.

Kentteki ticaretin içler acısı haline KOTO el atmış değil.

Projeler havada uçuşmuyor. Tabiki daha çok eksikler.

O eksikler konusunda ilerleyen günlerde uzun uzun konuşacağız.

KOTO’nun kamburu olan okul, o okulda yaşananlar vs. gibi konuları unutmuş değilim ama asıl konumuz bu değil.

***

Şimdiki konumuz, KOTO’nun boşluğa düşmesinden iştahı kabaran bir takım insanların sağda solda racon kesmesi meselesi.

Evet, KOTO konusunda başından beri ayranı kabaran bir isim var, o da Erdoğan Yılmaz.

TÜMSİAD Kocaeli şube başkanlığı yapan Yılmaz, öteden beri pek bir sevdalıdır KOTO başkanı olmaya.

TÜMSİAD başkanlığı Yılmaz’ı kesmiyor çünkü.

E haksız da sayılmaz… bir cemaate bağlı olup o cemaate bağlılığını gösteren beyinlere hitap etmek başka,

Şehrin her köşesinden, her görüşten binlerce üyesi bulunan ticaret odası üyelerine, iş adamlarına hitap etmek başka.

Ama bu işler Erdoğan Yılmaz’a on gömlek fazla.

Millet artık cemaat, tarikat vs. işlerine temkinli yaklaşıyor.

Yarın öbür gün işlerin terse döneceğini hesaba katıyor.

İstediği kadar cemaatten boşalan yeri doldurmaya çabalasınlar, hepsi beyhude…

TÜMSİAD denilen ve yolu menzile çıkan grubun borusu artık KOTO’da ötmez, ötmemeli, şu anda ötemiyor da…

***

Necmi Bulut’un en beğendiğim özelliği de bu…

Bulut için soğuk, donuk, vizyonu eksik gibi tanımlamalar yapabiliriz ama tarikat cemaat işlerine geçit vermemesi artı bir değer benim gözümde.

Her kurumda var olmaya alışmış, asalak gibi tuttuğu yere yapışmaya çalışan ve amaçları inançtan öte her yere yayılmak olan bu tür yapılar

böyle güzide kurumları bırakın teslim etmeyi, yanından bile geçmesine izin verilmemelidir.

Tabiki her görüş ve inançtan insanlar bulunsun ama bunu bir çatının altında ve o çatının adına güvenerek koloni halinde yapmasınlar.

Varsa kendine, çevresine, bilgi ve birikimine güvenen çıksın yarışsın biz de boyunu görelim.

***

Hatırlayın, Özdağ döneminde KOTO’da TÜMSİAD’a kontenjan hakkı dahi verilmişti.

Belli sayıda yönetici ve meclis üyesini içeri sokmayı başaran Yılmaz, bu başarıdan güç almış olmalı ki,

Şimdi daha fazlasını istiyor. Nabız yokluyor, sağa sola gidiyor.

Olursa başkanlık, olmazsa başkanı belirleyen olmak istiyor.

Ona buna teklif götürüyor, gittiği yerlerde Necmi Bulut ve ekibine yükleniyor.

Tıpkı Murat Özdağ’ın istediği gibi o da aynı aşkla KOTO’nun başına geçmek istiyor.

Özdağ KOTO için cemaate yatmıştı, Yılmaz ise belli bir tarikata gönül vermiş grubu arkasına alıyor.

***

Ama bu millet dersini almış olmalı.

O cemaat, bu tarikat derken koskoca ticaret odasını rezil rüsva edenlere bir daha prim vermez diye düşünüyorum.

Bugün TÜMSAD denen yapı iktidarla iyi geçiniyor olabilir ama yarın bunu kim garanti edebilir?

En yakın örneği ve ödenen bedeller gün gibi ortadayken

KOTO tarikatlara teslim olmamalı.

Aynı zamanda KOTO artık birilerinin siyasette üst makamlara zıplamak için seçtiği basamak da olmamalı.

KOTO’yu gerçekten İzmit’i seven, İzmit’e değer katabilecek nitelikli insanlar yönetmeli.

Şahsen ben artık KOTO’nun iç işlerini değil; kentte yaptıklarını, yapamadıklarını ve yapması gerekenleri konuşmaktan yanayım.