Mahir Ünal’a susanların 29 Ekim mesajlarını bekliyorum!

Ülkemizin kurtarıcı ve kurucu önderi Mustafa Kemal Atatürk’e düşmanlık güden sahte tarihçileri, siyasetçileri sıkça görür olduk maalesef. Amaçları, vefat...

Ülkemizin kurtarıcı ve kurucu önderi Mustafa Kemal Atatürk’e düşmanlık güden sahte tarihçileri, siyasetçileri sıkça görür olduk maalesef. Amaçları, vefat etmiş bir lideri yermekten çok daha öte aslında. Atatürk’ün ilke ve inkılaplarına kafayı takmış, saltanat hayranı, Cumhuriyeti sindirememiş bir zihniyetten bahsediyorum.

Zaman zaman içlerindeki bu niyet dışa taşabiliyor.

Ve bu zihniyet, maalesef en üst düzeyde itibarla karşılanabiliyor.

Kadir Mısıroğlu mesela! Atatürk’ü dilinden düşürmeyen, düşmanlığını saklamayan, “Keşke Yunan galip gelseydi” diyecek kadar öteye gidebilen bir isimdi. Hastalandı, Diyanet’in başı ziyaretine gitti. Vefat etti, devletin en üst düzeyinde cenazeye katılım oldu.

Kendisine neyin vefasıydı ki bu “Laikliği” savunduğunu, “Cumhuriyeti” yaşatacağını dillendirenler, bu cenazeye katılmayı kendine bir borç bilmişti? İlginç değil mi?

***

Kadir Mısıroğlu, Şevki Yılmaz ve benzeri isimler, aleni bir şekilde Atatürk’e karşı olan tavırlarını ortaya koydular yıllarca. Kimileri de bir yandan Cumhuriyet’in nimetlerinden yararlanarak geldikleri koltuklarında, Cumhuriyet’i hedef alan cümleler kurmaktan geri durmadı.

Son olarak iktidar partisi AKP’nin TBMM’deki Grup Başkanvekili Mahir Ünal’da gördük bunu… “Cumhuriyet düşmanı” diye yaftalayamam, Şevki Yılmaz gibi, Kadir Mısıroğlu gibi kartları açık konuşmuyor… Söylediği sözlerin yanlış algılandığını ima etmeye çabalıyor…

Partisi AKP, 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı’nda her ne kadar güzellemeler yapan sözler sarf etse de Mahir Ünal’a Cumhuriyet’e gönülden bağlı da diyemem, çünkü kurduğu o cümleler, buna müsaade etmiyor!

Peki Mahir Ünal, seçme ve seçilme hakkını kendisine sunan, bugün TBMM’de varlık göstermesini sağlayan Cumhuriyet’e bağlı mı, düşman mı? Nasıl karar vereceğiz biz şimdi buna?

“Kültür devrimi olarak Cumhuriyet bizim alfabemizi, dilimizi, bütün düşünmemizi yok etmiştir” diyen bir vekilden söz ediyoruz; bu sözlere bakınca Ünal’ın Cumhuriyet’e pek de sempatik baktığı söylenemez değil mi?

Ama Ünal, “Kamus bir milletin hafızasıdır' cümlesinden yola çıkarak yaptığım değerlendirme Cumhuriyet’e dönük değil kültür devrimi olarak yapılanlara dair bir tespittir. Buradan bir düşmanlık çıkaramazsınız” diye savunuyor kendini!

Sonra AKP, bir açıklama yapmayı zaruri görüyor kendinde ve Parti Sözcüsü Ömer Çelik, Twitter hesabından konuyla ilgili şu ifadeleri kullanıyor: “Cumhuriyetimiz ve demokrasimiz milletimizin büyük tarihi içindeki en büyük kazanımlarımızdandır. Türkiye Cumhuriyeti ilelebet payidar kalacaktır. Cumhurbaşkanımızın sık sık vurguladığı gibi, Cumhuriyetimizin kazanımlarını korumak ve daha ileri ufuklara taşımak için çalışmaya devam edeceğiz.”

Ee bu da çok ilginç değil mi?

Çelik’in açıklamasında “Mahir Ünal, yanlış algılandı” diye bir ibare yok!

Yine bu açıklamada, “Ünal’ın sözleri, partimizi bağlamaz” diye bir ibare de yok!

Ama Ünal’ın ağzından dökülen ve tepki çeken cümleleri halının altına süpürmeye yönelik bir açıklama olduğu bariz ortada!

***

CHP ve İYİ Parti, genel başkanları nezdinde bu açıklamalara sert tepki gösterdiler…

AKP’nin ittifakta olduğu MHP de genel başkan nezdinde bu sözlere tepki gösterdi…

Lakin muhalefetin “Cumhuriyet’e saldırı” olarak nitelediği bu sözlere Kocaeli’de il başkanları noktasında, milletvekilleri noktasında bir tepki göremedik…

CHP İl Başkanı Harun Yıldızlı, bırakın partilileriyle bir basın açıklaması, bir protesto gerçekleştirmeyi, bir kınama dahi yapmadı konuyla ilgili…

İYİ Parti İl Başkanı Şanbaz Yıldız keza öyle…

Açıklama yapmayı da geçtik, hazır bu konunun üzerine giden, durumu yargıya taşımak için Kocaeli Adalet Sarayı’nda suç duyurusunda bulunan Atatürkçü Düşünce Derneği’nin peşine bile takılmadılar, ADD’nin daha önce duyurduğu bu eyleminde yer almadılar.

CHP ve İYİ Parti’nin kentimizdeki il başkanları, ilçe başkanları bu duruma nasıl sessiz kalır, Adalet Sarayı’nın önündeki açıklamada nasıl yer almaz, gerçekten garip!

***

Tabii burada sadece muhalefet partilerinin il başkanları değil, AKP İl Başkanı Mehmet Ellibeş de sus pus! Cumhuriyet ve Atatürk’e dair 29 Ekim’de gazetelere kutlama mesajı göndermeden önce çıkıp da partisinin TBMM’deki grup başkanvekilinin sözleriyle ilgili açıklama yapsa atacağı 29 Ekim mesajlarında samimiyet görmüş olurduk! Lakin çıt yok!

İşte bu yüzden Cumhuriyet’i hedef alanlara, Atatürk’ü hedef alanlara sus pus olan gerek iktidar gerekse muhalefet temsilcilerinin, 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı’nda atacakları mesajları, yapacakları konuşmaları merakla bekliyorum! Mesajlarına bakıp vurdumduymazlığı ve samimiyetsizliği okuyacağım cümlelerinde çünkü!

SON DAKİKA HABERLERİ

Yılmaz Karabıyık Diğer Yazıları