Devleti sallayan mafya ifşası

Arzu Yalçın

Arzu Yalçın

Tüm Yazıları

Bayram tatilinde film, dizi izleriz derken Sedat Peker’in ifşaatlarına kilitlendik. “Bir tripod ve bir kameraya yenileceksiniz ” diyerek çektiği kayıtlarla izlenme rekorları kırıyor.

İşin ilginç yanıysa bu açıklamaları muhalefet partileri temsilcileri, iktidar partisinden yolu ayrılan siyasetçiler veya gazeteciler yapsa vatandaş bu kadar inanıp itimat etmezdi.

Yani millet Sedat Peker’in kimlerle iş yaptığını, kimleri baskı altına aldığını “kendince adalet sağlamak için” bugüne kadar hangi suçları neden işlediğini anlatırken olanı biteni nefessiz izliyor.

Ortak fikir Sedat Peker’in kendisine yapılan operasyon nedeniyle intikam almak için siyasilerin, iş dünyasının ve derin devletin sırlarını ortaya koyduğu ama doğruyu söylediği yönünde…

Peki bir mafya lideri neden bu kadar inandırıcı geliyor?

Samimiyetinden mi?

Halkın içinden biri olduğundan mı?

Korkusuz olduğundan mı?

Yoksa milletin devlete ve adalete güveni kalmadığından mı?

***

Susurluktaki kazadan sonra en büyük mafya skandalı olarak tarihe geçecek açıklamalar birbiri ardına gelirken adı geçenlerin açıklamaları da olayları doğrular nitelikte…

Belli ki adam boş atıp dolu tutmuyor, elinde kayıtlar dinlemeler olduğundan bahsediyor. Elindeki evrak ve belgeleri yasa dışı yöntemlerle devlet görevlilerinden temin ettiği, yani devletin mafyayla işbirliği içinde olduğu çok net bir şekilde ortaya konuluyor.

Bunun benzeri Kolombiya, Meksika gibi suç ve suçluyla mücadele edilemeyen devleti mafyanın yönettiği ülkelerde görülür. Adaletin hakim olduğu, sistemin suçluyu korumadığı ve ağır şekilde yaptırıma tabi tuttuğu devletlerde bu ilişkiler olmaz. Bu tip bir olay halinde hükümet düşer, devlet başkanı istifa eder, haklarında davalar açılır ve yargılanırlar. Yani ağır sonuçları olur.

***

Pablo Escobar adlı Kolombiyalı uyuşturucu Baronunu duymuşsunuzdur. Bu adam neredeyse devletin içinde asker, polis, hakim, savcı hatta milletvekili ve bakan dahil rüşvetle veya başka menfaatlerle satın almadığı adam kalmamış olduğundan yıllarca çok büyük uyuşturucu ticaretini ve kara parayı yönetmiştir.

Hatta hapse girmek için devletle pazarlık etmiş, “La Cetadral” adını verdiği hapishaneyi kendisi yaptırarak hapiste kaldığı sürede buradan işlerini yönetmeye devam etmiştir.

Türkiye’nin son 20 yılına baktığımızda yıllardır süren ve bitirilemeyen PKK terörü, arkasından gelen ama aslında eş zamanlı büyüyen FETÖ belası, tarikatlar, cemaatler derken mafya da birlikte ülkeyi adeta dipsiz bir kuyuya, hukuksuzluk çukuruna sürüklemiştir.

Mevcut iktidar ve öncekiler de buna çanak tutmuş, işlerine geldiği müddetçe bu adamları desteklemiş, kullanmış ve işleri bitince bir şekilde bertaraf edebileceklerini düşünmüşlerdir.

Oysa millet her türlü hukuksuzluğa ve adaletsizliğe karşı canını, malını, vatanını verdiği oylarla bu iktidar sahiplerine emanet etmiştir.

Namusuyla çalışıp vergisini veren, kanunlara saygılı, devletine milletine bağlı vatandaşlar madem devlet mafyaya teslim edilmişse niye sizi başına taç ediyor ey iktidar sahipleri!!!

Daha da fenası devletin içindeki yozlaşma o kadar hat safhadaki konuşana hemen FETÖ’cü damgası vurularak işin çözüleceği umuluyor. FETÖ olmasa bu suçlar kime yıkılacak acaba gerçekten merak ediyorum.

Sedat Peker’in söyledikleri içinde FETÖ’yle ilgisinin olmadığı hapiste olduğu sürede FETÖ’nün yargıda ve emniyette çok etkili olduğu bir dönem olduğundan doğru olduğunu düşünüyorum. Aksi olsa içeri bile girmezdi.

Sedat Peker açık açık yaptığı yasa dışı eylemleri döküyor ortaya, ben yaptım ey savcılar işinizi yapın diyor. Başkalarının da cinayet, uyuşturucu trafiği, yat limanındaki kirli işlerinden bahsediyor hala tık yok! İçişleri bakanına direk sallıyor, yer yerinden oynuyor, aracıların ses kayıtları yayınlanıyor çıt yok!!

Bugüne kadar başlatılan bir soruşturma duymadık, nasıl olabiliyor bunca ifşaat ihbar kabul edilip halen bir soruşturma başlatılmıyor…

İşte burası tuzun koktuğu yerdir.

Bir mafya lideri, pek çok siyasetçiden daha itibarlı görülüyorsa, yaptığı işleri suçunu günahını döküp saçarken ben yandım, siz de masum değilsiniz hep beraber gideceğiz diyorsa …

Hesap verme zamanı gelmiştir, şeytan azapta gerektir

Yeriniz hazır ateş sizi çağırıyor demektir!!!