Yaşanılası şehir! Fotoğraflarla Kocaeli...
Kocaeli’yi fotoğraflarla keşfetmeye hazır mısınız? Kocaeli’nin gezilecek yerlerini, tarihi yapılarını, müzelerini, barajlarını, göllerini, tabiat parklarını, doğal yaşam parklarını, plajlarını, sahillerini, parklarını, yaylalarını, türbelerini, yamaç paraşütünden, dağ tırmanışına, tüplü dalıştan sörfe kadar aktiviteler yapılan yerlerini, kısacası Kocaeli’ye dair her şeyi sizler için derledik. İşte İstanbul’un yanı başında keşfedilmeyi bekleyen cennet

Kocaeli, bir sanayi kenti olarak ön plana çıksa da aslında bu kent, güney sahillerini aratmayan doğal koyları, mavi bayraklı plajları, kayak merkezi, tabiat parkları, yaylaları, gölleri/barajları, tarihi çınarları, devasa parkları, tarih kokan yapıları, yamaç paraşütü yapılabilen alanları, sörf yapılabilen koyları, bisiklet parkurları, ATV turları, dağ tırmanışı aktiviteleri, kalyonları, hayvanat bahçesi, teleferiği ve sayamadığımız pek çok güzelliği ile tam bir turizm kentidir.
Farklı medeniyetlere ev sahipliği yapmış bu kent, İstanbul’un yanı başında, İstanbul’dan en fazla göç alan şehir olarak da ön plana çıkar.
İstanbul’dan, Türkiye’nin dört bir yanından yazın Kandıra sahillerindeki plajlara, kışın Kartepe Kayak Merkezi, Kuzuyayla ve Gölcük Eriklitepe’ye turist akını olur.
Hem Marmara hem de Karadeniz’e kıyısı olan Kocaeli’de hem profesyonel hem de amatör balıkçılık yapılır. Ayrıca bolca olan tatlı sularında da olta balıkçıları, keyifli vakit geçirir.
Yeterince tanıtılmamış olması nedeniyle ya 17 Ağustos 1999 yılında yaşadığı büyük depremle ya da sanayi kenti olarak anılan Kocaeli, aslında keşfedilmemiş cennetten köşeleri içinde barındıran eşsiz bir kenttir.
“Kocaeli’de gezilecek, görülecek yerleri?”, “Kocaeli’nin tarihi mekanları, camileri, yapıları, türbeleri”, “Kocaeli’de yapılabilecek aktiviteler”, “Kocaeli’deki sanat, kültür ve bilim merkezleri”, “Kocaeli’nin yöresel lezzet ve değerleri” ve benzeri pek çok bilgiyi, sizler için derledik.
İşte her şeyiyle Kocaeli…

KUMCAĞIZ
Kandıra’da Kefken ile Kerpe arasında yer alan en büyük plaj olan Kumcağız Halk Plajı, mavi bayrağa sahip bir plaj. Sığ suları hem çocuklar hem de yüzmeye yeni başlayanlar için son derece ideal olan bu plaj, kuvvetli rüzgarın etkili olduğu günlerde denize girmenin yasaklanmadığı nadir plajlardan. Ayrıca Kumcağız’da güneşin batışını izlemek ayrı bir keyif.

ŞİFALI DÜMBÜLDEK SUYU
Kocaeli’nin Derince ilçesinde Karagöllü köyü sınırları içerinde bulunan Dümbüldek Suyu Mesire alanı, Türkiye’nin her yerine şifa dağıtıyor. Adı bir destan gibi kulaktan kulağa yayılan ve özellikle böbrek taşı düşürmede etkisi olduğu söylenen mesire alanındaki çeşmelerden akan Dümbüldek Suyu için ellerinde damacanalarla Türkiye’nin farklı kentlerinden buraya gelenler var. Vatandaşlar, Ramazan ayında dahi, mesire alanına bu su için akın ediyor. Hafta sonları buraya Kocaelililerin yanı sıra; genellikle İstanbul, Sakarya, Yalova, Düzce, Bolu gibi yakın kentlerden ziyaretçi akını olurken çok daha uzak şehirlerden bile şifa bulma düşüncesiyle Dümbüldek Suyu Mesire Alanı’na gelenler mevcut.
Dümbüldek Suyu Mesire alanında; 51 metrekarelik bir kır kahvesi, 18 metrekarelik mescit, Dümbüldek Suyu’nun aktığı 3 musluklu çeşme, kadın ve erkek umumi tuvaletleri, çocuklar için oyun grupları bulunuyor. Ayrıca eşsiz güzelliğe sahip alanda, kamelyalar, masalar ve 21 araçlık otopark mevcut. DEVAMI...

ORMANYA DOĞAL YAŞAM PARKI
İçerisinde doğal yaşam alanları, botanik bahçesi ve hobbit evlerinin bulunduğu Ormanya; pek çok aktivite imkanıyla herkesin dikkatini çekiyor. Ormanya Tabiat Parkı’na gitmeyenler, “Ormanya nerede? Ormanya’ya nasıl gidilir?” sorularının yanıtını arıyor. İşte Ormanya ile ilgili tüm merak edilenler. DEVAMI...
Fotoğraf kaynak: Kocaeli Büyükşehir Belediyesi

Türkiye’nin doğa harikası kentlerinden olan Kocaeli’nin Gölcük ilçesinin eski beldelerinden olan Değirmendere, burada yaşayan vatandaşların yaşam tarzı ile canlılığı ile huzur veren sahil kasabası havası ile İzmir’i anımsatır. Pek çok kişi Değirmendere’ye “Küçük İzmir” benzetmesi yapar. Öyle ki burada balık tutanlar dahi, Değirmendere’de İzmir’de, Ege’de var olan balıkların oltasına nadiren de olsa takılmasıyla şaşkınlık yaşar. DEVAMI...

ALTINKEMER PLAJI
Kocaeli’nin Marmara’ya kıyı tek mavi bayraklı plajı olan Karamürsel Altınkemer Halk Plajı hem Osmangazi Köprüsü manzarası hem de balıklarla birlikte yüzme keyfi sürmeniz noktasında cezbedici bir plaj. 200 metreye yakın kumsala sahip olan plaj, engelliler için de her türlü olanağa sahip. Ancak bu plaj, yüzme bilmeyenler için çok ilerilere gidilebilecek bir plaj değil, çünkü çabuk derinleşiyor.

AŞIKLAR TEPESİ
Gündüzü ayrı, gecesi ayrı güzel! Bir yanında eşsiz orman manzarası, bir yanında panoramik deniz manzarası. Böyle bir mekanda kahvaltı yapmanın, akşam yemeği yemenin, çay-kahve içmenin keyfi anlatılmaz, yaşanır. Öte yandan burayı yazın cazip kılan bir diğer özelliği, yüksek rakımda olmasından dolayı bir hayli serin olması. Burada geceleri şal almadan oturmak güç! Arap turistler burayı da çoktan keşfetmiş durumda ancak Kocaeli’deki diğer pek çok mekana göre burayı tercih eden vatandaşların sayısı yabancı turistlerden daha fazla. İstanbul’dan, Sakarya’dan, Yalova’dan ve pek çok çevre ilden özellikle hafta sonları sırf bu manzaranın keyfini çıkarmaya gelenler var. Üstelik buradaki fiyatlarda Arap tarifesi de yok! DEVAMI...

SEKAPARK
Kağıt Müzesi, Bilim Merkezi, Kongre Merkezi, gösteri ve görsel sanat atölyeleri, sergi salonları, festival mekanlarıyla Kocaeli’deki pek çok sanat aktivitesine ev sahipliği yapmaktadır. Sproseverler için de tam bir cazibe merkezi olan Sekapark’ta basketbol sahası, tenis kortu, futbol sahası, mini basketbol sahası, kaykay pisti, kondisyon alanı, çocuk oyun alanları, kapalı spor salonları, bisiklet yolu, koşu, jogging ve yürüme bantları gibi pek çok spor alanı bulunuyor.
Atlı karınca, çim amfi, uçurtma tepesi, kumsal, suni tepe, gül bahçesi, balıkçı restoranları, kafe ve büfeleri ve 2 bin araçlık otoparkıyla Sekapark, misafirlerini en iyi şekilde ağırlamaktadır.
Kaynak: Kocaeli Büyükşehir Belediyesi

BALLIKAYALAR TABİAT PARKI
Gebze Tavşanlı Köyü yakınlarında bulunan Ballıkayalar Tabiat Parkı, 1603 hektarlık bir alanda 416 bitki türü, su samuru ve yaban kedisi gibi nesli tükenmekte olan hayvan türleri başta olmak üzere 100’den fazla kuş ve 50’den fazla kelebek türünü faunasında barındırmaktadır.
Ballıkayalar hem yapısı hem de yoğun insan yerleşiminin bulunduğu bölgelere yakınlığı nedeniyle dağcılık sporu açısından da çok özeldir. Sağlam kireçtaşından oluşan duvarları sayesinde Marmara’nın en önemli kaya tırmanışı alanı olma özelliğine sahiptir.
Kaynak: Kocaeli Büyükşehir Belediyesi

BEŞKAYALAR TABİAT PARKI
Başiskele’de bulunan Tabiat Parkı derin bir vadi boyunca uzanan eşsiz doğal güzellikleri, nefes kesici manzaraları, şelaleleri, saklı mağaralarıyla gizemli bir doğa harikasıdır. Günübirlik ziyaretler, yürüyüşler ve çadır kampları için macera tutkunlarının ilk tercihleri arasındadır.
Kaynak: Kocaeli Büyükşehir Belediyesi

ERİKLİTEPE TABİAT PARKI
Samanlı Dağları’nda, kayın ağaçları arasında saklanan Eriklitepe Tabiat Parkı, şehrin keşmekeş ve gürültülü atmosferinden uzaklaşıp günlük ya da uzun süreli tatil yapmak isteyenler için akla ilk gelen doğal yaşam alanlarındandır.
Gölcük sınırlarında yer alan Eriklitepe; doğal yapıya uygun olarak tasarlanmış bungalov tipi evleri, restoran, kafe, yürüyüş parkurları, seyir terası, oyun ve macera parkları ile her yaş grubuna hitap ediyor ve doğanın tüm renkleriyle iç içe çadır kampı yapma imkanı da var.
Kaynak: Kocaeli Büyükşehir Belediyesi

KUZUYAYLA TABİAT PARKI
Eşsiz Sapanca Gölü manzarasıyla Kuzuyayla Tabiat Parkı koruma altına alınmış bir alandır. Kayın, orman gülü, kestane, gürgen ve meşe gibi zengin bitki örtüsüyle süslenmiştir. Yer yer varlık gösteren karaçam ve sarıçam ağaçları da güzelliğini taçlandırmaktadır. Milli Parklar Genel Müdürlüğüne bağlı Kuzuyayla, günübirlik doğa yürüyüşü, fotoğrafçılık, yaban hayat gözlemciliği ve bisiklet sürüşü için yeterli altyapı ve doğal ortama sahiptir. Ayrıca alan içerisinde kır lokantaları ve piknik alanları da mevcut.
Kaynak: Kocaeli Büyükşehir Belediyesi

SUADİYE TABİAT PARKI
Kartepe ilçesi sınırları içerisinde bulunan Suadiye Tabiat Parkı, zengin doğal bitki örtüsü, iklimi, ulaşım kolaylığı, günübirlik piknik ve konaklama olanakları ile zengin bir rekreasyon potansiyele sahiptir. Park, Eğreltidüzü olarak da bilinmektedir. Doğanın cazibesi ile günübirlik piknik amaçlı kullanımlar ve yürüyüş, bisiklet gibi spor aktivitelerinin yapıldığı parkta Seyir Terası’da bulunur.
Kaynak: Kocaeli Büyükşehir Belediyesi

FARUK YALÇIN HAYVANAT BAHÇESİ VE BOTANİK PARKI
Türkiye’nin en çok türe sahip modern hayvanat bahçesidir. 140 bin metrekarelik alana yayılan park, nesli tükenme tehlikesi altında 62 hayvan türü başta olmak üzere 250’den fazla türden 3000’in üzerinde hayvana; 400’ü aşkın bitki türüne ve 8.000’in üzerinde bitki nüfusuna ev sahipliği yapıyor.
Kaynak: Kocaeli Büyükşehir Belediyesi

DARICA SAHİLİ ŞEHİT ER GÖKHAN HÜSEYİNOĞLU PARKI
Darıca ile Gebze Eskihisar sahillerinin birleştirilmesiyle oluşturulan Park, Kocaeli’nin en keyifli köşelerinden biri olarak dikkat çekiyor. 3.325 metre sahil uzunluğuna sahip parkta; yürüyüş yolundan kafeteryasına, bisiklet yollarından, futbol, basketbol, tenis ve voleybol sahalarına birçok aktivite alanı mevcut. En dikkat çeken bölümü ise; hobbit evleri ve masal evleri.
Macera parkuru, engelsiz oyun grubu ve akülü araç parkuruyla bu parkta her şey çocuklar için! Çınar, manolya, vişne, kiraz, yasemin, leylak gibi on binlerce bitki ve ağacın süslediği parkın ayrıca iki adet, 3.600 m2 kumsalı bulunuyor.
Kaynak: Kocaeli Büyükşehir Belediyesi

HARİKALAR SAHİLİ
Derince ilçesinde 30 bin metrekarelik alanda yer alan Harikalar Sahili’nde masal kahramanlarından ilhamla tasarlanan tesisler, ziyaretçileri büyülü bir yolculuğa davet ediyor. Ziyaretçiler; mantar, Nuh’un Gemisi, yel değirmeni ve korsan gemisi şeklinde yapılan restoran ve kafeteryalarda deniz manzarasının tadını çıkarabiliyor.
Kaynak: Kocaeli Büyükşehir Belediyesi

BAŞİSKELE SAHİLİ
Sahil boyunca sıralanan palmiye ağaçları, yürüyüş ve bisiklet yolu, gözlemevi, çocuk oyun alanları, her zevke uygun cafe ve restoranlarıyla Başiskele’nin en çok ziyaretçi çeken yerlerinden biridir sahili. 5 yıldızlı otellerin, iskele ve tekne limanlarının süslediği sahilde balık tutabilir, Körfez’i tarifsiz renklere boyayan gün batımının tadını çıkarabilirsiniz.
Kaynak: Kocaeli Büyükşehir Belediyesi

KOCAELİ KENT ORMANI
Umuttepe mevkiindeki Kent Ormanı, şehir merkezine 12 km mesafede. Tertemiz havasıyla tabiat harikası olan Kocaeli Kent Ormanı’nda; karaçam, maritima ve radiata çamlarıyla beraber doğal olarak yetişmiş meşe ve kayın türleri de bulunuyor.
Özenle düzenlenmiş ve aynı özenle korunan orman, şehrin en önemli dinlenme ve mesire yerlerinden bir tanesi. 300 dönümlük araziye yayılan ormanda 150 m2’lik göletin yanı sıra, orman evi, spor tesisleri, gezinti yolları da doğanın ahengine uygun tasarlanmış. En dikkat çekici yeri ise seyir kulesi.
Kaynak: Kocaeli Büyükşehir Belediyesi

ÇINARLIDERE MESİRE ALANI VE ŞELALE
Elmadan armuda, kirazdan duta binlerce meyve ağacının süslediği vadi; çocuk oyun grupları, büfeler, piknik alanları ile yılın her mevsimi şehirden kaçıp huzuru doya doya içine çekmek isteyenler için bulunmaz bir doğa harikası ve Derince’de ziyaretçilerini bekliyor.
İstanbul’un yanı başındaki saklı cennet olan Kocaeli’nin Derince ilçesindeki Çınarlıdere Şelalesi, doğal yapısı ve eşsiz manzarasıyla keşfedilmeyi bekliyor. 10 kilometrelik zorlu parkuru ve manzarası ile Çınarlıdere, trekking tutkunlarına doğa ile iç içe dört mevsim spor yapma imkanı sunuyor. Çınarlıdere Şelalesi hakkında bilmeniz gereken ayrıntılar aşağıda yer alıyor. YAZININ DEVAMI...

MAŞUKİYE
Doğanın sunduğu nimetlerle yemyeşil bir cenneti andırır. Güzelliğiyle gözleri; organik serpme kahvaltıları, şelaleler arasındaki alabalık tesisleriyle de ziyaretçilerinin karnını doyurur.
Elma, ceviz ve kiraz ağaçlarıyla kaplı Maşukiye, ismiyle müsemmadır; adını aşık olunan anlamına gelen maşuktan alır. Her mevsim ziyaretçileri kendine çeken Maşukiye’de dileyenler suların sesine dalıp huzurla istirahat edebilir, dileyenler maceraya atılıp engebeli arazilerde, tepelerde, paintball, ATV ve cip safarisinin tadını çıkarır.
Kaynak: Kocaeli Büyükşehir Belediyesi

YUVACIK
İki büyük derenin birleştiği vadide inşa edilen Yuvacık Barajı, çevresindeki alabalık ve turistik tesislerle, ormanlık alanlar ve dere kenarlarındaki mekanlarla, yerli ve yabancı turistlerin, izcilerin, kampçıların ve günübirlik gezginlerin gözde uğrak yeri.
Kıvrıla kıvrıla uzanan yolu takip edenler, Körfez ve İzmit manzarası eşliğinde tepeleri ve köyleri aşarak Aytepe köyüne ulaşır. Zipline, paintball gibi aktivitelere de sahip konaklamalı kamp alanlarında, kızak pisti dahi bulmak mümkün. Samanlı Dağı’nın eteğindeki Aytepe, iklimi, coğrafyası ve insanlarıyla adeta küçük Karadeniz.
Yazı kaynak: Kocaeli Büyükşehir Belediyesi

NÜZHETİYE ŞELALESİ
Nüzhetiye Şelalesi, Kocaeli’deki irili ufaklı onlarca şelale arasında, güzelliğiyle en çok dikkat çekeni. Yürüyüş parkurunun kısa olmasına karşın, şelale ve çevresinin vadettiği ferahlık, burayı doğaseverler için son derece cazip kılıyor.
Kaynak: Kocaeli Büyükşehir Belediyesi

PEMBEKAYALAR
Tarih boyunca gemilerin uğrak yeri olan Pembe Kayalar, jeolojik yapısı sebebiyle, suyun içinden yumuşak çıkıp, daha sonra sertleşmektedir. Bu özelliği nedeniyle Osmanlı devrinde insan gücüyle dikdörtgenler şeklinde kesilerek İstanbul’a gönderilmiş, Sultanahmet başta olmak üzere birçok camide ve Anadolu Hisarı’nın yapımında kullanılmıştır. Gün batımında eşsiz manzaralar sunan Pembe Kayalar, olta balıkçılığı meraklılarının ve fotoğrafçıların Kocaeli’deki favori mekanlarının başında geliyor.
Kaynak: Kocaeli Büyükşehir Belediyesi

BABALI SAHİLİ VE MAĞARASI TARİHİ SİT ALANI
Türkiye’nin en büyük kumsallarından 27 kilometrelik bir sahil şeridi, Babalı’dan başlayarak Karasu’ya kadar devam eder. Kuzey rüzgarlarına hakim bölge, rüzgar ve dalga sörfü sevenler için heyecan vericidir. Balıkçılık açısından da oldukça zengin bölgenin doğası el değmemişe yakındır. Bereketli denizi tekir, barbun, kalkan, lüfer, palamut, iskorpit gibi birçok balık türüne ev sahipliği yapar.
Böylesine güzel doğasının arka planında, bir de hüzünlü tarihi vardır Babalı’nın. Çarlık Rusya’nın sürgün ettiği Abhaz, Çerkes ve diğer Kafkas halkları Osmanlı topraklarına doğru göçe zorlanır. Ne yazık ki kapasitesinin çok üstünde yolcu bindirilen gemiler, emniyetli değildir. 1,5 milyon insandan 500 bine yakını yollarda hayatını kaybeder. Sürgün edilen bir grup 21 Mayıs 1864 tarihinde Kandıra’nın Babalı sahiline ayak basar ve burada bulunan mağaraya sığınırlar. Daha sonra yine aynı bölgede bulunan Karaağaç köyüne yerleşmiş, ölülerini bu köyün mezarlığına defnetmişlerdir. Her yıl 21 Mayıs günü Kafkas halkları Karaağaç Köyü Mezarlığı’nda mevlit okutarak atalarını yad eder, sürgünün ve yaşanan acıların unutulmaması için Babalı sahilinde tören düzenler.
Kaynak: Kocaeli Büyükşehir Belediyesi

İNÖNÜ YAYLASI
Samanlı Dağları’nda Sakarya-Kocaeli il sınırında yer alan İnönü Yaylası, 1080 metre yüksekliği, geniş çayırları, etrafını çevreleyen ormanlar ve temiz su kaynakları ile doğaseverlerin ilgisini çekiyor. Yaylada, irili ufaklı mağaralar ve yürüyüş parkurları bulunuyor. Yayla evlerinin de bulunduğu alana, Başiskele sınırlarında bulunan diğer kamp alanları gibi kamp yapmayı seven doğaseverler oldukça rağbet gösteriyor.
Kaynak: Kocaeli Büyükşehir Belediyesi

MENEKŞE YAYLASI
Doğanın olabildiğince cömert davrandığı ve menekşelerle süslediği Yuvacık bölgesindeki Menekşe Yaylası, yeşilin binbir tonunu barındıran güzelliğiyle ziyaretçilerini kendisine hayran bırakıyor. Karadeniz yaylalarının atmosferini Samanlı Dağları’nın eteklerine taşıyan yayla, doğa sporları meraklıları için bir cazibe merkezi.
Kaynak: Kocaeli Büyükşehir Belediyesi

MOLLA YAKUP ÇAYIRI
Kartepe sırtlarındaki nefes kesici bir ormanın içine gizlenmiş bu küçük düzlük, ruhunu arındırmak ve tazelenmek isteyenleri bekliyor. Yüksek kayın ağaçlarıyla çevrili, el değmemiş doğal güzellikleri ile kampçıların yaz - kış uğrak yerleri arasında bulunan Molla Yakup Çayırı, eşsiz manzaralara sahip trekking parkurlarıyla da görülmeye değer.
Kaynak: Kocaeli Büyükşehir Belediyesi

İZMİT SULAK ALANI
İzmit Körfezi’nin doğu bölgesinde 42,35 ha’lık alanı kapsayan İzmit Körfezi Sulak Alanı “flamingolar” başta olmak üzere 170’den fazla kuş türüne ev sahipliği yapmaktadır.
Ayrıca uluslararası göç zinciri üzerindeki alanlardan biri olması nedeniyle, göçmen kuşların beslenme ve barınma ihtiyaçlarını gideren önemli bir alandır. Kuş gözlem kulesinden eşşiz Körfez manzarasını ve şah kartal, angıt, kılıçgaga, balık kartalı, halkalı cılıbıt, küçük karabatak, yalıçapkını gibi birçok kuş türünü gözlemlemek mümkün.
Kaynak: Kocaeli Büyükşehir Belediyesi

KARTEPE KAYAK MERKEZİ
İzmit Körfezi ile Sapanca Gölü’ne bakan dağın zirvesinde, bembeyaz örtüsüyle etkileyici güzelliğin sahibi, Kartepe. Yeşilin bin bir tonunu barındıran Maşukiye’den başlayan, 17 kilometre uzunluğundaki kıvrımlı orman yolunu takip ederek yapılan yolculukta, 3000’e yakın bitki çeşidi ile geyik, ayı, çakal ve tavşan gibi hayvanlar da görülebilmektedir.
Aralık ayında kayak sezonunun açıldığı 1602 rakımlı Kartepe; 4 mekanik kayak tesisi, 42 kilometrelik pist alanı ve 14 pistiyle, kayağın yeni cazibe merkezi. Kayağa yeni başlayanları kolay pistler beklerken; usta kayakçılar, dik tepelerde yüksek dozda adrenalini tecrübe ediyorlar. Telesiyeje binilerek havadan Kartepe’nin güzelliği izlenebilmekte. Kayak yapmanın dışında snowboard, big foot, kar motorsikleti, hiking ve atv gibi birçok spor aktivitesini de yapmak mümkün. Sisli Vadi’de gerçekleşen ve geleneksel hale gelecek olan Kar-Fest ise, festival ve kar tutkunları için marka olmaya aday.
Kaynak: Kocaeli Büyükşehir Belediyesi

AYTEPE
Saklı bir cennet gibi, içinde barındırdığı ormanlık alanı, ırmakları, baraj gölü, doğa yürüyüş ve kızak parkurları, konaklamalı ve günübirlik tesisleriyle yeni bir cazibe merkezidir Aytepe. Jeep safari, ATV, paintball, kızak gibi birçok alternatif, doğa içerisinde ziyaretçilerine göz kırpar.
Ayrıca Kocaeli Büyükşehir Belediyesi tarafından Aytepe Yaylası’nda inşa edilen Diriliş Gençlik Kampları da bungalov evleri, izcilik eğitimleri, farklı spor dallarındaki etkinliklerle de adından sıkça söz ettirmekte.
Kaynak: Kocaeli Büyükşehir Belediyesi

CEBECİ PLAJI
Kandıra’daki 5 kilometre uzunluğa sahip mavi bayraklı Cebeci Plajı’nda herkes için yer var! Dileyenler plaj çevresindeki kamp alanlarında çadır kurup kamp yapabilirken, çevredeki pansiyon ve butik otellerde konaklamak da mümkün. Cebeci Plajı’nda sörf, dalga sörfü, tüplü dalış gibi sportif aktiviteler de gerçekleştirilebiliyor.
Kaynak: Kocaeli Büyükşehir Belediyesi

KERPE
Kocaeli’deki altı mavi bayraklı plajdan biri olan Kerpe Plajı, günübirlik ziyaretler için en çok tercih edilen sahillerin başında geliyor. 500 metre uzunluğa sahip plajda; tuvalet, duş ve soyunma kabini, şezlong, şemsiye ve otopark gibi imkanlar mevcut. Engellilerin unutulmadığı Kerpe Plajı; güvenli denize girme sahası, cankurtaran ekibi, sağlık ekibi ve özel güneşlenme
alanlarıyla çocuklu aileler için de öncelikli tercih sebebi. Karadeniz’in hırçın, dalgalı sularından etkilenmeyen Kerpe Plajı, tertemiz denizi ve incecik kumsalıyla ziyaretçilerini bekliyor.
Kaynak: Kocaeli Büyükşehir Belediyesi

MİÇO KOYU KADINLAR PLAJI
Miço Koyu, rahat ve korunaklı plajı, 700’den fazla şezlonguyla yalnızca kadınlara hizmet veriyor. Ziyaretçilerin yeme - içme ihtiyacını karşılamak adına hizmet veren 250 kişi kapasiteli kafeteryasıyla Kadınlar Plajı’nda gün boyu denizin tadını çıkarmak mümkün. 81 dönümlük araziye sahip mavi bayraklı Miço Koyu Kadınlar Plajı; yürüyüş parkurları, spor alanları, ağaçlık mesire alanları ve tertemiz deniziyle keyifli bir gün vadediyor.
Kaynak: Kocaeli Büyükşehir Belediyesi

SARDALA KOYU VE CENNET HAVUZU
Karadeniz’in keşfedilmeyi bekleyen güzelliklerinden biri de Kandıra-Bağırganlı köyüne bağlı Sardala Koyu ve Cennet Havuzu. 1,5 kilometreye yaklaşan sahil şeridindeki bitişik üç koy, yöre sakinlerince Sardala Koyu olarak adlandırılıyor. Doğa yürüyüşü, yüzme, su altı dalışı, kuş gözlemciliği, mağara gezisi, kano gibi aktivitelere imkan sağlayan Sardala Koyu, kampçıların da gözde mekanı. Koyun arkasındaki ormanda kalan ve 1 kilometrelik bir yürüyüşle erişilen egzotik doğa oluşumu Cennet Havuzu, denizin dalgalı olduğu zamanlarda bile rahatlıkla yüzme imkanı sunuyor.
Kaynak: Kocaeli Büyükşehir Belediyesi

BAĞIRGANLI PLAJI
Kocaeli’nin en büyük plajlarından biri olan Kandıra ilçesindeki Bağırganlı Koyu, Kerpe’ye yarım saatlik mesafede. Mavi bayraklı plaj, tamamen doğal kumdan meydana geliyor. Kampçılar için de popüler bir rota olan Bağırganlı’da yemyeşil çayırlar üzerine yayılmış kamping alanları bulmak mümkün.
Kaynak: Kocaeli Büyükşehir Belediyesi

KARTALKAYALAR
Kerpe, Kandıra’nın en özel tatil beldelerinden biri... Kerpe kıyı şeridinde bulunan “Kartal Kayalar” falez oluşumları doğa harikası... İster balık tutun, ister kamp kurun, ister masmavi sulara dalın. Burası; doğa ve fotoğraf tutkunları için de olağanüstü fırsatlar sunuyor.
Kaynak: Kocaeli Büyükşehir Belediyesi

KEFKEN
Kandıra’daki Kefken, Batı Karadeniz’in en gözde sahillerinden. Kefken’de keşfedilmeyi bekleyen plaj ve koylara ek olarak konaklamak için kamp alanları, pansiyon ve oteller de bulunuyor. Civardaki Yeşil Koy, Pembe Kayalar, Kapri Plajı, Kefken Limanı ve Midye Koyu gibi diğer turistik mekanlarla Kefken, Kocaeli’de görülmesi gereken yerlerin başında geliyor. Ayrıca üzerinde insanın yaşadığı tek ada olan Kefken Adası da Helenistik, Roma ve Bizans Döneminden kalma mimari kalıntılara ev sahipliği yapmaktadır.
Kaynak: Kocaeli Büyükşehir Belediyesi

SARISU PLAJI
Sarısu Plajı, 1 kilometre uzunluğunda sahil şeridine sahip. Karadeniz yeşilinin her tonunu barındıran benzersiz atmosferiyle, özellikle kamp tutkunlarınca rağbet edilen harika bir yerleşim. İncecik kumsalıyla doğa harikası olan plaj, kamp ve karavan tutkunlarının öncelikli rotaları arasında yer alıyor.
Ağaçlar arasından süzülerek gelen Sarısu Deresi’nde ise sazan, tatlısu levreği ve çeşitli su balıkları ve dere kuşları eşliğinde kano ile gezmek de ayrıca keyifli.
Kaynak: Kocaeli Büyükşehir Belediyesi

ÖMERAĞZI KOYU
Kandıra-Kerpe’de, Karadeniz kıyısında yer alan Ömerağzı Koyu, kamp yapmayı sevenler için bir hayli cazip. Yan yana sıralanan iki ücretli kamp ve piknik alanından oluşan koy, geniş çayırı ve yemyeşil ormanlarıyla doğa yürüyüşü, bisiklet sürüşü ve off-road gibi aktiviteler için de oldukça uygun.
Kaynak: Kocaeli Büyükşehir Belediyesi

YAZLIK ILICA AYAZMA
Yazlık Ilıca’nın ilk defa Roma Dönemi’nde inşa edildiği, Bizans ve Osmanlı Dönemlerinde de sağlık merkezi olarak kullanıldığı biliniyor. Ilıca bir zamanlar, Nikomedia’nın güney bölgesinde kurulan Astakos, Eribolos, Heraklion antik yerleşimlerine kültür ve sağlık hizmeti veren bir merkezdi. Gölcük’e bağlı Yazlık bölgesindeki Ilıca, denize 3 kilometre mesafede yer alıyor.
Kaynak: Kocaeli Büyükşehir Belediyesi

SERİNDERE KANYONU
Samanlı Dağları’ndan doğan Müflizderesi ve Karpuzçatlatan derelerinin birleşmesiyle oluşuyor. Parkurun tamamını geçmek için ileri düzeyde dağcılık eğitimi almış olmak gerekiyor. Yeşilin ve mavinin tüm tonlarını barındıran Serindere Kanyonu, şelale ve akarsuları ile zorlu bir parkurda kanyoning yapmak isteyenler için biçilmiş kaftan.
8 kilometre uzunluğundaki kanyon, boyları 10 ile 20 metre arasında değişen 6 şelaleye sahip. Sarp kayalıklar ve yer yer suyun derinleştiği noktalar farklı yürüyüş ve tırmanış tekniklerinin kullanılmasını gerektiriyor.
Kaynak: Kocaeli Büyükşehir Belediyesi

SICAKDERE KANYONU
Kanyon, Menekşe Yaylası yolu üzerinde 763 metre yükseltide bulunan köprüden başlayıp, Yuvacık Barajı’nın su toplama havzasında 200 metre yükseltide sona eriyor. Yer yer gökyüzünün bile görünmediği, üşümeden ve ıslanmadan dönülemeyecek bir alan. Bunun yanında ilginç yapıda şelaleler ve gizli göller barındırıyor.
Kaynak: Kocaeli Büyükşehir Belediyesi

KARTEPE EŞME SAHİLİ
Kocaeli'nin eşsiz doğasıyla ünlü ilçesi Kartepe'nin Sapanca Gölü'ne kıyısı olan Eşme Sahili, kendine hayran bırakan bir nokta. Ayvasıyla ünlü Eşme, göle sıfır kafeteryalarıyla hoşça vakit geçirilebilecek bir yer. Eşme, gitmeyenler için keşfedilmeyi bekleyen eşsiz bir cennet.

GERÇEĞE DÖNÜŞEN 50 YILLIK HAYAL: KARTEPE TELEFERİK
Kocaelililerin 50 yıllık hayali olan Kartepe Teleferiği, Derbent’ten Kuzuyayla’ya uzanıyor. Muhteşem doğa manzarasını ayaklar altına seren teleferik ile Kuzuyayla'ya ulaşıp, burada çayınızı kahvenizi yudumlayabilir, leziz yemeklerden tadabilir, eşsiz tabiat parkında zaman geçirebilirsiniz. Teleferik, İstanbul'dan ziyaretçi akınına uğruyor.

KOCAELİ'NİN TARİHİ YAPILARI
Kocaeli, çok sayıda medeniyete ev sahipliği yapmış bir kent! Ve bu şehirde, sayısız tarihi yapı, eser bulunmakta. Kocaeli’de Mimar Sinan gibi önemli mimarların yaptığı tarihi camiler, külliyeler ve bunların yanı sıra türbeler yer almakta. Tarih kokan bir kent olan Kocaeli’de bulunan cami, külliye ve türbeleri de bu tarihi yapılar arasında bulunuyor. Tüm bu yapıları, Kocaeli Büyükşehir Belediyesinin arşivinden sizler için derledik. İşte Kocaeli'deki tarihi yapılar...

AKÇAKOCA ANIT MEZARI
1234-1328 yıllarında yaşamış Kocaeli Fatihi Akçakoca Bey, Osmanlı Devleti’nin kuruluşunda önemli rol oynamış, Kocaeli ve havalisinin Türk-İslâm yurdu haline gelmesinde gayret göstermiş bir Osmanlı Akıncı Beyi’dir. 1326 yılında Kandıra ve civarını, ardından Konur Alp ve Abdurrahman Gazi ile birlikte Kartal civarındaki Aydos’u, sonrasında da Samandıra Hisarı’nı fethetmiştir.
İzmit-Üsküdar arasındaki bölgeye de akınlarda bulunan Akçakoca, İzmit’in fethinden önce, 1328 yılında Kandıra yakınlarındaki bir tepede vefat etmiş, eski Türk adetleri gereğince vefat ettiği yere defnedilmiştir. Fetihlerde bulunduğu İzmit ve çevresine, “Akçakoca Bey’in yurdu-toprakları” manasında “Koca-ili’” denilmiştir. Kandıra bölgesinin en yüksek tepesi olan Babadağ’da yer alan anıt mezar Türk Otağı görünümlüdür. 400 metre rakımlı tepeden ormanın yeşili ve denizin mavisine hakim panoramik manzarasını ve gün batımını izlemeden dönülmemeli.

İZMİT KULESİ
Şehrin simgelerinden olan İzmit Saat Kulesi, 2. Abdülhamit Han’ın tahta çıkışının 25. yılı anısına, dönemin Kocaeli Valisi Musa Kazım Bey tarafından 1902 yılında yaptırılmıştır. Mimar Vedat Tek’in ilk yapıtlarından olan kule, neoklasik üslupta inşa edilmiş, inşasında mermerin yanı sıra Hereke ve Tavşancıl yörelerine özgü traverten taşlar kullanılmıştır. Kulenin en alt katında 3 yönde 3 adet çeşme yer alıyor. Bu sebillerin alınlığında ve kapısının üzerinde taş kitabeler bulunuyor.

İZMİT TARİH KORİDORU – KAPANCA SOKAK
Kocaeli’nin Akçakoca Mahallesi’nde bir yamaçta bulunan Tarihi Kapanca Sokağı, 19. yüzyıl mimarisinin özelliklerini taşıyan ahşap yapılardan oluşuyor. Kapanca Sokak‘taki evlerin 18 tanesi Kocaeli Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu kararıyla tescil edilerek koruma altına alınmıştır.
Yokuştaki Kocaeli Basın Müzesi, bir devre ışık tutan gazete kupürleri ve basın ekipmanlarıyla misafirlerini bekliyor. Müzenin bitişiğindeki “İzmit Tarihi Çarşı” ise içerisindeki, kolonyacı, tatlıcı, aksesuarcı, mobilya restoratörü, çini ürünleri, el sanatları, kahveci ve hediyelik eşya dükkanlarıyla, İzmit’te görülmesi gereken yerlerin başında geliyor.

PEMBE KÖŞK
İzmit-Yukarı Pazar’da bulunan Pembe Köşk, gayrimüslim bir aileden hazineye devralınmıştır. 19. yüzyıl mimari özellikleri taşıyan yapı, bodrum üstüne üç kattan oluşur ve ahşap üzeri Bağdadi sıvadır. Giyotin pencereli formda yapılmış olan köşkün ikinci katı dışa çıkmalı olup eli böğründeler ile desteklenir. Görenlerin bir daha dönüp baktığı güzel rengi sebebiyle Pembe Köşk adını almıştır.

SAATÇİ ALİ EFENDİ KONAĞI – GÜMÜŞLÜOĞLU KONAĞI
Eski Etnografya Müzesi ya da bilinen diğer adıyla “Saatçi Ali Efendi Konağı” 1776 yılında inşa edilmiştir. Veli Ahmet Mahallesi Alaca Mescit Yokuşu’nda denize hakim eğimli bir yamaç üzerindeki yapı, İzmit’in günümüze kadar gelebilen en erken tarihli konaklarındandır.
Türk mimarisinin zevk ve aile hususiyeti kavramlarını yansıtması açısından tarihi ve kültürel öneme sahiptir. Mimari unsur olarak vitraylı, çifte camlı, kemerli, ahşap kepenkli ve lokmalı, parmaklıklı pencereler dikkat çeker. Konak, dış ve iç duvarlarındaki kalem işi bezemeleriyle dönemini en iyi yansıtan sivil mimarlık örneklerinden biridir.

PORTAKAL HAFIZ KONAĞI
Bir zamanlar Osmanlı Mebuslar Meclisine İzmit Mebusu olarak katılan Hafız Rüştü Efendi’ye ait konak, sahibine yüzünün yuvarlaklığı nedeniyle halk arasında Portakal Hafız lakabı verilince, “Portakal Hafız Konağı” olarak nam salmış. 19. yüzyıl Türk konut mimarisinin özelliklerini gösteren konak üç sofalı bir plan düzenlemesine sahiptir. Dikdörtgen formlu pencereleri İzmit evlerinin geleneksel özelliklerini yansıtır. En dikkat çekici yönlerinden bir tanesi de geniş saçaklarıdır.

SIRRI PAŞA KONAĞI
İzmit Mutasarrıfı Selim Sırrı Paşa’nın 19. yüzyılda yaptırdığı konağın planı da yine kendisi tarafından çizilmiş. Bir yangında zarar gören ve bir süre metruk halde kalan bina restore edilmiştir. Ahşap karkas yapı tekniğinde inşa edilmiş konak, haremlik ve selamlık olmak üzere iki bölümden oluşuyor. Körfez manzarasına sahip 4 katlı konağın iç duvarları; çeşitli manzara resimleri ve zengin kalem işleriyle nakış nakış süslenmiştir. Bu bezemelerin, Dolmabahçe Sarayı’nın restorasyonu için gelen ressamlar tarafından tezyin edildiği rivayet edilir. Tarihi dizilerde çekim yeri olarak tercih edilen konak, fotoğraf severlerin de uğrak yerleri arasındadır.

DEMİRCİLER KONAĞI
Dilovası Demirciler köyünde bulunan konak, 19. yüzyıl Osmanlı Mimarisinin en başarılı örneğidir. İçindeki kalem işi bezemeler ve mimari üslup açısından Kocaeli’deki tek örnek olma özelliğine sahiptir.

ÜÇ TEPELER TÜMÜLÜSÜ
İzmit merkezine yaklaşık 3 km mesafede eski İstanbul yolu üzerindeki Kabaoğlu-Üçtepeler köyüne gelenleri, bir zamanlar bu topraklarda hüküm süren krallara ait mezarlar oldukları düşünülen tümülüsler karşılar. Yöreye adını veren tümülüslerden üçü köyün içinde, dördü köyün dışındadır.
Aytepe Tümülüsü Geç Helenistik-Erken Roma Dönemi’ne tarihlenir. Yine Roma Dönemine ait büyük tümülüste yapılan arkeolojik kazılar sonucunda kendi döneminde soygunlar geçirdiği anlaşılmış, mezardan geriye hiçbir buluntu günümüze ulaşmamıştır.

GÜLTEPE NEKROPOLÜ
Nekropol, eski Yunanca’da “mezarlar şehri” anlamına gelir. Antik Çağ Nekropolü ile Bizans Dönemi’ne ait “kutsal yapı” kalıntısı hipoje (yeraltı mezarları) yol çalışmaları sırasında tesadüfen bulunmuştur. Bölgede ayrıca Roma Dönemi’ne ait Kiremit Mezar olarak adlandırılan, yakılan ve kaynatılan cesetlerin kemiklerinin konulduğu üçgen şeklinde pişmiş topraktan imal edilmiş “kemiklikler” de bulunuyor. Daha üst kısımlarda ise ikinci ve üçüncü yüzyıllara ait Roma Dönemi lahitlerine rastlanıyor.

KONCA LAHDİ
MS. II. yüzyılda Roma döneminde yapılmış mezar, bölgede “Roma Mezarı” olarak bilinir. Mezar Bithynia bölgesindeki diğer lahitlere benzer bir forma sahiptir. Lahdin denize bakan kısmında bir kitabe bulunurken, diğer yüzünde ise bir erkek ve kadın figürü ile ayakta duran bir hizmetçi betimlenmiştir. Lahdin kitabesinde ise şu ifadeler yer alıyor: “Artemata ve Artemidoros’un oğulları Poidonei ve Apollonios kızı Tatia yaşarken bu lahdi kendilerine hazırlattılar. Yoldan geçenlere ve denizden geçenlere selam olsun.”

ESKİHİSAR KALESİ
Eskihisar Kalesi, bir zamanlar İzmit Körfezi’nin güneyini kontrol altında tutan önemli bir geçit noktasıydı. Kitabesi bulunmasa da ilk kez 1241’de Bizanslı tarihçi Georgios Akropolites kendisinden söz etmiş, sonrasında Palekanon Savaşı nedeniyle tarih kitaplarında ismi anılmıştır. Mimari özellikleri, Bizans döneminde, Komnenos Hanedanı (1081-1185) zamanında yapıldığını işaret eder. Gebze sınırları içerisinde yer alan kalenin antresi konser etkinlikleri için de uygundur.

HEREKE KALESİ
Kalenin 1326’daki fethi İzmit bölgesinin fetihlerinin tamamlayıcısı olur ve Osmanlı beyliğinebağlanır. Ancak bölgede Sultan II. Bayezid döneminde büyük bir deprem yaşanır. Depremde Hereke Kalesi tamamen ortadan kalkar. Felaketin ardından Hereke halkı uzun süre kendini toparlayamaz ve nam saldıkları dokumacılıkta da bir süre durağanlık yaşanır.
Doğu Roma İmparatorluğu döneminde, 640’lı yıllarda yapıldığı sanılan ve Evliya Çelebi’nin Seyahatnamesi’nde de bahsedilen Hereke Kalesi’nde, geçtiğimiz yıllarda restorasyon çalışmaları yapılmış ve en iyi proje ödülüne layık görülmüştür.

HEREKE HALI FABRİKALARI
1843 yılında kurulan Hereke Fabrikası, inşa edilmekte olan sarayların döşemelik ve perdelik ihtiyacını karşılamak üzere Hereke Fabrika-i Hümâyûnu adıyla 1845’de üretime başlar. Osmanlı İmparatorluğu’nun o tarihe kadar ipekli dokuma alanında kurduğu en kapsamlı fabrika olan Hereke Fabrikası için Fransa’dan jakar tezgâhları ve tasarımcılar getirilir. Fabrika, kuruluşundan yaklaşık yarım asır sonra, geleneksel Osmanlı halıcılığında dönüm noktası sayılabilecek 1891 yılında, yüz adet yeni tezgâhla halı üretimine başlamıştır.

KAISER II. WILHELM KÖŞKÜ
Hereke’ye gelen yabancı ziyaretçilerin ağırlanması için, devletin ve fabrikanın şerefine münasip bir köşk inşa edilmesine karar verilir. Alman İmparatoru Kaiser 2. Wilhelm’in İzmit ziyareti öncesinde, Sultan 2. Abdülhamit’in emriyle, Yıldız Sarayı’nda hummalı bir çalışma başlar. İstanbul’da, Yıldız Sarayı’nda üç haftada inşa edilen Köşk, deniz yoluyla parçalar halinde getirilerek bir günde yerine monte edilir.İtalyan Mimar Raimondo D’Aronco tarafından yapıldığı sanılan köşkün inşasında, tekne yapım tekniği uygulanmış ve hiç metal çivi kullanılmamıştır. Bütünüyle ahşap konstrüksiyonla oluşturulan köşke, ilginç bir tasarım özelliği olarak gerek deniz, gerekse kara tarafına açılan birçok kapı yapılmıştır. Köşkün tefrişinde Hereke dokuması halılar, ipekli döşemelik ve perdelikler kullanılmıştır.

SÜLEYMAN PAŞA HAMAMI
Orhan Gazi Cami’ni de inşa ettiren Şehzade Süleyman tarafından yaptırılmıştır. Şehzade Süleyman, Orhan Gazi’nin oğludur. 1330’da İznik’in, 1337’de İzmit’in fethine katılan şehzadeye babası tarafından İzmit ve çevresi tımar olarak verilmiştir. Süleyman Paşa Hamamı, İzmit’te günümüze kadar ayakta kalabilen en erken tarihli Osmanlı Dönemi hamam yapısıdır. Erkek ve kadın kısımlarıyla çifte hamam şeklindedir. Her iki kısım da birbirine eşit planlı yapılmıştır. Ön kısımlarda üzeri çifte yüksek kubbe ile örtülü bir soğukluk bölümü, arkasında ise birbirine kapı ile bağlanan alçak kubbe örtülü iki halvet kısmından ibarettir. Her bölme de üç kubbelidir.

MEHMET BEY HAMAMI – ORTA HAMAM
16. yüzyıla tarihlenen Orta Hamam, Fevziye Camii’nin bânisi Mehmet Bey’in camiye gelir getirmesi amacıyla yaptırdığı eserlerden biridir. Tek hamam olan bu binanın, çifte hamam olan Pertev Paşa Hamamı’na plan ve yapım tekniği bakımından benzerliğinden dolayı Mimar Sinan tarafından Pertev Paşa Külliyesi’nin inşası sırasında yapılmış olabileceği düşünülür. Hamam soğukluk, ılıklık ve sıcaklık bölümlerinden meydana gelir.

HÜNKAR ÇAYIRI VE ÇEŞMESİ
Kocaeli’de tarihe tanıklık eden yerlerden biri de Hünkar Çayırı ve burada bulunan çeşmedir. Ordusuyla sefere çıkan Fatih Sultan Mehmet’in 27 Nisan 1481 Cuma günü otağını kurduğu ve o günden bu yana Hünkâr Çayırı olarak anılan bölge, tarihle doğayı bir araya getiriyor. Hünkâr Çeşmesi ise IV. Mehmet Dönemi sadrazamlarından İbrahim Paşa tarafından 1659 tarihinde yaptırılmış ve günümüze kadar ulaşmıştır.

HANNİBAL ANIT MEZARI
Hannibal Barca M.Ö. 247 ile M.Ö. 183 yılları arasında yaşamış Kartacalı politikacı ve generaldir. Antik dönemin en büyük komutanlarından ve tüm zamanların en büyük askeri dehalarından kabul edilir. Pek çok tarihçi tarafından Gebze’de öldüğü kabul edilen Hannibal’a, Atatürk’ün de büyük ilgisi vardı. Bu ilginin bir ifadesi olarak da Gebze’nin güneyinde bulunan bugünkü alana simgesel bir anıt mezar yapılmıştır.

KARAMÜRSEL BEY ANIT MEZARI
14. yüzyılda yaşamış Karamürsel Bey, nam-ı diğer Mürsel Alp, İzmit Körfezi’nin güney kıyılarını Bizanslılardan almış ünlü Türk komutanıdır. Savaşlarda gösterdiği kahramanlıklar nedeniyle “gözü pek, cesur” anlamlarına gelen “Kara” unvanıyla anılmıştır. Osmanlı’nın ilk amirali, ilk gemi inşaat mühendisi olan Karamürsel Bey, Karamürsel’de bir deniz üssü ve tersane kurmuştur. “Ölünce beni öyle bir yere gömün ki sırtım dağlara dayansın, kucağıma denizi verin, daima donanma göreyim” diye vasiyet etmiştir. Bunun üzerine kendi adını taşıyan Karamürsel ilçesinin çarşısında ve kurmuş olduğu tersanenin arka tarafında denize bakan bir yere defnedildiği rivayet edilir.

TARİHİ EREĞLİ EVLERİ
Şirin bir sahil yerleşkesi olan Karamürsel-Ereğli, kendine has evleriyle bir zamanlar Yeşilçam filmlerinde boy gösterirdi. Ereğli evleri, Osmanlı-Türk evinin geleneksel özelliklerini yansıtan üsluplarıyla sahile paralel olarak inci gibi sıralanmıştır. Pek çoğu iki katlı bu kagir ve ahşap evler, bugün hem tarihi atmosferiyle günübirlik ziyarete gelen turistlerin hem de fotoğraf meraklılarının ilgisini çekiyor.

GÖLCÜK SARAYLI EVLERİ
Ahşap, Bağdadî sıvalı evleriyle Saraylı Köyü, özgün Osmanlı yerleşim dokusunu yansıtır. Köyün bir başka tarihi zenginliği, Roma Dönemi kalıntılarının yer aldığı mezarlığıdır. Burası bir köy mezarlığından çok Roma Dönemi’nden kalma bir kentin kalıntısını anımsatır. Belirli aralıklarla dizili, yarısına kadar toprakla kaplı dev sütunlar, bir Roma sarayının varlığını işaret eder. Tarihi dokusu bozulmadan günümüze ulaşabilen köy, kentsel sit alanı olarak korunmaktadır.

YALI EVLERİ
”Tarih Koridoru Projesi” kapsamında Osmanlı mimarisinin seçkin örnekleri restore edilerek yeniden gün yüzüne çıkartıldı ve Gölcük Değirmendere’de Yalı Evleri olarak ziyaretçilere açıldı.
Kültür ve Tabiat Varlıkları Kurulu tarafından alınan onayla aslına uygun olarak restore edilen 12 bina ve cami sosyal yaşam alanı haline getirildi. Restore edilen binalar kafe, butik otel, sanat galerisi, seramik atölyesi, kütüphane gibi sosyal ve kültürel etkinliklere de ev sahipliği yapıyor.

VALİDE SULTAN KÖPRÜSÜ
Osmanlı tarihinin en şöhretli hanımlarından Valide Kösem Sultan, I. Ahmet’in eşi ve IV. Murat’ın annesidir. Valide Kösem Sultan, Osmanlı coğrafyasında farklı bölgelere çok sayıda cami, mescit, köprü, han, çeşme, suyolu yaptırmış, çeşitli vakıflar kurarak hayratlar bırakmıştır. Bunlardan biri de Kocaeli’deki Valide Sultan Köprüsü’dür. Kurulduğu semte adını veren Valide Sultan Köprüsü, Osmanlı Dönemi’ne ait şehirdeki en önemli eserlerden biridir.
Karamürsel’den başlayarak, Karaahmetli, Hayriye, Yalakdere köylerinden geçen ve İznik’e giden yolun üzerindedir. 17. yüzyılda, Klasik Türk Mimarisi tarzında kesme taşlarla yapılmıştır.

KUTLUCA KÖPRÜSÜ
Taşköprü ya da Kutluca Köprüsü diye anılan 25 metre uzunluğundaki tarihi Roma Köprüsü, düzgün kesme blok taşlardan inşa edilmiştir. 1940 yılında Kocaeli’de araştırma yapan Alman Karl Dörner, mimari özelliklerine bakarak yapının İmparator Cladius döneminde inşa edildiğini tespit etmiştir. Milattan sonra birinci yüzyıla tarihlenen 7 gözlü ve 5 kemerli köprünün duvar işçiliği ve kemer tekniği dikkat çekicidir.

KİLEZDERE KÖPRÜSÜ
16. yüzyıla tarihlenen köprü, Başiskele-Kilezdere üzerindedir. 1998 yılında, “İzmit Kent İçi Dört Hatlı Demiryolu İnşaatı” yapımı amacıyla Koruma Kurulu kararı sonucu orijinal yerinden sökülüp, 50 metre ileriye yeniden inşa edilmiştir.

SULTAN SÜLEYMAN KÖPRÜSÜ – MİMAR SİNAN KÖPRÜSÜ
Mimar Sinan tarafından 16. yüzyılın başlarında inşa edilmiştir. Gebze’nin doğusunda Diliskelesi üzerindedir. Köprünün herhangi bir bakım ve onarım görmeden günümüze kadar ulaşması, ne denli sağlam inşa edildiğini gözler önüne serer.

SERVETİYE TAŞ KÖPRÜ
Yuvacık Barajı’na su taşıyan Kirazdere üstünde, Servetiye köyündedir. Gerek mimarî özellikleri gerekse yöre sakinlerinin anlattıkları, köprünün 19. yüzyılda Karadeniz’den göç eden ustalar tarafından inşa edilmiş olabileceğini işaret ediyor. Kitabesi günümüze ulaşmadığı için köprü hakkında daha fazla bilgi olmasa da altından şırıl şırıl akan deresi ve etrafındaki yemyeşil doğasıyla görülesi bir eserdir.

ÇOBAN MUSTAFA PAŞA KÜLLİYESİ
Kanuni Sultan Süleyman devrinin Kocaeli’deki en önemli eserlerinden külliye, ismini genç yaşta Yavuz Sultan Selim ile Mısır seferine katılmış ve ona damat olmuş, Kanuni zamanında vezirliğe kadar yükselmiş Çoban Mustafa Paşa’dan alır. Bir menzil (konaklama yeri) külliyesi olan yapının mimarı olarak tezkerelerde Mimar Sinan’ın adı geçmektedir. Gebze’de yer alan külliye, merkezindeki cami ve onu üç taraftan U şeklinde çeviren türbe, medrese, imaret, tekke, kütüphane, darüşşifa, paşa odaları, kervansaray ve hamam yapılarından meydana gelir. Caminin kapısı üzerinde yer alan mermerden iki satırlık sülüs kitabeye göre tamamlanma tarihi Hicri 930’dur (Miladi 1523)..

GAZİ SÜLEYMAN PAŞA CAMİİ - ORHAN CAMİİ
Eski İzmit’in merkez noktalarından biri olan Orhan Mahallesi’ne hâkim bir tepe üzerine inşa edilmiş, yörenin ilk camisidir. Osmanlı Devleti’nin kuruluş döneminde Orhan Gazi’nin şehzadesi Süleyman Gazi tarafından babası adına yaptırılmıştır. Fethin simgesi olarak da manevi değere sahip camide, 120 yılı aşkın süredir imamlar cuma hutbesine kılıçla çıkmaktadır.

PERTEV MEHMET PAŞA KÜLLİYESİ - YENİ CUMA CAMİİ
Yeni Cuma Camii olarak da bilinen Pertev Mehmet Paşa Camii, büyük bir külliyenin günümüze ulaşmış yapılarından. Caminin yanı sıra çeşme, şadırvan ve sübyan mektebi, geçmişin görkemini gözler önüne seriyor. Mimar Sinan’ın Kocaeli’deki müstesna eserlerinden biri olan caminin içerisinde çiniye yer verilmeyişi, o dönem yapıları arasında pek de karşılaşılmayan ilginç bir örnek olarak dikkat çekiyor.

MEHMET BEY CAMİİ - FEVZİYE CAMİİ
1576’da İzmit eşrafından Mehmet Bey tarafından yaptırılan Fevziye Camii’nin ilk mimarı Mimar Sinan’dır. Ne yazık ki çeşitli doğal afetlerle ve yangınlarla defalarca yıkılmış, ardından aynı yere tekrar inşa edilmiştir. Günümüze ulaşan binaları arasından en dikkat çekicilerinden biri namaz vakitlerinin hesaplandığı muvakkithanedir. 1999 depreminde ağır hasar gören camii 2004 yılında tekrar ibadete açılmıştır. Toplam 10 bin metrekarelik alana yayılan Fevziye Camii Parkı, içinde doğal dere görünümünde göl, su kemeri, köprü, oturma grupları, yürüyüş yolları ve kafeteryalar bulunan bir dinlenme merkezi haline getirilmiştir.

GEBZE SULTAN ORHAN CAMİİ
1323-1331 yılları arasında inşa edilen ve Osmanlı mimarisinin ilk örneklerinden olan camiyi Gebze’nin kurucusu Sultan Orhan yaptırmıştır. Erken Osmanlı döneminin en basit ve sade örneklerinden kabul edilen yapıda bir yandan Selçuklu etkisi görülürken öte yandan kendine özgü bir mimarî yaratma isteği de göze çarpar.

HİKMETİYE CAMİİ
Kartepe’de bulunan cami, Osmanlı padişahlarından II. Abdülhamit tarafından hicri 1317 (1899) yılında yaptırılmıştır. 1967 Adapazarı depreminde hasar gören, 1999 Marmara depreminde minaresi yıkılan cami her şeye rağmen yapıldığı tarihten bu yana daima ibadete açık kalmıştır.

SERVETİYE TAŞ CAMİİ
Servetiye Karşı Köyü’nde bulunan ve Osmanlı döneminde bölgedeki taş ocaklarından çıkarılan kara taşlarla yapılan caminin kitabesi bulunmuyor. Üzerindeki demir levhada 1885 yılında yapıldığı yazılıdır. Yapının en dikkat çekici unsuru ise minberidir. El işçiliği ile ahşaptan yapılan minber, halen orijinalliğini koruyor.

NÜZHETİYE HACI ALİ PAŞA CAMİİ
II. Abdülhamit Han’ın başmabeyincisi Hacı Ali Paşa tarafından yaptırılmıştır. Sonradan eklenen Latin harfleriyle yazılı kitabede inşasının 1878’de başlayıp 1880’de bittiği kayıtlıdır. Cami 1927 senesinde esaslı bir tamir görmüş ve büyütülmüştür.

KANDIRA ORHAN CAMİİ
Orhan Gazi döneminde inşa edilen cami, zaman içerisindeki yenilemelerle özgünlüğünü yitirse de tarihi dokusunu muhafaza etmeye devam ediyor. Kare mekânlı, dıştan kırma çatılı, içten asma kubbeli caminin minaresinin kukuletası alışılmışın dışındaki tasarımıyla ilgi çekicidir.

II. ABDÜLHAMİT CAMİİ
Tavşancıl’da bulunan cami, halk arasında Aşağı Cami olarak tanınır. Ne zaman yapıldığı ve banisinin kim olduğu bilinmemektedir. 20. yüzyılın ilk yıllarında harap olan caminin onarımı için Sultan II. Abdülhamit’e dilekçe verilmiş, bunun üzerine padişahın mali desteği ile minaresi dışında cami tamamen yenilenmiştir.

AKÇAKOCA DERE CAMİİ
1327-1328 yıllarında inşa edildiği düşünülen İzmit’teki caminin banisi Akçakoca’dır. Orhan Gazi döneminde Nikomedya’yı kuşatan Gazi Akçakoca’dan yadigar cami, yaşayan bir tarih olarak asırlardır varlığını sürdürüp ziyaretçilerini bekliyor.

KARAMÜRSEL KARA BÂLİ BEY CAMİİ
Osmanlı Devleti’nin manevi mimarlarından Şeyh Edebali’nin soyundan gelen “Kara Bâli Bey İbn-i Ahmet” tarafından yaptırılmıştır. Caminin yanı sıra, kervansaray, sübyan mektebi ve hamamdan meydana gelen külliyenin, yapıldığı dönemde (Hicri 938 / Milâdi 1531) kasabanın sosyal hayatında önemli rol oynadığı biliniyor.

ÇALIK AHMET AĞA CAMİİ
18. yüzyılın başına tarihlenen cami 1766 depreminde yıkılmış, ahşap çatılı olarak tekrar inşa edilmiştir. Son şeklini 1894 depreminden sonra alan cami, 1999 sonrasında boyutları dışında eski mimari özellikleri dikkate alınarak yenilenmiştir. Dikdörtgen planlı caminin kuzeyinde, kapalı son cemaat yeri bulunur. Günümüzde minareden yoksun olsa da ahşap iç kubbesiyle dikkat çekicidir.

SULTAN BABA TÜRBESİ
Gölcük, Örcün köyünde selvi ağaçlarıyla çevrili tepede, yükseltilmiş platform üzerinde yer alan Osmanlı Dönemi’ne ait tek türbe karşılar sizi. İçinde Sultan Baba’ya ait ahşap sanduka ile Sultan III. Selim’den yadigar 1787 tarihli berat bulunmaktadır. Türbe girişinin sağında yer alan hazirede 1879 tarihli Osmanlı mezarı bulunmaktadır.

MALKOÇOĞLU MEHMET BEY TÜRBESİ
Osmanlı Devleti’ne Akıncı Bey’i olarak hizmet etmiş en önemli sülâlelerden birisi olan Malkoçoğulları, özellikle Rumeli ve Balkanların fethinde çok büyük yararlılıklar göstermişlerdir. Balkanların muhtelif şehirlerinde Malkoçoğlu ailesi mensuplarına ait pek çok mezar mevcuttur. Kocaeli’deki Malkoçoğlu Mehmet Bey Türbesi’nin, kitabesi günümüzde mevcut değilse de, Mehmet Bey’in babası Malkoç Bey tarafından yaptırıldığı tahmin ediliyor.

ABDÜSSELAM İMARET CAMİİ
Miladi 1524 (Hicri 931) yılında Defterdar Abdüsselam tarafından Mimar Sinan’a yaptırılmıştır. Sinan’ın ilk eserlerinden kabul edilen İzmit’teki caminin dış çevre duvarları ile minaresi yapıldığı dönemin özelliğini taşır. Zamanında kubbeli olup 1776 yılındaki depremde yıkılan cami, 1872 yılında Altıncıoğlu Hatice Hanım tarafından çatılı olarak tekrar yaptırılmıştır.

PORTAKAL HAFIZ MESCİDİ
İzmit’in eski mahallelerinden Akçakoca Mahallesi’nde inşa edinen Portakaloğlu Mustafa Ağa Mescidi, Portakal Hafız Mescidi olarak da biliniyor. Osmanlı döneminde İzmit’in pek çok yerinde görülen mahalle mescitlerinin önemli örneklerindendir. İnşa tarihi ve banisi kesin olarak bilinmese de yapılan araştırmalarda camiyle alakalı 1192 Hicri tarihli bir belgeye ulaşılmıştır. Dolayısıyla yapının 18. yüzyılda inşa edilmiş olabileceği düşünülmektedir.

İZMİT ALACA MESCİT
Bizans Dönemi’ne ait Jüstinyen Sarayı kalıntıları üzerine, İzmit Kadısı El Hac Mustafa bin Mehmet El Gümüşzade tarafından 1598 tarihinde yaptırılmıştır. Dörtgen plan esasına göre inşa edilmiş cami, kâgir duvarlıdır. Mescide nazaran uzunluğu ile dikkat çeken minaresi de kâgirdir. Şerefe altı, mescit saçağına uygun şekilde kirpilidir. Kirpi minaresi ile çini süslemeleri, caminin karakteristik özelliğidir.

KOCAELİ MÜZELERİ
Kocaeli'de gezip görülecek yerler arasında çok sayıda müze de bulunuyor. Atatürk'ün Cumhuriyet'ten ilk kez bahsettiği, basınla ilk ve son kez buluştuğu Kasr-ı Hümayun'dan arkeoloji müzesine, asrın felaketini yaşamış Kocaeli'deki deprem gerçeğini anlatan deprem müzesinden, deniz üzerinde bulunan gemi müzelerine kadar çok sayıda müzeyi bünyesinde bulunduran Kocaeli, bu anlamda da turist çekiyor. İşte Kocaeli Büyükşehir Belediyesi arşivinden Kocaeli'deki yaşayan müzeler...

KASR-I HÜMAYUN (ATATÜRK'ÜN İLK VE SON BASIN TOPLANTISI)
Saat Kulesi’nin yanındaki Kültür Tepesi’nde bulunan Kasr-ı Hümayun, bir diğer adıyla Av Köşkü, 19. yüzyılda, Osmanlı Sultanı Abdülaziz tarafından hassa mimarı Garabet Amira Balyan’a yaptırılmıştır. Mimarisinde neoklasik, barok ve klasik Osmanlı sanatı üslup özellikleri göze çarpar. İki katlı barok üslupla yapılmış köşkün cephesi mermer sütunlarla çevrilidir.
İçeride yeterince aydınlatma sağlamak amacıyla ince, uzun ve yuvarlak formda düzenlenen kemerli pencereleri, mermer işçiliği ve tavan süslemeleri göz kamaştırıcı güzelliktedir. Kasr-ı Hümayun’un bir özelliği de Kurtuluş Savaşı sırasında Atatürk’ün yerli ve yabancı gazetecilere düzenlediği basın toplantısına ev sahipliği yapmasıdır. Atatürk'ün toplantıyı yaptığı 16 Ocak, Basın Onur Günü olarak kutlanmaktadır.

ARKEOLOJİ VE ETNOGRAFYA MÜZESİ
Arkeoloji ve Etnografya Müzesi, paha biçilemez tarihi eserlere ev sahipliği yapıyor. 1873-1910 yılları arasında inşa edilen tarihi gar binaları kompleksine ait tamir atölyesi, su deposu, lojman binası ve iki adet Tekel deposunun birleştirilmesiyle oluşturulan teşhir salonunu gezenler, Roma, Bizans ve Osmanlı Dönemi eserleri arasında zamanda yolculuk yapıyorlar. Alman Mimar Otto Ritter’in imzasını taşıyan bina, 2007 yılından bu yana müze olarak hizmet veriyor.

ATATÜRK VE REDİF MÜZESİ
İzmit Mutasarrıfı Hasan Paşa tarafından Sultan Abdülaziz döneminde (1861-1876 ) Kasr-ı Hümayun ile birlikte yaptırılmıştır. İkinci ampir üslubunda, yarı kâgir kışla tipi bir yapıdır.
Osmanlı’nın son döneminde İzmit’teki Redif subayları için yapılmış Redif Dairesi’nin kalem işi bezemeleri dikkat çekicidir. Yapı 1999 depremine kadar askeri mahkeme olarak kullanılmış, onarım gördükten sonra müze olarak ziyarete açılmıştır.

OSMAN HAMDİ BEY MÜZESİ
Meşhur Türk müzecisi ve ressamı Osman Hamdi Bey (1842-1910) tarafından Gebze-Eskihisar köyünde, 1884 yılında yaptırılan köşk, resimhane, kayıkhane ve müştemilattan oluşuyor. Planları Osman Hamdi Bey tarafından çizilen ve Fransız mimarisi özellikleri taşıyan köşkün yapı malzemelerinin birçoğu yurt dışından getirilmiştir. Osman Hamdi Bey’in, giriş katta bulunan ahşap kapıların tablalarına yaptığı çiçek resimleri, tabloları kadar değerlidir.
26 yıl boyunca yaz aylarını köşkte geçiren Osman Hamdi Bey, en ünlü eserlerini yine burada resmetmiştir.

TCG GAYRET MÜZE GEMİSİ
TCG Gayret ismiyle 20 yılı aşkın süre pek çok önemli görevi başarıyla yerine getiren gemi, 1995 yılında hizmet dışına ayrılır. “Müze-Gemi Projesi” kapsamında Kocaeli Valiliği, Kocaeli Büyükşehir Belediyesi ve Donanma Komutanlığı’nın girişimleri ile modern müzecilik anlayışına göre dekore edilen gemi, 1997 yılında TCG Gayret Müzesi olarak İzmit sahilinde ziyarete açılmıştır.

TCG HIZIR REİS MÜZE GEMİSİ
2. Dünya Savaşı sonrası 30 yıl süreyle ABD Deniz Kuvvetleri’nde görev yapan USS Gudgeon denizaltısı, 1983’de TCG Hızırreis adını alarak Türk Deniz Kuvvetlerine teslim edilir. Türk sancağıyla 21 yıl hizmet veren ve 2004 yılında emekli edilen TCG Hızırreis, 29 Ekim 2004’ten bu yana İzmit sahilinde sergileniyor.

YARHİSAR MÜZE GEMİSİ
1964 yılında Amerika Birleşik Devletleri’nde Türk Deniz Kuvvetleri için inşa edilen Yarhisar, Türk sancağı ile tam kırk yıl “Keşif-Karakol” gemisi olarak görev yapar. 2005 yılında hizmet dışı kalan Yarhisar, Türkiye’nin ilk karaya yerleştirilmiş su üstü savaş gemisi müzesi olarak hizmet vermeye başlar.
Orijinal hali korunan gemide; yaşam alanları, cephanelikler, cihaz, teçhizat, fotoğraf ve objelerle, Osmanlı ve Türk denizciliğinin geçmişten günümüze gelişimi gözler önüne seriliyor.

SEKA KAĞIT MÜZESİ
Kaç “adam olacak çocuk”un defteri, kaç gazetenin sayfası olmuştur… Ne mektuplar yazılmıştır kim bilir, ne şiirler karalanmıştır o kağıtlara… SEKA Kâğıt Müzesi, Türkiye’nin en büyük endüstriyel dönüşüm projesinin bir parçası olarak Kocaeli’nin medar-ı iftiharlarından. Müze, Türkiye’de kâğıt üretimi dendiğinde akla gelen en önemli kurum olan SEKA’ya ve tüm “Sekalılara” adanmıştır.
Çalışanların bir zamanlar alın teri döktükleri mekanlarda, hatıralarına ve geçmişe yolculuk yapılan müzede, her yönüyle kâğıt, kâğıdın tarihi ve üretim süreçleri anlatılıyor. Ziyaretçileri, Mehmed Ali Kâğıtçı’nın idealist düşlerinden SEKA fabrikasının hikâyesine uzanan bir tarih yolculuğu bekliyor.

İZMİT DEPREM MÜZESİ
İzmit Deprem Anma ve Farkındalık Müzesi; Kocaeli'nin İzmit ilçesinde yer alan bir deprem müzesidir. 17 Ağustos 1999 yılında yaşanan Marmara Depremi'ni unutturmamak ve halkı deprem konusunda bilinçlendirmek amacıyla İzmit Belediyesi tarafından Cephanelik Mesire Alanı'nda 2017 yılında açılmıştır.

BASIN MÜZESİ
Türkiye’nin 5 basın müzesinden biri olan Kocaeli Basın Müzesi, Türk basın tarihine adını altın harflerle yazdıran duayen isimlerin eserlerine ev sahipliği yapıyor. İzmit’teki müzede ayrıca yerel gazetelerin eski sayıları, eski fotoğraf makineleri, matbaada kullanılan çeşitli aletler, eski daktilolar sergileniyor.

TARİHİ GAR BİNASI
Alman Mimar Otto Ritter tarafından çizilen ve 1873-1910 tarihleri arasında 21 dönüm alana inşa edilen Gar, Kocaeli’nin şehir hafızasında önemli yere sahip.
Atatürk ve birçok önemli devlet adamının karşılama törenlerine tanıklık eden tarihi Gar, 2006 yılında restore edilmiştir. Garın bir kısmı Kocaeli Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Kurulunun himayesindedir, bir kısmı ise müzedir.

KOCAELİ'NİN KÜLTÜR VE SANAT MERKEZLERİ
Kocaeli'nin Kültür ve Sanat Merkezleri, bir hayli fazla. Çeşitli etkinliklere ev sahipliği yapan bu merkezler arasında bir de film platosu bulunuyor. İşte Kocaeli Büyükşehir Belediyesinin arşivinden derlediğimiz Kocaeli'deki kültür ve sanat merkezleri...

SÜLEYMAN DEMİREL KÜLTÜR MERKEZİ
İzmit’in Yahya Kaptan semtinde hizmet veren Süleyman Demirel Kültür Merkezi, 535 kişilik tiyatro salonu, 150 kişilik çok amaçlı salonuyla 1998 yılından bu yana tiyatro, konser ve dans gösterilerine ev sahipliği yapıyor..

SABANCI KÜLTÜR SİTESİ
Resim, fotoğraf, grafik, seramik, heykel, el sanatları ürünlerinin sergilenmesi için her türlü donanıma sahip Sabancı Kültür Sitesi, 606 kişi kapasiteli salonuyla Kocaeli’de sanat faaliyetleri için akla gelen ilk yerlerden.

OSMAN HAMDİ BEY KÜLTÜR MERKEZİ
Gebze’deki Osman Hamdi Bey Kültür Merkezi, 637 koltuk kapasitesi ve modern fuaye alanıyla opera, bale, konser, tiyatro, konferans, panel, anma ve kurtuluş günleri gibi birçok etkinlikle şehrin kültür hayatına renk katıyor.

DERİNCE AMFİ TİYATRO
Derince 60 Evler Harikalar Sahili mevkiindeki Amfi Tiyatro, 3200 kişilik kapasitesiyle her türlü kültür-sanat, festival, tiyatro ve konser etkinliğinin düzenlendiği, etkileyici atmosfere sahip bir açık hava gösteri merkezidir.

KAZIKLI KERVANSARAY
Hacı Hamza Bin İvaz tarafından Kanuni devrinde yaptırılmıştır. İzmit’in yakın çevresinde, 16. yüzyıldan günümüze ulaşan tek eser olan Kazıklı Kervansarayı, İpekyolu üzerinde bir menzil yapısıdır. Zaman içerisinde tahrip olan kervansaray, restore edilerek 343 kişilik oturma kapasitesine sahip çok amaçlı salon halini almıştır.

ESKİHİSAR AMFİ TİYATRO
Gebze’nin güneybatısında dik yamaçlı bir tepe üzerinde deniz kıyısına inşa edilen Eskihisar Kalesi, bir zamanlar İzmit Körfezi’ndeki geçişi kontrol altında tutan önemli bir askeri noktaydı.
Kalenin altında ortaya çıkarılan 8 sütunlu-15 kubbeli Bizans sarnıcı ve 1025 seyirci kapasiteli tiyatro ise tarihin görkemini bugüne taşıyor. Restore edilen amfi tiyatro, konser, söyleşi, sinema geceleri, tiyatro gibi birçok kültürel etkinliğe ev sahipliği yapıyor.

SEKA FİLM PLATOSU
Seka Film Platosu Avrupa’nın ve Türkiye’nin birinci, dünyanın ise sayılı film platolarından. Plato, “Ayla”, “Filinta”, “Payitaht Abdülhamid” gibi pek çok tarihi film, dizi ve reklamın çekimlerine ev sahipliği yapmıştır.

SEKA KÜLTÜR ALANI
SEKA Park içerisindeki lojmanların restore edilmesiyle kurulan Mevlevi Evi, Gazi Akçakoca Anı Evi, Azerbaycan Haydar Aliyev Kültür Evi, Kuzey Kafkas Dostluk Evi, Balkan Kültür Evi, Tökeli İmre Anı Evi gibi kültür evleri, şehrin kültür-sanat hayatına renk katıyor.
Kocaeli Büyükşehir Belediyesi Geleneksel Türk Süsleme Sanatları Eğitim Merkezi de yine bu alan içerisinde eğitim veriyor.

KOCAELİ KONGRE MERKEZİ
“Endüstriyel Dönüşüm Projesi” kapsamında yenilenen SEKA Park yakınındaki Mannesmann Fabrikası, Kocaeli’nin ve Marmara Bölgesi’nin en görkemli kültür ve kongre merkezine dönüştürülmüştür. Kültür-sanat etkinlikleri, toplantı ve kongrelerin yapıldığı merkez, 1186 kişilik büyük bir salona, 60’ar kişilik 5 toplantı salonuna ve 2500 m2 fuaye alanına sahiptir.

KOCAELİ BİLİM MERKEZİ
Kocaeli Büyükşehir Belediyesi ve TÜBİTAK işbirliği ile hayata geçirilen Bilim Merkezi, Türkiye’nin en büyük endüstriyel dönüşüm projesi SEKA içerisindeki 8.500 metrekarelik alanda hizmet veriyor.
Kocaeli Bilim Merkezinde yaklaşık 250 deney düzeneği ve özel tasarım galerilerin yanı sıra bilimsel çalışmaların yapıldığı atölyeler, bilimsel gösteri ve söyleşilerin yapıldığı bilim sahnesi, sergi alanları, kütüphane, araştırma ofisleri ve bilim kafe yer alıyor.

KOCAELİ'NİN YÖRESEL DEĞER VE LEZZETLERİ
Kocaeli, her ne kadar göç alan, kozmopolittik bir şehir olarak görünse de bu kentin kendine has yöresel değerleri ve lezzetleri vardır. İzmit simidi, İzmit pişmaniyesi, Karamürsel sepeti, Kandıra yoğurdu, dartı ve benzeri... Kocaeli'nin bu değer ve lezzetlerini keşfetmeye hazır mısınız? Bu kente yolu düşenler, bu lezzetleri mutlaka tatmalı. İşte KBB arşivinden yöresel lezzet ve değerler...

İZMİT PİŞMANİYESİ
Rivayet odur ki, uzun yıllar önce İzmit’te nam salan bir tatlıcının yaptığı tatlılar çok meşhurdur. Tatlıcının güzeller güzeli çok şişman bir de sevgilisi vardır. Kızı o kadar çok sever ki çıkardığı yeni tatlısının ismini “Şişmaniyem” koyar. Tatlıcı sonunda muradına erer ve dünya evine girerler. Ancak evlilik, sevgilisinin kıskançlıkları ve huysuzlukları yüzünden cehennem azabına dönüşür ve ayrılırlar. Evlendiğine pişman olan ustanın tatlısı da bu olayın ardından, “Pişmaniye” diye anılmaya başlar. Pişmaniyenin anavatanı İzmit’in bu meşhur lezzetini ise yiyenler değil, yemeyenler pişman olur. Göçlerle kurulmuş şehir Kocaeli’ye her gelen, yanında kendinden bir şey getirmiştir. Kültürel çeşitlilik ve kozmopolit yapı, şehrin mutfağını zamanla emsalsiz renklerden oluşan zengin bir mozaiğe dönüştürmüştür.

İZMİT SİMİDİ
Simit, ülkemizin çok sevilen besinlerinden biridir. İlk üretildiği yer olan Smiti’den (İzmit) geldiği rivayet edilir. İzmit Simidi’ni diğerlerinden farklı kılan özellikleri; ideal ölçüde gevrek olması ve susamlarının en uygun biçimde kızartılmasıdır. Hamuru pekmezle harmanlandıktan sonra susamla buluşur, odun fırınlarında pişirilir, afiyetle yenir. İzmit Simidi, Kocaeli’nin coğrafi işaretli ürünleri arasında bulunmaktadır.

HEREKE HALISI
Hereke Halısı’nın en önemli özelliği yüzde yüz el yapımı olmasıdır. Dokuması yıllar alabilir. Çift düğüm, çift atkı tekniği ile örülmesi, kesiminin el makası ile yapılması gibi özellikleri ile diğer halılardan ayrılır. Dünyanın en ince ve en sağlam halısıdır. Uzun ömürlüdür, nesilden nesile miras bırakılabilir değerdedir. Hereke Halısı’nda birinci sınıf ipek ve yün kullanılır.

KARAMÜRSEL SEPETİ
Sadece bıçak kullanılarak kestane ve fındık ağacından yapılan Karamürsel sepetinin iç hacmi, dış hacminin aksine geniştir. Bu özelliği sayesinde meşhur olmuştur. Hikayesi Sultan Abdülaziz’e dayanır.
Sultan, Hereke’deki köşke geldiğinde Karamürsel sepeti içerisinde kiraz hediye edilir, bu kiraz gümüş bir tepsiye boşaltılınca, bakarlar ki sepet küçük, ama içindeki kiraz dökülüp taşıyor. O günden sonra ufak tefek görünene “Karamürsel sepeti mi sandın” denilmektedir.

KANDIRA BEZİ
Kandıra Bezi, Karadeniz kıyılarının nemli iklimlerinde yetiştirilen keten bitkisinden üretiliyor. Bu bezlerden yapılan giysiler; asırlardır bölgede giyim malzemesi olarak kullanılmış. Keten bez, vücudun nemden etkilenmesini en aza indirdiğinden, bölgenin nemli havasına da çok uygun. Eski Türk motiflerinin de işlendiği Kandıra Bezi (keten bezi) ile çay takımı, peçete, gömlek, gecelik, masa örtüsü, köşe yastığı, ceket, pantolon, döpiyes, yatak çarşafları yapılmaktadır.

DÖŞEME BEBEĞİ
Döşeme Bebekleri, Gölcük Nüzhetiye bölgesinde yaşayan kadınlar tarafından yapılıyor. Tamamen el emeği, göz nurudur. İlk üretim amacı, yöresel kadın kıyafetlerini yaşatmaktır.
Bebekler, köyde yetiştirilen ürünlerden yapılmaktadır. Tamamen doğal malzemeler kullanılarak yapılan bu bebekler; hem sağlıklı, hem doğal hem içinde el emeği var. Kocaeli’den alınabilecek en güzel hediyeler arasında.

MANCARLI PİDE
Kandıra’nın meşhur ve vazgeçilmez lezzetlerinden mancarlı pidenin lezzetini kelimelerle anlatmak çok zor. Birçok farklı şekilde değerlendirilen mancar otunun tüketilebilecek en güzel halidir. Enfes kokusu, bağımlılık yapacak lezzetiyle Mancarlı Kandıra pidesi tadılacaklar listenizin üst sıralarında yerini alacak.

DARTI
Manav kültürünün en özeli keşkek, sarma ve makarna üzerine yakışan özel bir lezzettir Dartı. Kandıra’da her sofrada her öğün bulmak mümkündür. Yağlı sütlerin kaymaklarından elde edilen dartı, genellikle kahvaltılarda tüketildiği gibi yemeklere ya da tatlılara da malzeme olarak eklenebiliyor.

KANDIRA HİNDİSİ VE MANDA YOĞURDU
Kandıra Hindisi, yüksek et tutması ve lezzeti ile ünlüdür. Merada gezerek, arpa, buğday, mısır ve arazide bulduklarıyla beslendiğinden tamamen doğal olarak yetişen Kandıra Hindisi, diğer hindilerle kıyaslanamaz.
Kandıra Yoğurdu’nu ünlü yapan en önemli özellik; geçmişte çok sayıda bulunan, günümüzde ise sayısı azalmakla birlikte varlığını devam ettiren manda sütü katkılı yapılıyor olmasıdır. Yolu Kocaeli’den geçenlerin almadan geçemediği Kandıra manda yoğurdu, Kandıra’da köylerde yaşayan halkın geçim kaynaklarından da biridir.

DEĞİRMENDERE FINDIĞI
Gölcük’ün şirin sahil semti Değirmendere’nin fındığı, yaklaşık 150 yıl önce yetiştirilmeye başlanmıştır. Karadeniz fındığının aksine kabuğu yeşil, sivri veya yassıdır. Taze olarak yenmektedir.

EŞME AYVASI VE CEZERYESİ
Kar ve kayak turizminin merkezi Kartepe, tarımda da birçok ürünün dünyaya mal olduğu bir bölgedir. Eşme ayvası, adını bölgeden alıyor. Türkiye’nin en güzel ayvası Eşme’de yetişiyor. ‘Limon ayvası’, kısmen de ‘ekmek ayvası’ olarak tabir edilen Eşme Ayvası, dünyanın onlarca ülkesine de ihraç ediliyor. Eşme Ayvası’ndan yapılan cezerye ise bölgeden eli boş dönmek istemeyenler için de en lezzetli alternatif.

SÜTLÜ NURİYE
Sütlü Nuriye tatlısının kökeni M.Ö. VIII. yüzyılın başına kadar uzanır. Kuzey Mezopotamya’da yaşayan Asuriler ilk olarak, açılan hamurun içine çok ince parçalar halinde fıstık koyup odun ateşinde pişirdikten sonra bal eklemiş.
Başiskele civarında kurulan ve bir liman kenti olan Astakos’a ulaşan bu lezzetli tarif; burada yeni bir biçim kazanmış. Son olarak, yörede yaşayan manavlar arasında bulunan Nuriye adlı bir kadının hamuru yuvarlak şekilde sarması ve şerbetine süt eklemesi ile yeni bir lezzet kazanır ve ‘Sütlü Nuriye’ adı ile anılır hale gelir.

KOCAELİ'DE NELER YAPABİLİRİM? ADRENALİN CENNETİ
Kocaeli, gezip görülecek doğal güzellikleri, tarihi yapıları, tadılacak lezzetlerinin yanı sıra, aynı zamanda sayısız aktiviteye ev sahipliği yapabilen bir adrenalin cenneti. "Kocaeli'de ne yapabilirim?" sorusuna tüplü dalıştan, sörfe, kayaktan, dağ tırmanışına, yamaç paraşütünden su kayağına, bisiklet turlarından kanyoninge kadar pek çok cevap bulabilmeniz mümkün. İşte KBB arşivinden Kocaeli'de yapabileceğiniz aktiviteler...

AYTEPE YAYLASINDA ATV, SAFARİ, PAİNTBAL
Başiskele ilçesi sınırlarında yer alan Aytepe Yaylası, kızak pisti ve yürüyüş parkurlarıyla Kocaeli’de kış mevsiminin tadını çıkarmak isteyenler için önemli ve keyifli bir uğrak noktası. Günübirlik ve konaklamalı tesislerin hizmet verdiği yaylada jeep safari, atv, paintball gibi alternatif aktiviteler de mevcut.
Navigasyon bilgisi

DAĞ BİSİKLETİ PARKURLARI
Dağ bisikleti parkurları ile ön plana çıkan Kocaeli’de birbirinden uzunluklara sahip birçok rota dağ bisikleti tutkunları tarafından tercih edilmektedir. Bu rotalar; 59 kilometrelik uzunluğu ile Tepecik-İnönü Yaylası-Hüseyinli Köyü-Yuvacık Barajı rotası, 59 kilometrelik uzunluğu ile Tepecik-İnönü Yaylası-Kıranyurt Yaylası-Yuvacık Barajı rotası, 57 kilometrelik uzunluğu ile Tepecik-Kıranyurt Yaylası-Karpuzdere-Yuvacık Barajı rotası, 54 kilometrelik uzunluğu ile Tepecik-Menekşe Yaylası-Yuvacık rotası, 23 kilometrelik uzunluğu ile Tepecik-Aytepe rotası, 64,5 kilometrelik uzunluğu ile Tepecik-Menekşe Yaylası-İznik rotası, 35 kilometrelik uzunluğu ile Aytepe-Menekşe Yaylası-Yuvacık rotası, 21 kilometrelik uzunluğu ile Bıçkıdere’nin Tepe rotası, 56 kilometrelik uzunluğu ile Yuvacık-Menekşe Yaylası-İznik rotası, 54 kilometrelik uzunluğu ile Yuvacık-Menekşe Yaylası-Kutluca Köyü-Yuvacık rotası, 66 kilometrelik uzunluğu ile Yuvacık-Menekşe Yaylası-Sansarak Köyü-İznik rotası, 39 kilometrelik uzunluğu ile Yuvacık-Nüzhetiye Köyü-Gölcük rotası, 58 kilometrelik uzunluğu ile Yuvacık-Erikbeli-Ayvazpınar-Gölcük rotası, 76,6 kilometrelik rotası ile, Yuvacık-Erikbeli-Ayvazpınar-Senaiye-İznik rotası, 55 kilometrelik uzunluğu ile Kuzuyayla-Eskiyayla-Sultaniye Köyü-Yuvacık Barajı rotası, 31 kilometrelik uzunluğu ile Kuzuyayla-Karaoluk Yaylası-Yuvacık Barajı rotası, 33 kilometrelik uzunluğu ile Kuzuyayla-Altıoluk-Sultaniye Köyü-Yuvacık Barajı rotası, 40 kilometrelik uzunluğu ile Kuzuyayla-Altıoluk-Soğucak Yaylası-Sapanca rotası, 47 kilometrelik uzunluğu ile Gölcük İhsaniye-Yalakdere-Altınova rotası, 60 kilometrelik uzunluğu ile Gölcük İhsaniye-Karamürsel Fulacık-Altınova rotası, 50,5 kilometrelik uzunluğu ile Gölcük İhsaniye- Senaiye-İznik rotası, 38 kilometrelik uzunluğu ile Gölcük İhsaniye-Ayvazpınar-Gölcük rotası, 35 kilometrelik uzunluğu ile Gölcük İhsaniye-Samanlı Dağları-Ulaşlı rotası, 55 kilometrelik uzunluğu ile Gölcük İhsaniye-Samanlı Dağları-İhsaniye rotası ve 76 kilometrelik uzunluğu ile Kandıra Sahil Yolu rotasıdır.

KANDIRA'DA DALGA SÖRFÜ
Türkiye’nin ilk resmi dalga sörfü şampiyonasının gerçekleştiği Babalı Sahili, Kandıra ilçesinde yer almakta olup dalga sörfü denince akla ilk gelen yerlerden biridir. Ülkemizden ve dünyadan pek çok sörfçüyü kendine çeken sahilde yılın 280 günü dalga sörfü yapma imkanı bulunmaktadır. Babalı, içinde bulundurduğu 2 sörf okulu sayesinde son yıllarda yerli ve yabancı sörfçülerin uğradığı bir sörf merkezi haline geldi.

GÖLKAY'DA SU KAYAĞI
İzmit sınırlarında yer alan Bıçkıdere Göleti’nde hizmet veren Gölkay Park(Yeni adıyla Bıçkıdere), kablolu su kayağı tesisine sahip bir işletme olmanın yanında yürüyüş, bisiklet, olta balıkçılığı, dinlenme gibi farklı arayışlara da cevap veriyordu. Ancak bu tesiste şu anda yalnızca su kayağı yapılıyor. Tesis, uzun süredir yeniden inşa aşamasındaydı, inşası tamamlandı ancak dükkanları hala talipli olmadığı için boş.
Navigasyon bilgisi

SUKAYPARK
Kartepe ilçesinde Samanlı sıra dağlarının zirvesine Sapanca Gölü’nün en çok yaklaştığı alana kurulan Sukay Park tesisleri, amatör ve profesyonel sporcuların su kayağı yapmak için tercih ettiği noktalar arasında yer almaktadır. Dünyada ilk kez uygulanan tüm direklerin su içerisinde yer aldığı sistem 817 m uzunluğundaki hat ve 9 çekici teline sahiptir. Amatör sporcular için özel olarak tasarlanan parkur Türkiye’nin en uzun pistine sahiptir. 5000 m2 alana sahip tesis içerisinde restoran, yürüyüş parkuru ve gözlem kuleleri de yer almaktadır.
Navigasyon bilgisi

BAŞİSKELE'DE KANYONİNG
Yeşili ve maviyi bir arada buluşturan Serindere Kanyonu, şelale ve akarsular ile unutulmaz bir kanyoning deneyimi sunmaktadır. Uzunluğu 8 kilometre olan kanyon, 6 şelalesi ve su seviyesinin yer yer değiştiği noktalar ile birçok farklı tekniğin kullanılabileceği kanyoning tecrübesi sunmaktadır. Serindere Kanyonu özellikle zorlanmayı seven tecrübeli kanyoningciler için tercih edilen yerlerden biridir.

KARTEPE KAYAK MERKEZİ
1602 m yükseklikte bulunan Kartepe Kayak Merkezi kış sporu severlere kapılarını Aralık ayında açmaktadır. 4 mekanik kayak tesisi, 14 pistin yer aldığı 42 km uzunluğundaki pist alanı ile merkez, farklı zorluk seviyelerindeki sporcuları ağırlanmakta, snowboard, kar motosikleti, atv, big foot gibi farklı spor aktivitelerine de imkan sağlanmaktadır. İzmit Körfezi ve Sapanca Gölü manzaralı dağın zirvesinde bulunan Kartepe Kayak Merkezi’ne Maşukiye’den başlayan bir orman yolu ile ulaşmak mümkün.
Navigasyon bilgisi

GEBZE KAYA TIRMANIŞI
Türkiye’de kaya tırmanışının başladığı yer olarak kabul edilen Ballıkayalar Tabiat Parkı, 1970’li yıllardan itibaren kaya tırmanışı tutkunları için vazgeçilmez yerlerden biri olmuştur. Ballıkayalar Tabiat Parkı’nda dik ve güvenli çatlaklardan oluşan kireç taşı kaya blokları ile tırmanışa uygun yaklaşık 100’ün üzerinde tırmanış rotası bulunmaktadır.

TÜPLÜ DALIŞ
Derince ve Kerpe başta olmak üzere Kocaeli’de birçok noktada tüplü dalış yapmak mümkündür. Hava ve deniz şartlarına göre değişkenlik gösterse de dört mevsim tüplü dalış olanağı bulunmaktadır.

KARTEPE YAMAÇ PARAŞÜTÜ
1200 metreye yakın irtifadaki kalkış pisti ile Kartepe, Türkiye’nin gözde yamaç paraşütü bölgelerinden biridir. Uçuş boyunca yeşil orman manzarası, dağ havası ile Sapanca Gölü ve İzmit manzarası sunan yamaç paraşütü deneyimi adrenalin ve seyir zevkini bir arada buluşturmaktadır.