Kocaeli’de CORONA SKANDALI! Hasta olduğuna ikna edemedi…

Koronavirüsün ülkemizde görülmesi sonrası malumunuz pek çok tedbir alındı. Yeni normalleşme sürecine kadar resmi tatillerde ve hafta sonları sokağa çıkmak yasaklandı, 0-20 yaş ile 65 yaş ve üzeri vatandaşlara sokağa çıkma yasağı getirildi. Mekanlar kapandı, işletmeler zor günler yaşadı, hala da pek çoğu kimi yasaklar nedeniyle bu zorlukları mecburen yaşıyor. Sağlık Bakanlığı ve Bilim Kurulu üyeleri, yeni normalleşme sürecinden günümüze kadar sürekli vatandaşları maske takmaları ve sosyal mesafeye dikkat etmeleri konusunda uyardı ancak bu süreç rehaveti beraberinde getirdi. Koronavirüs vakaları tekrardan artıyor.

KARANTİNADAN KAÇANLAR OLDU

Peki, vakaların artmasındaki tek sebep duyarsız vatandaşlar mı? Yani ilgili kurullar, sağlık kuruluşları ve benzerleri işlerini tam anlamıyla yapıyor da tek sorunlu vatandaşların kural tanımaz olması mı? Kolluk kuvvetleri maske takmayanları uyarıyor, uymayanlara ceza kesiyor, Cumhurbaşkanı Erdoğan, düğünlere dahi gitmediğini belirtiyor, vatandaşları uyarıyor, Sağlık Bakanı, Bilim Kurulu sürekli uyarılarda bulunuyor. Buna rağmen insanlar düğünlerde, toplu alanlarda maske takmıyor, sosyal mesafeye dikkat etmiyor, hatta karantinadan kaçıp otobüse dahi binebiliyor. Mesela bu karantinadan kaçıp otobüse binen vatandaşın durumu “Skandal” olarak tabir edildi tüm ulusal medyada. Ki öyle…

VİRÜSÜN NEDEN ARTTIĞINA ÖRNEK

Ama bundan çok daha büyük bir skandal meydana geldi Kocaeli’de. Bu kez kaçan ve kovalayan başka. Kaçan sağlık kuruluşları, kovalayan ise Covid-19testi pozitif çıkan bir hasta! Öyle, biri koşuyor, diğeri de peşinden yakalamaya çalışıyor şeklinde bir kovalamaca değil bu! Bu olayda, duyarlı bir vatandaşın, koronavirüsü başka insanlara bulaştırmamak için gösterdiği çaba ve onun Covid-19 olduğunu ispatlayamadığı, kendisine rapor vermekten kaçınan, sırf sisteme girilmedi diye işe gidebileceğini, sokakta dolaşabileceğini dile getiren sorumlular var. Karantinadan kaçıp otobüse binen vatandaşın duyarsızlığı, aldığı vebal elbette ki skandal ama bu olay skandal ötesi skandal. Çünkü, virüsün neden arttığını çok bariz ortaya koyuyor.

ARKADAŞININ TESTİ POZİTİF ÇIKINCA…

Gelelim skandal ötesi diye tabir ettiğimiz olaya. Gürsel Güldere(42), Derince’de yaşıyor, evli ve 2 çocuk babası. İzmit Belediyesi Etüt Proje Müdürlüğünde çalışan Gürsel Güldere, 12 Ağustos Çarşamba günü hasta olan iş arkadaşının 15 Ağustos Cumartesi günü sonuçlanan koronavirüs testi sonucunun pozitif çıkması sonrası temaslı olarak karantinaya alınıyor. Tabii arkadaşının koronavirüs hastası olmasının netleştiği tarihten önceki iki gün, yani 13 Ağustos Perşembe ve 14 Ağustos Cuma günü çalışıyor. Raporunun 2 gün önceden başladığından bihaber gidiyor işe.

SÜRÜNTÜ TESTİ NEGATİF

Temaslı olarak karantinada olduğu için eşi ve çocuklarına olası bir virüs bulaştırmamak için Gürsel Güldere tedbiri elden bırakmıyor ve tek başına bir odada karantina sürecini geçirmeye başlıyor. 19 Ağustos Çarşamba günü yüksek ateş gibi belirtilerin başlaması üzerine 20 Ağustos Perşembe günü Derince İlçe Sağlık Müdürlüğünden ekip geliyor, kendisine sürüntü testi yapıyor. 21 Ağustos Cuma günü test sonucu negatif çıkıyor Gürsel Güldere’nin.

BELİRTİLER SÜRÜYOR, TOMOGRAFİ ÇEKİLİYOR, POZİTİF ÇIKIYOR

Sürüntü testi negatif çıkan Güldere, şikayetleri devam ettiği için ambulans çağırıyor ve İzmit Seka Devlet Hastanesi acil polikliniğine götürülüyor. Burada doktora temaslı olarak karantinada olduğunu, sürüntü testinin negatif çıktığını ancak 4 gündür şikayetlerinin sürdüğünü aktarıyor. Bunun üzerine acilde görevli olan doktor, tomografi çektiriyor ve Gürsel Güldere’ye Covid-19 hastası olduğunu söylüyor. Doktor, Güldere’ye ilaç verip, karantinada kalmasını belirtiyor ve Güldere’yi ambulansla evine gönderiyor. 23 Ağustos Pazar günü evinde dinlenen ve 24 Ağustos Pazartesi günü Derince İlçe Sağlık Müdürlüğü ile aile hekimini arayan, gerekli bilgileri veren Gürsel Güldere’ye rapor verileceği belirtiliyor. 25 Ağustos Salı günü araması söyleniyor. Ve skandal salı günü yani dün itibariyle başlıyor.

“AİLE HEKİMİ İŞE BAŞLAYABİLECEĞİMİ SÖYLEDİ”

Bundan sonrasını Gürsel Güldere’den dinleyelim: “Salı günü sabah saatlerinde önce aile hekimimi aradım, durumu izah edip rapor istedim. Doktor Hanım, benim tahlillerime baktı, ‘Tomografin temiz, sen hasta değilsin’ dedi. İlçe Sağlık Müdürlüğünü aradım, durumu izah ettim, tomografimi çeken doktoru arayıp, Covid-19 hastası olduğumu öğrenebileceklerini belirttim, ‘Hayır, sisteme düşmemişsiniz, Covid-19 hastası değilsiniz, salı günü (dün) karantinanız bitiyor, çarşamba günü (bugün), işe başlayabilirsiniz’ dediler. ‘Bakın Hanımefendi, doktor bana Covid-19 tedavisi başlattı, ilaç verdi’ dedim, ‘Muhtemelen şüpheli gördüğü içindir’ dedi. ‘Siz şüpheli gördüğünüz herkese ilaç mı veriyorsunuz’ dedim, ‘Evet’ dedi.

“DOKTOR GELENE KADAR İŞE GİDECEKMİŞİM”

Sonrasında İzmit Seka Devlet Hastanesini aradım. Beni muayene eden doktor izinliymiş. Telefondaki Filiz isimli doktor, ‘Doktorunuz izinli, sadece sonuçlara bakarak bilgi verebiliriz. Doktor baktı, ciğerleriniz temiz, siz sağlamsınız’ dedi. ‘Bilgi yetersizliği var, beni dışarı salmayın, işe gitmek zorunda bırakmayın, doktorla görüşün’ dedim. Doktor izinli olduğu için arayamayacağını, 30 Ağustos’ta doktorun izinden döneceğini, onunla görüşmem gerektiğini söyledi. ‘O zamana kadar işe mi gideceğim dışarıda mı dolaşacağım’ dedim ‘evet’ dedi, ‘Başkalarına bulaşırsa ne olacak?’ dedim ‘Yapabilecek bir şey yok’ dedi.

“DOKTORU ARADILAR, COVİD-19’LU OLDUĞUMU SÖYLEMİŞ”

Derince İlçe Sağlık Müdürlüğünü tekrar aradım, ‘Böyle, böyle diyorlar’ diye durumu izah ettim. ‘Doktor, Covid-19 testimin pozitif olduğunu yüzüme söyledi, tomografi sonucunu gösterdi, ilaç tedavisi başlattı. Siz de bakın tahlil sonuçlarına’ dedim, ‘Tahlilleri göremiyoruz’ cevabını aldım. Sistemde ‘Sürüntüde çıkmadı, tomografide çıktı’ demesi gerekiyormuş. Sonra tekrar Seka Devlet Hastanesini aradım, ‘Yanlış yapıyorlar, beni dışarı salıyorlar, yazık günahtır’ dedim. Hasta haklarından bir hanımefendi var, onu bağladılar bana. Bütün derdimi anlattım, anlayışlı bir kadındı sağ olsun. Biraz sonra beni aradı, ‘Evet biz sizin doktorunuzla görüştük, Covid-19 hastasısınız, sakın dışarı çıkmayın’ dedi. Doktorumu aramış, Covid-19 olduğumu söylemiş, ‘Sakın dışarı çıkmasın’ demiş.

“RAPOR HAZIRLAYAMAYIZ AMA DIŞARI ÇIKMAYIN”

‘Tamam ben dışarı çıkmamayı kabul ediyorum, zaten size de Covid-19 hastası olduğumu ispatlamaya çalışıyordum. Bana şunu söyleyin, rapor hazırlayabilecek misiniz?’ dedim, ‘Biz size rapor hazırlayamayız ama dışarı çıkmayın’ cevabını aldım. ‘Bakın ben Covid-19 hastası olduğuma sizleri zor ikna ettim. Doktorla görüşmeseniz inanmayacaktınız’ dedim, ‘Biz filmleri yükledik sisteme, Derince İlçe Sağlık Müdürlüğü sizi sistemde pozitif vaka diye görecek’ dedi.

“SİSTEMDE GÖRMEDİKÇE RAPOR VEREMEYİZ”

Telefonu kapatır kapatmaz Derince İlçe Sağlık Müdürlüğünü aradım, ‘Çok ısrar ettiniz, biz sizin için araştırma yaptık, doktor sizin Covid-19 hastası olmadığınızı, yarın iş başı yapabileceğinizi söyledi. Pozitif vaka olmadığınız için bizim yapabileceğimiz hiçbir şey yok dedi’ şeklinde cevap verdi. ‘Bakın yanlış yapıyorsunuz’ dedim. ‘Biz sistemde görmediğimiz sürece rapor veremeyiz’ dedi.

“BAŞHEKİM YARDIMCISI: ‘RAPOR DÜZENLEYİN’ DEDİ”

Sonra tekrar Seka Devlet Hastanesini aradım, ‘Bakın İlçe Sağlık Müdürlüğü beni pozitif vaka olarak görmüyor. Ben acile şüpheli diye geldim, bana tomografi çektirdikten sonra Covid-19 hastasısın dediler’ dedim. Başhekim Yardımcısını aramış, ‘Evet, biz sistemde görüyoruz, bu şahsa rapor düzenleyin, sakın dışarı çıkmasın’ demiş Başhekim Yardımcısı.

“SONUNDA KABUL ETTİLER AMA…”

Telefonu kapattım, Derince İlçe Sağlık Müdürlüğünü tekrar aradım, ‘Seka Devlet Hastanesindekileri ikna ettim, şimdi hasta halimle size hastalığımı ispatlamaya çalışıyorum’ dedim. ‘Doktor sisteme girmemiş’ diyor. Akabinde İlçe Sağlık Müdürlüğü, verilerime ulaştı sonunda. Bana telefonla dönüş yaptılar, ‘Evet Gürsel Bey, siz pozitif vakasınız, biz bunu gördük, biliyoruz’ dediler. ‘Çok şükür sizi de ikna ettim değil mi?’ dedim. ‘Evet’ dediler, dışarı çıkamayacağımı söylediler. ‘Tamam çıkmayayım, bana rapor verin’ dedim. ‘Raporu biz düzenleyemiyoruz, Seka Devlet Hastanesi düzenlesin size’ dediler.

“BU KEZ DE RAPOR İÇİN TEKRAR TEST TEKLİF ETTİLER”

Yine Seka Devlet Hastanesini aradım. Haluk Bey diye bir doktor vardı acilde, ona anlattım maruzatımı. Allah razı olsun ilgili davrandı, sorunu da o çözdü. Dışarı çıkmamamı, kendimi kötü hissetmememi, bir sorun olursa müdahale edeceğini dile getirdi. 3 saatlik bir telefon konuşması sonrası sorun çözüldü derken, İlçe Sağlık Müdürlüğü benim hastalığıma ikna olduktan sonra ‘Biz Seka Devlet Hastanesinden rapor düzenleyemiyoruz. Gelip sürüntü testi yapalım size’ dediler. ‘Tomografi sonucu var mı elinizde, orada pozitifim, sen buna dayanarak rapor yazmıyorsan, 8 gün tek odamda kalmışım 5 gün de böyle 13 gün. Şimdi test yapılınca 17 gün daha karantina diyeceksiniz, edecek 30 gün. Ben test yaptırmayacağım, tomografi sonucum var elimde. Raporu alamadık, senelik izne çıkar, yine insanlara bulaştırmam bu hastalığı’ dedi.

“SİZ HAKLIYMIŞSINIZ, KUSURA BAKMAYIN”

Senelik izin kullanacaktım ki dün akşam Seka Devlet Hastanesindeki Doktor Haluk Bey aradı, bütün verileri sisteme girdiğini söyledi. Bu sabah da İlçe Sağlık Müdürlüğünden aradılar, pozitif vaka olarak sisteme düştüğümü belirttiler. ‘Siz haklıymışsınız, kusura bakmayın, Seka Devlet Hastanesinin kabahati’ falan dediler. Rapor bugün yazılabildi. Geldiler, raporumu getirdiler, eşimin falan karantina sürecini başlattılar. Zaten bugün tedavimin son günü, her şeyi atlattım çok şükür.

3 SAATTE 70'E YAKIN TELEFON GÖRÜŞMESİ İLE İKNA ETMİŞ

Doktor sisteme yazmadı diye bunları yaşadım. Pozitif olduğum hemen kanıtlanabilecekken benim çabamla Covid-19 hastası olduğuma ikna oldular. 3 saat boyunca 70'e yakın telefon görüşmesi yaparak hastalığıma inandırabildim. Duyarsız davransam, sokağa çıkabilir, işe gidebilir, insanlara virüs bulaştırabilirdim. Tüm bu görüşmeler telefonda oldu. Dilerlerse GSM operatöründen bunların kaydını da çıkarabilirler.”

“YA ÇABALAMASAYDI, DUYARSIZ DAVRANSAYDI...?”

Evet, Gürsel Güldere’nin anlattıkları bu şekilde. 3 saat boyunca, 70'E YAKIN telefon görüşmesi yapıyor ve koronavirüs kaptığına İlçe Sağlık Müdürlüğünü ve Seka Devlet Hastanesinde görüştüğü isimleri ikna edebiliyor. Şimdi merak edilen şu? Gürsel Güldere, karantinadan kaçan vatandaşlar kadar duyarsız biri olsaydı, ne olacaktı? Rapor vermediğiniz için çaba harcamayıp işe gitseydi, sokağa çıksaydı ne olacaktı? Çok kişiye koronavirüs bulaştıracaktı vatandaş, onun bulaştırdıkları da pek çok kişiyle temas kuracaktı? Umarız, Sağlık İl Müdürlüğü ve Sağlık Bakanlığı bu konuda gereğini yapar.

SÜRÜNTÜDE NASIL NEGATİF ÇIKTI?

Diğer dikkat çeken bir konu ise sürüntü testinin negatif çıkması. Belirtileri devam etmeyen ancak koronavirüs taşıyan biri, sürüntü testi negatif çıktı diye bir daha test yaptırmayıp, rahatlıkla toplum içinde dolaşabilir. Gürsel Güldere’nin hastalığı belirti vermiş, vermese o da tomografi testine tabii olmayacaktı. Ve pek çok kişiye virüs bulaştıracaktı. Bu durum, ‘Sürüntü testi her zaman doğru sonucu vermiyor mu?’ sorusunu akla getirdi.