Batı Nil Virüsüyle ilgili Sağlık Bakanlığı uyardı: Bunlara dikkat!
Sağlık Bakanlığı, Türkiye'de 2010'dan itibaren görülen Batı Nil virüsü enfeksiyonunun bu yıl 6 kişide tespit edildiğini açıklamasıyla gözler yeni virüse çevrildi. Batı Nil virüsü enfeksiyonunun, virüsü taşıyan sivrisineklerin sokmasıyla bulaşan viral bir hastalık olduğu belirtildi. Peki, Batı Nil virüsünün belirtileri neler? Batı Nil virüsü nedir, nasıl bulaşır? Batı Nil Virüsü tedavi edilebilir mi?

Sağlık Bakanlığı geçtiğimiz günlerde, Batı Nil Virüsü enfeksiyonunun Türkiye'de bu yıl 6 kişide tespit edildiğini açıkladı. Bakanlık 22 Ağustos'ta sosyal medya platformu X hesabından yaptığı açıklamada, "Ülkemizde 2010 yılından itibaren görülen Batı Nil Virüsü Enfeksiyonu 2024 yılında 6 kişide tespit edilmiştir. Hastalarımızın takip ve tedavilerine devam edilmektedir" denildi.
Hürriyet'in haberine göre, bakanlığın hazırladığı “Vaka Yönetim Rehberi”nde Batı Nil Virüsü’yle ilgili önemli bilgiler ve korunma yolları yer alıyor. İşte A’dan Z’ye Batı Nil Virüsü ve Sağlık Bakanlığı’nın uyarıları...
Batı Nil virüsü nedir?
Batı Nil Virüsü Enfeksiyonu (BNVE), nörolojik hastalıklara ve ölümlere neden olabilen, insanlara sıklıkla enfekte sivrisineklerin sokması ile bulaşan viral bir hastalık. Virüs, insanlar, atlar, kuşlar ve vahşi hayvanlarda çeşitli nörolojik semptomlara neden olan, bir RNA (Ribonucleic Acid) virüsü.
Batı Nil virüsü nelerde görüldü?
Hastalık çoğunlukla Afrika, Avrupa, Ortadoğu, Kuzey Amerika ve Batı Asya’da görülüyor. Avrupa Bölgesi ve komşu ülkelerinde 2018 yılından beri vaka sayılarında artış olduğu bildiriliyor. Türkiye’de de 2010 yılından bu yana vaka bildirimleri yapılıyor. Salgın bölgeleri başlıca kuş göç yolları üzerinde yer alıyor. Hastalıkla ilgili en büyük salgınlar Yunanistan, İsrail, Romanya, Rusya ve ABD’de görüldü.
Batı Nil virüsü belirtileri neler, tedavisi var mı?
Yaz aylarında ve sonbaharın erken dönemlerinde olgular tespit ediliyor. Virüsün bulaştığı kişilerin yüzde 80’inde herhangi bir belirti görünmüyor. Hastaların yaklaşık yüzde 20’sinde ise ateş, baş ağrısı, kas ağrısı, iştahsızlık, lenf bezlerinde şişlik, bulantı-kusma ve ciltte dökülmeler ortaya çıkıyor. Daha şiddetli vakalarda baş ağrısı ile birlikte görülen yüksek ateş, halsizlik, boynu dik tutamama, uyuşukluk, zihinsel karışıklık, koma, kas titremeleri görülüyor.
Virüsün bilinen bir tedavisi ve tedavide kullanımı önerilen spesifik bir antiviral bulunmuyor. Bu nedenle enfeksiyonun tedavisi öncelikle destek tedavisi şeklinde olmalı. Şiddetli vakalarda sıklıkla hastaneye yatışı gerektiren destek tedavisi, IV sıvı verilmesi, solunum desteği temel yapılacak uygulamalar. Hastaların iyileşme süreçleri yaklaşık bir hafta olarak tespit edildi. İnsandan insana bulaş, vertikal bulaş (enfeksiyonların anneden embriyoya veya fetüse geçmesi), kan transfüzyonu, transplantasyon, anne sütünden oluyor. BNVE’ye yönelik olarak atlara uygulanan BNV aşısı mevcut ancak insanlar için aşı geliştirme çalışmaları devam ediyor.
* Kaynak yerinde kontrol edilirse, durgun su olmazsa sivrisinekler üreyemez. Bu sebeple ilk yapılması gereken kaynakların azaltılması ve yok edilmesi olmalı. Sonbaharda havuzlar artık kullanılmadığında üstü bir örtü ile kapatılmalı. İçlerinde su birikmesi engellenmeli. Bahçe civarında kalıcı su birikintilerinin olmamasına dikkat edilmeli.
* Kovalar, çeşme yalakları gibi yerlerde su birikimine izin vermeyin. Mevcut olanların suyu 2-3 günde bir değiştirilmeli. Çünkü sivrisinekler küçük miktardaki durgun su birikintilerine bile yumurta bırakırlar. Bırakılan yarım kova sudan binlerce sivrisinek çıkabilir.
* Sivrisinek sokmasından korunmak için uzun kollu gömlek ve pantolon gibi vücutta açık yer kalmayacak şekilde mümkün olduğunca kapalı kıyafetlerin giyilmesi tercih edilmeli. Bebek ve çocuklara da kollarını ve bacaklarını örten giysiler giydirilmeli.
* Konaklamak ve dinlenmek amacıyla kliması olan kapalı yerlerde veya kapı ve pencerelerinde sineklik olan yerlerde kalınmalı. Eğer dışarıda kalınıyorsa cibinlik kullanılması öneriliyor.
* Sivrisinekler üzerine itici bir etkisi olması sebebiyle evlerde ve teraslarda sarı renkli ampuller kullanılmalı.
Kaynak: Dünya Gazetesi