Kocaeli'de çaresiz kalan vatandaştan deprem vasiyeti: Hesap sorun

2012 yılında sıfır olarak aldığı dairenin 2-3 yıl sonra çatlamaya başlayan duvarları, gizli kusuru ortaya çıkardı. Müteahhide açtığı dava 8 yıl sürdü. Davayı kazandı ancak mağdur oldu! Şimdi davayı geri çekip, olası depremde kaderine razı olmak zorunda. Berrin Çelik isimli vatandaş, olur da olası bir depremde çökme ihtimali yüksek tavanın altında kalır ve can verirse bunun sorumlularını şimdiden gazetemiz aracılığıyla tarihe not düştü

17 Ağustos 1999 Gölcük depremiyle asrın felaketini yaşayan, pek çok canını enkaz altında bırakan Kocaeli, uzun yıllardır ayakta duran ağır hasarlı binalarını yeni yeni yıkarken binlerce bina ise incelenmeye muhtaç. Yani kentimizde deprem öncesi binaların, bu binalardaki dairelerin ne kadarı sağlam ne kadarı değil bilinmiyor. Peki deprem sonrası yapılan binalar, onların her biri deprem yönetmeliğine uygun mu, depreme dayanıklı mı? Kahramanmaraş’ta meydana gelen ve 11 ilde büyük yıkıma neden olan depremlerin ardından Kocaelililer bunu daha bir sorgular oldu. Çünkü bu depremlerde sadece eski binalar değil, yeni binalar da yıkıldı. İstanbul’da beklenen deprem, bu nedenle yanı başındaki Kocaelilileri tedirgin ediyor. Kocaelililer, tüm binaların denetlenmesini istiyor.

Kocaeli'de çaresiz kalan vatandaştan deprem vasiyeti: Hesap sorun

DAVA, 8 YIL SÜRDÜ

17 Ağustos 1999 Gölcük depreminde, Kahramanmaraş merkezli 11 ildeki depremde yaşanan acıların bir daha tekrarlanmaması için artık ciddi adımların vakit kaybetmeden atılması gerekiyor. Kentsel dönüşümlerin vatandaşı çok zora sokmayacak şekilde hayata geçirilmesi, mahkemelerde tıkanan süreçlerle zaman kaybedilmemesi için yasal düzenlemelerin yapılması şart. İşte tüm bunları konuştuğumuz şu süreçte verilen bir mahkeme kararı, depremin değil binaların öldürdüğü ülkemizde bu gerçeği bir kez daha gözler önüne serdi. Sorun verilen mahkeme kararında değil, bu kararı verdiren mevcut yasalardaydı. Evi gizli kusurlu olarak kendisine satılan ve tavandaki betonun çökmesi sonucu duvarların çatlamasıyla bu kusuru gören vatandaşın müteahhide açtığı dava 8 yıl kadar sürdü. Dava sonunda, davalı lehine sonuçlandı ancak vatandaşa evin bugünkü değerinin katbekat altında bir para ödenmesine hükmedildi.

BELEDİYE, NASIL İSKAN VEREBİLDİ?

Olay, Körfez Güney Mahallesi’nde bulunan bir apartmandaki dairede meydana geldi. Berrin Çelik (57) isimli vatandaş, 2012 yılının aralık ayında bu daireyi müteahhitten satın aldı. O dönem 178 bin lira geri ödemeli 120 bin lira kredi çeken Berin Çelik, evinde 2-3 yıl kadar oturduktan sonra 2015 yılında duvarda oluşan çatlağı fark etti. Bir süre sonra çatlağın büyümesi sonrası inşaat mühendisi olan tanıdığına danışan Berrin Çelik, mühendisin yönlendirmesiyle Körfez Belediyesinden mimari projeyi temin etti. İnşaat mühendisi tanıdıkları, projeyi incelediğinde burada pek çok değişiklik olduğunu gördü. Dubleks evin merdivenleri olması gerektiği yerin dışına yapılmıştı. Bu durum tavanın çökmesine ve duvara baskı yaparak çatlamasına yol açmıştı. Körfez Belediyesi, yapı denetim firması, buna nasıl müsaade etmişti, bu eve belediye nasıl iskan verebilmişti?

Kocaeli'de çaresiz kalan vatandaştan deprem vasiyeti: Hesap sorun

EVİN BUGÜNKÜ BEDELİ 1 MİLYON 800 BİN AMA…

Durum, Berrin Çelik tarafından yargıya taşındı. Berrin Çelik’ten aldığımız bilgilere göre; müteahhit firma, projenin dışına kendilerinin değil, daireyi satın alan Çelik’in çıktığını öne sürmüştü ancak bilirkişi raporuyla bu yalanlanmış, projenin dışına çıkanın müteahhit firma olduğu, buna da belediyenin iskan verdiği anlaşılmıştı. Farklı konularda 4 bilirkişi atanan davada, hep haklı çıkan taraf Berrin Çelik’ti. Hakim, evin bugünkü bedelinin belirlenmesi için bilirkişi görevlendirdiğinde Berrin Çelik umutlanmıştı, çünkü bilirkişi evin bugünkü fiyatını 1 milyon 800 bin lira olarak belirlemişti. Ancak Kocaeli 1. Tüketici Mahkemesi’nde görülen davanın sonunda 119 bin liranın avans faiziyle birlikte davacıya ödenmesine, mahkeme masraflarının, avukat masraflarının davalıdan tahsisine karar kıldı. Yani Berrin Çelik, kredisini daha yeni bitirdiği daireyi müteahhide iade edecek, karşılığında ise avans faizi üzerine katılarak parasını geri alacaktı. Berrin Çelik’e evin bugünkü değeri üzerinden değil, katbekat altından bir rakamda ödeme yapılacaktı.

ÖLÜRSEM SORUMLULARDAN HESAP SORUN

Berrin Çelik, bir tek emekli maaşıyla geçinen, günümüz şartlarında mahkemeden gelecek olan parayla tek odalı bir ev dahi alamayacak olan bir vatandaş. Çünkü avans faiziyle birlikte eline geçecek para tahmini 350-400 bin lira civarı. Mahkemenin kararı, yasaların gerektirdiği şekilde verildiği için konuyu bir üst mahkemeye taşımaktan çekiniyor Berrin Çelik. Çünkü, üst mahkeme, alt mahkemenin kararını onaylarsa Çelik, evi iade edip, 350-400 bin lira gibi bir paraya razı olmak zorunda. Yeni bir ev almaya gücü olmayan Berrin Çelik’i mağdur eden, davanın 8 yıl kadar sürmesi ve bu süreçte enflasyonun, ev fiyatlarının katlandıkça katlanması. Dava kısa bir sürede sonuçlansaydı, hatta 2 yıl kadar önce sona erseydi, Berrin Çelik, şimdi bunları yaşamayacaktı. Çelik, bu yüzden avukat ve mahkeme masraflarını karşılamayı göze alıp, davayı geri çekecek ve evinde oturmaya devam ederek olası depremde kaderine razı gelecek. Berrin Çelik, hiçbir sonuç çıkmayacağını bildiği halde gazetemize geldi, yaşadığı bu olayı bize aktardı. Tarihe bir not düşmek için bunu yaptı. Çelik, “Olur da bir deprem olur ve enkaz altında can verirsem, bu binaya ruhsat veren, iskan verenler bu haberi hatırlasın, bu usulsüzlüğü yapanlara hesap sormayanlar bunu hatırlasın, bu yasaları düzeltmeyenler bu haberi hatırlasın. Bizleri ölüme onlar ittiler, bunu herkes böyle bilsin. Bu haberi okuyan duyarlı vatandaşlara vasiyetimdir; depremde ölürsem, sorumlulardan hesap sorun” dedi.

ENKAZ ALTINDA KALMAKTAN KURTARILACAK MI?

Evet, ortada her konuda haklı görülen, mahkeme tarafından da bu tescillenen bir mağdur var. Ortada 8 yıl süren bir dava var. 8 yıl sonra gelen adaletin, ekonomik krizden kaynaklı yaşanan yüksek artışlar nedeniyle adalet olmaktan çıkması var. Evet binayla ilgili bir risk raporu yok lakin tavanı çökebilecek bir daire var ortada, projeye uygun yapılmamış bir daireye iskan veren bir belediye var. Bu projeye göz yuman bir yapı denetim firması var. Bu daireyi projeye uygun yapmayan ve bir de mahkemede projeyi davacının bu şekilde yaptığı yalanını atan bir müteahhit var. Kahramanmaraş’ta meydana gelen ve 11 ilde yıkıma neden olan depremler sonrası müteahhitler, onlara onay verenler tutuklanırken, evleri yıkılan vatandaşlara cazip şartlarda ev vaatleri verilirken Berrin Çelik’e hakkı olanın verilmesi için depremde evinin yıkılması mı gerek? Evet mahkemenin kararında bir absürtlük yok, yasalar ne diyorsa o yapılmış lakin ülkenin ekonomisinde bir absürtlük var, binalara onay verenlerde bir absürtlük var. Yasalarda bir sıkıntı var. Bakalım, bu konu, “Mahkeme böyle karar vermiş” deyip geçilecek mi, yoksa Berrin Çelik’in sesine kulak verilip, onu enkaz altından değil, enkaz altında kalmaktan kurtaracak bir yetkili çıkacak mı? Merakla bekliyoruz.