Yüzlerce öğretmen Kent Meydanı’nda toplandı!
Öğretmen Meslek Kanunu’nun iptali için bir araya gelerek İzmit Kent Meydanı’nda eylem yaptı. Yüzlerce öğretmenin toplandığı eylemde eğitimcilerin talepleri dile getirildi

Eğitim İş, Eğitim Sen, Hürriyetçi Eğitim Sen, Eğitim ve Bilim İşgörenleri Derneği, Eşit Haklar Sendikası, Eğitim Bilim Çalışanları, bugün Öğretmen Meslek Kanunu’nun iptali için toplu iş bırakma eylemi yaparak Kent Meydanı’nda toplandı. Yüzlerce öğretmenin bir araya gelerek toplandığı eylemde eğitimciler taleplerini dile getirdi.
“EMEKLİLİK HAYALİMİZİ BİLE ÇALDILAR”
Eylemde sözü alan Eğitim İş Sendikası Kocaeli Şube Başkanı Sabri Mutlu şunları söyledi: “Bugün eğitim emekçisinin, haksızlıklar karşısında susmayacağını, baskılara boyun eğmeyeceğini, mesleğinin onuruna, çocuklarının geleceğine sahip çıkacağını göstermenin günüdür.
Yıldan yıla haklarımızı gasp ettiler; bizi ayın daha başında kara kara ay sonunu düşünür hale getirdiler; evimize başımız dik, sınıflarımıza kafamız rahat girmemizi engellediler; Başöğretmenimizin bize emanet ettiği öğrencilerimize laik, bilimsel, kamusal, adil ve çağdaş bir eğitim vermemizin önüne geçtiler, yaşanabilir bir emeklilik hayalimizi bile çaldılar; sistematik itibar suikastleri düzenlediler, şimdi ise bu tabloyu daha da beter hale getirecek, hakaret niteliğindeki bir Öğretmenlik Meslek Kanununu önümüze getirdiler. Onlar, elimizde kalanlarda da gözü olduğunu gösterdi; şimdi biz de haklarımızı ve saygınlığımızı teslim etmeye niyetimiz olmadığını göstereceğiz! Bugün “artık yeter!” demenin, sendikal önderimiz Fakir Baykurt’un dediği gibi “ders vermenin”, bizi hafife alanları uyarmanın günüdür!
“TESTE TABİİ TUTMAK KİMSENİN HADDİ DEĞİLDİR”
Bir Başöğretmenin kurduğu ülkede eğitim emekçisini değersizleştirmek, Başöğretmenimizin yeni nesilleri emanet edecek kadar güvendiği öğretmenlerin uzmanlığını kendi yeterliliğine bakmadan teste tabi tutmak, öğrencileri Anayasal hakları olan laik, bilimsel ve kamusal eğitimden mahrum bırakmak kimsenin haddi değildir. Bu gerçeği anlamayanlara cevabımızı hep birlikte vereceğimiz mücadeleyle göstereceğiz.”
“MEB ISRARLA SOMUT BİR ADIM ATMAMAKTADIR”
Mutlu’nun ardından konuşan Eğitim Sen Kocaeli Şube Başkanı Suphi Yıldırım da şunları söyledi: “Öğretmenlik mesleğini itibarsızlaştıran, öğretmenlerin ekonomik sorunlarına çözüm üretmeyen, eşit işe eşit ücret ilkesini ortadan kaldıran, öğretmenler arasındaki ayrımcılığı ve eşitsizliği derinleştiren Öğretmenlik Meslek Kanunu (ÖMK) düzenlemesine yönelik yoğun tepkilere rağmen, MEB ısrarla somut bir adım atmamaktadır. Türkiye'de aynı işi yaptıkları halde farklı statü ve maaşlarla çalışmak zorunda kalan başka bir meslek grubu yoktur. Öğretmenler arasında halen var olan aday, sözleşmeli, kadrolu, ücretli ayrımına yenilerini eklenirken, eğitim sisteminin rekabetçi ve eleyici yapısına öğretmenlik mesleği de eklenmek istenmektedir.
“YENİ MESLEK KANUNU HAZIRLANMAKTADIR”
Öğretmenlerin, eğitim emekçilerinin çalışma ve yaşam koşullarına ilişkin sorunları Milli Eğitim Bakanlığı’nın gündeminde değildir. Yıllardır ekonomik, sosyal ve özlük haklarımıza ve geleceğimize yönelik taleplerimiz görmezden gelinmekte, insanca yaşam ve insan onuruna yakışır ücret taleplerimiz yok sayılmaktadır. Öğretmenlerin temel haklarını, ekonomik taleplerini ve iş güvencesi başta olmak üzere sosyal, demokratik ve özlük haklarını güvenceye alan yeni bir meslek kanunu hazırlanmalıdır. Ay sonunu getiremeyen, kirasını ödeyemeyen, faturalarını ödemekte zorlanan bir eğitim emekçisinin mesleğini sağlıklı şekilde yapabilmesi ve nitelikli bir eğitim verebilmesi mümkün değildir. Eğitim emekçilerinin ihtiyacı kariyer değil, insanca yaşayacak ücret, sağlıklı çalışma koşulları ve güvenli gelecektir.
“KARİYER SINAVI İPTAL EDİLMELİDİR”
Bugün 14 eğitim sendikası olarak üretimden gelen gücümüzü kullanacak, iş bırakarak kararlılığımızı gösterecek, “ders vereceğiz”
Eğitim ve Bilim İşkolunda çalışan tüm eğitim emekçilerinin talebleri şunlardır;
-Ülkedeki Öğretmenlik Meslek Kanunu geri çekilmeli ve eğitim sendikaları ile tüm eğitim emekçilerinin görüşlerinin de yansıyacağı şekilde yeniden düzenlenmelidir.
- 19 Kasım tarihinde gerçekleşecek kariyer sınavının derhal iptal edilmelidir.
- Eğitim öğretim yılına hazırlık ödeneğinin ayrım gözetmeksizin tüm eğitim çalışanlarına bir maaş tutarında ödenmelidir
- Ülkedeki gerçek enflasyonda eğitim emekçisinin alım gücünün ne kadar düştüğü de açıktır. Oysa insanlık onuruna yaraşır ücretler alarak çalışmak bir haktır! Tüm eğitim çalışanlarının yoksulluk sınırının üzerinde bir ücret artışına ilişkin düzenlemeler yapılmalı ve 1. dereceye gelmiş tüm kamu çalışanlarına 3600 ek gösterge verilmelidir.
“EĞİTİMİN DEĞERDEN YOKSUN HALİ KABUL EDİLEMEZ”
- Sosyal devlet ilkesi gereği, tüm eğitim çalışanlarına giyim, ulaşım, barınma, beslenme, yakıt, kira yardımı yapılmalı ve aile çocuk yardımı tutarları iyileştirilmelidir.
- Eşit işe eşit ücret ilkesine uygun olarak farklı ücret ve istihdam şekillerine son verilmeli, kadrolu güvenceli istihdam sağlanmalıdır.
- Vergi dilimi adaletsizliğine son verilmelidir.
- Öğrencilerimize öğretebileceğimiz en büyük değerlerden biri adalet iken eğitimin bu değerden yoksun hale gelmesi kabul edilemez.
Kamuda mülakat uygulamasına derhal son verilmeli, her kadro hak edilerek alınmalıdır.
- Eğitim Anayasal bir hak iken ve bu hakkın ayrılmaz parçası olan barınma, beslenme ve ulaşım konusunda sosyal devletin varlık göstermemesi kabul edilemez. Öğrencilerimizin tüm bu hakları devlet güvencesine alınmalı ve kamusal eğitim sağlanmalıdır.”
“FİKİR ALINMADAN ALELACELE KANUNLAŞTIRILDI”
Hürriyetçi Eğitim Sen Kocaeli İl Temsilcisi Süleyman Pekin şunları söyledi: “Öğretmenlik Meslek Kanununun içeriğine karşı eğitim çalışanlarından ve kamuoyundan gelen tüm haklı tepkilere rağmen mesleğimize hakaret niteliğinde bir kanun hazırlanmış ve paydaşların fikri alınmadan alelacele kanunlaştırılmıştır. Öğretmenlik Meslek Kanun’u 12 madde ve 2 sayfadan oluşmaktadır. 3600 ek gösterge ve kariyer basamakları dışında hiçbir düzenleme içermemektedir. Biz eğitim sendikalarının üye ve yöneticileri olarak personel rejimine dair tek bir kelimenin geçmediği, mesleki hak ve kazanımlarımıza bir getirisi olmayan, eğitim çalışanlarının acilen teslim edilmesi gereken haklarını yeni ve keyfi şartlara bağlayan, ezbere dayalı bir sınav sonucunda zaten ücretli, sözleşmeli, kadrolu olarak ayrıştırılmış olan bizi yeni sıfatlarla bir kez daha ayrıştıracak olan, okullarda çalışma barışını bozacak ve öğretmenin mesai saat dışındaki vaktini de gasp etmeye niyetli bu kanun, sadece eğitim çalışanları açısından değil, tüm eğitim sistemi açısından büyük bir tehdittir.
“ORTAK HAREKET ETME KARARI ALINDI”
14 sendikanın yaptığı toplantıda Ö.M.K’nin revize edilmesi ve eğitimin ve eğitim çalışanlarının kronikleşen sorunlarına çözüm için ortak hareket etme kararı alınmış ve kamuoyuna açıklanmıştır. Bizler birer öğretmen sorumluluğuyla, sadece bu kanuna karşı değil, eğitimin ve eğitim çalışanının kronikleşen sorunlarına da karşı sesimizi yükseltiyor, irade gösteriyoruz.”
“YÜZLEŞME GÜNÜDÜR”
Ardından konuşan Eşit Haklar Sendikası Genel Başkanı Ahmet Yıldız da şunları söyledi: “Kaç gündür 2 Kasım’a odaklanmışız her gün sahadaydık kimi zaman öğretmenler odasında, kimi zaman kurumlarda memurun masasında, kimi zaman da hizmetlinin odasında sorunlarımızı anlattık, durduk. Nihayet bugün yüzleşme günüdür. Bugün kamu işvereniyle yüzleşiyoruz, tüm ülkede, gerek meydanlarda olalım, gerek işi bırakarak evlerimizde kalalım bugün kamu işvereni olan yani hükümetle yüzleşiyoruz.
“NEREDESİN SAYIN BAKAN”
Geçinemiyoruz arkadaşlar, bugün müdürü de, öğretmeni de, şefi de, teknisyeni de memuru da hizmetlisi de geçinemiyor. Öğretmenin memurun istediği tek şey var insanca yaşam, insanca yaşamını sürdürebilecek bir ücret.
Memuru, şefi, teknisyeni, tekniker, programcısı 1 Dereceye geliyor 3600 ek göstergeyi alamıyor. Neredesin sayın bakan çık ortaya hizmetlinin maaşına bir bak. Aralıktan sonra asgari ücret ve açlık seviyesinin altında kalacak maaşları, ne olacak eğitim çalışanlarının sorunları, hiç düşündünüz mü? Şunu anlayın artık “eğitimcinin sorunu eşittir eğitim sorunu” siz eğitimcinin sorununu çözmez iseniz eğitimin sorununu da asla çözemezsiniz.
“GÜVENCELİ İŞ, YOKSULLUK SINIRI ÜZERİNDE ÜCRET ARTIŞI”


