“Tarihi konuşma” denilmişti. Bakın Erdoğan neler söyledi?
Cumhurbaşkanı Erdoğan, partisinin Kızılcahamam kampında yaptığı konuşmada, “Silahsız bir şekilde oturup konuşmanın zamanı geldi. Gönüller birleştiğinde sınırlar anlamını yitirir. İlk adım olarak TBMM’de bir komisyon kurulacak ve sürecin yasal zemini Meclis çatısı altında ele alınacak” ifadelerini kullandı

AKP Sözcüsü Ömer Çelik'in "Cumhurbaşkanımız cumartesi sabahı tarihi bir konuşma yapacak. Bütün vatandaşlarımızı o açıklamayı dinlemeye davet ediyorum" sözlerinin ardından gözler Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın konuşmasına çevrildi. Erdoğan, 'Terörsüz Türkiye' sürecinin bir pazarlık neticesinde olmadığını söyledi. Süreçle ilgili kimsenin kafasında soru işareti olmaması gerektiğini söyleyen Erdoğan, "Aziz milletimizin bu tablodan dolayı sevinmeli, bayram etmeli, Türkiye'nin her sokağı, hanesi ay yıldızlı bayrağımızla donatılmalı." ifadesini kullandı.
"Milletçe yüreğimiz dağlandı"
Erdoğan'ın konuşmasından başlıklar şöyle:
6 gün önce 12 vatan evladını şehit verdik, milletçe yüreğimiz dağlandı. Pençe Kilit bölgesinde arama faaliyetleri sırasında metan gazına maruz kalarak şehit olan Mehmetçiklerimize Allah'tan rahmet diliyorum. Onlar şehitlik makamı ile şereflendiler, ebedi dirilik müjdesine inşallah nail oldular.
İstişare toplantılarımızın ayırt edici özelliği ortak akla vesile olmasıdır. Hakikatin ışığı doğacak. AK Parti istişare kültürünün kurumsallaştığı bir siyasi harekettir. İşlerimiz hep ortak akılla, milletin sözüne kulak vererek yürütüldü.
Farklı fikirleri zenginlik bildik, yapıcı eleştiriyi yolumuzu aydınlatan fener olarak gördük. İstişare kadrolar arasındaki dayanışmayı güçlendirir.
Bundan 47 yıl önce bölücü terör örgütü ilk eylemini yaptı. Bu tarihten itibaren bölücü örgüt güvenlik güçlerimize ve sivillere yönelik saldırılar düzenledi. On bine yakın güvenlik görevlimizi terörle mücadelede şehit verdik. 50 bine yakın vatandaşımız terör olaylarında hayatını kaybetti. Onları unutmadık, unutmayacağız. Ay yıldızlı bayrağımız semalarımızda ebediyen dalgalanacak.
1984'te ilk eylemden sonra terör her geçen gün tırmandı. O günden sonra nice hükümetler geldi, terör bitirilemedi. Bunda elbette devletin bazı yanlış uygulamalarının da payı vardır. Beyaz Toroslar, faili meçhuller, Diyarbakır Cezaevi, yakılan köyler bunlardan biriydi, evladıyla Kürtçe konuşamayan analar bunlardan biriydi...
Hataların bedelini hep beraber ödedik. Terör örgütü kardeşliğe hasar verdi. Bir yandan terörle mücadele ederken bir yandan teröre bahane oluşturan bataklığı kurutmanın mücadelesini verdik. Son yıllarda terör örgütünün eylem kabiliyetini tamamen kırdık.
Bahçeli'nin tarihi çağrısıyla terörsüz Türkiye projemizi gerçekleştirmek için bir dizi adım attık. Bu fırsat penceresini değerlendirmek için çok hassas bir süreç yönettik.
Terör örgütü İmralı'nın çağrısıyla kendisini feshetti, dün de silah bıraktı. Dün itibariyle 47 yıllık terör belası sona ermiştir. Bugün yeni bir gündür, bugün tarihte yeni bir sayfa açılmıştır. Türkiye Yüzyılı'nın kapıları ardına kadar aralanmıştır.
"Kimse korkmasın"
Terörsüz Türkiye projesi, açık söylüyorum bir müzakerenin, bir pazarlığın, bir al ver sürecinin neticesi değildir. Herkes şundan emin olsun Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin onurunu çiğnetmeyiz, başını öne asla eğdirtmeyiz. Başından beri dikkatliyiz. Terörsüz Türkiye projemizi bu anlayışla izliyoruz.
Biz ne yaptığımızı çok iyi biliyoruz. Kimse korkmasın, endişeye kapılmasın.
Bahçeli desteği
Sayın Devlet Bahçeli ve kadrosunun milliyetçiliğini, Türkiye aşkını sorgulamak hiç kimsenin haddi değildir. Aynı şekilde şahsımın ve burada olan ve olmayanlarla birlikte AK kadronun milliyetçiliğini, vatanseverliğini kimse sorgulayamaz. Bu kimsenin hakkı da haddi de değildir.
Biz Sayın Bahçeli ve kadrosuyla beraber Terörsüz Türkiye için canımızı, kanımızı, tecrübemizi, hayatımızı ortaya koyduk. Biz Türkiye'nin hayrına olmayan hiçbir işin içinde olmayız. Tüm çabamız Türkiye'nin hayrınadır. Türkiye'nin hayrına olmayan girişimlerin tam karşısında görürsünüz. Biz ne yaptığımızı çok iyi biliyoruz. Hiç kimse korkmasın, kimse endişe etmesin, kimsenin zihninde soru işareti oluşmasın. Ne yapıyorsak Türkiye için yapıyoruz, milletimiz için yapıyoruz, istiklalimiz için, istikbalimiz için yapıyoruz.
Ne yaparlarsa yapsınlar terör bitecek. Terör biterken terör istismarı da bitmektedir. Devletimizin onur ve gururuna kastedecek hiçbir girişimin içinde olmayız, içinde bulunmayız, böyle girişimlere asla müsaade etmeyiz.
Türkiye Cumhuriyeti devleti dimdik ayaktadır. Bugün düne göre çok daha azametli, gururlu ve onurludur.
"Meclis çatısı altında konuşacağız"
Aziz milletimizin bu tablodan dolayı sevinmeli, bayram etmeli, Türkiye'nin her sokağı, hanesi ay yıldızlı bayrağımızla donatılmalı.
Tarih sahnesine dün çıkmış bir millet değiliz. Türkler, Kürtler, Araplar ittifak yaptığımızda atlarımızın rüzgarı Çin denizine kadar serin esintiler yaydı. Unutmayın atlarımızın şahlanışından coğrafyaya huzur yayıldı. Kılıçlarımızı gerektiğinden kınından çıkarıp omuz omuza çarpıştık. Gerektiğinde kalemlerimizi çıkardık.
Bugün güçlü Türkiye'nin şafağı söküyor. Bugün Türk ilke Kürt muhabbetle kucaklaşıyor.
Arada silah olmadan oturup konuşacağız. Gönüller bir olunca sınırlar ortadan kalkar. İlk adım olarak TBMM'de bir komisyon kuracak, sürecin yasal ihtiyaçlarını Meclis çatısı altında konuşmaya başlayacağız
AK Parti, MHP ve DEM heyetiyle birlikte bu süreci pişirerek geleceğe taşıyacağız.
DEM heyeti Meclis Başkanımız ile dün görüştü. Daha güzel şeyler olacak. Mümkün olan en geniş katılımla Meclisimizin de bu hayırlı süreci desteklemesini temenni ediyorum.
Sadece Kürt vatandaşlarımızın değil Irak ve Suriye'deki Kürt kardeşimin meselesi de unutmayın bizim meselemizdir. Onlarla da görüşüyoruz.
"Hep birlikte yürümeye karar verdik"
AK Parti, MHP, DEM Parti biz en azından üçlü olarak bu yola beraber yürümeye kararı verdik. Derdimiz var. Derdimiz olduğuna göre, el ele verdiğimize göre bu engelleri aşacağız.
Artık yumrukları sıkmaya gerek yok. Kucaklaşacağız, konuşacağız. Birbirimize karşı adım atarak yürüyeceğiz.