İYİ Partili başkandan silah bırakma tepkisi “Uluslararası vitrine pazarlanıyor”

PKK, IKBY'ye bağlı Süleymaniye kentinde bulunan Casana Mağarası'nda silah bırakma töreni gerçekleştirdi. Törene KCK Yürütme Konseyi Eşbaşkanı Bese Hozat ile birlikte 30 örgüt mensubu katıldı. Bırakılan silahlar, daha sonra ateşe verildi. Konuyla ilgili tepkisini gösteren İYİ Parti Kocaeli İl Gençlik Kolları Başkanı Mustafa Mutlu Sarı şunları söyledi: “PKK silah bırakıyor” başlığıyla servis edilen görüntüler, aslında yıllardır süregelen kirli ve hesaplı bir senaryonun yeni perdesidir. Birkaç paslı silahın ateşe atılmasıyla ne barış gelir bu ülkeye ne de 40 yıldır toprağa düşen evlatlarımızın acısı diner.

Burada mesele, PKK’nın silah bırakıp bırakmadığı değildir. Asıl mesele, bu tiyatral gösteriye zemin hazırlayan siyasi iklimdir. Çünkü bu ülkede terör örgütü sadece silahla değil, siyasal alanın bizzat içinden palazlanmaktadır. Ve maalesef bu ortamı sağlayan da doğrudan iktidarın kendisidir.

“Uluslararası vitrine pazarlıyor olabilir”

Şimdi çok net bir soru soruyorum:
PKK’nın Süleymaniye’de yaptığı bu şov, AKP iktidarının bilgisi dahilinde mi gerçekleşmiştir? Bilgisi dışında ise bu, devleti ciddiyetsizliğe mahkum etmektir. Bilgisi dahilindeyse, bu bir başka “çözüm süreci”nin perde arkası değil midir? Geçmişte Habur’da karşılama törenleri düzenleyenler, valilere “dokunmayın” talimatı verenler, İmralı’dan mektup okutanlar bugün de “barış” maskesiyle benzer bir süreci uluslararası vitrinle pazarlamaya çalışıyor olabilir. Çünkü bu defa oyun içeride değil, dışarıda kuruluyor. ABD’nin Ortadoğu planı, Avrupa’nın bölgesel dengelere müdahalesi ve Erdoğan iktidarının yalnızlıktan kurtulma arayışı, bu süreçte aynı çizgide birleşmiş durumdadır.

“Hendekleri, bombaları unutmadı”

Bu sözde “silah bırakma” süreci, PKK’nın tasfiye edilmesini değil, dönüştürülmesini amaçlamaktadır. Terör örgütü, silahlı mücadele alanından çıkarılıp siyasi alana entegre edilmek istenmektedir. Tıpkı geçmişte yapılmak istenip, hendek terörüyle son bulan girişimde olduğu gibi…
İYİ Parti olarak uyarıyoruz:
Bu millet Oslo’yu unutmadı. Habur’u unutmadı. Şehir savaşlarını, hendekleri, bombaları unutmadı. Şimdi bir kez daha aynı hatalara düşülmesine izin vermeyiz. Bu milletin birliği ve şehitlerimizin emaneti kimsenin siyasi kariyerinin basamağı olamaz. Devletin hafızası silinemez. Terörle müzakerenin bedelini bu millet defalarca ödedi. Bu kez ödetmeyeceğiz. Açıkça soruyoruz:
Bu sürecin muhatabı kimdir?
Bu planın koordinatörü kimdir?
Devletin kurumları bu süreçte nerededir?
Silahların bırakıldığına dair somut bir güvenlik ve adli prosedür işletilmiş midir?

“Barış milletin kalbinde kurulur”

Eğer bu görüntüler bir barış arzusunun değil de uluslararası vitrine verilmiş bir siyasi mesajın parçasıysa, karşımızda devlet değil, seçim odaklı düşünen bir siyasi şirket var demektir. Terörle mücadelede pazarlık olmaz. Silahla hukuk eşitlenemez. Barış, dağın tepesinde değil, milletin kalbinde kurulur. Bu milletin geleceği terör örgütleriyle kurulacak masalarda değil, TBMM’de ve hukuk devleti ilkeleriyle şekillenir.
AKP iktidarı bu sürecin tüm siyasi ve tarihsel sorumluluğunu taşımaktadır. Bu millet, bir kez daha aynı yanlışın bedelini ödemeyecek. Bu defa karşılarında susturulmuş kitleler değil, uyandırılmış bir vicdan, örgütlü bir akıl ve İYİ Parti var!”