Kocaeli’de övgüye değer bir yer yapmışlar: Gonca Engelsiz Yaşam Merkezi
“Gazetecilik, birilerinin yayınlanmasını istemediği haberleri yazmaktır. Gerisi halkla ilişkilerdir.” George Orwell’ın bu sözüne...
“Gazetecilik, birilerinin yayınlanmasını istemediği
haberleri yazmaktır. Gerisi halkla ilişkilerdir.”
George Orwell’ın bu sözüne ben yüzde 100 katılanlardanım.
Diğer yandan çağımızda halkın haber alma ihtiyacı çeşitlendi..
Ki zaten bugün gazetecilik faaliyetinin sınırları genişledi.
Bu genişleme beraberinde mesleki deformasyonu da getirdi.
Diğer yandan haberciliğin tanımı dönemlere ve durumlara göre
değişiyor.
Buna fazla ayak diremeyi yerinde bir tavır bulmuyorum.
Zamlardan vatandaşı haberdar etmek de habercilik faaliyeti,
işlenen cinayeti duyurmak da, yolsuzlukları, adam kayırmayı,
ihaleye fesadı yazmak da diğer yandan ünlülerin hayatlarını
deşelemek de habercilik faaliyeti.
Yani Orwell’in sınırını çizdiği gazetecilik modeli çağın biraz da
gerisinde kalıyor.
Ama savunucularının olmasında fayda var.
***
Ben Orwell’ın tanımına göre bugün halkla ilişkiler
faaliyeti yapmış olacağım.
Ancak bahsedeceğim projeye
benzer projeler için her zaman halkla ilişkiler faaliyeti yapmaya
hazırım.
İzmit Gonca Engelsiz Yaşam Merkezi’nin bugün açılışı
vardı.
Açılış öncesi merkeze gittim.
Bu kadar kapsamlı, bu kadar özenle hazırlanmış, Avrupa
standartlarının da üstünde bir yerin açılacağını açıkçası
bilmiyordum.
Bakan gelmeden önce Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkanı
Tahir Büyükakın’la merkezi gezdik.
Kocaeli’de her yaş
ve her özel gereksinim grubundan bireylere ve ailelerine yönelik
çok zengin bir hizmet alanı oluşturulmuş.
Adı laf olsun diye ‘yaşam merkezi’ olmamış.
Özel gereksinimli bireylerin toplumsal yaşama uyumlanmasına dönük
her adım düşünülmüş.
Hatta bir evin içerisinde tek başlarına kalmaları halinde süpürge
nasıl yapılır, bulaşık makinesi nasıl kullanılır, diğer ev
aletleriyle ne yapabilirler bunu bile öğreten bir alan
hazırlanmış.
***
Müzikten tiyatroya, spordan eğitime, marketten kafeye
her şey var.
Bu yerin hazırlanış aşamalarını kaçırdığım için hayıflandım.
Vinsan bölgesinde Avrupa’nın en büyük engelsiz yaşam merkezi inşa
edilmiş.
Özel gereksinimli bireylerin birçoğu dış dünyadan kopuk
yaşam sürmek zorunda kalıyor.
Çünkü biz hoyratız.
Trafikte, AVM’de, sokakta, yürürken, beklerken hep hoyratız.
Çevremizde özel gereksinimli bir birey var mı, bizim kaba
sabalığımızdan etkilenir mi hiç düşünmüyoruz.
Düşünsek zaten bazı şeyler daha farklı olurdu.
Bu merkez, onlara özel dış dünya sunuyor.
Onları özel hissettiriyor.
***
Bireysel ve grup özel eğitim sınıfları,
duyu bütünleme terapileri,
dil ve konuşma terapisi,
fizyoterapi,
hidroterapi,
psikolojik danışmanlık,
sanat ve spor atölyeleri,
aile danışmanlığı,
erken müdahale programları,
yetişkin istihdam eğitimleri gibi kapsamlı hizmetler veren bu
merkez, yukarıda da değindiğim gibi övgüye değer bir yer.
Bana halkla ilişkiler faaliyeti yaptıracak kadar da benim için özel
bir alan oldu.
Merkezi gezerken Başkan Büyükakın, “Nasıl buldun?” diye
sordu.
“Muhteşem” diyerek kısa cevap verdim.
Bu yazıyla da düşüncelerimi detaylandırmış oldum.
Kocaeli’ye böyle bir yer kazandırıldığı için çok mutlu olduğumu
belirterek yazımı sonlandırıyor; emeği geçen herkesi
kutluyorum.