Kurt yediği ayazı unutmazmış!

Neymiş, bu ifadeleri, Atatürk’e kafa tutan Dr. Reşit Galip yazmış…

Neymiş, bu adam bu ifadeleri kızları için yazmış, tüm öğrencilere okutuyormuş…

Neymiş, “Türküm” demek ırkçılıkmış, diğeri de “Ben de Kürt’üm, daha çalışkanım, daha doğruyum” dermiş…

Geçin bunları, Allah aşkına!

Tarihi çekiştirip durmaktan, tarihlerimizi bölmekten, çatıştırmaktan sıkılmadınız mı?

Kim yazmış, nasıl yazmışı falan bir kenara bırakın; gerçek rahatsızlığınız ne?

Hele bir onu anlatın…

Ne oluyor “Türküm, doğruyum, çalışkanım” deyince?

Ne oluyor “İlkem; küçüklerimi korumak, büyüklerimi saymak, yurdumu, milletimi özümden çok sevmektir” deyince?

Ne oluyor “Ülküm; yükselmek, ileri gitmektir” deyince?

Ne oluyor “Ey büyük Atatürk! Açtığın yolda, gösterdiğin hedefe, durmadan yürüyeceğime ant içerim. Varlığım, Türk varlığına armağan olsun” deyince?

Ne oluyor, “Ne mutlu Türküm diyene” deyince?

Bunu anlatın önce?

Önce, bu cümle ve kelimelerden hangisi ya da hangilerinden rahatsızlık duyduğunuzu anlatın?

Şehitlerin kanından rengini alan ay yıldızlı bayrağımız “Türk bayrağı” değil mi?

Ülkemizin adı “ TÜRKİYE” değil mi?

Bu ülke, bir ulus devleti değil mi?

Bu ülkenin resmi dili Türkçe değil mi?

Bu ülkeyi kuran Mustafa Kemal Ata’TÜRK’ değil mi?

Bu ülkede Laz da Çerkes de Kürt de gururla “Türküm” diyemez mi?

Yani “Türküm” demek, ne zamandır ırkçılık oldu Türkiye’de?

“Doğruyum” demek yanlış mı?

Doğru olmak, çalışkan olmak, küçüklerini sevmek, büyüklerini saymak, güzel özellikler değil mi? Zorla bir insanı doğru, dürüst, çalışkan, küçüklerini seven, büyüklerini sayan yapamayız elbet ama ne var yani küçük yaşlarda bu ifadeleri okuyarak, duyarak yetişseler?

“Ey büyük Atatürk” demek mi yoksa sorun? Yoksa onun açtığı yolda, gösterdiği hedefe, durmadan yürümeye ant içmek mi dert ettiğiniz?

Gerçekten Andımız ile alıp veremediğiniz ne?

İktidara yakın medyanın ‘Andımız’ ile derdi ne?

Danıştay 8. Dairesi tarafından andımızın tekrar okutulmasını sağlayacak karara itiraz edenlerin, Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu vasıtasıyla tekrar okutulma kararını iptal ettirerek başları göğe mi erdi?

MHP’nin Andımız konusundaki duruşu ortada? MHP Lideri Devlet Bahçeli de MHP’liler de Andımız ile ilgili alınan yeni karara tepkili. Onlar, şu an Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu’nu suçluyor, onlara bu kararından vazgeçmesi konusunda telkinlerde bulunuyor. Yapılan açıklamalar, “Sana söylüyorum kızım, sen anla gelinim şeklinde?” ise eğer, AKP’ye yönelik bir uyarı var demektir Sayın Bahçeli’nin mesajlarında.

AKP, MHP’nin “AF” vaadi konusunda istemez bir tavırdaydı hatırlanacağı üzere ama sonunda MHP’nin dediği oldu. Anketler, MHP’siz bir AKP’nin şu süreçte iktidar olamayacağını net bir şekilde gösterirken; AKP, “Andımız” ile ittifakın çatırdama ihtimalini nasıl göze aldı anlamak güç!

Yok, gerçekten Danıştay’a yönelikse tepkisi Bahçeli’nin, işte o zaman “Neyse” deyip geçmiştir! AKP’nin dert edeceği bir durum yok, konu kapanır, unutulur gider bir süre sonra!

Ama balık hafızalı olmayanları da basite almamak gerek! Kurt, yediği ayazı unutmazmış!