‘Barış’ın çocukları
X ya da Z her ne derseniz deyin yeni neslin hayvan sevgisi durdurulamayacak şekilde geliyor. Biz veteriner hekimler kliniğimize gelen hayvan sahibi portföyü...
X ya da Z her ne derseniz deyin yeni neslin hayvan sevgisi durdurulamayacak şekilde geliyor. Biz veteriner hekimler kliniğimize gelen hayvan sahibi portföyü ile nabzı bir anlamda tutabiliyoruz. Yeni nesil gerek kendi gerek anne babasını elinden kolundan tutup ailesi ile birlikte, sokaktaki yardıma muhtaç hayvanı getiriyor ve sahipleniyor.
Malum pandemi dönemi bizleri evlere hapsedince evde ilgilenecek bir şeyler aradık. İnternet de olmasa çok sıkılacakmışız. Fark ediyorsanız her yer kedi ve köpek videolar. Gerek komik olanlar gerek ise yardıma muhtaç hayvanların paylaşıldığı sosyal sayfalar ile karşılaşıyoruz. Bize hayvan sevgisi mi pompalanıyor yoksa gerçekten onlara ihtiyacımız mı artıyor?
İnternet ve pandemi derken işte o yeni nesil aileleri oldukça zorluyor. Ya sokakta rastladığı yardıma muhtaç kedi köpeği eve getiriyor. Ya da bu eve o kedi gelecek diye inat ediyor. Aileler de aslında ikna olmaya gayet hazır. Çünkü her nasıl bir şekilde olduysa evlerde kedi veya köpek beslemek yaygın bir kültürümüz değil. Ama içimizde kalan, hep hayalimizdeki o kedinin evde olmasını istemişizdir. Çocuklar da bahane olup kedili, köpekli, kuşlu ya da balıklı yaşama geçiyoruz.
Toplumun ihtiyaçlarından biri de bu dünyada yanlız yaşamadığını hatırlamak. Kaç çeşit canlı yaşıyor ise evrende hepsinin bir kaliteli yaşam hakkı var. İster merhamet ister adalet deyin yeni nesilde bu duygular çok daha kuvvetli olduğunu görüyoruz. Belki de hepimizin özlemi olan duyguları çocuklarımızda şekillendiriyoruz.
Barış Manço çocukları olarak yetişmiş bir nesil olarak yazdığım Barış Gazetesi'indeki ilk yazımda çağdaş medeniyet örneği olarak ülkemizde hayvan hakları yasamızın en kısa zamanda en doğru şekilde düzenlenmesini ve umudumuz olan yeni neslin her canlının hakkının takipçisi olmasını diliyorum.