Uyarıyorum, burada yeni intihar ve cinayetler olacak!
Annesi var, babası var, kardeşi var; sevgilisi, nişanlısı, eşi var; çocuğu var… Çektiği zorluklar var, güzel hatıraları var, hayalleri var, bakmakla yükümlü olduğu bir ailesi var… Ya her insanı seven, onun nefesiyle nefes alan sevenleri...
Annesi var, babası var, kardeşi var; sevgilisi, nişanlısı, eşi var; çocuğu var…
Çektiği zorluklar var, güzel hatıraları var, hayalleri var, bakmakla yükümlü olduğu bir ailesi var… Ya her insanı seven, onun nefesiyle nefes alan sevenleri illa ki var…
Nasıl bu kadar ucuz görebiliyorsunuz?
Adı bile “Ölüm” olan bir rampada tabeladan öte neden önlem almıyorsunuz?
Bu rampanın adının “ÖLÜM RAMPASI”na çıkmasının sebebini bilmiyor musunuz?
Kendi canını, sevenlerini üzme pahasına hiçe sayanların, başkalarının canını da hiçe saydığını görmüyor musunuz?
Daha kaç kişinin ölmesini, yaralanmasını, maddi ve manevi zarar görmesini bekliyorsunuz…
Evet, Gazenfer Bilge Bulvarı, diğer adıyla Santral Yokuşu’ndan bahsediyorum…
Buraya halk “Ölüm rampası” diyor…
Vurdumduymaz şoförler yasak olmasına rağmen ağır vasıtaları ile bu yola girmeye devam ediyor. Hem de günün her anında…
Bir saat boyunca bile beklemenize gerek yok, 10 dakika kafi…
Bakın kaç tane kamyon, TIR, çekici, vinç tarzı taşıtlar geçecek bu yoldan izleyin…
Her biri katliam yapmaya, faciaya aday…
Yokuşun yukarısında gözle görülür, koca bir tabela mevcut…
Üzerinde “DİKKAT! AĞIR VASITALAR GİREMEZ” yazıyor…
Otobüsün, kamyonun, kamyonetin, traktörün ve benzeri ağır vasıtaların
giremeyeceği işaretlerle de belirtilmiş…
Ama bu tabelanın hiçbir caydırıcılığı yok…
Günün her saatinde gidin, olmadığını siz de görürsünüz…
Bu yolda çok defa kaza meydana geldi…
Bir gün ara ile yaşanan kazalar dahi oldu…
Kimisi 6-7 aracı biçti, kimisi sağlık ocağına girdi…
Bu kazalarda ölen de oldu, yaralanan da…
Yetkililer olayın sıcaklığına konunun üzerine eğileceğini
dillendirse de kimsenin bir yerlere eğildiği yok…
Bu yolda her şey aynı tas aynı hamam…
Kendi canlarını hiçe sayıp cahil cesareti ile yokuş aşağıya inenler de var, yokuş yukarı çıkanlar da… “Ne halleri varsa görsünler” deme lüksü yok kimsenin…
Hem sadece onların değil, başkalarının da canı tehlikede sonuçta…
Bu rampada daha caydırıcı bir önlem almak bu denli zor mu?
Burada sürekli trafik polisi bulundurulamaz mı?
Kameralarla tespit edilen sürücülere ağır yaptırımlar
uygulanamaz mı?
Şakası mı var bu işin, beklenecek zamanı mı var?
En başta da yazdığım gibi her insanın sevenleri, hayalleri var…
Her insanın nefesine nefes olduğu insanlar var…
Her insanın yaşama hakkı var…
Ya insanların yürürken ya da kurallara uyup aracıyla
seyir halindeyken ölmesine, yaralanmasına izin vermeye
ne hakkınız var?
Bir kendini bilmezin rampadan aşağıya saldığı aracının
altında kalacak her bir canın suçu aracı kullananda mı sadece?
Önlem almayan ve almamakta ısrar eden sizlerin hiç mi günahı yok?
Hayır, asıl günah sizin…
Emniyet kemeri takmayanlara “Kendi canları, sevdiklerinin canları bize ne?” demeyip ceza kesiyorsa eğer, hem kendi hem de başkalarını her gün göz göre göre öldürmeye aday olan bu ağır taşıtlara da geçiş izni vermeyecek…
***
Benimkisi felaket tellallığı değil… Bakın, birkaç gün önce 10-15 dakika içinde rampadan aşağıya inen ve yukarı çıkan araçların fotoğraflarını da paylaşacağım…
Her biri katliam adayı…
Bu yola giren her ağır taşıdın şoförü intihara ve insan öldürmeye teşebbüs ediyor…
***
Evet, bu rampada “Ağır taşıt giremez” kuralına uymayanların neden olduğu her kazanın yasal ve vicdani sorumlusu sizsiniz…
İnsan hayatı bu kadar ucuz değil, olmamalı,
öyle göremezsiniz; hakkınız yok buna…
Hemen şimdi gereğini yapın,
yoksa her an yeni intihar ve cinayet vakaları yaşanacak
ve siz buna göz yummuş olacaksınız!
Kim ne derse desin bunun adı intihar ve cinayettir...
DİĞER FOTOLAR İÇİN GÖRSELE TIKLAYIN
----------
Niyet ‘İYİ’ de akıbet..?
İzmitli Meral Akşener… Büyük bir cesaret ondaki…
Zor bir süreçte, üzerine en çok gelindiği dönemde
bir yola çıktı ve o yolda adım adım ilerliyor…
Tabii çıktığı yoldaki ilerleyişini daha ayakları yere basan
bir şekilde yürütebilmesi için teşkilatlanma çalışmalarının
tamamlanması şart…
Bu noktada da büyük kongre yapılana dek sancıları olacak İYİ Parti’nin…
Oluyor da…
***
İYİ Parti Kocaeli İl Teşkilatı’nın dün kongresi vardı…
Fuar içindeki Çağlayan Restoranda gerçekleştirilen kongrenin
“İYİ” temennilerle geçmesi bekleniyordu ancak öyle olmadı…
Kongrede kavga çıktı, bir kişi yumruklandı,
İl Başkanı Serdar Kaman,
tek listeli girdiği kongrede 150 çizik yiyerek başkan seçildi…
“Listenin hazırlanışında bir sıkıntı var mıydı, yok muydu; girmesi gerekenler o listeye girdi mi, giremedi mi; sözler verilip tutuldu mu, tutulmadı mı?” Bilemem…
İlgilenmiyorum da aslında sebebiyle…
Sonuca bakıyorum, İYİ Parti için iyi olmadı…
Ne sebeple olursa olsun hızlı bir şekilde teşkilatlanıp seçimlere hazırlanmaya
çalışan İYİ Parti’de derdi koltuk, liste, çıkar olmayanların sineye çekmesi gerekirdi bazı şeyleri…
AKP’nin ilk yıllarında olduğu gibi İYİ Parti’nin de kolu kırıp,
yeni içinde bırakması gerekirdi…
Yumruklaşmaya varacak kadar büyümemeliydi mesele…
Dosta güven, düşmana korku vermeliydi bu kongre…
“Haluk Ulusoy” olayını unutturmalıydı…
İzmitli genel başkanın kentinde bunlar yaşanmamalıydı…
***
MHP’deki değişim hareketinde “Meral gelsin, moral gelsin”
başlığı altında bir yazı kaleme almıştım…
2-3 saat geçti ki bu başlık, bir anda Akşener fanlarınca
slogan haline dönüştürüldü…
Tabii benim adım, sanım geçmedi..!
Evet, Meral Akşener MHP’nin başına gelemedi ama onu
lider görmek isteyenlerin bu talebi doğrultusunda
İYİ Parti’yi kurdu…
Evet, Meral Akşener geldi ama Kocaeli’ye bir türlü moral gelmedi…
***
Uzun lafın kısası ilk hamlede kolu kırdınız, ‘yen’i içinde bırakmadınız
bari bir an önce sarın, alçıya alın…
“İYİ” niyetle yola çıktınız madem, akıbetiniz kötü olmasın…
-------
Güncellenemedim!
Bir ben güncelleyemedim kendimi…
Zamana, şartlara göre yazmayı bile öğrenemedim…
Bazen sustum ama yok, bir yerde patladım;
haksızlık var ise “Haklısın” diyemedim…
Artık iktidara yanaşanlara “Yandaş” bile
demezlerken ben muhalefete bile yakın durmaktan çekindim…
Gündeme göre değişen insanlar gibi olamadım;
dün dediklerimi bugün de demekteyim…
Millet dini güncellemeye kalktı,
bir ben güncellenemedim…
Sanırım bende güncelleme kapalı!