Yakışmıyor Sibel Hanım!

Adaylar, yola çıkarken hep “Hizmet etmek için bu yoldayız” derler… Hiçbirinin koltuk aşkı, güç aşkı, para kazanma hırsı yoktur(!) Hepsi de seçimi kazanıp aday oldukları kentlere hizmet etmek için birbirleriyle kıyasıya yarışırlar(!) Öyle ki seçim zamanları, vatandaşa hizmet için kavga ve gürültü ile geçer(!)

Sibel Hanım da o isimlerden biri! Mimar Azize Sibel Gönül, başkan seçilmesi halinde kenti dağınık ve pis gördüğü kenti derleyip toplayacağını, onun yönetiminde temiz bir İzmit olacağını dile getiriyor konuşmalarında! Bu, Sibel Hanım göreve gelirse fark edilecekmiş! Nevzat Doğan yapamadı, Sibel Hanım yapacak! Ama olur da kendisi dışında bir isim kazanırsa İzmit’in hizmet alması zora girecekmiş! Neden mi, çünkü Büyükşehir Belediyesi çantada keklik, Tahir Büyükakın, Büyükşehir Belediye Başkanı olacak, ilçenin iyi hizmet alması için İzmit’in de Büyükakın ile aynı partinin mensubu olması, yani AKP’nin kazanması gerekmiş! Aksi takdirde uyumlu çalışma olmazmış! Sibel Gönül’ün Yenidoğan Mahallesi sakinlerine gerçekleştirdiği ziyarette sarf ettiği sözlerden bu anlam çıkıyor!

Gönül, şunları kaydediyor: “Ben Kocaeli’nin ikinci kadın milletvekili oldum. Şimdi Allah izin verir, sizler de takdir ederseniz ikinci kadın belediye başkanı olacağım. Bilgi, beceri ve ekip, hepsi bizde var. Büyükşehir olmadan ilçe belediyelerinin yapabilecekleri sınırlıdır. Dolayısıyla bu uyumun mutlaka olması lazım.”

Sibel Hanım, İzmit’i çantada keklik görüp, Büyükakın’a mı oy istiyor, yoksa Büyükşehir’i çantada keklik görüp, vatandaşa “Bakın beni seçmezseniz, Tahir Büyükakın ile CHP’nin adayı Fatma Kaplan Hürriyet uyuşamaz, Büyükakın, partimiz dışında bir başkana gerekli desteği sağlamaz” mı demek istiyor? İkinci şık daha ağır basıyor! AKP, Büyükşehir’de şanslı, aksi bir sonuç sürpriz olur, İzmit’te ise seçim bıçak sırtı. Hatta CHP’lilere göre anketlerde Fatma Kaplan Hürriyet ismi önde çıkıyor!

Sibel Gönül, bu açıklaması ile Büyükakın’ın “Hizmet aşkı” ile yola çıktığına dair söylemlerine tezat düşmüş olmuyor mu? Maksat bu kente hizmet ise Büyükşehir Belediyesini AKP almış, kimi ilçe belediyelerini diğer partiler almış ne fark eder ki?

Sayın Gönül, bu bir nevi tehdit, dayatma değil mi? “Ben yok ise benim partimden Büyükşehir Belediye Başkanı seçilen isim İzmit’in iyi hizmet almasına müsaade etmez” demek değil mi? Yanılıyorsam buyursun açıklasın Sayın Gönül!

Mesela İzmir’de Büyükşehir Belediyesini CHP kazanır ise AKP’den seçilecek olan kimi ilçeler, hizmet alamayacak mı? AKP, bu ilçelerde çatır çatır hakkını savunmayacak mı? Ya da başka şehirlerde..?

Doğru bir açıklama değil Sayın Gönül’ün yaptığı? Siyaseten Büyükşehir Belediyesini çantada keklik görüyor olabilir -ki hiçbir şey belli olmaz, halkın oyu tapulu değil- İzmitlilerden bu şekilde oy istemesi hiç etik olmamış!

Vizyonunuzu, projelerinizi ortaya koyun; halkın gönlüne girin, gerisi Allah’ın takdiri; nasipten öteye köy yok. Bu strateji yersiz, antipati yaratır sadece!

Bu söylemden vazgeçmesini öneririm…