Bu vicdansızlığın hesabını sorun!

Özel Merkez Hastanesi…

Sağlığın merkeziymiş!

Öyle yazmışlar hastanenin üzerine…

Merak edip de AKP eski ilçe başkanı ve milletvekili adayı Hakan Höbek’in hastanesine bir bakayım dememiştim.

Bu yazıyı, şehit ağabeyi Sebahattin Duru’nun kalp krizi geçirdiği ve dakikalarca hiç müdahale edilmeden yerde yattığını gösteren videoda gördüm.

“Sağlığın merkezi” yazısının altında bir şahıs, 112 Acil Sağlık ekibi gelene kadar sere serpe yattı ve sonrasında da geç kalındığı için yaşamını yitirdi.

Aklımdan çıkmıyor o görüntü. Her izleyişimde vicdanım sızlıyor.

Bir insan kalp krizi geçirdiğinde ve kalbi durduğunda 5 dakikaya kadar müdahale edilmezse beyne oksijen gitmediği için yaşamını yitiriyor, geri de döndürülemiyor. Bu nedenle saniyelerin bile önemi var. Kalp krizi geçirdiğini fark edip aspirin yutulması mesela şahsın hastaneye yetiştirilmesinde önem arz ediyor. Ne bileyim, ilk yardım eğitimi almış bir yakını varsa yanında kalp krizi geçiren şahsın şansı yine yüksek. Kurtarılma şansı en yüksek olan insan ise bir sağlık kuruluşunda kalp krizi geçiren insandır hiç kuşkusuz. Sebahattin Duru, bir sağlık kuruluşunun önünde geçirdi kalp krizini. Samsun’daki köyünden geliyordu, belki anladı kalp krizi geçirdiğini, elinde çantalarla Özel Merkez Hastanesine yöneldi ama içeri giremeden yere yığıldı.

Hastanedeki doktor, hemşire ya da diğer sağlık çalışanları hemen çıkıp şahsı içeriye alsa, müdahalede bulunsa sonuç çok daha farklı olabilirdi.

En azından “İnsanlık” ölmezdi…

Ama bunu yapmadılar, “sağlığın merkezi”, “İnsanlığın merkezi” olamadı…

***

Dün kaleme aldığım makalede tepkimi dile getirmiş, “Siz nasıl doktor, nasıl insansınız?” demiştim…

Hakan Höbek’i suçlamamıştım, hastane başhekimini, yönetimini suçlamamıştım. Onları vicdansız olarak nitelememiş, sorumlular hakkında gereğini yapmaları gerektiğini belirtmiş, aksi takdirde onların da bu vebale ortak olacağını söylemiştim.

Ama dün akşam hastane yönetimi, videoyu çekeni, bu videoyu yayınlayanları suçlamayı tercih etti.

“Yanlış ve yanlı bilgi” iddiasında bulundu…

Neymiş, 112 Acil Sağlık ekibi ile birlikte hastaya müdahale etmişler…

Ya adam dışarıda o kadar süre duruyor, geri döndürülemeyecek hale geliyor, siz dışarıya bir zahmet çıkmıyorsunuz, sonra ambulansla gelen acil sağlık ekibiyle birlikte imkansızı başarmaya kalkıyorsunuz…

Şimdi bu sizin hastaya hızlı bir şekilde müdahale etmediğiniz gerçeğini değiştiriyor mu?

Bakın ne diyor yasa: “Hekimler acil durumdaki hastaya yardım etmekle yükümlüdürler. Eğer hekim acil durumdaki bir hastaya yardım etmez ve hastanın ölümüne, hastalığının ağırlaşmasına veya hastalığının ağır durumunun sürmesine neden olursa ‘kusurlu etkili eylem’ veya ‘adam öldürmeden’ sorumlu olacaktır. (Yüksek Sağlık Şurası 25.2.1970/6324, Yargıtay 4. Ceza Dairesi 28.2.1970, 28.2.1945/1394. 6).”

Kalp krizi kadar acil bir duruma acil müdahale etmediniz…

“Sağlığın merkezi” yazısının altında bir insanın ölümüne neden oldunuz.

Hastane yönetimi çıkıp bahane bile üretmiyor. Günümüzde sıkça kullanılan yöntemi kullanarak; gerçekleri açığa çıkaran, skandalı, rezaleti, vicdansızlığı gözler önüne serenleri suçlamayı tercih ediyor.

Şimdi koskoca hastanede kaç güvenlik, kaç hemşire, kaç nöbetçi doktor vardı o saatte açıklayın…

Nöbetçi doktorlar neredeydi açıklayın…

Hemşireler, güvenlik neden şahsı sedye ile içeriye almadı açıklayın.

Bizlerin bilmediği bir yönetmelik mi var? Hastane içinde olmayınca hastane önündeki şahsa müdahale edilemeyeceğine dair bir karar mı var? Yani Sağlık Bakanlığı, böyle saçma sapan bir karar mı aldı? Var mı böyle bir şey?

Neye istinaden Sebahattin Duru’ya müdahale etmek için 112 Acil Sağlık ekibini beklediniz?

Ya yapabileceğiniz açıklama bu mu gerçekten?

Gerçekten başkalarını suçlayarak vicdanınızı rahatlatabiliyor musunuz?

Güvenlik kamerası kayıtlarını şahsın yere yığılmasından müdahale edildiği süreye kadar yayınlayın ve şahsa neden hemen müdahale edilmediğini daha gerçekçi bir şekilde açıklayın.

Sağlığın merkezini, insanlığın merkezinden yaptığınız açıklama ile daha da uzaklaştırdığınızın farkına varın. Dürüst olun ve bu sorumsuzluğun veya vicdansızlığın hesabını önce kendi içinizde sorun…

Ama sanmıyorum. Bunu yapmayacaksınız.

Bu yüzden Kocaeli Valisi Seddar Yavuz ve Sağlık Bakanlığına sesleniyorum; yiten insanlığın hesabını lütfen sorun…