Akşener olmasaydı..?

İyi Parti Genel Başkanı Meral Akşener ile ilgili 3 soru sormak istiyorum bugün size…

Birinci sorum: Akşener olmasaydı, MHP ile AKP birbirine bu denli yakınlaşır mıydı?

İkinci sorum: Akşener olmasaydı, 2019 yerel seçimleri, Millet ittifakının zaferiyle sonuçlanır mıydı?

Üçüncü sorum: Akşener olmasaydı, Cumhur ittifakı, 2023 genel seçimlerini kazanabilir miydi?

Birinci soru ile başlayalım cevaplamaya…

Evet malumunuz 7 Haziran 2015 seçimleri, AKP’nin yine en yüksek oyu aldığı ancak tek başına ilk defa iktidar olamadığı bir seçimdi…

AKP, ilk defa hükümeti kurabilmek için yeterli çoğunluğu sağlayamamıştı…

İlk defa koalisyon hükümeti kurma mecburiyetiyle karşı karşıya kalmıştı…

Her daim tek parti iktidarını savunan, koalisyonları eleştiren AKP’nin tahtı ilk kez sallanmıştı…

Sebep: Çözüm adı verilen süreçti…

Sebep: Çözüm süreciyle şahlanan, o günkü adı BDP olan HEDEP’in parti olarak seçime girmesiydi…

Milliyetçi seçmen, AKP’ye bu konuda bir ders vermişti…

Doğudaki oylar ise parti olarak seçime giren BDP’ye gitmişti…

AKP’nin BDP ile koalisyon hükümeti kurması imkansızdı, bu seçimin sonucunu okuyamamak olurdu, intihar olurdu…

Yıllar yılı karşıya atarak sağcı seçmenin oyunu almalarını sağlayan CHP’yle de koalisyon hükümeti kurmak söz konusu olamazdı…

Geriye bir tek MHP kalmıştı ancak Genel Başkan Devlet Bahçeli, AKP ile koalisyon hükümeti kurmaya yanaşmamıştı…

Çünkü biten çözüm sürecinin tepkileri hala sürüyordu, bu koalisyon MHP’yi yaralayabilirdi…

Hoş AKP’nin de koalisyon hükümeti kurmak gibi bir düşüncesi yoktu…

AKP, süreci erken seçime taşımak istiyor, bu süreçte de vatandaşın kendilerine ders vermesine sebep olan çözüm süreci hatasından tamamen dönüyordu.

Akabinde, MHP koalisyonun kurulmasını engelleyen partiymiş gibi gösterilmiş ve erken seçim kararı alınmıştı…

Ve 1 Kasım 2015’te erken seçim gerçekleşmiş, AKP tekrardan tek başına iktidar olmayı başarmıştı…

Derken MHP’de değişim hareketinin fitili ateşlendi…

Pek çok önemli isim öncülük etse de en önde Meral Akşener vardı bu harekette…

Devlet Bahçeli’nin bırakması ya da kongreye gidilmesi isteniyordu…

Bugün CHP’de yaşanan değişim hareketine ses çıkarmayan AKP, o dönem gerçekleştirilmek istenen MHP’deki değişim hareketine müdahildi…

AKP’ye yakın medya, Devlet Bahçeli’yi destekliyor, değişim hareketini ise FETÖ’nün yaptırdığını öne sürüyordu…

Ve Bahçeli’nin değişimcilere tepkisi sert olmuş, her birini tek tek ihraç etmişti…

Akabinde ise AKP ile MHP’nin yakınlaşması başlamıştı…

Bugün AKP ile MHP’nin kopmayan ittifakının temeli, Akşener’in öncülüğündeki değişim hareketiyle başlamıştı…

Akşener olmasaydı, belki de AKP ile MHP, yakınlaşmayacak hala o dönem birbirlerine ettikleri sert sözleri tekrarlayacaktı…

***

Evet gelelim ikinci sorumuza…

“Akşener olmasaydı, 2019 yerel seçimleri, Millet ittifakının zaferiyle sonuçlanır mıydı?”

MHP’deki değişim hareketi başarısız olunca, Meral Akşener İyi Parti’yi kurdu…

Bu parti MHP’li isimleri ve onun yanı sıra bir partiye mensup olmayan pek çok ismi çekmişti…

Milliyetçi ve Atatürkçü bir parti izlenimi vardı…

AKP ile MHP’nin yakınlaşması, CHP ile İyi Parti’yi bir araya getirecekti…

İlk jest CHP’den gelmiş, 15 vekil İyi Parti’ye geçici olarak gönderilmiş ve seçime girmeleri sağlanmıştı…

Bu iki partiye mensup isimler, “Atatürkçülük” üzerinden birbirlerine yakınlık kurmakta sıkıntı çekmemişti…

Ve bu iki parti, 2019 yerel seçimlerine birlikte girerek, İstanbul, Ankara gibi iller başta olmak üzere AKP’nin elindeki kimi kaleleri yıkmış, önemli bir zafer elde etmişti…

Yani bu yönden baktığımızda İyi Parti olmasaydı, CHP, yerel seçimlerde bu başarıyı sağlayamayabilirdi…

Öyle ki 2019 yerel seçimlerinde HDP’nin Doğu ve Güneydoğu hariç pek çok ilde, ilçede aday çıkarmayarak Millet ittifakına katkı sunmasına sessiz kalarak, HDP oylarını da kaçırtmadı Akşener…

İyi Parti’nin varlığı bu noktada CHP için bir avantajdı.

***

Ve geldik üçüncü sorumuza: “Akşener olmasaydı, Cumhur ittifakı, 2023 genel seçimlerini kazanabilir miydi?”

Birinci sorumuzu cevaplarken söyledik: Akşener olmasaydı, MHP ile AKP’nin yakınlık kurması söz konusu olmayabilirdi…

MHP, AKP’yi milliyetçi çizgiye sokacağına, CHP’nin HDP ile olan yakınlığının önünü kesebilirdi…

Yani 2023 genel seçimlerinde, AKP’nin yanında milliyetçi bir parti olmaz, HDP ise CHP’nin yakınından geçmezdi…

AKP, MHP’yi de yanına alıp, Millet ittifakını HDP ile yakın olmakla suçlayacak bir açık bulamaz, milliyetçi söylemlerle ekonomik krizin üzerini kapatamazdı…

Tüm bunlara rağmen yine de şanslı olan Millet ittifakı, Akşener masadan hışımla kalkıp geri dönmeseydi belki bu denli yara almaz, 2023 seçimleri göz göre göre elden gitmezdi…

***

Bu üç soruya verilen cevaplara bakıldığında Akşener ve İyi Parti’nin varlığı, 2019 yerel seçimlerinde kazandırsa da genel tabloya baktığında kaybettirmiştir…

Yani Akşener, CHP ile MHP yakınlığını tamamen sonlandırmış, MHP’den kopan milliyetçi bir parti olmasına rağmen, MHP’nin AKP’ye yaptığını yapamamış, CHP’nin milliyetçilikten uzakta, HDP’ye daha yakın bir görüntü çizmesini engelleyememiş, 2023 seçimlerinin kaybedilmesinde doğrudan ve dolaylı etki etki etmiştir…

Akşener’in masadan kalkış sebebi, masanın HDP tarafından bir şekilde desteklenmesi olsaydı, CHP’nin öncülük ettiği ittifaka yine de kaybettirirdi belki ama en azından İyi Parti’nin siyasi geleceğini garanti altına almış olurdu…

Lakin Akşener, HDP’yi öne atarak değil, masadaki pazarlıkları ve Kemal Kılıçdaroğlu’nun Cumhurbaşkanı adayı olmasını kabullenemediği için o masadan kalktı ve akabinde onca laf söylediği masaya geri döndü, istemediği Kılıçdaroğlu’na “Cumhurbaşkanım” diye hitap ederek samimiyetini kaybetti…

Ve şimdi Millet ittifakından tamamen koparak, çok daha zor bir sürecin içine soktu partisini…

CHP’ye onca laf ederek ittifakı sonlandıran Akşener’in partisinin, yerel seçimlerde zafer elde etme şansı bana göre yüzde sıfır…

Akşener’in bu saatten sonra ittifaka yeniden yanaşması ise hem Kılıçdaroğlu’na “Değişim” kumpası olarak algılanır hem de CHP’ye ettiği onca lafı yemesi demek olur…

Yine Akşener’in bu saatten sonra CHP’ye, HDP yani bugünkü adıyla HEDEP üzerinden yüklenmesi de samimi bulunmaz, partiye bir puan katmaz…

Şahsi görüşüm İyi Parti’nin bu saatten sonra yerel seçimlerde başarı elde etmesi ve de önümüzdeki genel seçimlerde barajı aşabilmesi bir mucizeye bağlı…

Tek cümleyle özetleyecek olursak: İYİ başladı, çok kötü bitti!