İnce bildiğiniz gibi… BİR AKP’YE BİR CHP’YE VERDİ VERİŞTİRDİ
Memleket Partisi Kocaeli 1. Olağan İl Kongresi’nde konuşan Memleket Partisi Genel Başkanı Muharrem İnce, AKP ve CHP’ye demediğini bırakmadı. İktidarın 20 yılda memleketi uçuruma getirdiğini söyleyen İnce, muhalefeti de iktidarı da toptan göndermek gerektiğini söyledi

Memleket Partisi Kocaeli 1. Olağan İl Kongresi Yunus Emre Kültür Merkezi’nde gerçekleşti. CHP Kocaeli eski İl Gençlik Kolları Başkanı Murat Erinç’in başkan seçileceği Kongreye Memleket Partisi Genel Başkanı Muharrem İnce, Memleket Partisi Genel Başkanvekili, Gaye Usluer, Memleket Partisi Bilecik İl Başkanı Hüseyin Korkman, Saadet Partisi Kocaeli İl Yöneticisi Sedat Doğu Uslu, Başiskele Belediyesi Saadet Partisi Meclis Üyesi Kadir Öztonga katıldı.
20 YILIN SONUNDA UÇURUMA GETİRMİŞ
Kongrede açılış konuşmasını yapan Memleket Partisi Genel Başkanı Muharrem İnce şunları söyledi: “ Türkiye’de 20 yıllık bir iktidar var. Türkiye’nin borcunu katladı, dış itibarını sıfırladı. İnsanları yoksulluk çemberine mahkum ettiler. Eğitimin niteliğini bozdu, arımı bitirdi. Sağlıkta muayene oluyorsun ama tedavi olmuyorsun, komşularıyla kavgalı. Önümüzde çok büyük bir problemleri olan Türkiye var. Yanlışları söyleyeceğiz ama çözüm önerilerimizi de sunacağız. 20 yılın sonunda Türkiye’yi uçurumun başına getirmiş. Hala muhalefetten bir parti birinci parti olmuyorsa muhalefeti de iktidarı da toptan göndermeliyiz. Başka çaresi yok.
ET PAHALI DİYE AĞLIYORSUN
Dilimde tüy bitti sorun markette değil, sorun tarlada, sorun ahırda. Eti dışardan alıyorsan yakında sütü de dışardan alırsın. Bak sana çözüm önerisi söyleyeyim, kopya çekmek serbest. Zaten ne diyorsam çalıyorlar. Hazinenin parasını çalmasınlar, Memleket Partisi’nin projelerini çalsınlar. Ben Kanadalı patates firmasının danışmanı değilim, Türkiye’de doğan her buzaktan biri ölüyor yapman gereken onları öldürmemek. 80-90 liralık ilaçla kurtarabilirsin bunu yapmıyorsun Sırbistan’dan alıyorsun, sonra et pahalı diye ağlıyorsun. Kuzu satışını yasakladılar demek ki et sıkıntısı kapıda. Nisan ayından itibaren Süt pahalılığını göreceksiniz. 1 kilo yem alamazsan hayvancı iflas eder. Yem desteği vereceksin, o desteğe bin lira yetmez. Bunu yaparsan gıdaya erişim kolaylaşır.
BİZ BUNA SEVİNİYORSAK AĞLAYACAĞIZ DEMEKTİR
Türkiye’deki bu siyasetçilerin içinde, adı cumhurbaşkanı adayı geçen isimler arasında bu millete en ucuz ekmeği ben yediririm. En ucuz sütü ben içiririm. Çünkü buna kafa yoruyoruz. Gönlü, aklı Ankara’da olan insanlarız. Öneriyorum yapıyorlar ama geç kalıyorlar. Ya yapmayı bilmiyorlar ya da hainler bilerek yapmıyorlar. O gübreyi geç verirsen işe yaramaz. Her şey gıdadan geçiyor anladık, önce besleneceğiz. İthalat yaparız, yapamazsın. Para bulsan ürün bulamazsın. Savaşa girer satmaz adam. 85 milyon Rusya ve Ukrayna’dan gelecek gemileri takip ettik, konumunu biliyoruz tek tek. 3 gün sonra bu gelecek, şu gelecek yağımız olacak. Kimden alıyoruz bunu? Rusya’dan Ukrayna’dan. Eğer biz gemileri bekleyip seviniyorsak yakında ağlayacağız demektir. Bu sevinecek değil utanılacak bir durumdur. Biz Türkiye’yi yeniden üreten bir ülke yapacağız. Fabrikalarından bacası tüten bir ülke yapacağız. Gıdadan sonra su sorunu kapıdadır, çok yakındır. Türkiye’de sulamanın yüzde 75’i vahşi sulamayla yapılıyor. Vahşi sulamada verim yüzde 40-45’tedir, damlamada yüzde 95 üzerindedir. O yüzden barajlar damlama sistemini kurmak zorundadır. Siyaset adamının görevi seçimi düşünmektir. Devlet adamının görevi gelecek nesilleri düşünmektir.
İLAÇ KRİZİ KAPIDA
Kanal İstanbul’a 1 lira harcanmamalıdır. Enerji büyük problemlere yol açacak. Isparta günlerce elektriksiz kaldı, Kocaeli’nin, Yalova’nın böyle olmayacağını kim iddia edebilir? Elektrik yanmazsa, ocak yanmaz. Ocak yanmazsa çocuğa mamayı nasıl pişireceksin, nasıl duş alacaksın? Petrolde Rusya’ya bağlıyız, doğalgazda Rusya’ya bağlıyız. Bir ülke bütün danalarını yabancı ülkelere veremez. Bunu düşünmek zorundayız. Birinci ayağımız güneş enerjisi olmalı, yenilenebilir enerjiyi hepimiz konuşmalıyız. İlaç krizi de kapıda bu cumhuriyeti kuranlar, 1926’da şeker fabrikalarını kurdular. Bu fabrikaları Erzurumlular mutlu olsun diye kurmadılar. Çocuklar ishalden ölüyordu, şekerli su ilaçtı. Bu haramzadeler hepsini sattılar. Bir parti Türkiye’ye demokrasi getireceğim diyor. Senin partinin içinde demokrasi yoksa sen Türkiye’ye demokrasi getiremezsin.
İŞİMİZ ÇOK ZOR
Holding patronu Gezi’de yardımcı oldu diye hükümet cezalandırmak isterse ben holding patronunu savunurum. Alevilerin evine çarpı atılıyorsa, Aleviyi savunurum. Biz konjonktürle siyaset yapmıyoruz, bir gün Sorosçu öbür gün PKK’lı. Bizim siyasetimiz ilkesel bir siyaset, omurgalı siyaset. Atatürk’ü tartışırsan ne oyunu ne üyeliğini istiyoruz. Bunu başaracağız. İşimiz çok zor. Hazinede yardımı yok, belediye yok, müteahhit yok. Bu gönüllülerle yürüttüğümüz bir siyasi dayanışma. Bu salonda bulunan herkes bu hafta içine 5’er tane üye yapmalı. Hakkari’den Edirne’ye gönül köprüsü kuracağı.”
