Zafer Partisi: “Suriyeliler göçmen değildir”

Sığınmacı karşıtı politikayla yola çıkan Zafer Partisi’nden göçmen kavramıyla ilgili ilginç bir açıklama geldi. Zafer Partisi Kocaeli İl Başkanı Vedat Çalık, Suriyelilerin göçmen olmadığına dikkat çekerek şu açıklamalarda bulundu: “Suriyelilere vatandaşlık verme çalışmalarında en önemli aşamalardan birisi 2018’ de İçişleri Bakanlığı Göç İdaresi Genel Müdürlüğü tarafından kabul edilerek uygulamaya sokulan Uyum stratejisi belgesi ve ulusal eylem planıdır. Göç İdaresi Merkezi bu planı bilinçli olarak Türk Kamuoyundan gizlemektedir. AKP’nin Suriyeli sığınmacılara Türk vatandaşlığı vererek ülkemizde kalmasını sağlamak üzere hazırlık yaptığını ve bunun için uygun zamanı beklediği ortaya çıkmıştır. Uyum strateji belgesi ve ulusal eylem planı milli ve yerli bir belge değil, birleşmiş milletler tarafından yapılan benzer belgelerden motomot ve kötü bir tercüme ile gerçekleştirilmiş kosmopolit bir zihniyetin ürünü olan bir belgedir.

TÜRK MİLLETİNİN DURUMU KABULLENMESİ İSTENMEKTEDİR

Uyum strateji belgesi ve ulusal eylem planının amacı Suriyeli sığınmacılara vatandaşlık verilerek Türkiye de kalması amacıyla Türk Milletini psikolojik operasyon ile ikna edilmesini sağlamaktır. 8.3 Milyon Suriyeli sığınmacı, Afganlar, Iraklılar, İranlılar vs. milletlerden milyonlarca insan için Göç İdaresi Genel Müdürlüğü’nün resmi devlet belgesinde kullandığı kavram göçmen kavramı olarak göze batmaktadır. Göçmen kavramı Türk Milletinin bilinç altına yönelik subliminal mesaj vermek amacıyla bilinçli olarak kullanılmaktadır. Bu insanlar Türkiye’ye göçtüler yerleştiler, iş bitti artık onlar göçmen mesajı ile Türk Milletinin durumu kabullenmesi istenmektedir.

GÖÇMEN DEĞİL SIĞINMACI

Uluslararası antlaşmalarda tanımlanmış Göçmen kavramı yoktur. Türk hukukunda göçmen 5543 sayılı yasada; Türk soyundan ve Türk kültürüne bağlı olup, yerleşmek amacıyla tek başına veya toplu halde Türkiye’ye gelip bu kanun gereğince kabul olunanlardır şeklinde tanımlanmıştır. Doğru olan, Suriyeliler Göçmen değil geçici sığınmacıdır. İçişleri Bakanlığı ve Göç İdaresi Genel Müdürlüğü’nün yapması gereken, Türk Milletini geçici sığınmacıların Türkiye de kalmasını kabullenmeye ikna etmek değil, Suriyelilerin geri dönüşünü planlamaktır.

ÜLKEMİZİ ETNİK CEHENNEME DÖNÜŞTÜRECEK BİR ZEMİNİ OLUŞTURDU

Partili Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın milli bilinci yıkarak yerine ümmet bilinci ve ümmet sosyolojisi inşa etme rüyası sadece hayaldir. Sayın Erdoğan bu hayalinin sonunda yazık ki ülkemizi etnik cehenneme dönüştürecek bir zemini elleri ile oluşturmaktadır. Zafer Partisi, Suriyeli sığınmacılar gerçeğini iktidar ve yandaşlarına söylediğinde, Sayın Erdoğan ve yandaşlar büyük bir kendini beğenmişlik ve biz herşeyi biliriz ile tepki göstermektedirler. Sn Erdoğan ve kendini beğenmiş yandaşlara hatırlatırız. AK Partili yandaşlar Kıbrıs Türk’ünün tasviyesi anlamına gelen Annan Planı’nı destekliyorlardı. Yandaşlar Kıbrıs Adasının jeopolitik önemi olmadığını savunuyorlardı. Biz Türk Milliyetçileri bütün varlığımız ile Annan Planı denilen emperyalist komploya karşı çıkmıştık.

SUBAYLARIN AŞAĞILANMALARINI ALKIŞLIYORLARDI

AK Partili Yandaşlar, Ergenekon adlı sahte terör örgütü masalına sonuna kadar sarılmış, FETÖ ile işbirliği içinde Türk Ordusuna saldırıyorlardı. Yandaşlar yine emperyalizme hizmet ediyorlardı. Biz Türk Milliyetçileri bütün varlığımız ile Ergenekon diye bir örgütün olmadığını, bunun bir büyük emperyalist komplo olduğunu, amacın milli – üniter devletin yıkılması olduğunu ifade ediyorduk. AK Partili Yandaşlar, sahte balyoz, darbe iddialarını üreten FETÖ ile birlikte Türk Subay ve Generallerinin tutuklanmasını, aşağılanmasını alkışlıyorlardı. Yandaşlar her zaman olduğu gibi yine emperyalizmin yanına konuşlanmışlardı. Biz Türk Milliyetçileri böyle askeri darbe olmayacağını amacın Türk Ordusunu hırpalamak olduğunu ısrarla tekrarlıyorduk.

Ak Partili Yandaşlar, Fetö ile işbirliği içinde PKK ile müzakereleri savundular. Bebek katili Öcalan’a yağ çektiler. Türk askerini ve polisini PKK ile mücadele etmemesi için baskı altına alan AKP’yi alkışladılar. Türkiye’nin ve Türk bayrağının adını değiştirmeyi dahi önerdiler. Yandaşlar emperyalizmin, Kürdistan tuzağının Türk Milletine kurulmasına yardımcı oluyorlardı. Biz Türk Milliyetçileri, PKK’ya teslimiyet ve Türkiye’nin bölünmesi anlamına gelen PKK açılımına karşı her yolu deneyerek karşı çıktık. AK Partili Yandaşlar FETÖ örgütüne, Türk ordusunun, yargısının, eğitiminin ve en sonunda devletinin teslim edilmesini alkışladılar. FETÖ için hatıra para bastılar. Yandaşlar ise emperyalizmin ve FETÖ ile el ele halay çekiyorlardı. Biz Türk Milliyetçileri ise FETÖ’nün bir casusluk örgütü olduğunu söylediğimiz için FETÖ’nün saldırı ve operasyonlarına maruz kaldık.

ÇOK BOYUTLU TUZAĞI GÖRMEK İSTEMİYORLAR

Suriyeli sığınmacılar konusunda da Ak Partili yandaşlar bizi hiç şaşırtmıyor, her zamanki yerlerinde emperyalizmin tuzağına düşüyor. Eksik milli bilinç ve milli menfaat tespiti konusunda yapılan hata nedeniyle hem Türk Milletine hem Suriye halkına kurulan çok boyutlu tuzağı görmüyor görmek de istemiyorlar. Zafer Partisi iktidarında Göç İdaresinin, Türk Milletinden gizlediği uyum stratejisi politikasının çöpe atılacağını söylememize gerek var mı?”