Kılıçdaroğlu Kocaeli’den seslendi: CHP’yi eleştirin!

KOSİAD Başkanı Atalay Kaya geçtiğimiz haftalarda Ankara’ya giderek CHP Genel Başkanı Kemal Kıılçdaroğlu’na giderek dosya sunmuştu. Bu görüşmenin ardından CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu bugün Kocaeli Sanayici İş Adamları Derneği’nin talebi ile bugün Wellborn Otel’de sanayici ve iş adamları ile bir araya gelerek toplantı düzenledi. Toplantıya CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, TBMM Başkanvekili Haydar Akar, CHP Parti Sözcüsü Faik Öztrak, CHP Genel Başkan Yardımcısı Ahmet Akın, CHP Genel Başkan Yardımcısı Erdoğan Toprak, CHP Kocaeli Milletvekili Tahsin Tarhan, İzmit Belediye Başkanı Fatma Kaplan Hürriyet, CHP Kocaeli İl Başkanı Harun Yıldızlı, CHP Kocaeli eski İl Başkanı Cengiz Sarıbay, il yöneticileri CHP’li ilçe ve ilçe gençlik kolları başkanları ve iş insanları katıldı.

“GÖNÜL İSTERDİ Kİ UYGARCA TARTIŞABİLELİM”

Toplantıda konuşan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu şu sözleri kaydetti: “Sayın başkan konuşurken siyasi partilerle buluşmadan bahsetti. Aslında gönül isterdi ki tüm siyasi partilerin liderleri bir televizyonda bir araya gelip uygarca tartışabilelim. Kutuplaşmayı bir tarafa bırakıp var olan sorunları çözmek için hangi sağlıklı çözümler var tartışabilelim. 70-80’lı yıllarda bu mümkündü ama dünyayla birlikte biz siyasi açıdan zamanla geriye gittik. Ben konuşurum, başka siyasi partilerin liderleri konuşur ama vatandaş bunlar bir araya gelse de biz de dinlesek derler.

“OTOBÜSE BİNERKEN BİLE SİYASETLE TANIŞIYORSUNUZ”

Bazen biz siyasetle ilgilenmiyoruz diye cümleler kurulur ancak siyaset bizim hayatımızda. Dünyada hayatımız siyaset. Otobüse binerken bile siyasetle tanışıyorsunuz. Yapılan zamlar, ötv vergsi ulaşım vergisi ya da bir iş yeri açtığınızda harçlardan tutun vergilere kadar bunların hepsi siyaset. O yüzden siyaset kurumu hayatımızda son derece önemlidir.

“HEM KAVRAYIP HEM ÇÖZÜM ÜRETEBİLİRSİNİZ”

Eğer Türkiye’de sağlıklı bir planlama, sağlıklı bir ulaşım zinciri oluşturulacaksa Tekirdağ’dan başlayarak Sakarya’ya kadar bu coğrafyanın tek başına değerlendirilmesi lazım. Pek çok soruna kaynaklık eden olayı hem kavrayıp hem de çözüm üretebilirsiniz. Kocaeli’nin vergi ödemede çok büyük bir vergi ödeyen kent olduğunu biliyorum. Verginin ödenmesi kadar vergiyi kullananın da size hesap vermesi gerekir. Hesap verecek kurum da siyaset kurumudur.

“SORUYU SORMAYIZ”

Siz vergiyi ödersiniz ama siyaset kurumu bu vergiyi toplar ve harcar. Temel sorunumuz var aslında ‘Benim ödediğim vergi nereye harcandı?’ sorusunu sormayız. Bu sorunun sorulmadığı ülkelerde demokrasiler değişmez. Demokrasinin birinci kuralı vatandaş ve hükümet ‘Ey yönetenler ben sana vergi veriyorum benim ödediğim vergi nereye harcandı?’ sorusunu sormaktır. Bu maalesef bizim ülkede yeteri kadar sorgulanmaz. Bazen korkuyla sorulmaz bazen aklımıza gelmez ama bir çocuk doğduğu andan itibaren vergi öder.

“AVRUPA BİRLİĞİ STANDARTLARINA ÇIKARMAMIZ LAZIM”

Bugün Türkiye’nin izlemesi gereken stratejiyi anlatmak isterim. Sorunlar var, evet büyüyor hiçbir sorun hafiflemedi, daha büyük sorunlarla karşılaşacağız daha çok zamlar gelecek mi evet gelecek. Kış gibi gözükse de baharımızı yaşıyoruz çünkü üretici fiyatlarıyla tüketici fiyatları arasında çok büyük açık var.

SOSYAL BİR DEVLET ÜRETMEK ZORUNDASINIZ

İzlememiz gereken 4 ayaklı bir strateji var. Birincisi can ve mal güvenliğidir. Demokrasi gelişmemişse, medya bağımsız değilse, insanlar, savcılar bağımsız değilse o ülke büyümez. Yapılması gereken önce demokratik standartlarımızı Avrupa Birliği standartlarına çıkarmamız. Katma değeri yüksek bir ürün üretiyorsanız dünyada söz sahibi olursunuz. Ülkenin üniversitesi bilgi üretmezse sanayi de üretemez. Üniversiteler bilgiyi düşünce özgürlüğü ortamında üretir.

“HERKESİN KARNININ DOYABİLDİĞİ BİR DEVLET”

Bizim üniversitelerimiz bilgi üreten durumda mı? Bunu bizim sanayicilerimizin de sorgulaması lazım. Bugün, genç kuşaklar geleceklerini Türkiye’de değil yabancı ülkelerde arıyorsa hepimizin oturup düşünmesi lazım. Üçüncü ayakta sosyal devlet dediğimiz bir kavram var. Güçlü bir sosyal devlet üretemezseniz, herkesin karnının doyabildiği bir sosyal devlet üretmek zorundasınız. Herkesten vergi alıyorsunuz. Nasıl olurda Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nde planlama olmaz ve kapatılır? Ama kimsenin sorduğu yok. sürdürülebilirlik dördüncüsü. Biz değişen dünyaya ayak uydurmak zorundayız. Sürdürebilirliğin ayağı da liyakattir.

“BİRBİRİMİZİ İYİ TANIMAK ZORUNDAYIZ”

Önümüzde seçimler olacak mı diye soracaksınız. Her birini samimi olarak yanıtlayacağım. Bu toplantı benim için çok değerli çünkü birbirimizi daha iyi tanımak zorundayız. Ülkenin iyi gitmediğini, iyi yönetmediğini ben de biliyorum, siz de biliyorsunuz. Bu dar boğazdan nasıl çıkacak? Samimi cevap vereceğim. CHP’yi eleştirin.”