Barcılar, başkanlara seslendi: Tatlı değiliz belki ama haklıyız

Tramvay projesinde barları yıkılan ve o gün bugündür mağduriyetleri giderilmeyen, son belediye meclisinde AKP’li Engin Uçar’ın önergesiyle ruhsat almaya hak kazanan ancak bu kez de Kaymakamlık engeliyle karşılaşan barcılardan Serkan Güyük, sitem dolu bir paylaşımla çözüm istedi. Güyük, “Belki tatlı değiliz ama haklıyız” dedi

Barcılar, başkanlara seslendi: Tatlı değiliz belki ama haklıyız

Tramvay projesinin başında tramvay hattı üzerinde yer aldıkları için Barlar Sokağı’ndaki kimi dükkanlar yıkılmış, buradaki esnaf uzun süre kendilerine bir yer gösterilmesi için çabalamış, hatta barların şehrin merkezinden başka bir noktaya daha düzenli bir ortama taşınması için proje dahi sunmuş ancak mağdur edilmekten kurtulamamışlardı. Barları yıkılan kimi mekan sahipleri kendilerine boşta olan yerler bulabilse de kimileri, bu mağduriyeti 6 yıldır yaşamaya devam ediyor. Serkan Güyük ve Enver Başyurt, mekanı yıkılan ve 6 yıldır mağduriyetleri giderilmeyen barcılar arasında ve bu iki isim uzun yıllardır kapısını aşındırmadıkları kurum bırakmadı. İzmit Belediye Meclisi’nde defalarca ruhsatlarını alabilmeleri için önergeleri verildi ancak AKP’li ve MHP’li meclis üyelerinin ret oyu kullanmasıyla mekanlarını açamadılar. Son mecliste AKP’li meclis üyesi Engin Uçar’ın bar esnafının mağduriyetini görerek verdiği önerge, AKP Grup Başkanvekili Mustafa Soydabaş’ın da çekimser kalmasıyla birlikte meclisten geçti. AKP, bu iki ismi affetmedi, istifa ettirdi ancak Serkan Güyük ve Enver Başyurt’un mağduriyeti sonunda son bulmuştu derken İzmit Kaymakamlığı, kimi gerekçelerle kararın iptali için idare mahkemesine başvurdu. Daha önce emniyet güçlerinin açılmasında sakınca görmediğine dair yazı verdiği iki esnaf, Kaymakamlığın itirazıyla mahkeme sürecine takıldı.

Serkan Güyük, işte bu durumun ardından bugün dikkat çeken, sitem dolu ve çözüm bekleyen bir paylaşımda bulundu. Güyük’ün, ruhsatlarının verilmesini, mahkeme sürecinin beklenmemesini anlattığı yazısında “Belki tatlı değiliz ama haklıyız” dedi. İşte noktası virgülüne o paylaşım:

BÜYÜKLERİMİZE

ARZIMIZDIR.

•Bu işyerleri yıkılmak istendiğinde mevcutta ruhsatları var mıydı? Vardı

•Mağdur edilen işletmeciler olarak bizlere, yıkacağız ama ruhsat hakkınız kaybolmayacak denildi mi? Denildi.

•O dönem Sn.Büyükakın sorunu çözmek adına Sn.Karaosmanoğlu ile konuşarak, yeni alan oluşturma konusu dahil olmak üzere, çözüme yönelik genel sekreter olarak insiyatif aldı mı? Aldı.

•KBB Başkanı sıfatıyla hukuki şartlar yerine gelmişse bizden yana bir sıkıntı olmaz demiş miydi? Demişti.

•Nitekim, Kartepe zirvesinde kamuoyuna soruna ilşkin olumlu görüş bildirdi mi? Bildirdi.

Verilmelidir dedi mi? Dedi.

•Konu, meclise gelmeden önce İzmit Belediyesi”ne resmi müracatlar yapılmış mı? Yapıldı.

•Adreslerle ilgili gerekli çalışma yapılıp, Emniyet raporu ve Kaymakamlık onayı alınmıış mı? Alınmış

•İzmit Belediyesi Meclis üyeleri, bu insanların yeniden işyeri açma taleplerini oylamış mı? Oylamış.

•Oy çokluğuyla geçmiş mi? Geçmiş.

•Peki, kararda ne diyor?

-HUKUKİ ŞARTLARI YERİNE GETİRMELERİ KOŞULUYLA

Önceki başvuru, uygun görülmediyse bile, uygunluğu yeniden değerlendirilemez mi?

İşte burada sağduyu devreye giriyor. Sorumluluğu olanlar, yardımcı olmak yerine camdan dışarıya bakıyor olmamalılar.

Altına elin konulmadığı taş, burada bizim hayatlarımız, geleceğimiz, itibarımız..Sadece bizim de değil, yaşadığımız şehrin de itibarı aslında..Dışarıdan bakanlar, “olacak iş mi bu ?” demiyorlar mı sanıyorsunuz?

İşyerlerimiz yıkılarak bizler mağdur edildik, nokta.

O gün herkes dururken bizi yıkmasaydınız şimdi sorumluluğumuzdaki onlarca kişinin, bambaşka hayatları, bambaşka hayalleri olacaktı..

Hiç canınız sıkılmıyor mu?

Basın haber paylaşııyor, “Sahipsiz canlarımız, sokak hayvanlarımız.” Onların çaresizlikleri hepinizin canını acıtıyor. Simit ile Pişmaniye çok tatlılar evet ama biz de bu şehrin insanlarıyız. Tatlılığımız tartışılır ama haklılığımız net.

Bir kısım meclis üyesinin bariz bir ‘hak” meselesini salt “alkol” meselesiymiş gibi gösterme çabası, hakkaniyetli olmadığı açık, sonuçlara sebep olmuştur.

Sorunun, mağduriyetimizi sona erdirecek biçimde sonuçlanmasını beklerken, çözülmesi bir yana, yeni mağduriyetleri doğurmuş olması çaresizliğimize ilaveten, üzüntümüzü derinleştirmiştir.

Sayın Başkanlarımızdan, kangren olmuş bu yaranın, şehir vicdanında çözümlenmesine dair adım atmalarını bekliyoruz.

Bizimkisi her zaman söylediğimiz gibi, edinilmiş bir hak derdi, iş derdi, aş derdidir.

Altı yıllık mağduriyetimizin giderilmesi için bir çözüm yolu bulunması, ancak anlayışına çok ihtiyaç duyduğumuz büyüklerimizin katkısıyla mümkün olacaktır.

Bunca çabayı, görmezden gelmeyiniz, karşılıksız bırakmayınız..

Vicdanlarınıza,arz ediyoruz..

Saygılarımızla.

Barcılar mağdur