İYİ Partili Ufuk Turan: Aday yapılırsam AKP’den de oy gelir!
İYİ Parti İzmit İlçe eski Başkanı ve milletvekili aday adayı Ufuk Turan, aralarında abla kardeş hukuku bulunan Meral Akşener’e daha fazla katkı sunabileceğini, partisinin oylarını yukarıya çıkarabileceğini gördüğü için aday adayı olduğunu belirtti. Turan, aday yapılması halinde AKP’deki DYP kökenli isimlerden de oy alabileceğini kaydetti

İzmit’in Gündoğdu köyünde doğan, bu kentte öğretmenlik ve milletvekilliği yapan İYİ Parti Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Adayı Meral Akşener ile yolları 1994’te kesişen bir isim Ufuk Turan… Doğru Yol Partisi kökenli olan ve bu partinin ilçe ve il gençlik kollarını kuran, bu partide meclis üyesi adaylığı bulunan tecrübeli, teşkilatçı bir siyasetçi aynı zamanda. 24 Haziran 2018 genel seçimleri için 5 aydır yürüttüğü İzmit İlçe Başkanlığı görevinden istifa edip, milletvekili aday adayı oldu. Emlakçılık yapan ve İzmit’te ayak basmadık sokak bırakmayan Turan, partisine, Cumhurbaşkanı adayı Meral Akşener’e daha fazla katkı sunabileceğini düşündüğü için bu yola çıktığını aktardı gazetemize… “5 aylık ilçe başkanı istifa edip, aday adayı olur mu?” şeklindeki eleştirilere de açıklık getirdi, Meral Akşener ile 1994 yılına dayanan abla kardeş hukukunu anlattı Turan. Aday gösterilse de gösterilmese de tüm varı ve yoğu ile çalışmayı sürdüreceğini söyledi. Turan, aday yapılması halinde AKP’deki ve diğer partilerdeki muhafazakar, milliyetçi ve Doğru Yol Partisi kökenli isimler ile hemşerilerinden daha kolay o alabileceğini de belirterek “Ben İzmit’in yerlisiyim, Çerkez kökenliyim, Çerkezler tutucu insanlardı. Seçilebileceğim bir yerde aday yapılmam halinde tam destek vereceklerinden eminim” dedi. 52 yıldır Yenidoğan Mahallesi’nde yaşadığını kaydeden Turan, bu mahalleden bir defa milletvekili geçtiğini görmediğini belirterek “İzmit’in yerlisiyim ve sıra dışı bir milletvekili olacağım, benim vekilliğimde tüm İzmit sokakları milletvekili görecek” ifadelerini kullandı. Kocaeli’deki oy oranı ve milletvekili çıkarma hedeflerini de açıklayan Turan, “Hem Türkiye’de hem de Kocaeli’de yüzde 20 oy oranının altına düşmeyeceğimizi düşünüyorum. Kocaeli’de milletvekili hedefimiz ise en az 3… Bu sayı, HDP’nin barajı aşması ya da Saadet Partisi’nin vekil çıkarması ile matematiksel olarak 4’e, 5’e yükselebilir. Vekil sayısı 11’den 13’e yükselmiş olmasına rağmen AKP’nin 7 vekilden 6 vekile düşeceğine inanıyorum” şeklinde konuştu. Cumhurbaşkanlığı seçimlerine de değinen Ufuk Turan, Meral Akşener’in ikinci tura kalacağına inandığını aksi durumda seçimi Tayyip Erdoğan’ın alabileceğini öne sürdü. Turan, bu tezini şöyle açıkladı: “İkinci tura Muharrem İnce kalır ise ben oy veririm kendisine, çevreme de vermesini söylerim ancak milliyetçi ve muhafazakar kesimin CHP’ye karşı olumsuz bir tutumu var. CHP’nin adayı Meral Akşener de olsa seçimi kaybedebilir. Bu nedenle CHP seçmeninin de bu tehlikeyi fark edeceğini ve ona göre davranacağını düşünüyorum” dedi. Ticaretle uğraşan bir isim olan Turan, ekonomideki gidişatla ilgili büyük sıkıntıyı ise Fethiye Caddesi’ndeki simitçinin dahi bildiğini kaydetti.
Ufuk Turan ile gerçekleştirdiğimiz söyleşimizle sizleri baş başa bırakıyoruz…
MERAL HANIM İLE ABLA KARDEŞ İLİŞKİMİZ 1994’E DAYANIYOR
Henüz 5 aylık ilçe başkanıyken istifa ettiniz, milletvekili aday adayı oldunuz… İYİ Parti’de ilçe başkanlarının adaylıkları eleştiriliyor, ne diyorsunuz? Neden aday adayı oldunuz?
-Ben teşkilatçılığı bilen, daha önce particilik yapmış biriyim. 1989 yılında belediye meclis üyesi oldum Doğru Yol Partisi’nden, İsmail Kalkandelen döneminde. İsmail ağabey ile gece gündüz dolaştım. Seçimi kaybettik, seçim bittikten sonra ilçe gençlik kollarını kurduk, orada ikinci başkan oldum. 1993’te il gençlik kollarını kurdum, orada kurucu başkan oldum. 1994 yılında da Meral Akşener ile yollarımız siyasette kesişti. Burada başkan adayı olduğunda Meral Hanım’ın yanında benden başka kimse yoktu. Sabah saat 08.00’de aldım, gece saat 01.00’de bıraktım, abla kardeş gibi. Bunu zaten o söyler. Bana sevgisi farklıdır. Abla, benim sevdiğim bir insan ve ben şimdi İYİ Partiliyim. İlçe başkanlığını düşünmüyordum. Siyaseti düşünmüyordum, bana AK Parti’den de teklifler geldi zaman zaman, ben gitmedim. Ama İYİ Parti İl Başkanı bana ilçe başkanlığı teklif ettiği zaman düşünün ki teklif aldığınız partinin genel başkanı, sizin abla dediğiniz bir insan. Her zaman denk gelecek bir şey değil bu. 1-2 gün düşündüm, kabul ettim. Fakat şöyle bir şey oldu, beklenen bir şey değildi erken seçim her şeyden önce. 2019’un sonunda bir seçim vardı. Bu erken seçimi ön görmemiştik. Biz geldik, yönetimi yaptık, bize ‘kongrenizi yapın’ dediler. ‘Erken seçim ihtimaline karşı kongreleri tamamlayın’ dediler, kongreleri tamamladık. Bir anda bu erken seçim gündeme gelince, şöyle bir düşünceye kapıldık; teşkilatta kalalım mı, yoksa teşkilattan ayrılıp milletvekili aday adayı olalım mı? Herkesin kendine göre değerlendirmesi gerekiyor. Ben mesela diğer ilçe başkanı arkadaşlarımı aday adayı oldu olmadı, niye oldu diye de yargılamam. Ama Ufuk Turan açısından baktığım zaman, daha önce abla ile hasbelkader siyaset yapmış, ona yakın olan ve bu şehirde karşılığım olduğuna inanan bir insanım. Ablaya milletvekili aday adayı olarak daha çok katkı vereceğimi düşündüm. Benim sıralamada bir yere gelmemin birçok insanı burada İYİ Parti’ye yönlendireceğini düşünüyorum. Bu yüzden de aday adaylığına başvurdum. Bir de şunu da dipnot olarak söylemek lazım. Koray Aydın Bey, Genel Başkan’ımıza demiş ki; ‘İl ve ilçe başkanlarının adaylıklarını kabul etmeyelim, onlar aday olmasın…’ Genel Başkan’ımız da şöyle cevap vermiş; ‘Hayır, herkes aday adayı olabilir, kimsenin demokratik hakkını elinden almayın…’ Biz buradan yola çıkarak aday olduk, yani partiye aykırı bir şey yapmadık. Ama şunu da söyleyeyim yine; bir parti düşünün, daha 5 aylık bir parti. Ha 18 senelik partide 5 ayda aday olsak çok absürt bir durum olur. Adama sorarlar yani ‘daha 5 aylık ilçe başkanısın’ diye. 5 ayda aday olduk ve inanın bizden fazla kimsenin emeği yok. Bakın en çok emeği olanlar o 46 aday adayı içinde en çok teşkilatlardan gelenlerdir. Çünkü öbür arkadaşlarımız dışarıdan geldiler. Ben 5 aydır dükkanıma gitmedim doğru düzgün. Dükkanımla konsantrem bozuldu her şeyden önce. Gittiğim zaman da zaten boş boş oturuyorum, diyorum ki ‘ben burada neden oturuyorum’ ve çıkıyorum bu sefer de. Onun için ben daha fazla katkıyı dışarıda vereceğime inanıyorum. İl başkanımızın milletvekili aday adayı olmaması da beni hareketlendiren noktalardan biri oldu. Mevcut aday adayları içinde kendime güvendiğim için aday adayı oldum. Daha çok katkı verebileceğime inandığım için bu yola çıktım. Çünkü herkes bir iddia ile çıkmak zorunda.
‘DESTEK OLUN’ DEMEYE UTANIRIM
Meral Hanım’ın fikrini aldınız mı?
-Hiç fikrini almadım, kendisi ile hiç görüşmedim. Hatta genel merkeze gittiğimizde arkadaşlarımız Meral Hanım’a uğrayalım dediler, ben utanırım Meral Hanım’a gidip aday adayı oldum, bana destek olun demeye, bir şey istemeye utanırım dedim. Çünkü öyle bir hukukumuz var ki ismimi gördüğü zaman şartlar içinde gerekeni yapacaktır. Ama bu, şu anlamda da değil; yani Meral Hanım beni listeye koymazsa da ona darılırım, üzülürüm gibi bir durum yok. Bu kadar sıkıntının içinde biz bir ilçe kurulunda yorulduk, o şu anda Türkiye ile uğraşıyor. Gerçekten sıkıntılı bir süreçten geçiyor. Salih kafa ile düşünülecek bir şey değil, o anki ruh haliyle alakalı.
SIRA DIŞI BİR VEKİL OLURUM
İYİ Parti sizi neden aday yapsın? İsminizin oylara etkisi olabilecek mi?
-Olursa olur, olmazsa olmaz şahsımın adaylığı ama şunu da söyleyeyim ben temsil niteliğinde Doğru Yol Partisi’ni de temsil ediyorum. Şu anda listelerde baktığımızda İbrahim Artvinli ağabey de aday adayı olmadı çünkü. Benim dışımda eski Doğru Yolcuları çekecek biri yok. Oylar AKP’nin içine gitti, o oyları da ben temsil ediyorum. O zamanki siyaset yapan arkadaşlarımızın heyecanlandığını görüyorum benim aday adaylığımdan dolayı. Bir de organik İzmitliyim. Bu şehrin her sokağında benim ayak izim var. Her sokağına girip çıkıyorum. Sokakta yürürken insanlar selam veriyor. Ben milletvekili olduğumda da sıra dışı bir milletvekili olacağımı taahhüt ediyorum. Sokaklarda milletvekillerini gezerken görmüyor insanlar. Ben 52 yıldır Yenidoğan’da yaşıyorum, bizim sokaktan geçen bir tane milletvekili görmedim. Çıktım diyen varsa gelsin. Ben o sokakları gezmeye devam edeceğim. O sokaklar benim sayemde bir milletvekili görecek. Bu nedenlerden dolayı ilçe başkanlığından ayrılarak aday adayı oldum. Ama şunu da söyleyeyim partim bana ne görev verirse yaparım. Olmadım mı milletvekili, seçimlerden sonra da partim istediği gibi değerlendirecektir. Genel olarak ben eğer bu şehirde milletvekili olursam yine üstüne basa basa söylüyorum farklı bir milletvekili portresi çizebileceğimi düşünüyorum. Doğal bir adamım ve bu şekilde de kalacağım. Ayrıca Doğru Yol geçmişine sahip olsam da beni tanıyanlar bilir, ben ülkücü bir insanım. Hepsiyle hukukum da vardır.
ÇERKEZLER ÇOK TUTUCUDUR
Aday yapılmazsanız ya da seçilemeyeceğiniz bir yerden aday gösterilirseniz aynı şekilde sokaklarda çalışmayı sürdürecek misiniz?
-Şimdi şu var; öncelikle tespiti doğru yapmak lazım. Seçilebilecek bir yerden aday olmakla, seçilemeyecek bir yerde olma veya listede olmama arasında şöyle bir fark var; seçilebilecek bir yerde olduğun zaman vatandaşla temas ettiğinde daha kolay oy alıyorsun, vatandaşın öyle bir tavrı oluyor. Diğer partilerdeki arkadaşlardan, sokaktaki, mahallemdeki vatandaştan, hemşerilerimden oy almak daha kolay oluyor. Ben Çerkez kökenli bir insanım, bizim Çerkezler çok tutucudur bu konuda. Ben hemşerilerimden, seçilebilecek bir yerde olursam oy almam, oy istemem biraz daha kolay olur. Ama çalışma anlamında yine söylüyorum benim için önemli olan Meral Akşener’in Cumhurbaşkanı olmasıdır. Benim milletvekilliğimden daha önemlidir onun Cumhurbaşkanı olması. Benim milletvekili olmamın, o Cumhurbaşkanı olamadıktan sonra bir anlamı yok. Ben listede olsam da olmasam da varımla yoğumla, sonuna kadar yine dükkanıma gitmeme pahasına çalışacağım. Ben teşkilatın emrindeyim.
KOCAELİ’DE EN AZ 3 MİLLETVEKİLİ ÇIKARMA HEDEFİMİZ VAR
İYİ Parti’nin milletvekili hedefi nedir Kocaeli’de? Sizin tahmininiz nedir?
-Gebze’den bir adayın bir ya da ikinci sırada olması bekleniyor. En az 3 milletvekili çıkarma hedefimiz var. Her şey normal giderse 3’ü çıkarırız diye düşünüyorum. Ondan sonrası işte HDP’nin barajı geçmesi ya da Saadet Partisi’nin milletvekili çıkarması bizi yukarıya doğru belki bizi 4’e belki 5 milletvekiline taşıyabilir. Lütfü Türkkan Bey, gelse birinci sıraya otursa hem siyasi hem maddi olarak güçlü bir insanın burada varlığının olması bizi 2,5 ise 3 yapar, 3,5 ise 4 yapar. Ben kendisine dedim ki Başkan’ım gelin oturun listenin başına biz de sizin etrafınızda bu yolu yürüyelim. Aksi durumda ben liste başı olsam ne olur, partim açısında Lütfü Bey’in varlığı önemli olur.
AKP’DE VEKİL SAYISI 6’YA DÜŞER
Kocaeli’de ve Türkiye’de İYİ Parti’nin oy oranı sizce ne kadar?
-Kocaeli’de de Türkiye’de de yüzde 20’nin üzerinde bir oy oranına sahip olduğumuzu düşünüyorum. Eğer Meral Hanım bir tık öne geçebilirse daha sürükleyici olacağını, bizim oyumuzu da daha da yukarı çekebileceğini düşünüyorum. Teşkilatlar daha yeni, Meral Hanım’ın önünde olmadığı aşikar. Normaldir yani. Yüzde 20 ile 3 tane vekil alacağımızı düşünüyorum. Şöyle şüphem yok zaten; bu Cumhur ittifakının yüzde 45 oyu olduğunu düşünsek yüzde 10 da HDP’nin oyu olduğunu düşünsek yuvarlayarak konuşuyorum, yüzde 55, geriye kaldı yüzde 45. Türkiye’de yüzde 3-4 Saadet Partisi alır diye düşünüyorum. İttifak ile birlikte baraj ortadan kalktı çünkü. Geriye yüzde 42 kalsa. CHP’den çok oy alıyoruz, ben bunu görüyorum, en çok CHP’liler bize geliyor. Muharrem Bey ile sanki biraz toparladı gibi gözüyor ama bence o toparlamanın da bu süreçte düzeleceğini, Meral Hanım’ın farklı çıkışlar yaparak bunu kırabileceğini düşünüyorum. Bunu kırarsa şöyle düşünün; Kocaeli için söylüyorum burada biz bir tık fazla oy aldığımızda 3’ü zaten çıkarıyoruz. O zaman 2’ye CHP düşer. Onun için bir tık fazla almak önemli. Tabii burada Saadet’in vekil çıkarması da önemli. AKP’nin de 11 vekilin 13’e çıkmasına rağmen 6 vekile düşeceğini düşünüyorum. MHP’nin çıkaramayacağını düşünmüyorum.
İSLAM’A ZARAR VERİYORLAR
Muhafazakar bir insansınız, AKP’den de teklifler aldığınızı ama kabul etmediğinizi söylediniz… İYİ Parti’de size teklif getiren AKP’ye karşı mücadele veriyorsunuz… Yanlış, aksak gördükleriniz neler?
-Önemli olan bu dönem çok hassas bir dönem, hepimiz Meral Akşener’in Cumhurbaşkanı olması ve bu iktidarın girmesi için elimizden geleni yapmalıyız. Çünkü bu korku imparatorluğunun yıkılması lazım. Ötekileştirmenin sonlanması lazım. Ben muhafazakar da bir insanım ama bu iktidarın gitmesini istiyorum. Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu Bey’in çok güzel bir lafı var, o söyleyince çok anlamlı oluyor; ‘Bu ülkede özgürlük ve adalet problemi var’ diyor. Gerçekten muhafazakar insanlar söyleyince daha bir anlamlı oluyor. Adalet ve özgürlük problemi var bu ülkede ve bir an önce bunun çözülmesi lazım. İslam’ı referans edinen insanların bu kadar kötü yönetim göstermemesi lazım. Çünkü İslam’a da zarar veriyorlar böyle yaptıklarından dolayı. Bu ötekileştirmeyi bitirmek için Türkiye’ye kardeşlik hukukunun getirilmesi gerekiyor. Ben onun Meral Hanım ile geleceğini düşünüyorum. Eğer bu sefer de gelmezse bir daha ki dönem daha başka, çok daha uç noktada bir adam çıkacak, bir tarafta Tayyip Bey, onun tam karşında daha uç bir isim. Onun kazandığını düşünün bu kez yine ülkede huzur olmayacak. Ama Meral Hanım gelirse ortak bir huzur sağlanabilir diye düşünüyorum.
İNCE’NİN İKİNCİ TURA KALMASI, TAYYİP BEY’E SEÇİM KAZANDIRABİLİR
Muharrem İnce’nin aday gösterilmesiyle Meral Akşener’in ikinci tura kalma ihtimali riske girdi mi sizce?
-Belki şu anda Meral Hanım’ın ikinci olması, sanki Muharrem İnce Bey’in çıkmasıyla biraz riske düştü gibi gözükse de ben toparlanacağını düşünüyorum. Çünkü CHP seçmeni çok kültürlü bir seçmen yani siyasete çok ilgili bir seçmen. Öyle boş oy vermiyorlar, bakıyorlar. Onların da Tayyip Bey ile Muharrem Bey kalırsa Muharrem Bey’in kazanamayacağını anlayacağını düşünüyorum. Meral Hanım’a yönleneceklerini düşünüyorum. Kadın aday çok önemli burada. Çünkü şöyle bakın siz de Muharrem Bey’i hırpalayacağını düşünüyorum Tayyip Bey’in. Meral Hanım’a aynı şeyi yapamayacağını düşünüyorum. Meral Hanım, gider yapabilen bir kadın. Gideri yaptığı zaman aynı zaman da karşıdan bir gider gelirse kadınları küstüreceğini, kıracağını düşünüyorum. Meral Hanım gider yaptığında, bir kadın bir erkeğe gider yaptı diye bozulmayız ama aynı şekilde oradan bir gider gelirse kadın seçmeni kaybeder. Çok zor durumda kalacağını düşünüyorum Tayyip Bey’in. İlk turda yüzde 44’leri bulacağını düşünmüyorum Tayyip Bey’in, ikinci turda hatta yüzde 40’lara kadar gerileyeceğini düşünüyorum.
CHP'NİN ADAYI AKŞENER OLSA O DA KAZANAMAZ
Peki, Muharrem İnce ikinci tura kalırsa Meral Akşener ve sizler, kendisini destekleyecek, kendi adayınız kazanmış gibi hareket edecek misiniz?
-Tabii ki biz şimdi birbirimize akit yaptık. Bu bir sözleşmedir. Belki ben bir imza atmadım ama benim Genel Başkanım imza attı. Ben Muharrem İnce’ye oy vermekten yüksünmem. Ben Muharrem İnce’ye oy veririm, etrafımdaki insanlara da ‘verin’ derim. Çünkü bu bir yol arkadaşlığıdır. Biz bu yola beraber çıktık. Nasıl onlardan şüphem yoksa biz de aynı şekilde vereceğiz ama şu vardır tabii, bizim dışımızda Meral Hanım’a oy veren böyle muhafazakar, milliyetçi oyların belki Muharrem Bey’e gitmesinde sıkıntı olabilir. Bu yüzden de Muharrem Bey o sıkıntıyı yaşayabilir ama CHP seçmeni Meral Hanım’a oy verir. Onda bir sıkıntı olmaz. Onun için Meral Hanım’ı daha şanslı görüyorum ikinci tura kalırsa. Muharrem Bey’in ikinci çıkması Tayyip Bey’e seçimi kazandırabilir. Şöyle bir yapı var Türkiye’de, belli kesimlerin CHP ile problemi var. CHP’ye oy vermek istemiyorlar. Kimin aday olduğu önemli değil. Şöyle bir seçim hayal edelim mesela; CHP’nin adayı Meral Akşener olsun; ittifakın adayı Tayyip Bey olsun; diğer muhalif partiler de herkes Akşener’i destekliyor olsun; Meral Akşener de CHP’nin adayı olarak seçimi kazanamaz. Çünkü CHP’nin adayı olduğunda bazı muhafazakar ve milliyetçiler vermiyor.
HDP İLE PAZARLIK YAPAN KAYBEDER
Meral Akşener, HDP’lilerin, Kürtlerin oyunu nasıl alacak?
-Tabii ortada net bir sıkıntı var. Meral Hanım ikinci tura kaldığı zaman ne Meral Hanım ne de Tayyip Bey, HDP üzerinden bir pazarlık yapamaz. Bu pazarlığı yapan başka türlü kayba uğrar burada. Yaşanan süreç, son zamanda olanlar; bence HDP’nin en büyük düşmanı Recep Tayyip Erdoğan şu anda. Öyle olduğu noktada Tayyip Bey de gitmezse Meral Hanım da gitmezse serbest bırakıldığı noktada Meral Hanım’ın daha çok oy alacağını düşünüyorum. Biz kitle partisiyiz. Tayyip Bey, oraya bir yaklaşım gösterirse milliyetçi oyları kaybeder. Kendi içinde AK Partili olup milliyetçi olan oyları kaybeder. Kim pazarlık yaparsa HDP ile bir şekilde bir oy kaybına uğrayacaktır. Hiç yapılmadığı noktada gene söylüyorum; Cumhur ittifakı yüzde 44 oy alırsa ilk turda ben o yüzde 44’ün 4’ünün Meral Hanım’a gideceğini düşünüyorum.
KADINA KABADAYILIK YAPARSA TOPLUM KALDIRMAZ
Akşener’in kadın oluşu avantaj mı?
-Tayyip Bey’in sinirlerinin çok bozulduğunu, sağlıklı bir süreç yürütemediğini görüyorum. Şöyle düşünün Meral Hanım, ikinci turda Meral Hanım salvoları atmaya başlayacak. Tayyip Bey, cevap verse bir türlü, vermese bir türlü. Şimdi Tayyip Bey, bir erkeğe giderli konuşsa benim zoruma gitmez ama aynı sertlik ve üslupla Tayyip Bey, Meral Hanım’a cevap verirse kadınların zoruna gider. Kadın oylarını kaybeder. Onun için aciz kalacak bence Meral Akşener karşısında. Kadına kabadayılık yapamazsın, yaparsan bizim toplumumuz bunu kaldırmaz.
MEZARLIKTAN ISLIK ÇALARAK GEÇENLER…
Stantlara yapılan saldırılara ne diyorsunuz?
-Stantlara yapılan saldırılar liderlerin konuşma üslubundan kaynaklanıyor. Bu memlekette kimse birbirinin evladını yaralatacak, öldürtecek şekilde konuşmaması lazım. Burada sorumluluk düşüyor. İktidara yakın medyada da çıkmadı bu saldırılar. Hadi bunlar ucuz atlatıldı, benim korkum; daha büyük olaylar olması. Vebalini kim ödeyecek bunu. Mesela ben kavga edeceğim zaman, ticaretle uğraşıyorum. 5 tane adam benim dükkanıma gelecek biraz sonra diyelim, beni darp etmek için gelecekler; ben kimseyi çağırmam yanıma; niye, o sorumluluğu almam çünkü. O karambolde çağırdığım adamlardan birine bir şey olursa, ölürse ömrü billah o vicdan azabından kurtulamam. Bunun için lider de konuştuğu zaman dikkat etmesi lazım. Bu sorumluluğu taşıyabilmesi lazım. Şimdi siz sokak ağzı ile konuştuğunuz zaman insanları birbirine kırdırdığınız zaman bunun vebali var. Bunu taşıyamazsınız. Zannediyorlar ki Tayyip Bey’e oy veren yüzde 40 kesimin hepsi aynı düşünüyor. Yüzde 5 bir kesim var, sosyal medyada kabadayılık yapıp mezarlıktan ıslık çalarak geçen insanlar bunlar. Gece mezarlıktan geçemezler ama gündüz sosyal medyada gider üstüne gider yaparlar. Onlar laf ola ver gele. Kimlerin 15 Temmuz’da sokağa çıktığını da biliyoruz biz, çıkmayanların sosyal medyada yazdıklarını da.
FETHİYE CADDESİ’NDEKİ SİMİTÇİ DAHİ BİLİYOR
İzmit’te ticaretle uğraşan biri olarak ekonomideki gidişatı nasıl görüyorsunuz?
-Türkiye’de ekonominin kötü gittiğini, çok büyük sıkıntı olduğunu, kim kazanırsa kazansın sıkıntı yaşanacağını, Tayyip Bey kazansa da çok fazla götüremeyeceğini bu işi Fethiye Caddesi’ndeki simit dahi biliyor, biliyor musunuz? Bilmemesi mümkün değil, çünkü gerçekten durum çok ağır. 2019’da Türkiye’nin borç para bulmasında büyük sıkıntılar çıkacağını görüyoruz. Hala şu anda altın rezervleri getiriliyor, götürülüyor; şu anda yüksek faizlerle para topluyorlar piyasadan bunu herkes biliyor. Belki 2019’da dünyada borç alacak kimse kalmayacak. Çünkü cari açık 100 milyar doları geçmiş şu anda. Bir yerden bir para trafiği olması lazım. Bunlar ekonomiyi çok ağır yaralayacak ama ben söylüyorum; artık Tayyip Bey’in bir fiş çekmelik hali kaldı. Onu da bence tüccarlar ve iş adamlarının çekmesi gerekiyor. Şu istikrar sözünü bıraksınlar artık, ‘istikrar, istikrar’ diye desteklediler istikrar falan yok.