CHP’li yönetici idam istedi..!

CHP İl Gençlik Kolları Yöneticisi Burcu Yazıcı, çocuklara yönelik cinsel ve fiziksel şiddet olaylarını öne sürerek idam getirilmesini istediğini söyledi. Yazıcı, isteğini savunan uzun da bir paylaşım yaptı

CHP’li yönetici idam istedi..!

Bugün için 102 ülkede idam cezası hukuken yürürlükten kaldırılmış durumda. Türkiye de idam cezası uygulamasına 1984 yılında fiilen, 2004 yılında ise hukuken son vermişti. Günümüzde idam cezası ağırlıklı olarak Orta Doğu, Afrika ve Asya ülkelerinde uygulanmaya devam ederken, batı dünyasında ise bu uygulamaya devam eden iki ülke Japonya ve ABD. Avrupa kıtası ise bilhassa 2. Dünya Savaşı sonrasında idam cezalarının fiili ve hukuki uygulamasını büyük ölçüde bitirmiş durumda.

Uluslararası Af Örgütü, idam cezalarının başta BM Evrensel İnsan Hakları Bildirgesi olmak üzere çeşitli uluslararası hukuk metinlerinde açıkça yasaklandığını belirtiyor. UAÖ, İnsan Hakları Evrensel Bildirgesi’nin yaşam hakkını savunan 3. maddesi ile işkence ve insanlık dışı cezaları yasaklayan 5. maddelerinin idam cezasına açıkça karşı olduğunu belirtiyor.

Ancak ülkemizde özellikle MHP ve 15 Temmuz sonrasında AKP tabanı idam isteğini sıkça dile getirmeye başladı. Çeşitli suçlar için idam talep eden kitleye muhalefet partileri ise karşı çıkıyor.

Yaşam hakkını öne koyan ve bir suça idam cezası getirildikten sonra mevcut iktidar yapısıyla diğer suçların da rahatlıkla idam cezasıyla cezalandırılabileceğini öne süren sağduyulu kesimin sayısı her geçen gün azalıyor.

CHP İl Gençlik Kolları Yöneticisi Burcu Yazıcı, çocuklara yönelik cinsel ve fiziksel şiddet olaylarını öne sürerek idam getirilmesini istediğini söyledi. Yazıcı, isteğini savunan uzun da bir paylaşım yaptı.

Yazıcı paylaşımında şu ifadeleri kullandı: “#IDAM gelsin dediğim de sen de mi Burcu diye karsı çıkıp insanların yaşamlarının kutsallığını Avrupa İnsan Haklarından bahsedenlere gülüyorum artık ve evet #İdam gelmeli çocuklarımıza dokunanlara..

Bisiklete biniyordu sadece, şarkılar söylemekti yaz tatilinde oyun oynamaktı. Okuluna gidecek, belki öğretmen olacaktı, belki doktor, kim bilir belki de bir ilahiyatçı, okumayacaktı belki de ama yasayacaktı...

Sen pislik ellerini sürmeseydin Eylül'e bisikletine binmeye devam edecekti.

Annesi saçlarını yapacaktı, babası elinden tutup parka götürecekti sen çocuk bedenine, pembe hayallerine karabasan gibi çökmeseydin..

Leyla Eylül Ayşe Melike ismin ne önemi var biri 5 diğeri 8 yaşında 3 aylık bebekde var aralarında.. çocuklarımızın hayatlarını hayallerini öldürenler yaşıyor hala..

Bir bebeğin iç organlarının parçalanarak yaşama tutunamaması, diğerinin boğulup gömülmesi.

Çok değil istediğimiz yasatabilmek evlatlarımızı, sadece kendi tercihi diyerek hafifletilen iyi hali kravata verilenlerin yaşamasından bahsetmiyoruz hemde çocukların parkta oyuncaklarla sokakta bisikletle yaşamasından bahsediyoruz.”