Baro başkanı gözyaşlarını tutamadı
Kocaeli Baro Başkanı Bahar Gültekin Candemir bugün Dolphin’de baro üyesi avukatlarla birlikte gerçekleştirdiği basın açıklamasının ardından göz yaşlarını tutamadı

Çoklu Baro sistemini içeren yasa değişikliğine tepki göstermek amacıyla “Savunma Yürüyor” sloganıyla Ankara’ya yürüyüş gerçekleştiren barolarla birlikte, 19 Haziran’da yola çıkan Kocaeli Baro Başkanı Bahar Gültekin Candemir, güzergah üzerinde diğer illerin baro başkanları ile buluşarak yürüyüşüne devam etti. 22 Haziran’da Eskişehir Yolu üzerinde durdurulan yaklaşık 70 baro başkanını polis, “Valilik izni yok” diyerek Ankara’ya almazken baro başkanları ise yürüyüşe devam edeceklerini ve ardından Anıtkabir'e gideceklerini söyledi. Bunun üzerine yürüyüşe geçen grup ve polis arasında arbede yaşandı. 23 Haziran’da gelen izinle yürüyüşü tamamlayıp amaçlarına ulaşan baro başkanları kentlerine döndü.
Yürüyüşün ardından basın açıklaması düzenleyen Kocaeli Baro Başkanı Bahar Gültekin Candemir Yunus Emre Kültür Merkezi’nde Kocaeli Barosu’na bağlı avukatlarla bir araya geldi. Açıklamaya eski Kocaeli Barosu başkanları Fahri Örengül, Sertif Gökçe, Mehmet Tamer Solakoğlu da katıldı.
Açıklamada sözü alan Kocaeli Baro Başkanı Bahar Gültekin Candemir şu sözleri kaydetti: “Kocaeli Barosu geçmişinden bugüne dek hukukun üstünlüğünü savunmuştur. Vatandaşın savunma hakkının gereğiyle yerine getirmek için mücadele etmiştir. Kimi zaman ülkeyi yönetenler ile ayrışmış olabiliriz ama bu asla siyasi bir ayrışma olmamıştır. Bugün meslektaşlarıma katılımlarından dolayı teşekkür ediyorum. Bu süreçte neler yaşadık? Kimi gün sosyal medya hesaplarımızdan kimi zaman veb sayfalarımızdan sizinle paylaştık. Kapalı kapılar ardında mesleğimiz ile ilgili görüşmeler yapıldı. İki gündür yaşadıklarımızı not alayım derken onlarca sayfa not yazdım.
“ÇAĞRIMIZA YANIT GELMEDİ”
Mayıs ayının ilk haftasında yabancı hukuk şirketlerinin şubeleşmesi gündeme getirildi. Bu tartışmaların ardından biz Türkiye barolar birliği başkanlığına sürece yönelik çalışma yapılması için çağrıda bulunduk. Ne yazık ki çağrımıza yanıt gelmedi. Sürece biz de sizinle birlikte basından takip ettik. Fiziki bir toplantı olmaması nedeni ile baro başkanları ile ilk toplantımızı internet üzerinden yaptık. Baroların bölünmesine karşı olduğumuzu açıkça ifade ettik.
“TOPLANTI DİKKATE ALINMADI”
Bir gecede torba yasalara şahit olduk. Gecikmeden süreci takip etme istediğimizi ifade ettik. 1 Haziran’da ilk fiziki toplantımızı yaptık. Burada da çoklu baroya karşı olduğumuzu söyledik. Bu yasa değişikliği ile ilgili birlikte toplantıları yapabileceğimizi ifade ettik. En nihayetinde bu duyurular ilgililer tarafında dikkate alınmadı. Barolar Birliği’nden sürekli Cumhurbaşkanı ile randevu talep ettik. Barolar Birliği Başkanı bir değişiklik olamadığını ifade etti.
“ADALET BAKANI GAYRET GÖSTERECEĞİM DEDİ”
Sonra Cumhurbaşkanı düzenin değişeceğini açıkladı. Sürecin devamında Adalet Bakanı ile bir görüşme yaptık. Kendisi bize ‘Ben elimden gelen gayreti göstereceğim siz de partilerin grup başkanvekilleri ile bir toplantı yapın’ dedi. Görüşmenin hemen ardından Ombudsman Şeref Malkoç ile görüştük. Diğer partilerin başkanvekillerine toplantı talebinde bulunduk. En sonunda yürüyüş kararı aldık.
“BAŞTA TBB BAŞKANIYLA MÜCADELE ETMEK ZORUNDA KALDIK”
Ankara’da 27 saat boyunca ablukaya alındık. Saatler sonra bize sırtını dönen Türkiye Barolar Birliği Başkanına sırtımızı döndük. Maalesef Avukatlık kanunundaki değişiklik meclisten geçti. Biz başta Türkiye Barolar Birliği başkanıyla mücadele etmek zorunda kaldık. Cübbenizin onuru için verdiğimiz mücadele devam edecek. Adının hashtag olmasına az kalmış, öldürülmemiş tüm kadınlar, tüm çocuklar için buradayız.”
“SAVUNMA GÜÇLÜYSE DEMOKRASİ DE GÜÇLÜ”
Candemir’in ardından konuşan Kocaeli Barosu eski Başkanı Fahri Örengül şu sözleri kaydetti: “Aslında hepimiz çok üzülüyoruz eski başkanlarımız var hep avukatlık yasası daha iyi olsun daha iyi savunalım kamu kurumlarından daha verim alalım, avukatlığı Özgürce yapalım derken geriye doğru gidiyoruz. Savunma mesleği ne kadar güçlüyse demokrasi de o kadar güçlü. Bu yasayı savunanlar baroların siyaset yaptığını, baronlaştığını söylüyor. Savunanlar siyaset yapmıyor ki ona karşı çıkanlar yapıyor.
“HAKKIM HELAL”
Siyaset yapabilmenin temel alt yapısı hava ve su gibi. Bunlar olmazsa siyaset olmaz. Barolar o anlamda siyaset yapar. Adalet kavramını yok ediyorsunuz diyerek birey olarak tepkimizi göstermek zorundayız. Biz avukatların çok önemli görevleri var. Bu yasa bizi zora sokuyor doğru ancak bunu bir milat kabul ederek ilçe ilçe baro baro İl İl avukatlarımızın asıl görevinin avukatlık yasası olduğunu açıklamak zorundayız. Karşıt mücadele vermek zorundayız. Başkanımın şahsına varsa bir hakkım bugünden helalim.”
Örengül’ün ardından sözü alan Kocaeli Barosu önceki dönem başkanı Sertif Gökçe şu sözleri kaydetti: “Hepimizin bildiği gibi 2010 anayasası bir dönül noktasıdır. Yargıyı ele geçirmekti ve o günden itibaren baroları ele geçirme mücadelesi devam ediyor. 2018 yolunda tekrar gündeme geldi, o günlerde baro başkanının da bizim gibi düşünmesi medeniyle tekrar rafa kalkmıştı. Ne yazık ki bugün pandemi süreci de fırsat bilinerek tekrar gündeme getirildi.
“VAZGEÇMEYECEĞİZ, DEVAM EDECEĞİZ”
Halk ve kamuoyu çok iç içe geçemedi. Çok sunurlı sayıda avukat sosyal medyada bı. Konu hakkında yorum yapıyordu. En önemli nedeni pandemi tabii ama en büyük sebep baro başkanı. Bilgisayar ve zoom üzerine karar alıyorlar ama Türkiye kamuoyunda ses çıkmaması bizi zor durumda bıraktı. Vazgeçmeyeceğiz devam edeceğiz. Duruşmalara bir gün girmeyebiliriz, belirli saatlerde mesleğe saygı duruşunda bulunabiliriz. Bizim üzerimize düşen baro başkanımıza sahip çıkmak.”