O tartışmalara MHP de katıldı... İhanet metnini kim hazırladı?

CHP, HDP, İYİ Parti ve Saadet Partisi’nin anayasa hazırlığı yaptığı üzerine çıkan tartışmalara MHP de katıldı. MHP Kocaeli İl Başkanı Aydın Ünlü bugün düzenlediği basın açıklamasında ihanet metnini kimin hazırladığını sordu

O tartışmalara MHP de katıldı... İhanet metnini kim hazırladı?

MHP Kocaeli İl Başkanı Aydın Ünlü bugün parti binasında basın açıklaması düzenledi. Açıklamada İYİ Parti’den ihraç edilen İstanbul Milletvekili Ümit Özdağ ve CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun anayasa hazırlığıyla ilgili sözlerini video olarak da izleten Ünlü şu sözleri kaydetti: “Ne manidardır ki gündemde CHP HDP İYİ Parti ve Saadet Partisi’nin eşgüdüm halinde taslağını hazırladıkları bir anayasa hazırlığı konuşulmaktadır. Beklendiği üzere İP yönetimi tedavüldeki iddiayı reddetmiştir.

“İHANET METNİNİ KİM HAZIRLADI?”

Peki 13 Ocak 2018 ile 7 Mayıs 2018 tarihleri arasında hazırlanmış Mevlüt’e anayasa değişikliği çerçeve metni için kurulan masaya kimler oturmuştur? O oturmadı, bu oturmadı, şunun haberi olmadı ise sokağa bırakılan ihanet metnini kim hazırladı? Türklüğü, Türk milletini, Atatürk’ü, Türkçeyi anayasadan çıkartma tekliflerini, vatandaşlık tanımının değiştirilmesini, anadilde eğitim niyetini kim izah edecek?

“ASIL HAYRETE DÜŞEN MİLLETİMİZDİR”

Kemal Kılıçdaroğlu hayreti mahremi bıraksın da haysiyetle itiraf etsin. 2 Haziran 2018’de bir gazetede çıkan açıklamasında ‘Millet ittifakı olarak çalışma yaptık. Başında İbrahim Kabaoğlu vardı. Aşağı yukarı bir mutabakat metni şu an elimizde’ dedi mi demedi mi? 21 Haziran 2018’de bir televizyon kanalında ‘Dört partinin anayasa değişikliğinde ilkeler üzerinde anlaşma metni hazırlandı’ dedi mi demedi mi? Bu yalancılık karşısında asıl hayrete düşen milletimizidir. Bu yalan makinesi öyle çalışmıştır ki ne fren tutmuş ne dur durak bilmiştir.

“YALANI MESLEK HALİNE GETİRDİ”

Zilletin dört temsilcisinin kurulduğu anayasa hazırlık masasını PKK kurmuş, yazım işinin yapılabilmesi için ihtiyaç olan kalem siparişinde FETÖ’ye verilmiştir. Kılıçdaroğlu’nun yalanı meslek haline getirmesi utanç verici bir rezalettir. İnsanlarımızın gözünün içine baka baka yalan söylemesi de millete, demokrasiye maneviyatımıza bühtan ve hakarettir. Kılıçdaroğlu ders alır mı bilmem ama tavsiyem yalanı yalancıyla, yanlışı cahille sakın karıştırmayın çünkü yalancıya gerçeği cahile doğruyu anlatamazsınız.

“OKYANUS ÖTESİ OPERASYON NETLEŞMİŞTİR”

Bir yalan dört doğruyu götürür. Güven, iyilik, sadakat, huzur. Unutmayınız ki ben müslümanım diyen bir vicdan sahibi yalan söylemez, söyleyemez. Fakat bu zilletin ruhuna yalan, talan, dolan yuva yapmıştır. Resmen batan gemiye dönen ve tel tel dağılan İP’e, rüzgarın savurduğu kuru yaprağa çevrilen CHP’ye diyoruz ki, yalanla belki bir yerlere gidebilirsiniz ancak gittiğiniz yerden asla dönemezsiniz. Uzun sözün kısası MHP’ye zamanında yapılan okyanus ötesi kaynaklı operasyonun gerçek mahiyeti sanıyorum şu günlerde daha da netleşmiştir. ‘MHP kalıntılarından kurtulmak lazım’ diyen alçakların hangi senaryoların tetikçisi ve teşrifatçıları oldukları alenileşmiş, açığa çıkmıştır.

“ANASINDAN DOĞMAMIŞTIR”

Her yalancı korkak, aynı zamanda da günahkardır. Bu millete korkaklardan, günahkarlardan, Türkiye düşmanlarının piyonlarından fayda gelmez, bunların hayrı kesinlikle dokunmaz. Bir kez daha söylüyorum Türklüğü anayasan çıkartacak bir kokuşmuş henüz anasından doğmamıştır. Hadi doğdu varsayalım o zaman geldiği gibi gitmesi de bizim için şerefli bir vatan vazifesidir. Türkiye’yi bölünmeye götürecek bir anayasanın varlığı kabus dolu bir hayaldir.

“APTAL YERİNE KOYMASINLAR”

Hodri meydan, her kim aksi yönde hain bir mücadelenin içinde olacaksa önce bizim bedenlerimizi çiğnemek ve toprağa gömmek durumundadır. Anayasanın ilk üç maddesiyle koruyucu zırhı olan dördüncü maddesi kırmızı çizgimizdir. Çizgisiz olmayan siyasetleri çizilmiş ve üzerine çarpı koyulmuş FETÖ ve PKK lobisinin ateşle oynadığını hatırlatmak bizim boynumuzun borcudur. Susanları korkak sanmasınlar. Sağ duyulu olanları aptal yerine koymasınlar. Sabretmesi bilenleri de çantada keklik görmesinler. Oyunlarının eninde sonunda bozulacağını çapsız ve çürük kafalarından asla çıkarmasınlar.”