MHP İl'de SKANDAL video! Yer yerinden oynayacak!

MHP Kocaeli İl Sekreteri İzzet Erdem ile oteline ruhsat aldırmak için MHP İl Başkanı Aydın Ünlü kanalıyla işini çözdürmeye çalışan ancak çözdüremediği gibi 30 bin lira parasını da geri alamadığı iddia olunan şahsın görüşme kaydı Youtube’a, oradan da sosyal paylaşım sitelerine düştü. Ortaya çıkan bu görüşme, başta MHP İl Başkanı Aydın Ünlü ve il sekreteri İzzet Erdem’in başını fena ağrıtacak türden…

MHP İl'de SKANDAL video! Yer yerinden oynayacak!

Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Kocaeli İl Başkanı Aydın Ünlü’nün yaklaşık bir yıl önce bir otelin ruhsatını çıkarttırabileceğini söyleyerek Bahadır isimli bir vatandaştan 30 bin lira para aldığı, ancak ruhsat işini halledemediği halde şahsa parasını geri ödemediği iddiasını barındıran bir video sosyal medyaya düştü. Ünlü tarafından mağdur edildiğini iddia eden vatandaşın MHP İl Sekreteri İzzet Erdem ile il binasında yaptığı özel görüşme şahsi cep telefonundan kayda alındı. Aradan aylar geçmesine rağmen Ünlü’den 30 bin lirayı geri alamadığını iddia eden vatandaşın çektiği video sosyal medyada hızla yayılmaya başladı. Bu video başta MHP’liler olmak üzere kamuoyunda şok etkisi yarattı.

"İL BAŞKANI VALİ'YE LİSTE VERİR, CHP HARİÇ"

Görüntülerde İzzet Erdem’in Aydın Ünlü’nün adını vermeden Ünlü’den söz ettiği, parayı vatandaşa geri ödeyecekleri yönünde oyalama taktiği yaptığı aleni bir şekilde görülürken, MHP İl Başkanı Ünlü’nün, isteyene silah ruhsatı ayarlamak için de kurumlarla nasıl işbirliği yaptıklarını, silah ruhsatı karşılığında vatandaşlardan 15 bin lira para aldıklarını itiraf ettiği ortaya serildi. İzzet Erdem, 15 bin liraya ruhsat masraflarının dahil olmadığını, bu paranın sadece aracılık hizmeti için alındığını ifade ettiği görüldü. MHP’li Erdem, Cumhur ittifakı ortağı olmanın nimetlerinden yararlanarak, silah ruhsatı almanın Ünlü için zor olmadığını ise “İl başkanı (Aydın Ünlü) liste yapar, Vali’ye verir, hepsi için konuşuyorum ama CHP hariç” cümleleriyle özetledi.

Youtube’a düşen ve sosyal paylaşım sitelerinde hızla paylaşılmaya başlanan videoda konuşulanları anlaşıldığı ölçüde sizler için çözdük.

İşte ikili arasında geçen konuşma:

İzzet Erdem: Mesela şimdi bazısı, çoğu silah ister, ‘belimde silah olsun’ der, değil mi, -ben taşımam da şey yapmam da ihtiyacım da olmaz- gelir der ki ‘bana bir silah ruhsatı alabilir misin’ der. ‘Tamam alırım’ derim. İl başkanı liste yapar, Vali’ye verir, -hepsi için konuşuyorum yani- CHP hariç, belki yapamaz da- yıllardır böyledir. Ayda 2 tane, 3 tane Vali’ye imzalatır, can güvenliği. 15 bin lira. Anladın mı? Seve seve de veririz. Silah falan da hariç. Gidecek, 10 bin liraya silah alacak. Harcını yatıracak 5 bin lira falan, onlar hariç. Böyle özel şeyler çıkar yani anladın mı?

Şahıs: Peki neden ben sürekli çağırılıyorum buraya, ben onu anlamış değilim, yazık günah değil mi? Vallahi ayaklarım tutmuyor İzzet abi ya. Vallahi tansiyonum var ya.

İzzet Erdem: Sen rahat ol, verilecek.

Şahıs: Ben paranın verileceğine, bana bunun verileceğine vallahi billahi inanmıyorum.

İzzet Erdem: Verilecek, sen rahat ol ya.

Şahıs: Ama İzzet ağabey, 17’si dediniz olmadı, 20’si dediniz olmadı, seçim başlasın dediniz olmadı.

İzzet Erdem: MHP amblemli seçime girmediğimiz için burada, bir de Büyükşehir olarak, Kocaeli Büyükşehir ya valla hiç 1 lira düşmedi.

Şahıs: İzzet ağabey, ben o parayı nereden verdim biliyor musunuz siz? Eşimin çeyiz parası, annesinden de para aldı. Yazık günah bize ya.

İzzet Erdem: Vallahi bak aynısını söyledim, dul yetimin kızıymış dedim, babası ölmüş, yetimmiş dedim, hanımının parasını getir dedim buraya, ‘tamam’ dedi, ‘ben de anlıyorum’ dedi, ‘ama param yok şimdi’ dedi. Yemin ediyorum bak, arkadaşlar gelinceye kadar bak içeride özel konuştuk.

Şahıs: Sanki bizi eğliyor gibime geliyor İzzet ağabey.

İzzet Erdem: Yemin ediyorum eğlemiyor, parası yoktur bak, söylediyse yoktur. Geçen varmıştı, bir yere verecekmişti, dedim ki o zaman o 5 bin lirayı… Yarın mı dedi sana, bir gün sonra mı dedi?

Şahıs: Taa salı gününe attı beni.

İzzet Erdem: Biz hangi gün Cuma, he…

Şahıs: Siz çağırdınız beni, ben o gün geldim.

İzzet Erdem: ‘Ben bir yere verecektim, o zaman sallayalım’ dedi. Ben çağırdım, o çağırmadı. Ben çağırdım sıkıştıralım dedim.

Şahıs: Bir şey soracağım. Biz bu işe girmeden önce siz dediniz ki bize bu işle ilgili ‘yok işte bir sene burası uzatılır, 6 ay kararı alınır. Uzatmaya gider, şudur, budur…’ Bu da uzatılmadı. Bunda şimdi benim haksızlık payım var mı?

İzzet Erdem: Senin bunda bir haksız payın yok. Ben bunu size izah ettim.

Şahıs: Niye bizi tersliyor o zaman kendisi? Karı koca gelmişim ben oraya.

İzzet Erdem: Terslediğini görmedim, sen dedin. Ben yoktum yanınızda.

Şahıs: Karımın yanında rencide etmesinin ne anlamı var?

İzzet Erdem: Ben sizin yanınızda olsam yatıştırırdım. Sen öyle deyince üzüldüm, gittim ‘biraz sert bir şey söylemişsin’, ‘yok bir şey demedim ben’ falan dedi, ‘Ya abi biraz sert konuşmuşsun ağabey dedim bak adamın hanımı var, hanımı da yetim. Babası anası yok, parasını getir. O da üzüldü. Yanında birisi mi vardı?

Şahıs: Biri daha vardı.

İzzet Erdem: ‘Dedi ki herhalde biraz sert kaçtı başkanım.’ Kimdi bilmiyorum yani anladın mı? ‘O zaman söyle, salı dedik. Adam çıksın, ondan sonra görüşelim’ dedi. ‘Ya ben ötekileri salıya şey yaptım, 5 bin lira para verecektim, sen onları çağır, verelim 5 bin lirayı’ dedi.

Şahıs: Biz 30 bin lira parayı hiç ikilemeden koyduk, işimiz çözülsün diye. İş buraya geldi, nereye geldi konu ya?

İzzet Erdem: Yok yok gelmez.

Şahıs: İzzet ağabey, ben bir daha gelmeyeceğim zaten. Aynen bunu hanımıma da iletiyorum. Babaya da ileteceğim şimdi. Siz geldiğinizde baba da geldi buraya, ‘işim var’ dedi, ‘çıktım gittim’ dedi.

İzzet Erdem: Çağırsana onu.

Şahıs: Ya İzzet ağabey, istemiyorum. Ben biliyorum başıma gelecekleri. İzzet ağabey, benim bir daha gelme şansım yok. Yemin billah ettim gelmeyeceğim.

İzzet Erdem: Gelmesen de ara o zaman. Ben sana o parayı gönderttireceğim.

Şahıs: Hiçbir şekilde aramayacağım, muhatap da olmayacağım. Hanıma da aynen bunu söyleyeceğim. Karım avukat yanında çalışıyor. Yemin billah ediyor bana. Avukata gitmesin diye zor tutuyorum. Şimdi kendisine bu saatten sonra paramızı da alamadığımız için söyleyeceğim, ne yapıyorsa yapsın. Ben artık yıldım, ben buraya gelmekten, buraya uğramaktan.

İzzet Erdem: Avukatlık mavukatlık bir şey…

Şahıs: İzzet ağabey, neden öyle diyorsun? Yazık günah değil mi? Biz avukatla çözmeye çalıştık bu işi, avukat bize dedi ki ‘Savcı isteyecek bu parayı, hakim isteyecek bu parayı, 50 bin lira istiyorum’ dedi.

İzzet Erdem: Verdik biz, avukata da verdik.

Şahıs: Avukat hiçbir şey yapmadı İzzet ağabey, avukat bizi kapattırdı.

İzzet Erdem: Kimin yanında çalışıyor?

Şahıs: Bilmiyorum o kadar. 12 senedir yanında çalışıyor.

İzzet Erdem: Senin yanında değil mi? Ben senin yanında çalışıyor zannediyorum.

Şahıs: Eşimle biz beraberiz, eşimin annesi, Arzu Hanım var, … sigorta var onun yanında… Onun yanında 12 senedir. Ondan sonracığıma…

İzzet Erdem: Ben de eşin çalışıyor sanıyorum.

Şahıs: Yok yok, eşimle beraberiz biz ya. Eşimle otelde beraberiz. Avukatın yanında annesi çalışıyor. Arzu Hanım’ın yanında. Vallahi billahi kendi parası olmasa benim param olsa yemin billah ediyorum şuraya uğrarsam… Namus şeref sözü veriyorum İzzet ağabey.

İzzet Erdem: Sen bekle bakayım ya. Başkanı birkaç gün bekle bakayım.

Şahıs: 30 bin lira para büyük para yani, benim için çok büyük para. Biz çeyiz parası aldık hanımımın. Bizim o zaman Havva Hanım dedi ‘Bak Bahadır, 50 bin liraya çözülür.’ Hatırlıyorsun İzzet ağabey onları.

İzzet Erdem: Biliyorum ya.

Şahıs: ‘30 bin liraya çözerim oldu’ tamam dedi, konu geldi nerelere İzzet ağabey.

İzzet Erdem: Bekle bakayım biraz.

Şahıs: Tamam ağabey, ben müsaade istiyorum.

İzzet Erdem: Moralini bozma, boş ver. Sen birkaç gün bekle.

Şahıs: İzzet ağabey, 3 ay oldu. İzzet ağabey, bugün çarşamba.

İzzet Erdem: Bekle bakayım birkaç gün.

Şahıs: Tamam İzzet ağabey, bekliyorum.

İŞTE O SKANDAL VİDEO

Youtube düşen video, sosyal medyada yayılmaya başladı. Murat Uzan isimli şahıs da Youtube'da gördüğü videoyu Facebook'ta paylaşan ve bu duruma açıklık getirilmesini isteyenler arasındaydı.

Bahadır Bostancı