Türkkan mecliste tek başına… Depremde 100 bin kişi ölebilir..!

İyi Parti Grup Başkan Vekili Lütfü Türkkan, muhalefet milletvekili arkadaşları yerel seçim çalışmaları ile uğraşırken mecliste ter döküyor. İyi Parti Kocaeli Milletvekili Türkkan dün genel kurulda konuştu, olası bir depremde 100 bin kişinin ölebileceğinden bahsetti

Türkkan mecliste tek başına… Depremde 100 bin kişi ölebilir..!

31 Mart yerel seçimlerine 5 hafta kala Türkiye Büyük Millet Meclisi’ndeki çalışmalar da sürüyor. Kocaeli milletvekilleri büyük ölçüde yerel seçim çalışmaları için kentimizde çeşitli bölgelerde sahada, İyi Parti Kocaeli Milletvekili Lütfü Türkkan ise meclis çalışmaları için Ankara’da… Türkkan dün gerçekleştirilen genel kurulda Çanakkale depremi ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın seçim konuşmaları ile ilgili söz aldı. Gündem dışı konuşan Türkkan konuşmasında şu ifadeleri kullandı; “Sayın Başkan, değerli milletvekili arkadaşlarım; Ankara'nın Polatlı ilçesinde bulunan Topçu ve Füze Okulu Komutanlığında icra edilen ağır silahlı eğitim atışı esnasında meydana gelen kazada 5 askerimiz yaralandı. Askerlerimize acil şifalar diliyorum. İYİ PARTİ olarak hem meydana gelen kazanın sebebini hem de yaralı askerlerimizin durumunu yakından takip ettiğimizi söylemek istiyorum.

TEDBİR ALINMAZSA…

Dün, Çanakkale merkezde meydana gelen ve İstanbul dâhil birçok çevre ilden hissedilen 5 büyüklüğündeki deprem korku ve panik yarattı. Bazı binalarda çatlaklar oluşmuş olsa da herhangi bir can kaybı yaşanmaması tesellimiz oldu. Bu depremleri bir uyarı olarak kabul etmemiz gerekiyor. Uzmanların tamamı İstanbul ve çevresinde meydana gelecek büyük çaplı bir deprem beklediklerini dile getiriyorlar. Bu olası depreme tedbir alınmazsa -Allah korusun- 100 binden fazla vatandaşımızın ölebileceği ifade ediliyor yani durum oldukça ciddi. Bu konuyu geciktirmek, ağırdan almak ya da ihmal etmek gibi bir lüksümüz yok. Hükûmet derhâl kapsamlı tedbirler almalı, konuya büyük bir ciddiyetle yaklaşmalıdır.

TOPLANMA ALANLARI AVM OLDU

Bu konuda siyaset yapmak istemiyorum ama dün, Sayın Binalı Yıldırım ‘Olası büyük bir depremde toplanacak yeşil alanlarımız ya da toplanma alanlarımız yok’ diyerek hükûmetin bu konuda ne kadar hazırlıksız olduğunu itiraf etmiş oldu. Aslında Sayın Binali Yıldırım'a buradan söylemek istiyorum: Daha önce deprem toplanma alanlarının hepsi de, ayrılan o alanların hepsi de AVM ve rezidans oldu. O AVM ve rezidanslara toplayarak insanları depremden kurtaramayız. Bunun geç de olsa farkına varmaları sevindirici. Zararın neresinden dönülse kârdır. Sonradan pişman olmamak için Hükûmetin yeşil alanlara AVM ve rezidans dikmekten vazgeçip deprem toplanma alanları olarak ayrılmasını bir kez daha hatırlatıyoruz.

ERDOĞAN’I UYARDI

Cumhurbaşkanımız Sayın Erdoğan gittiği her ilde ayrı bir gafa imza atmaya devam ediyor. Bu sıralarda üniversitelere takılmış durumda. Her üniversiteyi kendisinin kurduğunu zannediyor. Afyonkarahisar'da 1974'te kurulan üniversiteyi ‘Biz kurduk.’ dedi. Sivas'a gittiğinde ‘Sivas Bilim ve Teknoloji Üniversitesini de biz kurduk. Bizden önce Sivas'ta üniversite var mıydı? Yoktu.’ dedi ama Sivas Cumhuriyet Üniversitesinin kuruluş tarihi de 9 Şubat 1974 olarak kayıtlarda mevcut. Zonguldak mitinginde ise 1992'de kurulan Zonguldak Karaelmas Üniversitesi’ni de kendi hükûmetlerinin kurduğunu söyledi. Bugünse Denizli ve Manisa'da olacak. Şimdiden Sayın Cumhurbaşkanını, hem Denizli hem de Manisa halkını uyarıyorum: Denizli Pamukkale Üniversitesi, Manisa Celal Bayar Üniversitesi 1992 yılında kuruldu.

DÜNYA AYA, BİZ TANZİME

Ayrıca, Mersin ili Silifke ilçesinde meydana gelen trafik kazasında 4 işçimizin hayatını kaybettiği ve yaralıların olduğunu öğrendik. İşçilerimize Allah'tan rahmet diliyoruz, yaralılara acil şifalar diliyoruz. Son olarak size dünyanın geldiği noktayı göstermek için bir örnek vermek istiyorum. Geçtiğimiz dönemde Ay'ın karanlık yüzüne iniş yapmayı başaran Çin Uzay Teknolojisi Akademisi Dünya'nın yörüngesine bir güneş enerjisi santrali kurup topladığı enerjiyi Dünya'ya göndermeyi planlıyor. Böylece uzaydan temiz enerji elde edilmesi bekleniyor. Dünya bunlarla uğraşırken biz tanzim kuyruğu sırasına giriyor, poşet fiyatlarını tartışıyoruz. Şunu anlamalıyız ki bu devirde artık güçlü olmak bilim ve teknolojide ilerlemek demektir. ‘Teknolojiyle uğraşırsanız kafayı yersiniz.’ diyen devlet adamlarıyla yol