Narin Cinayeti 40’ıncı Gününde… Halk TV Muhabiri Ferit Demir Gazetemize Konuştu

Narin cinayet soruşturmasının 40. gününde gazetemize açıklamalarda bulunan Halk TV Muhabiri Ferit Demir, bir gazetecinin iyi bir gözlem ve analiz yeteneğine sahip olması gerektiğini ifade ederek şunları söyledi: “Köye gittiğim ilk gün, muhtar Salim Güran’ın tedirgin davranışları kafamda ciddi bir soru işareti oluşturdu. Süreç içerisinde aile üyelerinin verdiği çelişkili ifadeler, beni daha da kuşkulandırdı. Özellikle anne Yüksel Güran ile yaptığım her yayında çelişkili açıklamalarda bulunması, annenin de bu işin içinde olduğuna kanaat getirmeme neden oldu”

“MUHTAR SALİM GÜRAN TEDİRGİN VE TELAŞLIYDI”

Halk TV Muhabiri Ferit Demir, süreç içerisinde muhtar Salim Güran’ın diğer amcalara ve akrabalara göre daha fazla tedirgin ve telaşlı olduğunu aktardı. Demir; “Jandarma ekipleri, Narin’in cenazesinin bulunduğu Eğertutmaz Deresi’nde arama yaparken, muhtar Salim Güran’ın çeperlere tekme attığını ve oldukça tedirgin bir halde olduğunu gördüm. Muhtarın bu tedirginliğini fark edince, üst düzey jandarma komutanına giderek durumu bildirdim. Gazeteci olarak tüm gözlemlerimi komutana aktardım” dedi. Halk TV Muhabiri Ferit Demir, ayrıca şunları ekledi: “DNA örneği haberimden sonra aile, topyekûn bana saldırıya geçti. Amcalar ve yeğenler, diğer gazeteciler aracılığıyla ‘köye gelmesin, onu öldüreceğiz’ gibi tehditlerde bulunmuşlar. Bu tehditlere aldırış etmeden köyde yayın yapmaya devam ettim”

“BANA YAPILAN TEHDİTLERİ KAMUOYUNA AÇIKLAMADIM”

Ailenin tehditlerinden dolayı canlı yayın yapmak için sürekli yer değiştirdiği aktaran Ferit Demir; “Narin dosyasının önüne geçmemesi için bana yapılan tehditleri hiçbir şekilde kamuoyuna açıklamadım. Narin’in cansız bedeni bulunduktan sonra, bana yapılan baskı ve tehditleri açıklamak zorunda kaldım. Çünkü tehditler giderek daha saldırgan bir hal almaya başlamıştı” açıklamasında bulundu. Halk TV Muhabiri Ferit Demir, Diyarbakır halkının kendisine yapılan baskı ve tehditte karşı çok duyarlı olduğunu vurgulayarak; “Yayın yaptığım yerleri Halk TV’de izledikleri için biliyorlardı. Canlı yayınlarımın bitmeye yakın sürelerde yerel halk yanıma gelip, ‘Tehdit edildiğini biliyoruz. Seni korumak için geldik’ diyerek ne kadar duyarlı olduklarını bir kez daha gösterdiler” dedi. Demir, köyde haber takibi yapan diğer gazetecilerin kendisini arayarak, “Sakın abi köye gelme, seni arıyorlar” diyerek birçok kez uyardıklarını ifade etti. Ferit Demir, Narin’in cenazesinde ölüm tehdidi aldığını; “Mezarlıkta bir kişi yanıma yaklaşarak, ‘vallahi bizim seni öldürmemiz gerekiyordu’ diyerek tehdit etti” diye konuştu.

“NARİN’E KARŞI KÖTÜLÜK ŞEBEKESİ KURULMUŞ”

Narin cenazesinde iki akrabanın gazetecilere saldırı girişiminde bulunduğunu da ifade eden Demir; “Bu adamlarda inanılmaz bir profesyonellik var. İstihbarata karşı koyabilecek kadar istihbarat toplamaya çalışıyorlar, yöntem geliştiriyorlar. Narin’e karşı bir kötülük şebekesi kurulmuş, ortada organize bir çalışma var. 8 yaşındaki bir çocuğun canice katledilmesi onlar için hiçbir şey ifade etmiyor ama Salim için herkes seferber oldu. Demek ki Salim’in bu aile üzerinde inanılmaz bir etkisi var” ifadesini kullandı.

“HEDEF GÖSTERİLMEMİN ARKASINDA BİR MUHABİR DE VAR”

Bu tarz soruşturmalarda ana akım medya kuruluşlarının tutumuna da değinen Ferit Demir; “Narin soruşturmasının özellikle gündüz kuşağı programlarında magazinleştirilmesi yanlıştır. Benim hedef gösterilmemin arkasındaki bir diğer neden ise, o gündüz kuşağı programında çalışan erkek muhabirin, özellikle DNA kalıntısı bulunduktan sonra, sırf aileyi programa çıkartabilmek için benim canlı yayınımı aileye izleterek, ‘Ferit sizin ailenizi suçluyor’ gibi söylemlerde bulunup, aile tarafından tehdit edilmemi sağlamasıdır.” açıklamasında bulundu. Demir, bir gazetecinin başka bir gazeteciyi kötüleyerek başarı elde edeceğini düşünmesinin içler acısı bir durum olduğunu ifade etti.

“KADIN MUHABİRLER AİLENİN EVİNDE BULAŞIK YIKADI”

Gündüz kuşağı programındaki diğer kadın muhabirlerin, ailenin evine gidip bulaşık yıkadıklarını, çay servisi yaptıklarını ifade eden Demir; “Gündüz kuşağındaki kadın muhabirler, ailenin evinde daha fazla kalabilmek ve yayın yapabilmek için ev işleriyle uğraşıyorlardı. Böyle bir gazetecilik anlayışı olur mu? Kadın muhabirler ortalığı siliyor, temizlik yapıyorlardı. Böyle bir gazetecilik mantığı olabilir mi?” dedi. Ferit Demir; “O evin güvenlik çemberine alınması gerekirken, eve giren çıkanın haddi hesabı yoktu” açıklamasında bulundu. Halk TV Muhabiri Ferit Demir, gündüz kuşağı programlarının cinayetin çözülmesinde katkısının olmadığını belirterek; “Olayı magazinleştirip reyting alarak gündemde kalmaya çalıştılar. Olayın farklı boyutları üzerinde durarak, olayın ana nedenlerinin arka plana atılması yönünde çabaları oldu. Bu, gazetecilik açısından doğru bir yaklaşım değildi” dedi. Halk TV Muhabiri Ferit Demir ayrıca, “Olayın magazinleştirilmesi, ailenin işine geldi. Aile, bu olayı farklı bir boyuta taşıyıp ‘Narin kaçırıldı’ noktasına getirerek dikkatleri köy dışına çıkarıp Diyarbakır’a yöneltmeye çalıştı” açıklamasında bulundu.

“KAYITLARIN BU CİNAYETİ ÇÖZECEĞİNİ TAHMİN EDİYORUM”

Narin cinayeti soruşturmasında 40. gününde olduğunu ifade eden Demir; “40 gün sonra yeni kanıtların çıkacağı bir dosyanın, isteriz ki bir iki gün içerisinde aydınlatılsın. TÜBİTAK’ta incelenen kamera ve ses kayıtlarının hızlı bir şekilde çözülerek savcılığa gönderilmesi ve elde edilen kanıtların ciddi olduğunu düşünüyorum. Elde edilen ses ve kamera kayıtlarının bu cinayeti çözeceğini tahmin ediyorum” dedi.